femmeamoureuse yazar profili

femmeamoureuse kapak fotoğrafı
femmeamoureuse profil fotoğrafı
rozet
karma: 35351 tanım: 2932 başlık: 177 apolet: 2 takipçi: 74
Vivi e lascia vivere.

son tanımları


kel yerine kullanılacak kelimeler

saç problemi bulunan beyefendi/ hanımefendi demek daha uygundur. her şey lügatta biter. kibarca, var olan durumu yumuşatmak bana çok nahif geliyor. böyle ifade edildiğinde, kimse rahatsız olmaz.

kel- keltoş- dazlak-saçsız- kılsız- tüysüz- vb söylemler hem çok kabadır hem de ahlakın çok dışındadır. saçsızlık bir problemdir. genellikle genetik, kullanılan ilaçlar ya da geçirilen hastalıklar sebebiyle meydana gelir. kısaca bu problemin ortaya çıkmasının tüm sebepleri olumsuzdur. kişilere yüklenilmesini gerektirecek bir husus yoktur. insanları aşağılamak, onları zorla saç ektirme uygulamalarına itmek/ düzenli peruk takmaya zorlamak hoş değildir üstüne bu uygulamalar hem kişiye eziyet hemde bütçe kaybıdır. karşınızdaki insanın kul hakkına maddi ve manevi olarak her açıdan giriyorsunuz. alay ettiğiniz, hor gördüğünüz başınıza gelir. birazcık dile ve tavırlara hakim olmak önemlidir.
devamını gör...

kadınların fantastik film sevmeme sebepleri

fantastik filmlerin arayüzleri, online oyunlarla birebir aynı. bu yüzden erkekler ister istemez fantastik filmlere aşırı çekiliyorlar. online oyunların avatarları, anime dizileri / fantastik filmler ile çok benzeşiyor. erkek arkadaşım düzenli anime dizi izliyor ve online oyun oynuyor mesela. benimki hobi düzeyinde ve sadece kafasını dağıtmak bazlı yapsa da, toplumun %95'i bu kontrole sahip değil.

bu online oyun meselesi ebeveynlerin başına çok ciddi problemler açıyor. ekonomik ve sosyal açıdan aşırı kısıtlanmış bir ülkede olduğumuz için, insanların dışarıda yapabileceği hiç bir aktivite yok. maalesef, ücretsiz zevkler dahi çürütüldü. burunu kapıdan çıkartmak için para gerekiyor. tabii bu yoksunluğu kullanan oyun üreticileri, paso oyun piyasaya sürüyor ve insanlar boşluktan bunlara düzenli yönelme dahilinde, bağımlılık geliştiriyorlar. bu bir şekilde diğer yönlere kanalize olup, ilerliyor. fantastik filmlere gelişen bağlılığında sebebi bu. her açıdan kurgulanan dünya benzer ve yapay dünyada her şey pozitif yönde çözülüyor. bireysel tatmin günün sonunda ağır basıyor. kısaca, dışarıda hayata yönlenmeli, dışarıda var olan hayatta, hobiler edinmeli. dünya yakalandığında, online hayat ölüyor. dünyayı yakalamak, anı yaşamak lazım.
devamını gör...

195 boy ve üstü yakışıklı erkekler

her şeyin fazlasının abartı olduğu görüşündeyim. dünyada her şeyin bir dengesi var. bu boyda olan arkadaşlarımızı yargılamıyorum ya da ötekileştirmiyorum fakat özellikle bu boyda insanları talep etmeninde, çok yavan ve cahilce biçimlenmiş bir hayattan kaynaklandığını düşünüyorum.

kendinize uygun insanları, dış görünümleri ya da vücut fonksiyonlarına göre değil; karakterleri ve zihin kapasitelerine göre seçersiniz. size uygun olmayan biri, fiziksel olarak mükemmel olsa da, sizi ruhani olarak aç bırakır ve sonunda mutlaka aldatırsınız veya ayrılırsınız. bazıları daha da kötü şekilde, obsesyonlara sahip olup, yıllarca terapi alıyor. bu grubuda atlamamak gerekir.

