gözlerini görsem ne âlâ
meçhule kaysa bakışlarım, karanlıklar arasından
ellerini tutabilsem ne âlâ
yanaşsa gönlüm gönlüne, parmaklıklar arasından.
kanatlarımız olsa uçsak ne âlâ
yarattığın gökyüzünde, uçurtmalar arasında .
fani olmasak, kaybolmasak ne âlâ
asırlarımız geçse şakaklarında, gözlerinin arasında.
yorulmadan,durmadan koşsak ne âlâ
kavuşamamış,yeşerememiş gönüller hatrına.
yağmur olup yağsak ne âlâ
kurumuş, kırılmış, allah'a küsmüş topraklarımız hatrına.
aşıkların özlemi olsak, sarhoşların bitabı olsak
evsizlerin diyarı olsak, kaybolmuşların girdabı olsak ne âlâ
sadece olabilsek meçhul sevgili ne âlâ,ne âlâ,ne âlâ...
devamını gör...
bulutlar karalar bağlarken umutsuz günün seherinde, radyoda bilmediğim bir dilde ızdırap veren bir şarkıyla tesadüfleşen duygularımı karşılıyorum. hüzün sandalında sallana sallana ufka doğru uzaklaşan paslı, kirli bir ruhun kalıntılarına sahibim yine. içimde kopan fırtınalarda ararken ruh eşimi, baygın kokusuyla musallaya yatırılmış saçları yolunmuş bir papatyaya selam veriyorum.
ki ben ;
uzaktan, çok uzaktan,
uyumsuz cümlelerimin yüklemini paltomun cebine koyup, sımsıkı usandığım, ama asla terketmediğim şehirlerde sırılsıklam sevişirken yalnızlığımla, şımarık çocuklar gibi şendim.
ki ben ;
lise bahçelerinde, teneffüs zillerinin melodilerinde, kampüslerin kuytularında, derin uykularımda, bir kumrunun özgür kanatlarına hasrettim.

yalnızlığıma...
devamını gör...
ve işte yine bir intiharın eşiğinde seninleyiz
sen gelmesen de ben;
anlamlar aşıp geldim.
tek nefeste tüm renkleri verdim.

ellerini arıyordum bin kaç bin yıldır
dünya bir toz bulutuyken
ve henüz aristo doğmamışken ; ben
tümden geldim sana vardım.

sevinçlerini ve hüzünlerini topladım ardından
güneş’in kaybolunca, senden
kuşlar göçünce, onlarla birlikte gitmedim
üşüdüm ama üzerine titredim.

dış güzelliğinin içini mahvedişini izledim.
doğal seleksiyondan çok daha farklıydı
thebes’in kralı gibi gözlerimi oymak istedim.
ah! bütün gerçeklik, gözlerimin önünde saklıydı.

edit: yazarların yazdığı şiirler mi? hayatımda bundan daha az saçma çok az şey gördüm.
devamını gör...
harfsiz diller çetesi
kim anlardı ki ;
mumdan akan tanelerin, bahçede ki çınardan kopan yaprakların ve öğle saatlerinde çalan kornaların dilinden
ben anlar mıydım ki ?
kahvenin içine dökülen sütün karmaşasını, bir sahaftan rastgele alınan ilk baskı ‘’ garcia ’’mısralarını ..mmm
bilmem, belki tırmansaydım
o gökte ki rengarenk kumaş merdivenden
çocuk olup şehirlere bakar mıydım , seksek oynadığımız o gökteki pamuktan kubbelerden?
bilemedim şimdi..
tencerenin dibindeki tatlıyı birlikte sıyırmak mıydı önemli olan
yoksa göz göze iken kalabalığın arasında kaybolabilmek mi ?
bilemedim..
hee bildim aslında, önemli olan sevebilmekti, hiç kimse gibi..
ve söyleyebilmekti hiçbir harfin dans etmesine izin vermeden.

hame
devamını gör...
benim değil ama rahmetli babamın anneme hapisten yazdığı şiir...

bir gün sana geleceğim
sensiz geçen yılların
yılların verdiği burukluğun
sensizliğin verdiği özlemle geleceğim...
devamını gör...
hangi millet ki kafa tutar türke
tüm akvâm-ı cihan türklerden ürke
nattramn atın sürer sallar topuzu
kellenden kımız içer çalar kopuzu
devamını gör...
tarla'ya ektim pıransa
yapraklarına karlar yağsa
münire kız koca bulmasa
baba yalvarsa.
devamını gör...
şiir değeri taşıdığını sanmam karaladığım ya da saçmaladığım bir şeyler demek daha doğru olur.

