yıl dönümü kutlamanın gerekliliği

eğlenmek için her fırsat değerlendirilmeli

gerekli değildir. kişiden kişiye değişir. kimisi için en önemli şeydir, kimisi için hiçbir önemi yoktur.

zorunluluk olduğunda anlamını yitiren; ancak içten gelmesi durumunda insanda pozitif bir etki yaratan kutlama.

bence gereklidir.
birlikte özel bişeyler yapmak için bahanelere gerek yok, özel günler olmak zorunda değil. ama özel günler size birlikte güzel zaman geçirmenin değerini hatırlatıyor bence.

violet tarafından bırakılan ukde
yıldönümü kutlama geleneği bir kişinin ya da bir olayın yine kişinin ya da toplumun hayatındaki önemini gösterme amacıyla başlamıştır. yıldönümü kutlamaları sosyal ve ekonomik statünün bir parçası haline getirilirken gereksiz yere harcamanın yapıldığı, klişe kutlama ve eğlence anlayışına uymanız gereken günlere dönüşmüştür.
yıldönümü kutlamanın gerekliliği kişiye göre değişir. bana göre yoktur öyle bir gereklilik. özel günlerde mecburi kutlama olayı, bir şeye verdiğiniz önemi mutlaka o tarihi günde belirtme ihtiyacı, günün büyüsünü kaçırır ve o günü özel olmayan, mecburi bir sorumluluğun yerine getirildiği keyifsiz bir güne dönüştürür.
genelde kendi doğum gününü bile hatırlamayan biri olarak yıldönümlerini hep unuturum. hatırlarsam sorumluluk der kutlama mesajı atar geçerim.
özellikle bahsedilen özel ilişkilerde yıldönümü kutlamasıysa ilişkimin özel olduğunu hissetmem için yıldönümüne gerek yoktur.
eğer bir şey benim için önemliyse deliye her gün bayram, bana her gün yıldönümüdür.
bu kapsamda diğer gereksiz gün ve kutlamalar:
(bkz: sevgililer günü)
(bkz: yeni yıl çılgınlığı)

kişilerin kendi arasında kararlaştırılması gereken, gerekliliği yine kişiden kişiye değişen özel gündür.

(bkz: kime göre neye göre)

doğum günleri gibi bayramlar gibi insanların hediyeleşmek ve sözde birbirlerini hatırlamak için ürettikleri günlerdendir. sözde indirimlerle firmaların da para kazanmak için ellerini ovuşturarak beklediği zamanlardır. birisini ya da bir şeyi sadece bir gün değil, eğer değer veriyorsanız hayatınızın her günü hatırlamalısınız veya ona göre/onunla yaşamalısınız. sinir olduğum olaydan biri de özel günler sosyal medya duyarı. umrunda bile olmayan kişi etkileşim almak için story bombardımanına tutuyor hesaplarını. sorsanız ne olduğunu bile bilmiyordur çoğu. yapay bir duyar bu. değeri olduğunu düşünmüyorum.

bir şeyin gerekli olması başlı başına bir stres sebebidir ve dolayısıyla insan stres altındayken asla mutlu olamaz hatta olumlu hiçbir duygu hissedemez. o yüzden kendiliğinden gelişen olaylar her zaman daha eğlenceli ve güzeldir. yıl dönümü bi öpücükle veya içten bir sarılmayla kutlanmalıdır bence. hatta -malı -meli gereklilik kipi kullanılmadan.

hiç kutlamadığım bir gündür. kendi doğum günlerimi kutlamıyorum. yakınlarımın doğum gününü ise içim kan ağlayarak kutlamak zorunda kalıyorum. bana göre 1 yıl yaş almak dışında hiç bir anlamı olmayan bir gündür.

evliliklerde zorunluluktur

yıl dönüp duruyor. kutla kutla bitmiyor. gerekli olması halinde bayağı mesai gerektirecek. o yüzden gereksiz demeyi seçiyorum.

dün yıldönümümüz vardı ikimizde unutmuşuz. ideal çift olduk yanlışlıkla.