dolayısıyla, rica ediyorum artık şurada mantıklı başlıklar açın. yazarken içimiz kıpırdasın. boş boş konular konuşuluyor sürekli. burası regl uygulaması arayüzü veya online erkek goy goy platformu değil. sürekli ilişkiler ve sex ile ilgili başlıklar açıyorsunuz.
devamını gör...

kravat iğnesi

aslında kravat'ı sabitlemek için, kravat'a iliştirilen bir aksesuardır. kravat'ı sabit tutarak, hareket anında sağa sola kaymasını veya diğer estetik olmayan görüntülerin ortaya çıkmasını engeller. iğnenin alt kısmı, gömleğe iliştirilir. kravat'ı sabitleyen budur. güzel kombin edilirse, iyi bir iğne seçilirse; elegant durur.
devamını gör...

yarım düğün modası

düğün mantığını her zaman eleştiren biri olarak, bu alınan karar inanın bana zerre bir şey ifade etmiyor. aksine çokta sevindim. türk toplumunun bu konuda var olan saplantılı gelenekselliği, evlenmek isteyen çiftleri aşırı borç batağına sürüklüyordu. resmen düğün yapabilmek için, kredi çeken insanlar vardı. 3-4 saat eğlence tasarlayabilmek için 10 yıl borç ödemek nedir? aile büyükleri birbirlerine gösteriş yapmadan yaşayıversinler, zor değil. bu manyaklığın önüne set çekildiği için mutluyum.

bu durumda zarara giren sektör sadece "organizasyon şirketleri" oldu. keza onlarda iyice cıvıtıp, bu işlerden deli gibi para talep etmeye başlamışlardı. ee, her adaletsizliğin bir sonu var. 2-3 insanın ağzından çıkan kelimeler bütünüyle toptan sektörde ki yerleri değişti. çokta iyi oldu. kimseyi soyamayacaklar artık.
devamını gör...

baykuş besleyenlere tavsiyeler

baykuş, kişisel olarak sahiplenebileceğiniz bir hayvan değildir. her hayvana baktığınızda ve beslediğinde, onunla kişisel bağ kurarsınız. kaplan- kurt- leopar hatta aslan bile düzenli baktığınızda, sizi tanıyıp- seviyor. olay bu değil.

insani hayat ile hayvanlar dünyası arasında var olan denge çok hassastır. bazı hayvanların bilhassa doğada , iletişime kapalı olarak yaşamalarının bir nedeni var. zorla bela aramaya gerek yok. baykuş, insan hayatına adapte olamaz. kedi- köpek gibi ithaat etmeye açık bir varlık değil. koyduğunuz sınırları algılayamaz. evde var olan tüm dengeniz ve hayat konforunuz riske girer. evde beslediğiniz bir hayvan varsa ( süs balığı- kuş- kaplumbağa/ yani boyut olarak ondan küçük her şey) acaba yerinde durabilir mi şüphelidir. olmaz demeyin, baykuş etçil bir hayvandır ve her hayvan bir ettir :)

evinizde küçük çocugunuz- kediniz- köpeğiniz varsa da risktir. nasıl tepki verirler bilemezsiniz. bulaşmayın, bu canlılara bulaşmayın. bazı kültürlerde farklı nitelendirilse de, çoğunlukla uğursuzluk sembolü olarak ifade edilirler. bu tanımın illa bir sebebi vardır. uzaktan uzağa bakışmak iyidir diye düşünüyorum. bırakın vahşi doğada kalsınlar.
devamını gör...

9 nisan 2025 kızını boğarak öldüren anne

tutuklandıktan sonra, ekip arabasından indirildiği esnada kadının suratını gördüm. kesinlikle anne olamaz. yani anneliğin iç güdüsel duygusallığından son derece mahrum bir kadın. şizofrenik bir ifade, anlamsız bir hiddet ve garip bir duyguya çağrışım yapan ruh hali var.

bazı insanlar hastalıklı. oto- kontrol problemi olan, herkesi kendi istediği şekilde yönetmek isteyen, egosuna köle insanlar hayatın her alanında risktir. statüleri, sizinle olan bağları, size olan fiziksel mesafeleri inanın fark etmiyor. psikolojik sıkıntısı olan herkes, size dadanmanın yolunu bir şekilde buluyor. bu kadın da bence tam olarak böyle bir figür. kendi hastalıklı zihnine yenilmiş ve zerre pişmanlık ifadesi taşımayan bir psikopat gibi duruyor. insanların ebeveyn olmadan, detaylıca psikolojik heyet onayından geçmesi gerekiyor diye düşünüyorum. böyle insanların ellerinde, çocuklar sadece harcanıyor. hayatta kalabilende zaten gördüğü istismar yüzünden bozulan psikolojisi sebebiyle "katil- hırsız- uğursuz" oluyor.


bebek gibi bir kız çocuğu.. mekanı cennet olsun. dilerim bu kadının vicdanı onu hiç bir gece uyutmasın.
devamını gör...

bir apartmanda yaşanabilecek zorluklar

komşularınız sorunlu ise, açıkcası her şey.. her şey ile sınanırsınız. bizim en büyük problemimiz yaşadığımız semtte oturan halkın yoğunlukla karadeniz tayfası olması( bende karadenizliyim). bunun ne gibi hasarı var diye soracak olursanız, maalesef özel hayat kavramlarıyla , düşünceli ve bilhassa sessiz olmakla ilgili ciddi problemleri var.

sabah 5'te uyanır ve bağıra bağıra( sanki yaylalarında ikamet ediyorlar gibi) konuşurlar. uyandılarsa, uyumanız mümkün değil. keza aynı şekilde, akşamları da süreç benzer işliyor. yatmak bilmezler ve kapıları camları sürekli açık olduğu için, sesten uyuyamazsınız.inanılmaz yüksek volum ile konuşuyorlar hele balkonda- terasta oturuyorlarsa, gece uykunuza elveda demeniz gerekiyor. bakmayın, kavga etmişliğim vardır. normalde aşırı saygılı bir insanım ve gereksiz bir sabrım var fakat işler kronik saygısızlığa döndüğü zaman, tepki vermek zorunda kalıyorsunuz. sayısız kez, anlamaları için kibarca derdimi anlatmaya çalıştım. baktım anlamıyorlar artık dümdüz uyarmak gerekti. yaptıkları saygısızlıklardan ötürü onları uyardığım için kötü hissetmedim keza onların mahçup hissetmesi gerekir diye düşünüyorum.

bu iş sadece yöresel değil. nereden olursa olsun, şuursuz komşular zor iş ama bizim konsept extra kompleks. karadeniz insanı, doğası gereği şehir hayatına uygun değil. adapte olamıyorlar. nezaket kurallarını da kimsenin kafasına vurarak öğretemezsiniz. sorun tam olarak burada filizleniyor ve kendisini sürekli suluyor zaten.
devamını gör...

hayatınızı mahveden şeyler

kimsenin hayatı mahvolmaz. aslında başımıza gelen iyi/ kötü her şeyin bir anlamı ve sebebi var. açık yürekli olup, süreci göğüsleyerek sadece düzeltmeye, eski rutininize geri dönmeye odaklanmanız gerekiyor. hasarsız yol alma mantığı bence böyle işler. kayıplar bir araçtır. nedeni verir, neden ise düzeltilirse; sorun çözümlenir. ölümcül hastalık ve ölümün kendisi dışında, her şeyin telafisi bu hayatta mevcuttur. karamsar olmayın.

her türlü psikolojik rahatsızlık, kontrolsüz duygulardan yemlenir. negatif ve travmatik duygularınızı kontrol edin sonrada düzgünce yönetin.
devamını gör...

