y kuşağı ile z kuşağı arasındaki farklar

neticede birbirine en yakın ve birbirini bir şekilde etkileyen iki kuşak arasındaki farklılıklardır.

y kuşağı z kuşağının abisi ablasıdır. birbirlerinden tamamen farklı olduklarını iddia etmek yanlış olabilir. benzerliklerimiz farklılıklarımızdan az değildir bence.

çok abartıyoruz sanki...
her ne kadar iki farklı dili konuşan kuşaklar olsak da çok büyük bir değişiklik göremiyorum.

hepimiz çok kuşaklardan geçmiyor muyuz ve geçmeyecek miyiz? hayatın içinde boşverin.. birileri de farklı olsun. birisi de birisine benzemesin. hiç takılmadığım şeyler. her kuşaktan insanla anlaşırım. ortak bir yan bulurum. kuşağı da onun problemi..

iki ay bir hafta önce doğsaymışım x kuşağından olacakmışım; y kuşağının en eski/yaşlı temsilcilerinden biriyim. bu kuşak muhabbetini pek de ciddiye almıyorum aslında. kuşağımı (milenyal olduğumu), 2 sene kadar önce yabancı bir forumdaki bir dede*, "these are millennials..." diye beni ve konuştuğumuz birini aşağılayınca öğrenmiştim.

bireyciyim. her kuşaktan tırt da klas da insanlar çıkabildiğini düşünüyorum. elbette belli başat ayırt edici şeyler olur ama "üstünlük" muhabbeti bana boş geliyor. şu anda z kuşağını küçümseyenler sanırsın z kuşağından biri olarak doğsa tiktok videoları izlemeyecekti.

y kuşağının tv ile, z kuşağının ise internet ile temel algılarının şekillendiğini düşünüyorum. ama dediğim gibi, her kuşaktan kendini iyi yetiştirebilen bireyler de çıkar tersi de olur bence.

kesinlikle yetişme tarzı.
ben y kuşağı olarak mahalle adabıyla büyüdüm, hep büyüklerimin yol göstermesiyle yetiştim ve hepsine çok müteşekkirim.
dolayısıyla ben ve benim yaşıma yakın olanlar hep bir sosyal ortamda, büyükleriyle, küçükleriyle bir arada büyüdü. daha da yazılabilir çok şey var elbette ama fazla da yer işgal etmiyim.

z kuşağı ise büyük çoğunluğu hayatı sosyal medyadan öğrendiği, arkadaş edinmeyi oradan gördüğü için çok daha sert bir çocuklukları var.
herkese herşeyi söyleyebiliyorlar, onlar için genç yaşlı diye bir kavram yok. bu tabi benim subjektif görüşümdür, beni bağlar. bunu da cok daha genişletebilirim ama lüzum yok, kâfi.
ama genel manada gözlemin budur.

"y" kuşağı arafta kalandır.
"z" kuşağı arafta doğandır.

"y" kuşağı tiptronic vitestir.
"z" kuşağı otomatik vitestir.

ikisi de aynı b.kun laciverti. sizi bir sınıfa sokuyorlar siz de bunu yiyorsunuz.

şu kuşak meselesine biraz mesafeli yaklaşanlardanım. köy enstitülüler kuşağını anlarım, 68 kuşağını, beat gençliğini, şiirde ikinci yenicileri falan.. adlarından söz edilmesine değer katkıları var toplumsal yaşamda, yapıtları, büyük benzeşim gösteren kişilik ve davranışları, yaşadıkları vs. bu, diğer kesimlerde bir kompleks mi yarattı nedir, herkes bir kuşak kuşanmaya başladı son yıllarda.. milenyum kuşağı, y kuşağı, z kuşağı, kuşak kuşağı.. iyi tamam da bunlar neden, niye, ne sebeple kuşak oldular, kuşak olmalarını gerektiren ne var a dostlar.. bu giderekte sıklaşmaya mı başladı nedir.. her bir iki yılda nerdeyse yeni bir kuşak ilanı/icadı görür duyar olmadık mı sizce de..
eski tabirle 'zamane çocukları' yani.. toplumsal kültürel, sosyolojik düşünsel felsefi hiç bir büyük farklılaşma veya yaklaşımı, yaratısı olmayan kuşaklar çöplüğüne döndü ortalık.. bizzz z kuşağıyız.! eee..! e işte biz z kuşağıyız..!! şu soldan ikinci y, bir arkasındaki milenyum maallesinden.. insanın, size iyi kuşaklar beyler diyesi gelmiyor mu artık.. hani karadenizli kızar ya: yeter bezduk daa..!

y kuşağının iha (insansız hava aracı) anneleri var. genelleme gibi görünebilir ama z, y kadar şanslı değil bu konuda!

y kuşağı şanzelize kafe'ye gider. z kuşağı da kalt, dungeon bilir.

bu ayrımı anlamak için ya y kuşağı biri olarak z kuşağı ebeveyni olmalısınız ya da sıkı aile bağları içinde akraba olmalısınız. aksi takdirde "aynı şeyin laciverti" demeniz mümkün.

sıkı aile bağları içinde yer alan bir y mensubu olarak; z kuşağının kesinlikle hazıra alışmış, otorite tanımaz bir nesil olduğunu söyleyebilirim. bir şeyi sıfırdan üretmeyi kesinlikle başaramıyorlar. maruz kaldıkları teknolojiden kaynaklı bir şey kurma, kurgulama, baştan yaratma yetenekleri yok. eline kağıt verip "uçak yap" dediğinizde deneme dahi yapmadan internetten bakıyorlar. fakat buna karşın inanılmaz bir kopyalama yetenekleri var. yapılmış herhangi bir şeyi önüne koyun, bire bir aynısını çıkarırlar. fakat örnek aldıkları şeyde bir kusur varsa o kusuru düzeltmezler. kusurla birlikte kopyalama yaparlar. çünkü onun bir kusur olduğunun farkında bile değiller. fakat bir y kuşağı mensubu gider, örnek veren kişiye "bakın bunun burasında böyle bir kusur var. bu bunun çalışmasına şöyle engel olur. bunun böyle düzeltilmesi gerekir." der ve üstünün onayıyla bunu düzeltir. z kuşağında böyle bir şey yok. onlarda hep "sen bana bunu böyle verdin, ben de böyle çoğalttım" var. enteresanlar. sebep sonuç ilişkisi de kuramıyorlar. neden, nasıl da yok. "öyle işte" diyip oldukları yerden devam ediyorlar.

kuşak farkını yaratan o dönem doğanlar değil ki; o dönem var olan sosyal iletişim koşulları.

radyo ile büyüyenler(babyboomer'lar),
tv ile büyüyenler(x kuşağı),
bilgisayar internetle büyüyenler (y kuşağı),
akıllı iletişim teknolojisi ile büyüyenler (z kuşağı).

hepsi birbirinden niteliksiz kuşaklardır. alfabedeki harflerin bitmesiyle 'bilişim devrimi' eş zamanlı oluşmuştur. bu nedenle yumurta-tavuk ilişkisi içinde gelişen yeni koşulda daha değişik bir kuşakta gelmeyecektir.

çünkü sosyal iletişim koşulları belli bir doygunluk düzeyine gelmiş oldu. üç boyutlu, sanal gerçeklikli iletişim büyük farklılık yaratmayacak gibi görünüyor. önemli olanın anında kapsamlı iletişebilmek olduğu anlaşılmıştır. bugün insta-, x-, face-, whatsapp bu sosyal iletişim ortamını global ölçekte sağlıyor. artık herkes muhabir, artık herkes haber kaynağı. artık iletişim interaktif ve herkesçe yaratılan bir nitelikte.

bu nedenlerle gelecek bu gün kadar kötü olacak diyebiliriz. zaten daha kötüsünü hayal edebilecek özbilgiden yoksunuz. değil mi?

y kuşağı cebindeki 20 lirayla hem birasını hem sigarasını alıp üstüne bir de sinemaya gidebiliyordu. aşkında kavganında kralını yaşadı.
biz çocukluğu hakkıyla yaşadık, ağaç üstünde geçti benim çocukluğum.

z kuşağı 20 lirayla minik tadelle bile alamıyor. ilişkileri yapay, her çiçekten bal misali elden ele gidiyor. ne çocukluk yaşayabildiler ne de gençlik.

üzgünüm onlar için bok gibi bir ortama denk geldiler ( yani akp dönemine ).

y kusagının insaat ameleliği yapmıslıgı vardır. cogu hayatın o...'su olmustur. z kusagı tuvalet terligine benzeyen o terlikleri gıyıp blututlu kulaklıklarından dıptıs dıptıs muzık dınlerken bunların olma ıhtımalini dusunmez. daha gencler. bırey cagın getırdıklerınden ayrı dusunulemez. genclerın cogu umutsuz. onları bu hale getırenın a... koymak lazım.