uzaktan kumandalı oyuncak araba

ehliyet aldığımda sahicisine sahip olamayıp kendimi avutmak için aldığım kırmızı renkli spor araba.

çocukken sahip olduğum ve bir tur sürebildiğim arabadır.

hayatımın dörtte üçlük bölümünün geçtiği şehir sarp sınır kapısı açılınca tuhaf bir panayır yerine dönmüştü. büyük rus pazarı dışında yol kenarlarında işporta açmış insanlar üç on paraya her türlü şeyi satıyordu.

annem ve de babam haftada bir iki kez bize bu pazardan ya da işportalardan oyuncak alırdı. babam bir gün eve elinde iki tane uzaktan kumandalı oyuncak araba ile geldi.

bu arabalar muhteşemdi. kardeşimin arabası beyaz benimki ise mor renkte idi. bu arabalar geldikleri coğrafya gereği lada samara marka idi.

evimizin oldukça büyük ve boş olan salonunda arabaların pillerini takıp kumandaları ellerimize aldığımızda çocuklar gibi şendik. aslında çocuktuk ve şendik.

ancak salonun etrafında bir tur attıktan sonra benim arabam gitmeyi bıraktı. kendimi o zaman henüz çekilmemiş olan ölümlü dünya filmindeki zafer mermer gibi hissettim. küçük olduğum için küfür de edemedim.

o zamandan beri karakteri bozuk olan kardeşim beyaz lada samara'sı ile salonda tur üstüne tur atarken ben de içimde barınan ilkel yaratık yardımı ile vırınnnnn vırınnnn sesleri çıkararak arabamı sürdüm.

velhasılı tıpkı saman balyası, yalak, dolmalık biber ve paçadaki çamur gibi bu da benim çocukluk travmalarımdan biridir.

o zamandan beri gidişime yollar, duruşuma kızlar hasta.

hiç olmadı benim abi.

o kadar varlık içinde büyüdüm ama hiç uzaktan kumandalı oyuncak arabam olmadı. ilk fırsatta gidip alacağım en iyisinden bir tane. hevesimi alırım, sonra da saklarım. benden çocuğuma kalır. *

hep özenirdim. rüyalarıma bile girerdi. sırf bı salak çıkıp "kız çocukları arabayla oynamaz" dedi diye dokunamadım bile. hala içimde uhde kalmış şimdi düşününce farkettim. halbuki ne var bir kere oynasam belki de nefret edecektim, saçma bulacaktım.

ben küçükken abimin bana hediye olarak aldığı, kendisi evde ise benim asla oynayamadığım oyuncaktır.

abiler çok bozuk çar.