eften püften günler listemizin bugünkü konuğu 10 eylül dünya fikir paylaşımı günü. ecnebiler swap ideas day diyor.
farklı fikirlerin önemli oldığunu anlamak ve bakış açılarını değiştirme amaçlı farkındalık oluşturmak nedeniyle böyle eften püften bir gün oluşturulmuş.
evet, fikirlerinizi paylaşabilirsiniz. fikirlerinizi paylaşmanıza saygı duyuyorum. ama bu, size saygı duyacağım ve fikirlerinizi önemseyeceğim anlamına gelmiyor. *
sen roman diye ne okuttun bize? he? bu kadar mı etkilenilir bir romandan? üzerine belki yüzlerce şey okudum. her gerilim anında raskolnikov redingotunun cebinde balta ile köşede bekliyor sanıyorum. her an bir yerden fırlayıp beni aforizmalarla etkisi altına alacakmış gibi geliyor!
türkiye'nin silikon vadisi yazıcıoğlu iş hanı vardı bi ara kadıköy rıhtım tarafında. sony'nin bile haberi olmayan sony marka müzik setleri bile olurdu burada. kimse ne olduğunu bilmezken özalit dükkanları falan vardı.
ülke orta çağ şartlarında yaşarken, yazıcıoğlu iş hanı mars'da kurulan bir koloni gibiydi bir dönem. oyun crack, kopya cd falan hep buradan öğrendik. hala var mı acaba bu han?
manifest grubunun yaptıklarını, emperyalizm ile değerlendirip, bununla da yetinmeyip, faşizan bir oluşum olduğunu belirtmişler. bak yanlış olmasın. 6 tane 20'li yaşlardaki kızları hem emperyalist hem de faşist ilan etmişler.
bununla da kalmayıp, sahne şovlarını ve müziklerini de yozlamış ve ahlaksızca olduğunu belirtmişler. bunun üzerine de asıl söylemek istedikleri noktaya gelip "kardeşim bunları savundunuz da bizi niye savunmadınız" demişler.
keşke emperyalist, faşist, ahlaksız ve yozlaşmış demeden, direkt olarak "bizi niye savunmadınız" deseniz ya. niye karşısında durduğunuzu savunduğunuz karalama kampanyası ve özgürlüklere müdahale konularının tam zıttı bir açıklama yayınlıyorsunuz?
özetle talihsiz bile diyemeyeceğim, amacını oldukça aşmış bir açıklama bu. siz kimsiniz de ahkam kesiyorsunuz? ülkenin sağı da solu da ayrı faşist yemin ederim. herkes kendine kadar ideoloji belirliyor. saygı sadece kendine duyulsun istiyor. herkes ama herkes!
ki zamanında çok dinlediğim bir gruptu bunlar. bana bile manifest savundurdular burada. daha önce burada da yazdım. manifest'in müzikleri de şovları da hiç tarzım değil. ama örümcek beyinlilere inat her yerde savunacağım!
dozu ne olursa olsun, evimde bana saygısızlık yapan misafiri rencide ederim. yaşı, yakınlık derecesi ne olursa olsun, haddini aşan birine gerektiği şekilde tepki veririm. fiziksel şiddet tarzım değil. ama dilimle döverim.
öz dayımı ve oldukça yakın bir arkadaşım evden kovmuşluğum var. saygısızlığa gerçekten tahammül edemiyorum.
başlığı bi düzeltin ya. istanbul'un olacak o başlık. tanım yazarken tamam da en azından başlık açarken temel dil bilgisi lazım. gözümün morali ağrıyor böyle görünce.
he bu arada yaşamak içinse en güzel ilçe sarıyer. yeniköy, tarabya, kireçburnu falan işte.
hiç tanımıyorum kendisini. ne yapmış ne etmiş ona da bakmadım. bir tek belçika milli takımı'nı çalıştırdığını duydum. alman pasaportu varmış. alman ekolü iyidir aslında. ama bu o alman mı bilemiyorum.
eğer bu o alman ise, tüm avrupa'da ligler başlamışken niye boşta? sanırım boşta olan hocalardan en boşta olanını seçtik. derin analiz falan hikaye yani.
yanına da gökhan gönül'ü vermişler. selçuk ve bekir'i de getirseler iyi goygoy olurdu aslında.
bilemedim. sezon sonu yine böyle dolaşacağız sanırım.
ölmesi de garip bir huy olabilir. ölümünün henüz erken sayılabilecek bir yaşta olması mesela. bu hayata veda ettiği için arkasında garip bir şekilde kalmak gibi.
öncelikle iyi niyetli tavırla, "her şey çok güzel olacak" ütopyasını bir kenara bırakmak lazım. iktidara gelirse olacaklar kesinlikle öngörülebilir değil.
bir kere hiç denenmediği için, nasıl bir organizasyon kurguları var bilemiyoruz. devlet yönetmek, il başkanlığı binasını taşıyarak çözüm üretmek gibi bir şey değil. eğer iktidar olursa, devir alacakları hükumet, tüm kurulları ile geçmiş hükümetten oluşuyor. bunu kendi tarafına çevirmek bile en iyi tahminle yıllar alır.
halk desteğine gelirsek de bence ciddi bir halk desteği var şu an. zaten bir önceki yerel seçim sonuçlarına göre chp birinci parti. gündemdeki belediye başkanlarının tutuklanmaları, kayyum v.s. derken akp seçmeni de chp üzerinde bir baskı kurulduğunun farkında. yani chp mağdur durumda olduğu için halk mağduru sever. kemik kitlesinin dışında da akp ve mhp seçmeninden de oy alacağını düşünüyorum kendi adıma.
halk desteğinin yanında, halkın chp'den beklentisi de çok büyük olacak. bir şeyleri kısa vadede değiştirmeleri mümkün olmasa da halk buna sabır gösterir mi burası da muamma. vaatler, sözler yerine insanlar somut sonuç görmek isteyecektir. kısa vadede bunu karşılaması oldukça zor.
ama yine de chp'nin iktidara gelmesinden halkın önemli bir kesiminin umutlu olacağını düşünüyorum ben.
komisyondan çekilmeme durumuna gelirsek de orada başka denklemler var bence. bir süredir komisyonla ilgili hiçbir haber çıkmıyor dikkat ederseniz. gündeme sürekli farklı konular getirilerek, komisyon durumu gündemden uzaklaştırılıyor. çünkü o süreç biraz tıkanmış durumda. eğer chp komisyondan çekilirse, tüm ihale chp'ye kalacak. biz terörü bitirecektik ama chp terörün bitmesini istemiyor gibi bir hava yaratılabilir.
limitsiz çay içebiliyorlar mesela. ama limitsiz yani. günde 87 bardak demli çay içebilenleri var.
birçoğu ciddi manada inatçı. ölümüne inatçı böyle. zararına bile olsa inat ettiği şeyden vazgeçmiyor.
bir de erkeklerin değişik bir araba tutkusu var. yolda gördüğü herhangi bir arabanın model yılını, şanzıman tipini, motor hacmini falan biliyor. bundan garip bir zevk alıyorlar.
bizim millet ırkçılığı sadece siyahilere karşı yapılan bir şey sanıyor. o yüzden burada ırkçılık olmadığını savunuyor.
ama anadolu'ya gitsen, insanlar aynı şehirde, farklı köylerde yaşayanlara bile ırkçılık uyguluyor. etnik kökene falan hiç girmiyorum bile. karşısındakine memleketini sorup, ona göre muamele ediyor.
yani bizim topraklarda ırkçılığın kralı var aslında.
ülkedeki bir avuç iyi gazeteciden biri. nedense anlattıkları ve üslubu "kesin doğru söylüyor" gibi güvenilir bir izlenim veriyor. moderasyonu için de aynı şeyleri söyleyebiliriz. tımarhane videolarını da seviyorum. montajları bence oldukça başarılı.
görünüş olarak ise bana itici geliyor. fazla erkeksi buluyorum. hem tavrını hem yüz hatlarını. hatta biseksüel ya da lezbiyen bir vibe var bence.
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.