akademide çalışan biri olarak konuyu takip edebildiğim kadarıyla yakından takip etmeye çalışıyorum ama kesin bilmediğim/görmediğim gelişmeler vardır diyerek başlamak istiyorum.
konuyla ilgili edebiyat parçalanarak s*ksok haberciliğin ağına düşülmemesi gerektiğini düşünüyorum. mesela
şunun gibi.
intihar notundaki ahmet'in dicle ilahiyat'taki arş. gör ahmet pekaydın olduğu henüz bildiğim kadarıyla onaylanmadı. ortada kesin bir durum yokken alakasız bir insanı suçlamak, "gizli ilişkiler, sena, bu ilişkiyi en yakın arkadaşlarına bile anlatmak zorunda kaldı. ama adam, "ailem öğrenirse kaçarım" dedi. sena, bu sözlerle daha da yalnızlaştırıldı." gibi hikayeler uydurmak mevtanın arkasından yapılacak şeyler değil. sulandırılmadan yazılıp çizilse olayı daha şeffaf takip edebileceğiz.
devamını gör...