üşüyen sevgilisine sen de sıkı giyinseydin diyen erkek

erkeğin hasıdır. ama değeri bilinmez böyle adamların.

işte budur!

(bkz: üşüdüysen arkana kalın bir şeyler vereyim) şakası yapan erkekten daha iyidir.
*

sevgilisinin sorumluluklarının bilincinden olması uğruna sevgilisinin gözünde kötü olmayı göze almış kişidir. (bkz: centilmen olamamak)

şey değil mi bu, mecnun?

kurduğu bu cümlenin, yaşam boyu aleyhine delil olarak kullanılabilinecek ve asla geriye dönülüp değiştirilemeyecek bir yaşamsal hata olduğunu anladığında artık çok ama çok geç olacaktır.
kadınların hafızalarının formatlanamayan, yazılamayan, değiştirilemez, sadece okunur, tekrarlanır bir rom bellek (read only memory) niteliğinde olduğuyla, eninde sonunda tanışacaktınız nasılsa.. hoş geldiniz..

iki yüzlülük yapmadan içindekini söyleyen erkektir, bu yönden kıymetlidir lakin karşısındakine değer vermeyen, empatisi olmayan biri olduğu için anında yolları ayırmak gerekir. dürüstlük, yanında değer, nezaket ve fedakarlık olduğunda kıymet verilen bir şeydir arkadaşlar. aksi halde adına patavatsızlık denir. :)

aslında sever, hatta oracıkta ceketini veren erkekten daha çok sever. ama korkar. çok değer verip, kaybetmekten korkar. korkar çünkü iyi davranırsa çabuk unutulur. oysa aşık sevdiğinin gözünde hep hatırlanmak ister. bu yüzden belki biraz kötü davranır. çünkü biz, bize iyi davrananları değil kötü davrananları hatırlarız. bu yüzden korkan erkekleri biraz sevin;)

biraz hödüğümsü kıvam

akıllı erkektir.

bunu bana abim yapmıştı amacı uğraşmaktı o yüzden gülmüştüm ve "ceketini verirsen sıkı giyinmiş olacağım, haydi dondumm." deyince vermişti. ciddi ve sığır gibi deseydi donacak olsam bile almazdım. ki ilk ve son isteyişimde bile bana uyuzluk yapmıştı. normalde kendileri sıkı giyinmez ve donarlar ama sesleri çıkmaz. "donan ama utancından dile bile getirmeyen koca bebekler, sizin için berem ve atkım var. utanmanıza gerek yok haberim yokmuş gibi davranacağım." derim onlara takıp sararken. sonra önden yürürüm biraz sonuçta haberim olmamalı. (: ama sonra kahkahayı basarım. tek atkı varken ikisini birden sarmıştım ve yan yana yürümeye çalışırlarken çok komiklerdi. 2-3 dk sonra itişmeye başlamışlardı. ebat olarak ince ve kısa kalıyordum, mantomu açsam belki yarısını bile saramaz. ama dışarıda kalanı almaya çalıştım. yolda kıkırdayarak gidiyoruz. evde olsam halimize yerde yatar gülerim o derece. insanlar geçerken yanımdan ayrılıyor yokken geliyor. resmen benle dalga geç diyor. "hâllere bak, böyle devam edersen videonu çekerim, ilerideki yenge adayına atar şöyle yazarım: sayın yenge adayı, gördüğünüz abim beyefendisi size montunu vereceklerden değil montunuza alacaklarınızdan. bere ve atkı renkleri için nötr renkler kullanıyorsanız onunla dışarı çıkarken pastel renkler kullanmaya özen gösterin.
not: pembeye veya kırmızıya bayılır. (gülen mor şeytan emojisi)" deyince abim biraz afallamış ve kaçarcasına yanımdan çıkmıştı.
kendilerine sevgili bulurken bana da kız kardeş bulmuş olacaklar ve sayımızı katlayacağız, kıyamam. korkmasınlar diye söylemedim. (:
görümce olacağım kişiler getirirlerse (allah korusun) kaynanalığı annemden çok ben de görürler. ikisine de acımam (abime de yani). kardeşler konseyimizde bunları konuşmuştuk. yılan yenge ya da şerefsiz enişte adaylarına karşıyız...

haklı olan erkektir