yol uzun,
yolculukta ise inişler çıkışlar
düze varış ya da yokuşlar
bitişe daha çok var
ama,
dinlenecek durağım da var
durağa varmaya kalmış
tek bir yokuş
adımlarım yorgun ve yavaş
ama tam tepeye doğru
nefes nefese kalmış,
son bir gayretle koyulmuş
yürüyorum yukarı doğru
varacağım durak,
ana kucağı misali
dinlendirir mi beni
kim bilir belki uzunca kalır
belki de görüp geçerim uzaktan..
devamını gör...
çok isterdim böyle bir yeteneğim olsun, saygı duyarım yazabilene
devamını gör...
10.
ı’ve seen flowers yet to blossom.
and starry nights ı’ve always adored.
ı’ve longed for a silent day
but the night was all.

yet, this silence encroached on me
day by day, night and night
destroyed the amity
took away the light.

alas! it tells us something
ın the shadows creeping
like the sick rose
looking peaky


the night is my helen
ıt burns my heart
ı’m paris on my knees
a forest without trees.
devamını gör...
11.
bir ara kendime güvenip yazma cesaretini gösterdiğim, ilk ve tek şiirim. eleştirinin her türlüsüne açığım. o halde yazıyorum:


hayat bir mavi deniz
bizse fanî dalgalar
ne kadar büyük de olsak
ömrümüz tepeye varana kadar

hayat bir anlaşılmaz harmoni
gidenlerin yerini alıyor
ardından gelenleri
tıpkı denizdeki dalgalar gibi

hepimiz akıp gidiyoruz işte böyle
dalga sesleriyle dolu
sonsuz bir melodinin parçası içinde

hayat bir mavi deniz
bizse fanî dalgalar
mutluluk karaya vurmuş
parçalanıyoruz kıyıya varana kadar

ömrümüz de tam orada bitiyor işte
bazen hiç kıyıyı dahi göremeden
ruhumuz bir bulut olup çıkıyor göklere

hepimiz gelip geçiyoruz işte böyle
yağmur olup unutulmak üzere
devamını gör...
12.
bir tanıdığımın nenesi bir odada ölmüştü ve o odadaki tek şey gece lambasıydı. ondan sonra bu şiiri yazdım ona.


ey gece lambası söyle, hiç ateşin titremedi mi tanıklık ederken
insanı harikulade bir kokunun ardına saklanmış
o tiksinç horgörüsü ile sarmasına ölümün?

yoksa çıtkırıldım ateşin gorgon görmüş gibi taşlaştı mı?
neden yüzyıllardır insanlardan yardımını esirgeyen tanrı kadar suskunsun?
biliyorum, ateşin içimdeki o tanımlanamaz duygunun ateşinden titriyor
hayır, hayır! sen yaşarken ölüyorsun.

buna rağmen bir yıldız kadar kibirlisin ve dik başlı
yağmurun o şeffaf buruk damlaları kurtarırken yaşamını
şanın ışıyacak sanıyorsun uzak zamanlara dek
ateşin çölleri kasıp kavuran rüzgarlar gibi gözüpek

bir dala dahi değince incinen insandan daha ulusun sen
hasta olmaz, üzülmez, ağlamaz ve nefret beslemezsin
ateşini biri tutuşturduğu sürece var olursun
ve yaşamın bitkinliğiyle insan gibi esnemezsin

söyle bana gece lambası sönerken acı çeker misin sen de?
ışığın karanlıkla savaşırken can çekişir mi?
ya da üzülür müsün gündüz olunca?
bir başka lamba söndüğünde sen de erir misin insan gibi?
devamını gör...
13.
hayat mı bize bunu yapan
yoksa biz miyiz bunu bize yaptıran...
bazen bir ses duyarsın
ve dünyanın en basit şeyi olan
iki yanağın yukarı kalkması eylemi...
kocaman bir anlam kazanır
artık onun adı gülümsemek olmaz
gülmek ya da ....
hayatımıza sanki keşfedilmemiş bir duygu girmiş ,hissedersiniz.
farklı bir anlam kazanmış olursunuz.
güzellik , çirkinlik gibi bir şey değil bu
hani en sevdiğin yemeği yemeden daha tadı gelir ya diline
ve sana özeldir o tat , aldığın keyif
bu işte buna yakın ama bir o kadar da farklı bir his...
devamını gör...
14.
kimseler içinde
kendim bile değilim
kendimin içinde ben yok sanki
bir delirsem düzeleceğim
/mavi gökyüzü olmazsa güzel marmara/
bana bir mavilik verin adı her ne ise
size söz, o an çekip gideceğim.
devamını gör...
15.
yaşananların hepsi kudretli duyguların sahibiydi
değerler, sevgiler ve en önemlisi aşkı getirirdi
yağmurlu bir havada çatısı kırık bir oda da yaşanmış
aşkın, aziz varlığa dair yaklaşımı. onu bana sevdirirdi.