hayırlı cumalar mesajı atmak flört müdür sorusu

eğer dindar bir insansanız/ ya da öyle olduğunuz düşünülüyorsa, bence muhtemel olan durumdur. insanlar karşılarındaki kişinin nabzına göre muhabbet açarlar. bu iletişim kurmanın en kolay ve doğal yoludur. yadırgamamak gerekir.

bazen durum tam tersi olabilir. karşınızdaki insan dindardır ve sizinle kendi dili üstünden- masumca iletişim kurmaya çalışıyordur çünkü sizin ait olduğunuz görüşün veya dünyanın dilini bilmiyordur. bu da çok masum bir olgudur.

kötü düşünmeyin :)
devamını gör...

pazartesi'nin aslında pazar ertesi olması

aslında çok kolay fark edilebilecek bir kelime türetmesidir. bu çok küçük yaştan beri bildiğim bir olgudur hatta bu yüzden hep insanların yaşadığını iddia ettiği "pazartesi sendromunu" haklı buluyorum fakat bu olayın bir ortası maalesef yoktur. pazartesi tatil edilse, salı haftanın ilk iş günü olsa, bu sefer tüm olumsuz duygular salı'ya yüklenir. bence sorun; çalışma saatlerinin gereksiz fazla- orantısız ve agır olması. insanlar bu yüzden mutsuzlar. o kadar günler dolduruldu ki, herkes artık gece yaşamaya başladı. kimsede gece uykusu yok çünkü insanlar kendisine ve sevdiklerine ancak gece ( mesai saati sonrası) vakit ayırmaya başladı.

bu yüzden, genel çalışma saatlerinin azaltılması ve düzenlenmesi gerekiyor. herkes günde max 5- 6 saat çalışmalı. görün o zaman hayat enerjisini, görün o zaman verimi..
devamını gör...

sözlük yazarlarının kahveleri

genelde sütlü, sade filtre ve türk kahvesi içiyorum.

akşamları canım çok isterse, cafe crown fındıklı veya nescafe latte/ mocha.
devamını gör...

çocuk sahibi olan çifti tebrik etmenin mantığı

açıkcası iyi niyet ve sempati sembolü olduğunu düşündüğüm bir kültürel rutindir. türk gelenekselliği içerisinde, zaten bir çok şeyin mantıklı ve kavramsal açıklaması yoktur. kişisel tercih meselesidir. birazda karşınızdaki insanlarla aranızda var olan kişisel dinamikle alakalıdır. karşınızdaki insanlar bunu sorun etmiyorsa, tebrikte etmeyebilirsiniz.
devamını gör...

siyasi görüş dostluğu etkilemeli mi sorunsalı

maalesef etkilemektedir. ben kimseyi kendi kişisel düşüncesi, hayat görüşü, cinsel kimliği ve siyasi tutumu adına zorbalamam ve suçlamam fakat maalesef siyasi görüşümüz, içine girdiğimiz ortamları/ rutin aktivitelerimizi/ düzenli görüştüğümüz grupları hatta yemek yediğimiz insanları dahi belirlemektedir. hal böyle olunca, farklılıklar bir tık göze batabilir hale geliyor. bunu cok iyi tolere edebilen insanlar tabi ki var ama karşılıklı 2 tarafında emeği ile çözülüyor bu durum. bir nevi arkadaşlığın sınavı da diyebiliriz. iki tarafında bu farklılığa rağmen, bu arkadaşlığı yürütmeye gönlü oluyorsa; yürüyor. kişilerde bitiyor iş yani.
devamını gör...

erkeğini bir anne şefkatiyle kucaklayabilen kadın güzelliği

yazıyı yazan beyefendiye karşı herhangi bir tavrım mevcut değil fakat kendisi fazlasıyla yanılıyor. ya kendisini yanlış ifade ediyor ya da psikolojik olarak yeterli bilgiye sahip değil.

eş'in görevi "anaç duygular ile yaklaşmak" değildir çünkü eş, eş olmak adına seçilir. annenizden görmek istediğiniz yaklaşımı eşinize yüklerseniz, belirli bir süre sonra psikolojik olarak annenizi- eşinizde aramaya başlayabilirsiniz ve bu ilişkinizi zora sokar. dolayısıyla, bu talep sağlıklı bir dinamik değildir. hayatımızda her insanın kendisine ait bir sıfatı ve görevi zaten vardır. anne ayrıdır, eş ayrıdır. nasıl bir kadının eşinden "babalık vazifesi" beklemesi hasarlı bir tutum ise, bir erkeğinde eşinden "annelik güdüsü" beklemesi hasarlıdır. bunları karşılamak adına zaten ebeveynlerimiz mevcuttur. mevcut değilse dahi, anılarımıza ve mutlu anlarımıza sığınarak, partnerlerimiz ile "sadece partner olduklarının bilincinde olarak" iletişim kurmaya devam etmemiz gerekir.

şimdi ilk giriş cümlemde bahsettiğim yanlış ifade etme durumu ise şuradan türemektedir; eşinizden şefkat ve sevgi beklemeniz en doğal hakkınızdır. zaten duygusallığın temeli nedir? hepimiz, sevdiğimiz kişiden "sevgi/ ilgi / şefkat / liyakat\ sadakat görmek" istediğimiz için ilişkilere- evliliklere giriyoruz. bunda hata yoktur fakat sevgilinin/ eş'in verdiği sevgi/ ilgi, "anasal/ babasal" değildir. olamaz, oluyorsa bence terapi gerekir çünkü bunu sizden talep eden tarafın ebeveynlik - özel hayat ile konseptsel sorunları var demektir. böyle insanlarla, bu durum çözülene kadar, çocuk yapılmaması gerektiği taraftarıyım. kendi iç karışıklığı, ebeveyn rolünü iyi üstlenememesine sebep olabilir.

kısaca:

eş- eştir,
anne ve baba ise, anne ve babadır. konseptler ayrıdır.

evleneceğiniz kişide kendi anne ve babanızı arıyorsanız, bence evliliği seçmeniz sağlıklı değildir. karşınızdaki kişinin hayatını suistimal edip, yok yere harcayabilirsiniz. kimsenin, ebeveynini kendisinde yaşatmak isteyen bir partnere sıcak ve normal bakacağını düşünmüyorum.
devamını gör...

yazarların favori ayeti

bakara suresi, 194. ayet:

"haram ay, haram aya karşılıktır; hürmetler (de) karşılıklıdır. oyleyse kim size saldirirsa, onun saldirdigi gibi siz de ona saldirin.
allah tan korkup-sakinin ve bilin ki allah, muhakkak ki korkup-sakinanlarla beraberdir."
devamını gör...

zenginin parası züğürdün çenesini yorar

etik açıdan, başkasının maddi gücüne özenilmemesi hatta müdana edilmemesi arttırıyorum üstüne konuşulmaması için ortaya çıkarılan atasözüdür. topu topu 5 kelimeden oluşan bir cümle olmasına rağmen, bence nokta atışı anlamı sağlayabilen sayılı deyimden biri olarak karşımıza çıkıyor.

zengin insanlarla ya da onların banknotları ile kimsenin problemi yok aslında. problem dediğimiz şey bunca insanın fakir olduğu hatta daha da fakirleştiği ( fasfakir) bir sistemde, belirli bir kesimin nasıl imparatorluk kurduğu ve tökezlemeden yönettiği oluyor. açıkcası kişisel olarak bunu bende merak ediyorum. yıllardır özellikle şu son ekonomik açıdan berbat geçen 5-6 yıldır, standartları bir nebze bile düşmeyen aileler var. yineliyorum: kimsenin zenginliğinde değilim, sadece bu orantısız sınıf farkının, bu devlet rejiminde, hangi kaynağa bağlı olarak oluştuğunu ve hasarsız sürdürülebildiğini anlamaya çalışıyorum. herkesin derdi tam olarak bu aslında. çoğumuz fakirleşirken, aynı oranda limitsiz zenginleşen bir güruh var bu ülkede.

