bulut bey yazar profili

para, bir kağıt parçası olsa da bir çok insan için her şeydir. kimileri için de sadece ihtiyaçtır. ihtiyaçlı olanlardan olmak dileğiyle.

bi değişiklik olsun artık. bığtığğ ya.

bir insan bir şey hakkında bir yorum yaparsa, ve onu gören kişi kim olduğunu bilmeden aynısını destekliyor. 12 eylül de bir solcu bir sağcı idam ediliyordu sözde eşitlik olsun diye, neden kimse mustafa pehlivanoğlu' nu anmıyor gündem olmuyor da deniz gezmiş gündem oluyor.
daha niceleri sırf bu vatanı sevdiği için, sağcı bir ideolojiye sahip olduğu için idam edildi. dar ağacına gülerek giden insanlardı bunlar. ama bizim insanımız tanımadığı halde bilmeden cahilce desteklemeye devam ediyor. sorun; adam deniz gezmiş i bile tanımıyor ama destekliyor. acayip sinir bozucu.

ya abi aylardır kimseyle görüşmüyorum, evden dışarı adım atmıyorum. dizilerle, filmlerle kitaplarla hayata tutunmaya çalışıyorum. telefonum haftalardır banka haricinde çalmıyor. konuşacak tartışacak kimsem yok. ha bunu kendim istedim. herkesten uzaklaşınca her şeyin hal olacağını sanıyordum, olmadı ama böylede mutluyum her halimize şükürler olsun. burada yazma amacım en azından kafamdaki düşünceler kafamda duracağına burada dursun. ya geçenlerde evdekilerle sohbet ettim o kadar iyi geldi ki sonra buranın karşıma çıkması 10/10**

mustafa kemal'e dair kesin birşey söyleyemiyoruz. açık bir şekilde gerçek tarihi konuşmakta zorlanıyoruz. 1951 de kabul edilen 5816 atatürk'ü koruma kanunundan dolayısıyla kendileri hakkında müfredatımızda ne varsa onu biliyoruz. müfredat dışındakilerin yanlış olacağı düşünülüyor.

"biliyorsun. çünkü yıllarca onunla çalıştın".
kahraman tazeoğlu /mor

hoş.

sorumlulukların ne kadar gerekli olduğu. ailenin önemi, ve hiç ayrılmayacağın, seni yarı yolda bırakmayacak sandığın insanların seni yolun başında bıraktıkları andır.

hayır demeyi öğren ve bunu icra ett.

içimizde dağ gibi biriken küçük ama etkisinin büyük olduğu şeyler. ön bellek gibi küçük şeyleri keşke atabilsek de anlatmak zorunda yada anlatırken ağlamak zorunda kalmasak.

7 yaşından itibaren okula başlayıp herkesi aynı sistemle 12 yıl okutup sonrasında üni. için 1 sene, kazandıktan sonra hazılığı da eklersen 6 sene sonra üni mezunu olup kpss den atanmayı beklerken yaş 26 lılara dayanmış olduktan sonra zar zor bir iş sahibi olup düzenini kurduktan sonra (yaş 28-29) evlilik hazılıkları derken zaten ortalama yaşlara göre ömrünün yarısı bir iş sahibi olmakla geçiyor evlen çocuk sahibi ol zamanın nasıl geçtiğini anlamadan yaş 50 lilere dayanmış yolun sonlarına doğru giderken hadi biraz daha geçti emekli oldun torun sahibi oldun tabi çocukların evliliği onları büyütmek de cabası, zaten ömrün nasıl geçtiğini anlamadan edebi hayata geçiyorsun. genel olarak hayat bu. senin yaşayışın her ne olursa olsun yolun sonu her zaman belli o yüzden kalp kırmadan kimseyi incitmeden yaşam sürmek en iyisi en azından arkandan iyi bilirdik cümlesini içten söyleyen insanların olması hepimizin yaranına. bence hakkın bize verdiklerine şükredip her ne olursa olsun doğru yoldan şaşmadan, bu hayatta ekip öteki dünyada biçmek için çabalamaktır. ömrün nasıl geçtiğine değilde nasıl değerlendirdiğimiz önemli.

bay pipo / soner yalçın- doğan yurdakul. 10/10 kitap. bir mit görevlisinin yaşamını anlatıyor. tavsiyedir.

hayatının en önemli yıllarından olan vereceğin kararlarla geleceğine yön verebileceğin, hem çok zor bir o kadar da keyif alabileceğin bir yaş. ama ne olursa olsun hayat senin hayatın, aileni ve sana değer veren insanların söylediklerini dikkate alıp değerlendirip gerek üni. gerek iş hayatı olsun dikkatli davranılması gereken bir yaş.

arkadaşının derdiyle dertlenmek. onun için ne yapabilirim çıkmazına girip gece boyu uyku tutmamasıyla birlikte seninde tiribe girip saatlerce sigara içmen.

maalesef ki günümüzde kitap okuyan insanlar git gide azalıyor. teknolojinin gelişmesiyle birlikte yavaş yavaş cahilliğe adım atıyoruz, sürekli elimizde telefon saçma sapan şeylerle vaktimizi öldürüyoruz. (birde tiktok saçmalığı var. ülkemizin bundan bir an önce kurtulması ve refaha kavuşması lazım.) geçmişimize bakarsak insanlar sürekli kitap okuyorlardı, sohbet içerisindelerdi konuşarak anlaşabiliyorlardı. diksiyon desen zaten harika idi. ama şuan maalesef ki okumuyoruz, neslimiz bilgiye aç. araştırmacı ruhumuz hiç yok gibi günlerimizi hiç sayıp kalan ömrümüzü heba ediyoruz. (lütfen okuyalım.)

www.pdfdrive2.com/
burada birçok kitap var istediğiniz birçok kitapları temin edebilirsiniz.