yapamazsın

dünyanın en büyük hakareti, en kırıcı en yaralayıcı yargı. sevdiğiniz ve önemsediğiniz birinden duymak ekstra can yakıcı olabiliyor.
nedir bu yargının anlamı? yapamazsın? yetersizsin, güçsüz ve zayıfsın, eşiklerin düşük, sınırların dar, ufkun küçük, yetisizsin ve beceriksizsin, kapasiten yok, bilgin ve birikimin az, azsın, küçüksün, yetmezsin.

genelde duyan insanda, kamçı hissi, hırs ve karşısındakini yanıltmak arzusu uyandırır. yapılamayacağı söylenen her neyse inadına yapmak için varını yoğunu ortaya koyar kişi ve yapar.
bazı istisnai durumlardaysa zaten bir süredir yerle bir olan özgüvenin iyice üstüne basıp hiç canı kalmamacasına ezip öldürmek demektir. yırtılamayan yırtılamamış perdede boğulmaya, üstünden aşılamamış duvarları daha da yükseltip daraltmaya, geçilememiş tüm eşikleri sonsuz, ışıksız, biteviye bir tünele dönüştürmeye sebep olur. dipsiz kuyuya iter duyanı. hareketsiz, inançsız, arzusuz, hevessiz ve korkak kılar.

kimseye her ne için olursa olsun yapamazsın demeyin. canını yakmak için bile olsa demeyin, sonunda canı yanan siz olursunuz. çünkü,
yaptıkça oluyor.

duyulduğu anda oradan uzaklaşılması ve beyinden bunun silinmesi gereken yargısıdır. zira kimler kimler neler neler yapar.

insanın güvenini hevesini yıkıyor.

aslında bu tek kelimeden olşan ve ardında koca bi'dağı barındıran cümleyi kuran kişi, esasında sizin yapacağınıza olan inancı en yüksek olan kişidir. başardığınızda, terk edileceğine olan inancı, sizinle eskisi gibi muhatap olamayacağına olan kaygısı, onu; bu kelimeye muhtaç kılmıştır. gülüp, geçiniz. değmez. *