1.
evlenilecek kadın
biraz bu etiket hakkında yazmak istiyorum bu sabah.
bazıları hayatının bir noktasında bir aile kurayım ben artık der ve bunun için doğru kişi arayışına girer. bu bireysel olgunluk ve hayattan beklentilere göre değişkenlik gösteren bir süreç. toplum baskısı konumuz değil, geçelim.
bazılarına bu arayışta olduğu etiketi yapıştırılır.
senin şu an için hayattan ve benden beklentin ne? basit bir soru.
onun yerine çıkarım yapılır. bu kız evlenilecek kız denir, bir iç muhasebe yapılır ve sonuca göre hareket edilir.
peki, kızın fikri alınsa bir şey değişir mi?
yok, değişmez. kızın ‘ben evlenmek istemiyorum şekerim. yaşım kaç, başım kaç; biraz takılalım gittiği yere kadar.’ demesi hiçbir şey ifade etmez. o etiket yapıştı mı kalır. her etiket gibi. şöyle düşünülür hatta, ‘beni düşürmek için yalan söylüyor, alttan alta evliliğe hazırlayacak.’
bu çıkarımlar yapılırken kızın karakteri atlanır, kariyeri atlanır, ailesi atlanır, her şey atlanır.
kimsenin derdi parmağına pranga gibi bir yüzük geçirmek değil. evlilik parametreleri sevgililikten çok daha farklı. ve bambaşka bir aşama o. önce bir ilişkiye başlayıp, ‘karşıdakine tahammül edebiliyor muyum’u ölçmek varken, doğrudan evlilik değerlendirmesi oldukça saçma.
karşıdakinin fikrini sormadan kendinizce böyle çıkarımlar yapmayın. kimse her şeyin sonu evlilik olmak zorundaymış gibi düşünmemeli. çünkü bu bir son değil, apayrı bir öykü. bazen bir ilişki yaşarsınız karşıdaki beklentilerinizle uyuşmasa da güzel olur, biter. onu da heybenize güzel bir anı, bir tecrübe diye koyarsınız. bu gibi çıkarımlar sizi o güzel anılardan da eder.
bazıları hayatının bir noktasında bir aile kurayım ben artık der ve bunun için doğru kişi arayışına girer. bu bireysel olgunluk ve hayattan beklentilere göre değişkenlik gösteren bir süreç. toplum baskısı konumuz değil, geçelim.
bazılarına bu arayışta olduğu etiketi yapıştırılır.
senin şu an için hayattan ve benden beklentin ne? basit bir soru.
onun yerine çıkarım yapılır. bu kız evlenilecek kız denir, bir iç muhasebe yapılır ve sonuca göre hareket edilir.
peki, kızın fikri alınsa bir şey değişir mi?
yok, değişmez. kızın ‘ben evlenmek istemiyorum şekerim. yaşım kaç, başım kaç; biraz takılalım gittiği yere kadar.’ demesi hiçbir şey ifade etmez. o etiket yapıştı mı kalır. her etiket gibi. şöyle düşünülür hatta, ‘beni düşürmek için yalan söylüyor, alttan alta evliliğe hazırlayacak.’
bu çıkarımlar yapılırken kızın karakteri atlanır, kariyeri atlanır, ailesi atlanır, her şey atlanır.
kimsenin derdi parmağına pranga gibi bir yüzük geçirmek değil. evlilik parametreleri sevgililikten çok daha farklı. ve bambaşka bir aşama o. önce bir ilişkiye başlayıp, ‘karşıdakine tahammül edebiliyor muyum’u ölçmek varken, doğrudan evlilik değerlendirmesi oldukça saçma.
karşıdakinin fikrini sormadan kendinizce böyle çıkarımlar yapmayın. kimse her şeyin sonu evlilik olmak zorundaymış gibi düşünmemeli. çünkü bu bir son değil, apayrı bir öykü. bazen bir ilişki yaşarsınız karşıdaki beklentilerinizle uyuşmasa da güzel olur, biter. onu da heybenize güzel bir anı, bir tecrübe diye koyarsınız. bu gibi çıkarımlar sizi o güzel anılardan da eder.
devamını gör...