balkon insanı yazar profili

ben.

avrupa ligi 3. karşılaşması.

nice maçı epey sıkıcıydı ama bu akşam izlemesi daha keyifli bir maç olur ve stuttgart yenilmez diye tahmin ediyorum.

sane transferi zaha v2.0 olacak diye karamsardım ama leroy bey son iki maçtır harika sinyaller veriyor.

gece gece o yeşil paketi açınca gelen buram buram tütün kokusunu özledim. yıllar oldu içmeyelim bu zıkkımı.

doğuranın da ne doğurduğunu görüyoruz hocam haberlerde.

bırakın doğurmayan doğurmasın. hem kedi de can.

sorun yok. sarma dolma sevmem, seveni anlamam, kimseden yapmasını talep etmem.

şifre yönetici özelliğini bir süre önce kaldırmış uygulama. sırf bu yüzden masaüstünde ve mobilde edge'ten chrome'a gectim ve tüm 2fa girişlerimi microsoft authenticator'dan google authenticator'a taşıdım.

tişörtle oturuyorum.

(bkz: sad but true)

köklü bir finans kuruluşunda ofis bitkisiyim.

hakiki alien da kullanmıyorlar artık. ülkede cin bitmiş gibi bilgisayarla cin yapıyorlar.

seneye de yaşarız işte ne güzel.

(bkz: beni gören çarpılır efenim)

bana dolaptan bir bira, konsolun üstünden de tv kumandası getirmenizi tavsiye ediyorum.

biz çok şey gördük geçirdik çocuklar.

bugün başı biraz kalaba.

www.chip.com.tr/guncel/amaz...

doğru söylüyo.

rap bizim ata müziğimizdir. beatoğlan adlı ozanımız var tam bilinmiyor ama galiba 1512'de doğmuş. beatoğlan "zenci" de değildir gayet kavruk anadolu çocuğudur. buyrun bazı dizeleri:

yavrı keklik gibi yov yov
bulgur yemekten için şişti kafkef
hey hey yiğidin iyisi rap'inden bellidir
bulamadım taş kaldım böyle eh eh

katı hal fiziği dersi favorimdi. sonra nükleer fizik, istatistiksel fizik, klasik mekanik, termodinamik. nedense elektromanyetik teori'yi hiç sevmezdim.

silinmesi/ertelenmesi yine gündemde olan borç. seçim hazırlıkları tam gaz devam ediyor.

millete 25 yaş sonrası aylık prim borcu itelemeden önce bir istihdam ortamı yarat be. yılların mühendisi aylarca işsiz kalıyor ülkede, öyle eskisi gibi anadolunun apartmanvari üniversitesinden mezun değil ha, top 5 üniversiteden çıkmış eleman. neet nüfüsu almış başını gitmiş, çalışan kimse de emeğinin hakkını doğru düzgün alamıyor. çoluk çocuk şans eseri bir işe girse dallama müdürüyle, denyo şefiyle uğraşmak zorunda. çünkü çık işten çıkabiliyorsan, belki evlenmek için borca girdin, belki şehir değiştirdin, belki tüm umudun, tüm geleceğin o iş. "küçüleceğiz" deyip yallah diye kapı dışarı ediliyorsun, güvencen var mı yok! en temelde yeni bir iş fırsatı yok bir kere. olmadığı gibi haydi babam prim borcunu öde.

ne güzel tezgah ya. önce gelirsiz insanı borçlu yapıyor, sonra borcu siliyorum diyerek iyilik yapıyorum ayağı çekiyor. olum bu nasıl bir şeytanlık ya.

nikolay çavuşesku
candan erçetin
fatih terim
hüseyin rahmi gürpınar

aa yüzüm kızardı kerhane lafını görünce. sözlüümüzde alışık değiliz. efenim kısacası bu ne saçmalık, bu ne uyumsuzluk tepkisel ifadesi.