saçlarından akan hüzünlü yağmur damlaları, yüreğime akardı,
delirtirdi o geç kalan vapurların sesleri, haydarpaşanın heybeti.
istiklal'de yaşanır derler vaktin en değerlisi, sevgili dostlarım.
ben göremedim ya da görüyorum cinsinden bir yanılgıya sahiptim.

görmek ya da görmemek, farketmek ya da gizlemek. hepsi ama hepsi,
belki de sevmeyi gerektirir ama yetmeden; hissettirerek sevmeyi.
fakat hiçbir şey yarım kalmamalı, bölünebilmeli ama yarım kalmamalı.
beylik ifadelere gerek kalmadan, tamamlamayı bilmeli. aşk'a yaklaşmalı.
gözden, gönülden ve vücudun her yerinden gitmeden; sevmeyi bilmeli.

benim kalemimden, sarı saçlı, yeşil gözlü sevgilime.
devamını gör...
16.
bahçende ki çiçek gibiyim,
yağmur yağmaz, rüzgar esmez.
günden güne solacağım,
gözlerinde yanacağım.

siyahlar

söz ve müziği bana ait olan bir şarkının sözleridir aynı zamanda.
devamını gör...
17.
yokluğunda yetmiyor hatıralar
hep ilk gün gibi azalmadan
durmadan çağlayan duygular
kayıp yar yalnızlık meskenim
...sustu sesim...
çok uzaklarda tutsan elim
...sızlar içim...
bilmem geçer mi sevgim?
...sinem dertli...
bir ömür seni beklerim.

02.43
devamını gör...
18.
bir fotoğrafta kalmış eski arkadaşlara.....

kar yağar geceye
üşür sazın telleri, titrer
bir türkü çığırır
yorgun günlere...
gülümser yüzler
eşlik ederken türkülere
ve güzel günlere...
devamını gör...
19.
aklımı başımdan alsan diyorum
karşında adımı unutsam mesela
mısralarımın dili tutulsa
zihnimin saklı odalarına dolsan
seher ışıklarının odama dolması gibi

sevdanın ateşi kalbimin kütüphanelerinde
saçlarının dalgaları rıhtımlarımda olsa
sonunu düşünmeden yansak
ah sevgilim menekşeler gökyüzünde

nolur dumansız yak beni
kimseler bilmesin
bilirsin sezenler olur
benim yüreğim zaten aheste bir türkü gibi
dumlu dumlu bakar gözleri

e.k.
devamını gör...
20.
sana karışmak istiyorum. birbirimizin içinde kaybolalım istiyorum.
seni öz-lemek istiyorum. özüm ol istiyorum.
susuyorum sana. içmek isterken susayım istiyorum. hem içeyim seni kan-a kan-a hem de gıkımı çıkartmadan bakayım istiyorum sana.
mevcudiyetimin anlamsızlığını dokunarak yok et istiyorum. fakat sana öyle bir dokunayım ki mevcudiyetin yok olsun istiyorum.
sen içimde bastırdıklarımın dışımdaki söylemlerisin.
sen zıtlıklarımsın, bütünlüklerimsin, tamamlanamamışlıklarım ve asla tamamlanamayacaklarımsın.
hem her şeyimsin hem hiçbir şeyim.
bir “şey”sin sen sadece. orada öylece duran fakat ben baktıkça anlam kazanan.
öyle bir “şey”sin ki sen, ben yokken yok olurken kendi bakışlarımla beni var edecek kadar güçlüsün.
sana bakmak beni yaratıyor.
bu kadar mı muhtacım sana?
bu kadar mı anlamsızım sensiz?
bu kadar mı anlamsızsın sen bensiz?
hiç mi yoksun bensiz yoksa ben mi sensiz bir hiçim?
yarım kalmışlıklarımsın benim, gel de tamamla beni, gel de öldür beni.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"normal sözlük yazarlarının şiirleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim