1.
sinema sanatı içinde boğulmuş biri.
son tanımları
2.
temu
hayatımda ilk defa uygulamasını indirip giriş yaptığım, uluslararası online alışveriş platformu. en azından türkiye'de aliexpress'i tahtından indirmiş gibi duruyor. açıkçası ben aliexpress hastasıyım. ama buna da bi şans vereyim dedim.
bir tane çark çevirttirdi. çevirdim. bedava seçeneğine denk geldi. şuan benden 3 tane bedava alabileceğim bir şeyler seçmemi istiyor. pek ümidim yok bedava vermesinden. ama verirse, sanırım bir müşteri daha kazanacaklar. hani şu yerde hiçbir şey almasanız bile, boş boş gezinmek dahi keyif veriyor. ayrıca çok klas ürünlerle karşılaşmak da mümkün.
edit: onları hediye olarak verse de, mutlaka ve mutlaka ödeme alacağı başka ürünler seçtiriyor. bu üzdü.
bir tane çark çevirttirdi. çevirdim. bedava seçeneğine denk geldi. şuan benden 3 tane bedava alabileceğim bir şeyler seçmemi istiyor. pek ümidim yok bedava vermesinden. ama verirse, sanırım bir müşteri daha kazanacaklar. hani şu yerde hiçbir şey almasanız bile, boş boş gezinmek dahi keyif veriyor. ayrıca çok klas ürünlerle karşılaşmak da mümkün.
edit: onları hediye olarak verse de, mutlaka ve mutlaka ödeme alacağı başka ürünler seçtiriyor. bu üzdü.
devamını gör...
3.
süleyman karadağ
1971 yılında kars'ta doğmuş, başarılı bir oyuncu.

türkiye'de en çok, "haydin gidiyik ulâ" ikonik repliğine sahip "şivan" rolüyle tek türkiye dizisiyle tanındı. inanılmaz bir oyunculuk performansı var tek türkiye'de. hatta tek türkiye'nin yayınlandığı dönem o kadar çok dikkat çekti ki, adamı kurtlar vadisi pusu'da bile oynatmışlardı. malum o dönemlerde tek türkiye ile kvp, az reyting yarıştırmıyordu.
ama ne yazık ki, samanyolu tv gibi bir kanalda ünlendiği için kanal kapandıktan sonra bir daha hiçbir zaman yıldızı parlamadı. major bir projede göremez olduk kendisini. oyunculuk kariyerinde de pek iyi yerlere gelemedi. ama pek bilinmiyor oluşu süleyman'ı kariyersiz biri yapmaz. ulan adamın yönetmenliğini üstlendiği tam 12 film varmış ya. sadece kamera önünde değil, kamera arkasında da kendini bu işe adamış bir insan. bir sanatçı. dublaj bile yapmış. zaten adamın çok tok bir sesi var, bu alanda da oldukça başarılı olduğunu düşünüyorum her ne kadar yapıtlarına aşina olmasam da.
şu sıralar sadece youtube'a özel yayınladıkları yarım kalan hikâye adlı amatör bir dizide yine şivan ismiyle rol alıyor. teknik anlamda aşırı kötü bir dizi. yönetmeni kim bilmiyorum ama, herifte sinema ruhu sıfır. bırakın dizi çekmeyi, hayatı boyunca eline kamera almamıştır bu. alınca da işte ortaya böyle rezalet işler çıkıyor. koskoca süleyman abim bu dizide kariyerini neden hiç ediyor, anlamak pek mümkün değil. galiba süleyman abimin kürt zamkileriyle toplanıp öylesine makarasına çektikleri bir dizidir. onu bilemem artık. ama böyle bir dizide rol alması, böyle duayen bir oyuncuya çok büyük saygısızlık. ha kendi oynamayı kabul etmiş, bize de laf söz düşmez. o ayrı konu.
bu adamın kişiliği de sağlamdır. yıllar önce saba tümer'in programına çıkıp röportaj vermişler. işte dizinin döneminde şivan tiplemesine, elindeki silaha ıvıra zıvıra özenen çok fazla küçük çocuk olmuş. süleyman abim bunlara ithafen demiş ki;
"insanlara kötü örnek olmak bu hayatta korktuğum en büyük şey. ben oyuncuyum, rolümü yapıyorum. beni oyunuluk başarılarımla sevin. ama şivan, asla."
umarım adam akıllı projelerde görürüz şu adamı bir gün.

türkiye'de en çok, "haydin gidiyik ulâ" ikonik repliğine sahip "şivan" rolüyle tek türkiye dizisiyle tanındı. inanılmaz bir oyunculuk performansı var tek türkiye'de. hatta tek türkiye'nin yayınlandığı dönem o kadar çok dikkat çekti ki, adamı kurtlar vadisi pusu'da bile oynatmışlardı. malum o dönemlerde tek türkiye ile kvp, az reyting yarıştırmıyordu.
ama ne yazık ki, samanyolu tv gibi bir kanalda ünlendiği için kanal kapandıktan sonra bir daha hiçbir zaman yıldızı parlamadı. major bir projede göremez olduk kendisini. oyunculuk kariyerinde de pek iyi yerlere gelemedi. ama pek bilinmiyor oluşu süleyman'ı kariyersiz biri yapmaz. ulan adamın yönetmenliğini üstlendiği tam 12 film varmış ya. sadece kamera önünde değil, kamera arkasında da kendini bu işe adamış bir insan. bir sanatçı. dublaj bile yapmış. zaten adamın çok tok bir sesi var, bu alanda da oldukça başarılı olduğunu düşünüyorum her ne kadar yapıtlarına aşina olmasam da.
şu sıralar sadece youtube'a özel yayınladıkları yarım kalan hikâye adlı amatör bir dizide yine şivan ismiyle rol alıyor. teknik anlamda aşırı kötü bir dizi. yönetmeni kim bilmiyorum ama, herifte sinema ruhu sıfır. bırakın dizi çekmeyi, hayatı boyunca eline kamera almamıştır bu. alınca da işte ortaya böyle rezalet işler çıkıyor. koskoca süleyman abim bu dizide kariyerini neden hiç ediyor, anlamak pek mümkün değil. galiba süleyman abimin kürt zamkileriyle toplanıp öylesine makarasına çektikleri bir dizidir. onu bilemem artık. ama böyle bir dizide rol alması, böyle duayen bir oyuncuya çok büyük saygısızlık. ha kendi oynamayı kabul etmiş, bize de laf söz düşmez. o ayrı konu.
bu adamın kişiliği de sağlamdır. yıllar önce saba tümer'in programına çıkıp röportaj vermişler. işte dizinin döneminde şivan tiplemesine, elindeki silaha ıvıra zıvıra özenen çok fazla küçük çocuk olmuş. süleyman abim bunlara ithafen demiş ki;
"insanlara kötü örnek olmak bu hayatta korktuğum en büyük şey. ben oyuncuyum, rolümü yapıyorum. beni oyunuluk başarılarımla sevin. ama şivan, asla."
umarım adam akıllı projelerde görürüz şu adamı bir gün.
devamını gör...
4.
8 saniye
sinemanın sinema olduğu yıllarda vizyona girmiş, yıldızlararası ile aynı vizyon tarihini yakalayarak kadersizliğine kadersizlik katmış, kesinlikle standartların çok çok üzerinde olduğu, ve benim yıldızlararası'nı değil de 8 saniye'yi seçmemde asla pişman ettirmeyen, çok kaliteli bir türk-alman ortak yapımı sinema filmi.

geleneksel türk aile yapısıyla, modernite edilmiş ve standartların üzerinde olan avrupa hayatı arasında sıkışıp kalmış bir hikâye. esra inal'ın bizzat kendi hayat hikâyesi, ve bu hikâyeyi birebir canlandıran oyuncu da yine kendisi.
oldukça geleneksel, yöresel ve dindar yapıya bürünmüş bir ailenin 5. kız çocuğu olarak gelir dünyaya. küçüklüğünden beri absürt, ama oldukça etkileyici rüyalar görür. bu rüyalar bir süre sonra esra'nın hayatında derin etkiler bırakır. bu da esra'nın psikolojik olarak iyice yıpranmasını sağlar. bu psikolojik bulanımlar yetmezmiş gibi, bir de sahip olduğu ve sahip olmadığı geleneksel-modernite hayatın arasında sıkışıp kalır. evlendirilmeye çalışılır, kırmızı kuşak takılmaya çalışılır. almanya'ya gider, amcasında kalmak zorunda kalır. o da otoriter bir kişiliktir, kuralcıdır ve oldukça kısıtlayıcıdır. almanya'da biriyle tanışır, ona aşık olur. aşk hikâyesi de birebir işlenir.

filmi 10 sene önce izlediğim için kopuk kopuk hatırlıyorum. mesela almanya'ya neden ve nasıl yerleşiyor o kısımlar bende pek yok. ama gerçekten güzel bir inişli çıkışlı bir psikolojik hikâye mevcut. ayrıca filmde bir dolu toplumsal mesaj bulunur. hikâyesi bizzat hayatın içinden. almanya ile türkiye arasında sıkışıp kalması bu hikâyenin derinliğini etkilemez. her türden, her görüşten, her kültürden insan bu filmden mutlaka bir şeyler bulur.

filmin oyuncu kadrosu da oldukça iyi. salih kalyon, mehmet kurtuluş gibi usta isimler bulunur kadrosunda. mehmet kurtuluş %100 türk olmasına rağmen türk ekranlarında pek görünmez. böyle bir filmde yer alması da oldukça iyi olmuş.
teknik detaylara pek girmek istemiyorum, bu konuda zaten çok başarılı. ama değinmek istediğim bir detay var, o da görsel efektler. rüya sahneleri kesinlikle muazzamdı. tamamen görsel efektlerle hazırlanmış rüya sahneleri hiç ucuz ve kalitesiz hissettirmez. yani esra ile beraber siz de birebir yaşarsınız o rüyayı. öyle muazzam bir işçilikten bahsediyorum. özellikle sahne elementleri, müzik seçimleri, kostümler o rüyayı bizzat seyirciye de yaşatıyor. diyecek tek kelimem yok. özellikle bu deneyimi bizzat sinemada yaşamış insanlar çok daha şanslı benim gözümde.


benim için en kaliteli türk filmlerinden biridir. yıldızlararası ile aynı vizyon tarihine denk geldiği için hakettiği değeri göremedi maalesef. ama yine de bir avuç izleyicinin kalbini kazanmayı başardı. o izleyicilerden biri de benim. bilmiyorum, belki de nostaljik hislerle yaklaşıyorum bu filme. zira filmi sinemada izlediğimde 15 yaşındaydım. o dönemde ülkedeki tüm şeylerin güzel olduğu gibi, sinema da oldukça güzel ve kaliteliydi.
izlenmesi tavsiye edilir.

geleneksel türk aile yapısıyla, modernite edilmiş ve standartların üzerinde olan avrupa hayatı arasında sıkışıp kalmış bir hikâye. esra inal'ın bizzat kendi hayat hikâyesi, ve bu hikâyeyi birebir canlandıran oyuncu da yine kendisi.
oldukça geleneksel, yöresel ve dindar yapıya bürünmüş bir ailenin 5. kız çocuğu olarak gelir dünyaya. küçüklüğünden beri absürt, ama oldukça etkileyici rüyalar görür. bu rüyalar bir süre sonra esra'nın hayatında derin etkiler bırakır. bu da esra'nın psikolojik olarak iyice yıpranmasını sağlar. bu psikolojik bulanımlar yetmezmiş gibi, bir de sahip olduğu ve sahip olmadığı geleneksel-modernite hayatın arasında sıkışıp kalır. evlendirilmeye çalışılır, kırmızı kuşak takılmaya çalışılır. almanya'ya gider, amcasında kalmak zorunda kalır. o da otoriter bir kişiliktir, kuralcıdır ve oldukça kısıtlayıcıdır. almanya'da biriyle tanışır, ona aşık olur. aşk hikâyesi de birebir işlenir.

filmi 10 sene önce izlediğim için kopuk kopuk hatırlıyorum. mesela almanya'ya neden ve nasıl yerleşiyor o kısımlar bende pek yok. ama gerçekten güzel bir inişli çıkışlı bir psikolojik hikâye mevcut. ayrıca filmde bir dolu toplumsal mesaj bulunur. hikâyesi bizzat hayatın içinden. almanya ile türkiye arasında sıkışıp kalması bu hikâyenin derinliğini etkilemez. her türden, her görüşten, her kültürden insan bu filmden mutlaka bir şeyler bulur.

filmin oyuncu kadrosu da oldukça iyi. salih kalyon, mehmet kurtuluş gibi usta isimler bulunur kadrosunda. mehmet kurtuluş %100 türk olmasına rağmen türk ekranlarında pek görünmez. böyle bir filmde yer alması da oldukça iyi olmuş.
teknik detaylara pek girmek istemiyorum, bu konuda zaten çok başarılı. ama değinmek istediğim bir detay var, o da görsel efektler. rüya sahneleri kesinlikle muazzamdı. tamamen görsel efektlerle hazırlanmış rüya sahneleri hiç ucuz ve kalitesiz hissettirmez. yani esra ile beraber siz de birebir yaşarsınız o rüyayı. öyle muazzam bir işçilikten bahsediyorum. özellikle sahne elementleri, müzik seçimleri, kostümler o rüyayı bizzat seyirciye de yaşatıyor. diyecek tek kelimem yok. özellikle bu deneyimi bizzat sinemada yaşamış insanlar çok daha şanslı benim gözümde.


benim için en kaliteli türk filmlerinden biridir. yıldızlararası ile aynı vizyon tarihine denk geldiği için hakettiği değeri göremedi maalesef. ama yine de bir avuç izleyicinin kalbini kazanmayı başardı. o izleyicilerden biri de benim. bilmiyorum, belki de nostaljik hislerle yaklaşıyorum bu filme. zira filmi sinemada izlediğimde 15 yaşındaydım. o dönemde ülkedeki tüm şeylerin güzel olduğu gibi, sinema da oldukça güzel ve kaliteliydi.
izlenmesi tavsiye edilir.
devamını gör...
5.
amsterdam bira
1 şişenin çeyreğini standart tempoda gömdüğünüz anda çarpmaya başlayan bira. enteresan bir matematiği var.
birçok kişinin aksine tadını da beğendim ben. hatta tadı damağımda bile kaldı desem yeridir. sadece alkol oranı yüksek olduğu için bir tık daha acı.
birçok kişinin aksine tadını da beğendim ben. hatta tadı damağımda bile kaldı desem yeridir. sadece alkol oranı yüksek olduğu için bir tık daha acı.
devamını gör...
6.
şu an istenen bir şey
2 adet amsterdam bira.
ben çok sevdim bu zıkkımı. bu zamana kadar kırmızı tuborg ile yazık etmişim kendime.
ben çok sevdim bu zıkkımı. bu zamana kadar kırmızı tuborg ile yazık etmişim kendime.
devamını gör...
7.
nutellayı kavanozdan kaşıklayarak yemek
palm yağı yiye yiye, palmiye meyvesinin ağacını mide çeperine dikmektir bazen.
devamını gör...
8.
arnavutça şarkılar
şu sondaki arpeji keşke tüm şarkıya yedirselermiş diyorum bazen. şöyle kaliteli melodilerin şarkının tek bir kısmında değil de, şarkının genelinde serbest bırakılması taraftarıyım. aksi takdirde, vokale boğulmuş şarkılar kabak tadından bile daha kötü tat veriyor.
sanırım ince bir şekilde editleme vaktim gelmiş. bu arpeji vokal aralarına da yedirmem lazım.
sanırım ince bir şekilde editleme vaktim gelmiş. bu arpeji vokal aralarına da yedirmem lazım.
devamını gör...
9.
2024 eurovision şarkı yarışması
isviçre bileğinin hakkıyla almış.
her hafta şarkı keşfine çıktığım, sımsıkı bir şekilde de takip ettiğim 2 haftalık keşif'ten birinde denk geldim bu şarkıya. yeni dönem eurovision'la ilgilenmediğim için de bu şarkının bir eurivison şarkısı olduğunu bilmiyordum. şarkıyı dinliyorum, şarkı oldukça sağlam. klibini de merak ettim. girdim youtube'a, arattım ve karşıma ne çıkar... elbette eurovision.
tamam eurovision şarkısı çıkabilir bunda bir sıkıntı yok da, şarkının tarzı aynı şeyi söylemiyor ama. zira eurovoisin'da drum and bass tarzında ilk kez bir şarkıya rastladım. pek alışageldiğim bir şey değildi bu. o sebeple bayağı bir şok geçirdim.
tabi şarkı sağlam, sahne performansı da ona oranla aşırı sağlam. performansı izlerken "bu kaçıncı oldu la acaba" demeden edemedim. sonradan öğrendim 1. olduğunu. ama 1. olduğuna hiç şaşırmadım. çünkü dediğim gibi, performans aşırı sağlamdı.
seviyorum ya şöyle şarkıları farklı yollardan keşfetmeyi.
her hafta şarkı keşfine çıktığım, sımsıkı bir şekilde de takip ettiğim 2 haftalık keşif'ten birinde denk geldim bu şarkıya. yeni dönem eurovision'la ilgilenmediğim için de bu şarkının bir eurivison şarkısı olduğunu bilmiyordum. şarkıyı dinliyorum, şarkı oldukça sağlam. klibini de merak ettim. girdim youtube'a, arattım ve karşıma ne çıkar... elbette eurovision.
tamam eurovision şarkısı çıkabilir bunda bir sıkıntı yok da, şarkının tarzı aynı şeyi söylemiyor ama. zira eurovoisin'da drum and bass tarzında ilk kez bir şarkıya rastladım. pek alışageldiğim bir şey değildi bu. o sebeple bayağı bir şok geçirdim.
tabi şarkı sağlam, sahne performansı da ona oranla aşırı sağlam. performansı izlerken "bu kaçıncı oldu la acaba" demeden edemedim. sonradan öğrendim 1. olduğunu. ama 1. olduğuna hiç şaşırmadım. çünkü dediğim gibi, performans aşırı sağlamdı.
seviyorum ya şöyle şarkıları farklı yollardan keşfetmeyi.
devamını gör...
12.
thunderbolts
14.
siyam ikizleri
insan kırkayak filminde, dr. joseph heiter'ın ayırmayı başarabildiği ikizlerdir. öyle ki, filmin çekildiği evde bir dolu siyam ikizlerinin tablosu bulunur. bu tablolar da filmin inanılmaz kaliteli dekorlara sahip olduğunu gösterir.


şöyle farklı konulu slasher türlü filmler nadir çıkar insanın karşısına. izlediğim ilk günden beri eriyorum.


şöyle farklı konulu slasher türlü filmler nadir çıkar insanın karşısına. izlediğim ilk günden beri eriyorum.
devamını gör...
16.
33 yaşında olmasına rağmen hala bakir olan erkek
bu durum bana da oldukça anormal geliyor.
ancak paragraf düzecek kadar da neden içerlenir bu durum, anlamak çok ama çok zor. tercih etmezsiniz olur biter. nasıl bekaret kadınlar için yaş farketmeksizin önemliyse, bırakın erkekler de 33 yaşında bakir oluversin. evet, bu durum elbette normal değil ikili ilişkiler açısından. ama bir adamın 33 yaşında bakir olmasının sana giren çıkan ne tür bir tarafı olabilir? ayrıca adama zaten "kanka" diye hitap etmişsin.
insanları yargılamayı bırakın artık.
ancak paragraf düzecek kadar da neden içerlenir bu durum, anlamak çok ama çok zor. tercih etmezsiniz olur biter. nasıl bekaret kadınlar için yaş farketmeksizin önemliyse, bırakın erkekler de 33 yaşında bakir oluversin. evet, bu durum elbette normal değil ikili ilişkiler açısından. ama bir adamın 33 yaşında bakir olmasının sana giren çıkan ne tür bir tarafı olabilir? ayrıca adama zaten "kanka" diye hitap etmişsin.
insanları yargılamayı bırakın artık.
devamını gör...
17.
son görülmesi ve mavi tiki kapalı insan
iticidir. zaten wp'yi kullammak hiç zevkli değil, bir de bu durum hepten wp kullanmaktan soğutuyor adamı. ben bu itici uygulamaya girdiğimde rengarenk, kusursuz bir görsellik görmek istiyorum. %100 anonim olmak ise bu görselliği oldukça baltalıyor. kimden veya neyden saklanıyorlar o da belirsiz.
ha kgb ajanıysanız eyvallah. ama değilseniz, ruh sağlığınızı bir sorgulayın bence.
ha kgb ajanıysanız eyvallah. ama değilseniz, ruh sağlığınızı bir sorgulayın bence.
devamını gör...
20.
n11
3d secure özelliğini seçtiğim halde, 3d secure ile ödeme yapmayan online alışveriş platformu.
bunlar iyice saçmalamaya başladı artık. şunların arasında en eli yüzü düzgünü gittigidiyor'du bence. hem dolandırılmadan güvenli bir şekilde 2. el eşyalar satın alabiliyordunuz, hem de genel olarak platformun kendisi güvenli ve verimliydi. kapanması kötü oldu.
bunlar iyice saçmalamaya başladı artık. şunların arasında en eli yüzü düzgünü gittigidiyor'du bence. hem dolandırılmadan güvenli bir şekilde 2. el eşyalar satın alabiliyordunuz, hem de genel olarak platformun kendisi güvenli ve verimliydi. kapanması kötü oldu.
devamını gör...