hayırdır? bu ekonomik ferah - ülke bu durumdayken- nasıl korunuyor? nereden geliyor bu üst seviye standartlar?


bu bir dedikodu değil, hak arama dürtüsü aslında. azıcık tarih, politika, ekonomi bilgisi olan, bunun mantıklı olmadığını biliyor. tüm matematik algoritması çöküyor bunları hesaplamaya çalışırken. dolayısıyla, bu husus konuşulan bir konu haline geliyor. olay maddiyat değil, eşitsizlik ve haksızlık çünkü.
devamını gör...

noam chomsky

bir edebiyatçı olarak, kendisinden, jakobson'dan ve ferdinand s. bıktığımı dile getirmek durumundayım. batı edebiyatı bölümünde okurken, linguistics( dil bilgisi) dersi alıyorduk. dersin içeriği gereği, dil bilimcileri( teorisyenleri) okumaktan midem bulanmıştı. yaşadıkları dönemlerde çığır açan teoriler sundukları ve hala dilin temeline inerken bu teorileri kullandığımız bir gerçek fakat insanlık ileri gidiyor. dolayısıyla, insanlık ile beraber, kullanılan dil'in niteliğide değişiyor. her yeni değişimde, eski fonksiyonlara bağlı teoriler çürür. yani, teorilerinde dilde var olan dönüşümlerle eş zamanlı olarak dönüşmesi/ güncellenmesi gerekiyor.

iyi dedeler ama uzun vadeli sıkıcı oluyorlar.
devamını gör...

nickaltı başlığı engellemek

böyle bir platform'da, kişileri yorum yazdıkları için engelliyorsak; vay bu sözlüğün haline! düşünün kalite ne kadar düşmüş. zaten yorum yapabilmek için üyelik açtığın bir sitede, yorum attığın için engellenmek sağlıklı değildir ama artık normal sözlüğünde insan kapasitesi fazlasıyla bozulduğu için, engelle butonunun müptelası olan bir kesim olduk.

çok özür diliyorum ama önüne gelen her "dangalak" profilinize girip, size istediği her şeyi yazabileceğini düşünüyor. benimde fazlasıyla karşılaştığım hatta çok güldüğüm bir durumdu. 1 tanesine dahi tenezzül edip cevap vermişliğim yoktur. dolu insanla boş'u ayırabiliyorum. beni 1 adım ileri götürmeyecek kimseyle, sanal olarak bile muhattap olmam huyum kurusun.

bu tarz insanların ayağını kendi yaşam döngümden kesmek için hem mesaj alımını hem nick altı başlığı kısmını engelledim. gerçekten çok şuursuz var burada artık. sırf sözlüğün kurulduğu günden beri yazan bir yazar olduğum için, hala buradayım. buraya verdiğim manevi bir değer var çünkü. yoksa, şimdiye 100 kere burayı terk etmiştim zira insan çeşitliliği inanılmaz komik bir hal almaya başladı. ipini koparan üyelik açmış. üzgünüm ama nezaket böyle insanlar için fazlasıyla pahalı bir erdem. hak etmeyenden bunu fazlasıyla esirgiyorum artık.

demem o ki; cok haklı hatta cok saygın bir tavırdır. sevmediğim herkesi kendi hayat döngümden kovuyorum. en tabii hakkım :)
devamını gör...

45 numara ayakkabıyı giymek

böyle başlıklar neden var bu sözlükte? her şeyi geçtik, artık insanları anatomileri üzerinden de mi zorbalar olduk? kimse boyuna/ genetik fonksiyonlarına/ ayak numarasına müdahale edemez. bunlar, kişinin bireysel kontrolü dışında kodlanır. isterse ayak 50 numara olsun, allah vergisi deyip geçmek gerekiyor. insanların değiştiremeyeceği/ yönetemeyeceği şeylerle ahkam kesmek ahlaka uygun değildir.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim