1.
bu mart ayında, yeni dönemin başında yaşadığım olaydır. birçok yanlışım oldu ama yanlış derse girmek nedir.
sobalı öğrenci evinden sabahın köründe kalkıp sibirya soğuğu esen yan odada bilgisayardan derse girdim. iki saatlik dersin bitmesini bekleye bekleye uzuvlarimin yarısını kaybettim sandım. ayreten daha kahvaltı da yapmadığım için açım.
neyse ders bitti. hoca altmış kişilik sınıfın yoklamasını ağır ağır alıyor. ismini beğendiklerinin anlamını soruyor, muhabbet ediyor. neyse baya bir yoklama aldıktan sonra bir arkadaşın ismini okudu. çocuğun profil fotoğrafı da acil tıp teknisyeni olduğu için üniformalı fotoğrafı var. arkadaş hocanın gözü bu adama carpmasin mı. vay efendim çalıştığı hastanede covid 19 vakası varmıymış, çoklar mı azlarmıymış, durum neymiş, ölen oluyormuymuş, sinovac'ın etkisi nasılmış gibi ardı ardına sıralıyor. ben ise yoklama sırasının bana gelmesin de biran önce çıkıp gideyim diye bekliyorum. bı taraftan açım bir taraftan donuyorum artık sinir küpü olmuşum. hoca da genç, üniversite de derse girmemis daha. yeni yetmelerden, enerji dolu tabi oturduğu mekan da sıcak. dayanamadım, sert bir ses tonuyla,özgüvenli bir şekilde açtım mikrofonu "hocam yoklamayı bitirinde acil bir işim var çıkmam lazım" dedim. hoca böyle bir durdu, bozuldu sanki.dedi ki "geç kaldın,ben yoklamayı aldım sen yoktun" dedi.
ben de "hayır hocam ben buradaydım,ismim okunmadı" dedim. hoca adımı sordu, söyledim. tekrar baktı ve o müthiş cümleyi kurdu. "senin ismin yok ki" dedi.
ders programına baktım hakikaten de öyle bir dersim yokmuş. bişey demeden programı kapatıp çıktım.
kötü bir durum arkadaşlar. allah kimsenin başına vermesin.
sobalı öğrenci evinden sabahın köründe kalkıp sibirya soğuğu esen yan odada bilgisayardan derse girdim. iki saatlik dersin bitmesini bekleye bekleye uzuvlarimin yarısını kaybettim sandım. ayreten daha kahvaltı da yapmadığım için açım.
neyse ders bitti. hoca altmış kişilik sınıfın yoklamasını ağır ağır alıyor. ismini beğendiklerinin anlamını soruyor, muhabbet ediyor. neyse baya bir yoklama aldıktan sonra bir arkadaşın ismini okudu. çocuğun profil fotoğrafı da acil tıp teknisyeni olduğu için üniformalı fotoğrafı var. arkadaş hocanın gözü bu adama carpmasin mı. vay efendim çalıştığı hastanede covid 19 vakası varmıymış, çoklar mı azlarmıymış, durum neymiş, ölen oluyormuymuş, sinovac'ın etkisi nasılmış gibi ardı ardına sıralıyor. ben ise yoklama sırasının bana gelmesin de biran önce çıkıp gideyim diye bekliyorum. bı taraftan açım bir taraftan donuyorum artık sinir küpü olmuşum. hoca da genç, üniversite de derse girmemis daha. yeni yetmelerden, enerji dolu tabi oturduğu mekan da sıcak. dayanamadım, sert bir ses tonuyla,özgüvenli bir şekilde açtım mikrofonu "hocam yoklamayı bitirinde acil bir işim var çıkmam lazım" dedim. hoca böyle bir durdu, bozuldu sanki.dedi ki "geç kaldın,ben yoklamayı aldım sen yoktun" dedi.
ben de "hayır hocam ben buradaydım,ismim okunmadı" dedim. hoca adımı sordu, söyledim. tekrar baktı ve o müthiş cümleyi kurdu. "senin ismin yok ki" dedi.
ders programına baktım hakikaten de öyle bir dersim yokmuş. bişey demeden programı kapatıp çıktım.
kötü bir durum arkadaşlar. allah kimsenin başına vermesin.
devamını gör...