yaya ben olsam bu yol vermezdi diyerek yayaya yol vermemek
başlık "insanetdünya" tarafından 17.11.2022 11:54 tarihinde açılmıştır.
1.
yaya geçidinde bekleyen yayanın tipine bakarak ulaşılan sonuçtur.
bunu savunmuyorum, kendi çizgimi bozmamak için uygulamıyorum da ama doğrusu çoğu zaman yol verdiğim yayayı göz ucuyla kesip "bu medeni tavır şu kişiye değdi mi?" diye düşünüyorum.
üstten bakar bir tavır diyebilirsiniz, sen kimsin diyebilirsiniz, verme lan o zaman diyebilirsiniz. itirazım yok atış serbest.
şu hisle aynı aslında yaşadığım; arkadan gelen kişiye kapı çarpmasın diye kapısını tutarsın da sanki bu senin görevinmiş gibi davranarak somurtkan bir suratla yanından geçip gidenler olur ya. hani sahne tekrar etsin kapıyı yüzüne bırakayım istersin. ya da dayanamayıp "rica ederim görevimiz" dersin. bunu dersen ve kapı tuttuğun bir kadınsa da adın "aaa kadına asıldı olur", işte bu tip hislere benzer yukarıda anlatmaya çalıştığım.
diyebilirsiniz ki ama bunlar zaten yapılması gerekenler, yayaya yol verdim diye teşekkür mü bekliyorsun? bekliyorum evet. yaşadığımız ortamın farkında değil misiniz? nasıl çalmayan politikacıya minnet duyuyoruz, ki olması gereken çalmamasıdır; yol veren araç şoförüne de kapı tutan insana da teşekkür etmeliyiz diye düşünüyorum. etmeliyiz ki bu toplumun genel eğilimi dışındaki bu tavır, arkadan "ne duruyon koçum" kornaları, küfürleri yemeyi göze alarak yapılan bu hareket en azından bir tebessümle takdir edilmiş olsun.
başa dönersek, aslında bu aklımdan geçen iğrenç bir tavır. bir nevi ayrımcılık. ama geçiyor aklimdan, sebebini de anlatmaya çalıştım. ben arkadan duyduğum kornalara, küfürlere göz yumup yol veriyorum her zaman. belki örnek olur da öğrenirler diye, hem aklımdan geçen kötü fikri sahaya da yansıtmamış oluyorum.
özetlersek; teşekkür edin olm bana!
bunu savunmuyorum, kendi çizgimi bozmamak için uygulamıyorum da ama doğrusu çoğu zaman yol verdiğim yayayı göz ucuyla kesip "bu medeni tavır şu kişiye değdi mi?" diye düşünüyorum.
üstten bakar bir tavır diyebilirsiniz, sen kimsin diyebilirsiniz, verme lan o zaman diyebilirsiniz. itirazım yok atış serbest.
şu hisle aynı aslında yaşadığım; arkadan gelen kişiye kapı çarpmasın diye kapısını tutarsın da sanki bu senin görevinmiş gibi davranarak somurtkan bir suratla yanından geçip gidenler olur ya. hani sahne tekrar etsin kapıyı yüzüne bırakayım istersin. ya da dayanamayıp "rica ederim görevimiz" dersin. bunu dersen ve kapı tuttuğun bir kadınsa da adın "aaa kadına asıldı olur", işte bu tip hislere benzer yukarıda anlatmaya çalıştığım.
diyebilirsiniz ki ama bunlar zaten yapılması gerekenler, yayaya yol verdim diye teşekkür mü bekliyorsun? bekliyorum evet. yaşadığımız ortamın farkında değil misiniz? nasıl çalmayan politikacıya minnet duyuyoruz, ki olması gereken çalmamasıdır; yol veren araç şoförüne de kapı tutan insana da teşekkür etmeliyiz diye düşünüyorum. etmeliyiz ki bu toplumun genel eğilimi dışındaki bu tavır, arkadan "ne duruyon koçum" kornaları, küfürleri yemeyi göze alarak yapılan bu hareket en azından bir tebessümle takdir edilmiş olsun.
başa dönersek, aslında bu aklımdan geçen iğrenç bir tavır. bir nevi ayrımcılık. ama geçiyor aklimdan, sebebini de anlatmaya çalıştım. ben arkadan duyduğum kornalara, küfürlere göz yumup yol veriyorum her zaman. belki örnek olur da öğrenirler diye, hem aklımdan geçen kötü fikri sahaya da yansıtmamış oluyorum.
özetlersek; teşekkür edin olm bana!
devamını gör...
2.
içten pazarlıklı olmanın sözlük anlamı, vücut bulmuş hali... bu insanlarla herhangi bir münasebetiniz varsa derhal kesilip, kendisini deri eldivenlerinizi suratına vurmak suretiyle düelloya davet etmeniz gerekir.
devamını gör...