yirmi bin liralık telefona sağlamlık testi yapanlar

izlenme oranı ve sözüm ona marjinallik için telefonları yakan, matkapla delen, dağın tepesinden cehennemin dibine fırlatan, üstünden araba ile geçen kimselerdir.

bunların şov dolu videolarını izleyerek prim vermemek lazım.

fakat bu arkadaşların farkında olmadığı bir durum var; bir çok gencimiz, eskisi gibi bu videolara ülele falan diye gülmüyor artık. iletişim çağında, kendini diğer ülkelerden yaşıtları ile ekonomik özgürlük, alım gücü ve fırsatlar bağlamında karşılaştırıyor. işsizlik sarmalında, aklında hayalleri önünde ülke gerçekleri ile daralıp sıkılıyor. iş bulup aldığı azıcık bir ücret ile sahip olmak istediği telefonun hunharca dövüldüğünü görünce içinden sövüyor.

insanların canını daha fazla acıtmayın.

(bkz: kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez)

işini iyi yapan insanlardır. meslektaşlarından oldukça farklı ve yenilikçidirler. aynı zamanda, elma veren ağaç taşlanırdır.

bir telefona yirmi bin lira vermek mi yoksa yirmi bin lira verdiğin telefona çekiçle vurmak mi daha salakça onu düşünüyorum şuan

kardeşim izlenme için değmez,o telefonları rüyasında bile göremeyen insanlar var, yapmayın yahu.

sağlamlık testine gelen izlenme, yorum ve beğenilerle kendilerine üç beş tane alıyorlardır muhtemelen aynısından. bir de sponsor reklam falan varsa işin içinde, seni beni gıcık ettikleriyle kalıyorlardır.

tanım: ticari bir kafanın kar amaçlı hareketidir.

taş devrinden günümüze ışınlanıp telefonun ne olduğunu ne işe yaradığını öğrenmeye çalışıyorlar gibi görünüyor.
türk milleti telefona o parayı verdikten sonra arka cebine bile koymaz.

matkapla delmelere falan karkarlar. düzgünce kullansana şu ürünü, hiç mi beyin yok?

2020 de açıldığı için 20 000 liralık telefon örneği verilmiş ama şimdilerde 88.000 liralık telefon demek daha isabetli olabilir.

bu telefonların fenomenlere hediye edilmesi veya daha makul fiyatlarla tanıtım amaçlı tedarik edilip edilmediğini merak ediyorum.

ediliyorsa zaten durum anlaşılıyor zira ürünün reklamını yapmak isteyenler için böyle extrem işler daha ilgi çekici ve etkili.

matrix reloaded filminde otoban sahnesinde pert edilmek üzere 300 araç veren firma var.

kaçış sahnesinde bu markanın aracı o kadar çok kurşun deliği alıyor o kadar fazla araçla önden yandan arkadan darbe alıyor ki aracın hareket edememesi gerekiyor ama markanın sağlamlığına atıf yapmak adına subliminal mesaj verilmek şartıyla 300 araç hibe ediliyor.

bu videolarda da mantık aynı. izleyen mesajı kendi almalı ki inansın.

diğer türlü uluslararası bir firma dünyaca geçerli bir rapor verip sağlamlık testi yapmış olsa bunun algılanması ve etkisi sınırlı ama siz çekiçle cama vurup kırılmadı yapınca düz insan diyor ki aga bu telefon sağlam.