uluslararası birlik mücadele ve dayanışma günü

''alıntı'' ''sema soykan''
insanların köle gibi çalıştırıldığı, çalışma saatlerinin 14-15 saati bulduğu yıllar.
1856'da avustralyalı işçilerin ilk kitlesel grevi ile başlayan mücadele,
1881' de amerika'da yarım milyon işçiyi temsilen kurulan örgütlü meslek ve emek birlikleri federasyonu'nun "8 saatlik iş günü" mücadelesine katılan onbinler ve 1886 chicago'da yüzbinlerin katılımı ile gerçekleşen 1 mayıs direnişleriyle günümüze uzandı.

1886 direnişine öncülük ettiği için idam kararı verilen 8 kişiden (1 i intihar etti!, üçü müebbet) asılan 4 işçinin (parsons, spies, fischer ve engel) boyunlarına ilmik ve başlarına birer kukuleta geçirildi. spies'in "bir gün gelecek, bizim sessizliğimiz bugün boğduğunuz seslerden daha güçlü olacaktır," sözü parsons'un, 'ey amerika'nın insanları, konuşmama izin verilecek mi? şerif matson, bırakın konuşayım! halkın sesinin duyulmasına izin verin! ey.." cümlesi yarım kaldı, işaret verildi.
yine kaynaklara göre; parsons, "özür dilemeleri karşılığına affedileceği" söylendiğinde mahkeme heyetine verdiği cevapla, "bütün dünya biliyor suçsuz olduğumu. asılırsam cani olduğum için değil emekçi olduğum için asılacağım," sözleriyle anıldı.
beni en çok etkileyen idam sehpasına çıkmadan önce çocuklarına yazdığı satırlardı. "sevdiklerimiz için yaşamakla gösteririz sevgimizi ve gerektiğinde sevdiklerimiz için ölmekle de gösterebiliriz sevgimizi..." 1887.

özetle,
1889 'da 1 mayıs "uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü" olarak kabul edildi.
anadolu'da ilk 1 mayıs kutlamaları 1905 izmir'de yapıldı. 1909 üsküp kutlamaları ile devam etti. istanbul'daki ilk kutlamalar 1910.
1920 ile "bağımsız türkiye " pankartları ile tanıştık. günümüze kadar ki süreçte dönem dönem acı tablolar yaşandı maalesef. ve bilhassa 1977'de.
1 mayıs direnişin, emekçinin günüdür. birlik, mücadele ve dayanışma günüdür yaşasın 1 mayıs!
ekmeğini alın teri ile yoğuranların, onuru ile çocuklarını büyütenlerin, çalarak değil, çalışarak kazananların, çıkar uğruna ezenlerin değil ekmeği uğruna emek verenlerin bayramı kutlu olsun.
1 mayıs'ın dostlukla, coşkuyla kutlanabileceği günlere.

işte o mektup;

"bu kelimeleri yazarken adlarınızın üstüne göz yaşlarım damlıyor...
bir daha hiç karşılaşmayacağız. ah, sevgili çocuklarım, nasıl içten, derinden seviyor sizi babacığınız. bir gün zaten gidecektim... ama şimdi daha mutluyum. babanızla gurur duyabilirsiniz. bir gün diyeceksiniz ki; 'bizim babamız haklıydı ve gitti'
sevdiklerimiz için yaşamakla gösteririz sevgimizi ve gerektiğinde sevdiklerimiz için ölmekle de gösterebiliriz sevgimizi...
ben tüm bir insanlık için var olduğumun bilincindeydim. size de böyle bir görev emanet ediyorum yavrularım. kendiniz için değil tüm insanlık için var olun. mücadeleniz hep haksızlığa uğrayanlar için olsun. böylece insanlık size minnattar kalacaktır.
gurur duyabilirsiniz çocuklarım... babanız haklı bir dava için gidiyor. hiç bir zaman hayat böyle geldi böyle gidiyor demeyin. erdemli ve cesaretli olun.
korkmayın hiçbir zaman..! erdeminiz size cesaret verecektir. iyilikleriniz hiç unutulmayacaktır. dünya var oldukça geride bıraktığınız şerefli yaşam başkaları tarafından anılacaktır. anılmayacağını bilseniz bile siz iyilik, doğruluk ve adaletten ayrılmayın.
sevgili evlatlarım hayattan hiçbir zaman nefret etmeyin. tanrı bize insanca yaşayalım diye bu dünyayı verdi. sorumlusunuz yavrularım..! haksızlıkların karşısında durun, sessiz kalmayın.
benim hayatımı ve doğal olmayan haksız ölümümü başkalarından öğreneceksiniz. babanız, özgürlük ve mutluluk uğruna gönüllü olarak canını vermiş bir kurbandır.
size miras olarak şerefli bir ad ve tamamlanacak bir görev bırakıyorum... insanları sevin, haksızlık yapmayın, yapana da ses çıkarın..!
babanız şerefli bir insan. onun adına örnek olun. onu koruyun, bu yolda yürüyün. kendinize karşı doğru olun, o vakit başkalarına karşı sahte olamazsınız. yaratıcı, uyanık ve neşeli olun...
çocuklarım, değerli varlıklarım; bu mektubu yalnız sizin için değil, daha doğmamış çocukları için ölen bir çok kişinin ölüm yıldönümlerinde de okumanızı istiyorum.
yavrularım, elveda...
babanız albert parsons"

dünyadaki tüm x günleri x'lerin gazını almak için vardır.