yıl dönümleri bana göre çiftler için önemlidir.
"aradan yıllar geçse bile hala aklımda ve gönlümdesin, bizi her yıl anarım, asla unutmam bizi." demektir.
o güne özel çok şatafatlı organizasyonlar yapmaya, pahalı hediyeler düzmeye gerek olduğunu zannetmiyorum. tabii partnerlerden biri böyle şeylerden hoşlanıyorsa ve bu diğer partner için maddi olarak yük olmayacaksa çiftin paşa gönlüne kalmış.
manevi anlamı yüksek, aradaki sevgi ve bağlılığı ifade eden küçük hediyelerin yeterli olacağını düşünüyorum.

bazı yazarlar bu kutlamaların gereksiz olduğunu, seviyorlarsa onlara her gün kutlama olduğunu belirtmiş. doğru aslında ben de katılıyorum. seven insana her gün kutlama her gün bayramdır.
sevgiyi belli etmek için illa yılın bir gününe ihtiyaç yoktur. ama formalite de olsa anılsa o gün kimseye yük olunacağını sanmıyorum. o yüzden bazı yazarların ilişkileri konusunda tembelliğe kaçtıklarını düşünüyorum. özensiz davrandıkları her an aslında kendi elleriyle ilişkilerine kıyıyorlar.
"biz bilmem kaç senelik evliyiz şşştt dopaminn! hiç kutlamıyoruz böyle şeyleri de bence sen yanlışsın." diyor bazıları içinden seziyorum.
evlilik veya seneler bir ilişkinin kalitesini ölçemez.
ilişkinin kalitesi iki tarafında ilişkiye harcadıkları emek ve yatırımdır.
bu özel günleri bir taraf çok anlamsız buluyor olabilir ama karşı taraf azıcık da olsa önem veriyorsa "amann yazarım iki satır mesaj kutlarım hiç uğraşamam şimdi." deniliyorsa bu umursamızlığın ve özensizliğin karşı tarafı aslında incittiğini birileri söylemeli.
kendimden örnek verecek olursam ben doğum günleri kutlamalarını anlamsız buluyorum. sadece pasta varsa hoşuma gidiyor.
"doğduysak doğduk kardeşim ne bu tantana." kafasında oldum hep ama sevgilimin umrundaydı.
doğum günlerini severdi, kendi gününün hatırlanıp kutlanması hoşuna giderdi. kutlanmadığında üzülürdü. benim için anlam ifade etmeyen bu günü o üzülmesin diye kutladım.
ilişkiler böyledir işte, her şey istediğiniz çizgide gitmez. bazen siz onun gönlünü yaparsınız bazen o sizin. bu da verilen değerle ilgidir.
değer verin veya vermeyin bu günleri siz yine de kutlayın. kutlayın ki karşısınızdakinin bile umrunda olmasa bu günler en azından şöyle der "bu kadın/adam beni seviyor. beni düşünüyor, beni umursuyor, beni yani bizi unutmuyor."
demiyorsa şayet ilişkiniz olduğunu düşünmüşsünüz. üzgünüm. *

karşısındakine her gün yeni heyecanlar yaşatamayan sabah sekiz akşam beş memur mantığıyla yaşayan zorunlulaşmış ya da alışkanlık haline gelmiş ilişkide ufak jestlerle karşılıklı avunma hali. her gün özeldir ve gün dönümüdür.
yıl içinde sorumluluklarından kaçan eşlerin günah çıkarma günü.

aslında öyle bir gereklilik yoktur ancak hayat monotonlaşmışken bir güne anlam yükleyerek her şeyi bir kenara bırakarak sevdiklerinle eğlenceli zaman geçirmenin bahanesidir. eğer o kutlamadan keyif alınmıyorsa sahte ritüeller yerine sıradan bir gün gibi geçilmesini tercih ederim

kişinin kendisine yüklediği anlam

o günün özel oldugunu değer verdiğini verildiğini hissetmetirmek

eşime çok gereksiz şeyler bunlar ya deyip kutlamasını icten ice bekledigim durum. (bkz: kutlamıyor)

gereklilik değildir.
maksat pahalı hediyeler almak da değildir. maksat: o günü, o anı yâd etmek, hatırlamaya değer, kutlanılası bir şey olduğunun, iyi ki olduğunun altını çizmektir.

illa belirli bir şekilde kutlanmak zorunda da değildir. mesela ben sevgilimle ilk yıl dönümümde donla denize atlayalım isterdim. başkası erik dalı oynayarak kutlar, öbürü maldivler’e gitmek ister, beriki yemek yemek ister. hepsi ritüeldir hepsi de değerlidir.