kötü bir hismiş. son senemde bunu anlamış oldum.

kendisine en az 70-80’lik kağıtlar verdiğim halde daha önce derste hocaya bir yanlışını söylediğim için bana kafayı takmış bir tane orrrrrrrangutan çocuğu hocam var.

yahu son senem zaten bırak geçeyim. kahpenin evladı soruları da vermiyor üstelik. tüm dönemden sorumlusunuz deyip rastgele tek bir sorudan sorumlu tutuyor. kopyayla aynı soruları yapıyoruz arkadaşlarla, onlar 80-90 alıyor ben 30-40. benim sana ne zararım var be hoca diye bağırasım geliyor bazen.
devamını gör...
bunu genelde not için yapıyorlar. öğrencisiyle birlikte olan hatta sonradan evlenen akademisyenler tanıyorum. öğrenciler de maalesef not için hocalarının kendilerine takmasına izin veriyorlar. etik dışı bir durum.

düzenleme:ben çok yanlış anlamışım arkadaşlar. burada takmak farklıymış.*
devamını gör...
sınav kağıtlarına mahkeme yolu açıktır. 2 celsede sorununuz çözülür. yok öyle kafaya göre notlamak.
devamını gör...
veteran tıp öğrencisi ben her allahın günü saçından tırnağına kadar kibirle dolu yavşakların arasında bu şekilde geçiriyorum zamanımı.

ben fakülteye girdiğim zamanlarda atılma olmadığından atamıyorlar da okuldan. diyorum acaba birisinin ağzına yumruğu sokmamı bekliyorlar da o bahaneyle mi atmak istiyorlar beni.

salak salak tipler. tıp fakültelerindeki bu kestaneler ne kadar iyi doktor olsalar da çoğu b.k gibi eğitimciler. bi tanesi var koca amfide hala ağzında maskeyle ders anlatıyor. anlaşılmıyor ne dediğin a geri zekalı...
devamını gör...
ingilizce öğretmenliğinin ilk senesinde, alan derslerim doğal olarak beceri temelliydi. dinleme ve sesletim dersimizde de sunumlar yapıyorduk, benim seçtiğim konunun haftasında sesim yok oldu. telaffuzumun aşırı önemli olduğu bir sunumu tümüyle sağlık sorunu sebebiyle ertelettiğim için hoca sürekli, bu haftanın konuları yapsın seni farklı değerlendireceğim sonra yap sen, diyordu. böyle böyle sondan ikinci haftayı da atlattı derken ders sonunda tekrar sorduğumda, haftaya yurt dışında olduğunu bu yüzden sunum yapamayacağımı ve beni, sanki sona bıraktıran kendisi değilmiş gibi büte de kabul etmeyeceğini söyleyerek pisi pisine dersten bırakmıştı.
devamını gör...
bunun için tüm sınavlar test olmalı. insan faktörü her şeyin içine sıçar.

kimi hoca 2 gün çalışan adama 90 verir geçirir kimisi 20 gün çalışan adama 60 verir bırakır.
devamını gör...
bu işin kuralı belli. belki yarım asırdır uygulanan ama ülkemizde uygulanmayan bir usul. sınav kağıdı hocalarca körleme okunmalı.

bir başka sıkıntı da, "tüm sınıf kopyayla yapıyor ama" diye lafa başlayan öğrenciler.

işte sizin hoca olmuş haliniz de ego tatmini için insan bırakıyor.
analar babalar çocukları düzgün yetiştirmeden hoca da takar, patron da takar, sokakta göz göze gelinen adam da takar.
devamını gör...
bazen hocalar dövülmek ister. bu takma dediğiniz şey bu dövülme isteğinin tezahürüdür.
elinizi korkak alıştırmayın.
devamını gör...
gazi'de yüksek lisans yaparken takmıştı sapık manyak. odasına gitmediğim için. ortalamam 95 iken onun dersinden kaldım ve ertesi sene başka hocadan aldığım aynı dersi 97 ile geçtim.
ilk derste tanışırken evli kadınların kendi soyadını kullanması ile ilgili fikrimi beğenmedi ve alenen dalga geçti. konu paylaşımında odasına gitmedim.
sonraki derslerde hep bir şekilde bana çattı. ya yaptığım ödevi beğenmedi ya çevirdiğim makaleyi fırlattı attı. odasına gidip teslim etmedim çünkü.
meb'in bir ara pek meraklısı olduğu bir zeka ve eğitim modeli ile ilgili makale ve kitapları biz* çevirdik altına adını yazıp yayımladı. toparlayıp anlamlı ve bağlantılı bütün haline ben getirdim. incelemedi bile ama beğenmedi, olmamış tekrar üstünden geç yazım kaynakça ek yanlışı olmasın diyerek editörlüğünü de bana yaptırdı, beğenmedi. kitabı, odasında birlikte çalışmadığımız için.
babamı iyi tanırdı. babama nasıl söylerdim hoca bana asılıyor diye. yutup, kaçarak devam ettim. sonuçta dersten kalmadım, o bilerek bıraktı. hatta babam kaldığımı öğrenince arayıp konuşayım istersen demişti rahmetli. istemedim tabii. o da odasına gider rica ederim diye bekledi. gitmedim.
10 kişilik seminer sınıfında, koltuğu masanın arkasından çekip ortaya getirir, bacaklarını açarak elleri pantolon ceplerinde otururdu. bu oturuş zaten çok çirkinken bir de güya cebinde tespih çekiyormuş gibi boyuna kendini okşardı. ne gidicem odasına pisliğin. özel görüşeceğimiz ne olabilir. gitmedim.
ne yazık ki o hoca bakan bile oldu bir ara. allah belasını versin şeref yoksunu pisliğin.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"üniversite hocasının size takması" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim