münir bey ve safiye hanım yazar profili

#2164126 yenir kokariç.

illa eski erkek arkadaşıma mı yazayım yani, bayhan ne olsun istiyor?
tiryakinim-bayhan

ucunu yakar anca.

ziyan.*

asalak insandır. çok sevdiğim biri değilse yaptırmak istediği işleri söylediğinde duymamazlıktan gelirim. tekrarlamaya yüzü varsa isteğini reddedirim. kimsenin kölesi değilsiniz, iyilik gibi görünen aptallıklardan biridir bu. bir de böyle olup hiç çaktırmadan tatlı dille yaptırmaya çalışanlar var. karşımda küçük bir kız çocuğu yoksa genelde tatlılıklar bana işlemiyor.

değerli kardeşim sen edebinle yerinde otur lütfen.

"sevginin kapısı boş, nefretin önünde kuyruk var... sevmemek en alışkın olduğumuz duygu."
-hayat dolu bir kadın.

"başın tersi göttür."

batık maliyet yanılgısı tuzağına düşerseniz bitirmeniz çok zor olur. bir şey bitmek üzeriyse bırakın bitsin. geri toparlanması, eskisi gibi olması çok zor. bir de üstüne bitmemesi için çaba harcarsanız verdiğiniz emeklerle kalırsınız. aslında bundan dolayı ilişki hayatında akılcı davranmak lazım. fakat yine de her şeye rağmen saf, temiz, duyguların doruklarında yaşandığı ilişkiyi tercih ederim.

bugün arkadaşımla bu konu üzerine sohbet ederken o esnada aydınlanma yaşadım. bence herkes doğru insandır, sadece doğru olduğu insan farklıdır. biri sizi gerçekten istiyorsa sizin için doğru insan olmaya layık olmaya çalışır. tabii ki her insanın beklentileri farklıdır, o beklentilerinizi karşılayan birini bulduğunuzda siz de karşı tarafın beklentilerine uygunsanız ikiniz de birbirinizin doğrusu olmuş oluyorsunuz.

konuştuğum erkeğin piç olduğunu fark ettiğim an benim için hiç oluyor.

fıstık, minnoş, hayatım, aşko... kullanabileceğiniz başka sıfatlar mı kalmadı?! kelime dağarcığınız batsın be.

ben de hoş bir adamım da neyse.

eğer tek gözünüz morarmışsa diğer gözünüzü de kendiniz morartın. böylelikle gözlerine ne oldu diye soranlara bizde genetik diyebilirsiniz.

bugün otobüste bir kadın düğmeye basar mısın diye seslendi, kadını kalabalık olduğu için göremedim. neyse bastım, şoför durakta durdu. baktım kimse inmedi, ben de düğmeye ben bastım diye indim. inmem gereken duraktan birkaç durak önce inmiş oldum. hatta bu yüzden ayağımı çok sert bir şekilde direğe çarptım. gün boyu topalladım. yaptığım tamamen salaklıktı ve üstelik kendimi suçlu hissettim.

rica etsem sahibinin sıçtığı b*kun üzerinde uçmaya devam eder misin? sanki seni seviyorum aşkından ölüp bitiyorum yazdım sana. daha önce bana sataştığını unutup bir tanımına bir şey söylemişim, girdiğin triplere bak. çevrendeki insanlar sana nasıl tahammül ediyor çok merak ediyorum.

lisede bir sınıf arkadaşım umreye gideceği için kız arkadaşından ayrılmıştı. bu olay başıma gelseydi gülmekten aşk acısı çekemezdim.

yunan mitolojisinde genellikle ensest ilişkiler görülür. tıpkı uranos'un gaia'nın hem oğlu hem de eşi olması gibi yahutta hera'nın zeus'un ablası ve aynı zamanda karısı olması gibi birçok örnekler arasında rhea ve kronos'un evliliğini de örnek verebiliriz. rhea ve kronos; gaia ve uranos'un çocuklarıydı. rhea ve kronos'un ilişkisinde rhea çok asil çocuklar doğurur. fakat kronos çocuklarının onu tahtından edeceği korkusuyla doğan her bir çocuğunu doğar doğmaz yer. fakat mutlak son bellidir, mutlaka kronos'u oğullarından biri yenecektir. rhea, babasının ve kronos'un yediği bütün çocuklarının öcünü almak ister. rhea, zeus'un doğacağı gün annesine(gaia) ve babasına(uranos) kronos'un son oğlunu yememesi için yalvarır. gaia ve uranos yardım eder kızına. rhea'yı girit'teki ida dağındaki bir mağaraya götürür. zeus orada doğar. kronos, oğlunun doğduğunu öğrenince peşine düşer. zeus'un olduğunu düşündüğü bir şey indirir midesine. fakat yuttuğu şey bir taştır ve zeus böylelikle kurtulur. gaia zeus'u besler, büyütür. zeus hemencecik büyür ve çok güçlü bir tanrı olur. artık kronosu'u devirip ölümsüzlerin kralı olma vakti gelir ve beklendiği gibi de olur. kronos malup olur, yuttuğu bütün çocuklarını da tek tek kusar. bu galibiyete karşılık gaia zeus'a gök gürültüsü, yıldırım ve şimşek verir. zeus bundan böyle ölümlülerin ve ölümsüzlerin kralı olur.
keyifli okumalar.

bu başlık çok zoruma gitti. sizi yarı yolda bırakıp gitmiş sevgiliyi s*ktr edin, vefat eden sevdiğiniz birinin sesini unutmaktan daha beteri mi var? sesini iyice hatırlamak için ona ait videoları başa sara sara izlersiniz. bu yüzden sevdiklerimi genelde videoya çekerim. çünkü bir gün yanımda olamazlarsa hayata tutunabilmek için bir dalım olsun. gerçekten çok zor bir durum.

sizi onlarla çoğaltırsak vatandaşlık verilir. ne dersiniz, çoğaltılmak ister misiniz?

bence teknoloji çağında olmamızdan kaynaklanıyor. çünkü attığınız bir tweetle aynı anda binlerce insanla etkileşimde bulunabiliyorsunuz. ne kadar tweet o kadar ses demek. bir diğer nokta ise insanların artık etliye sütlü karışmak istememesinden kaynaklanabilir. bir noktada haklılar çünkü bu ülkede konuşanı susturmayı çok iyi başarıyorlar. ama yine de aklıma nazım hikmetin kerem gibi şiirindeki şu dizeler geliyor: "sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa?"