düşünüyorum öyleyse yarın yazar profili

bir tuncer bakırhan beyanı. kendisi dem parti eş genel başkanı.
yeni anayasa ile ilgili bu sözleri sarf etmiş.
buradan

hepsini alın sorun değil. sevinmek için sevmedik.
(bkz: çok yıldızlı değil ay yıldızlı)

(bkz: ölüyorum)

ismimde u harfi var. dönüşlere müsaitim.*

kitap sever bir yazarımız. abooklover'dan bahsediyorum tabii ki.

berbat. bu da soru mu hocam? evet, sıradaki soruyu alalım.

(bkz: dem partililer ile konuşurken barış deyip durmak)
iki saattir konuşuyoruz bir kere barış demedik.*

iktidarın dem ile yürüttüğü ikinci çözüm süreci sonrası attığı adımlarla milliyetçi cephenin liderliğine oynayan parti.

bu noktada müsavat dervişoğlu'nun başarılı bir milliyetçi genel başkan profili çizdiği kanısındayım.

önümüzdeki seçimlerde yanına zafer partisi, doğru parti gibi milliyetçi partileri alarak, milliyetçi cephe ittifakı'nı kurmakla mükellef parti konumundalar.

bu konuda somut adımlar da atmaya başladılar.
aynı kararlılıkla devam ederlerse, bu sürecin meyvesini toplamaları işten bile değil.

umarım bir hata yapıp, chp ile bir yola girmezler.
zira bu, parti için felaket olur.

onun için milliyetçilerin tek umudu, milliyetçi cephe ittifakı olabilir.
bu ittifakın lideri olmaya namzet parti ise hiç kuşkusuz iyi parti'dir.

#3584207
mezuniyetiniz kutlu olsun. umarım, tuttuğunuz takım gibi 10 numara 5 yıldız bir psikolog olursunuz.
düz'den derin saygılarla.

bir theodor adorno sözü.
altına imzamı atarım ben bu sözün. öyle de enfes bir sözdür.

ecnebiler cuckold diyor buna. neticede bir fantezidir.
sevgiliniz de rıza gösteriyorsa. üçüncü şahıslara ne yemek düştüğünü yazmayayım şimdi buraya.

müslüman sosyalistler. lakin, bazı çevreler bu topluluğu müslüman saymaz, tekfir ederler.

biz bir atılım yapalım o halde. 4. operatör olma konusunda diyorum.
isim de hazır.
(bkz: normalcell)

göztepeli bir ağabey.

bir soru.

kadın - erkek eşitliğini savunan bir erkek olarak, kafamı kurcalayan bir konu aynı zamanda.

iki cinsin birbirine üstünlük kurduğu pek çok konu varken tam anlamıyla bir eşitlikten söz edilmesi, en azından benim açımdan pek olanaklı görünmüyor.

çok sığ gelecek size biliyorum. fakat iki cins tam manasıyla eşit olsa 3. sayfa haberlerinde kadın cinayetleri ile eşit düzeyde erkek cinayetleri haberleri okurduk.

ancak durum tam tersi boyutlarda maalesef.
bu eşitsizlik hayatın her alanında mevcut üstelik.

kadın hareketleri, bu konuda epey yol aldı. bunu yadsıyamayız.
fakat neden kadınlar hakları için örgütlenmek zorunda kaldı? neden erkekler buna ihtiyaç duymadı?

bunu tek başına ataerkil yapı ile patriyarka ile açıklayamayız.
bu, erkeklerin en azından fiziksel açıdan kadınlara üstün olduğu anlamına gelir.

örnek için trans sporculara bakın, cis kadın sporcuları deyim yerindeyse ezip geçiyorlar.
öte yandan, analitik düşünme vb konularda kadınlar bariz üstün durumda.

yani demek istediğim şey, kadınların erkeklere, erkeklerin kadınlara üstünlük kurduğu konular bu kadar çok iken tam anlamıyla bir eşitlikten söz etmek, en azından teorik olarak mümkün değil.

sözün özü, iki cins yasalar önünde eşittir. bu tartışmaya kapalı bir konu. bununla birlikte birbirlerine üstünlük kurdukları konuları da baz alarak, bu farklılıkları esas alarak bambaşka bir eşitlik mefhumundan söz edebiliriz.

son söz olarak, erkekler, tarım topluma geçişten itibaren ellerindeki enstrümanları kadınlar üzerinde bitmek bilmeyen, sınır tanımaz bir tahakküm kurmak için kullanmış olabilirler.
ki öyledir. ancak bu kadınların da aynı yöntemi uygulaması gerektiği anlamı taşımamalı.

diğer kriterleri karşılıyorsunuz sanki de erkeklerin karşı cinste dış güzelliği baz almasını eleştiriyorsunuz.

gratis meydan muharebesine katılacağınıza kendinizi geliştirin.

o zaman bir şeyler değişir belki. o zamana kadar dış güzellik baz alınacak tabii.

izmit menşeli bu tatlıyı bir yiyen pişmandır bir de yemeyen.

haydi fener! al şu kupayı da güldür milletin yüzünü.
bir beşiktaşlı olarak, bu sevinci yaşamaya ihtiyacımız var diyorum ülke olarak.

kötülüğün kendisidir.