robbiefowler92 yazar profili

robbiefowler92 kapak fotoğrafı
robbiefowler92 profil fotoğrafı
rozet
karma: 303 tanım: 14 başlık: 1 takipçi: 14

son tanımları


recep tayyip erdoğan

benim için, insanları tanımada turnusol kağıdı işlevi gören yolsuz otokrat. şöyle ki; çevremde ne kadar bunun müridi, ayakkabı numaramdan büyük iq'sü olmayan makarna beyinli primat varsa; hayatımdan çıkararak psikolojimi sağlam tutuyorum. herkese de tavsiye ederim.

tez zamanda çok sevdiği feslisine* kavuşması dileğiyle....
devamını gör...

liverpool

ingiltere'nin kuzeyinde, mersey nehrinin körfezine döküldüğü bu şehirde yaşayanlar, kendilerini ingilizden ziyade 'scouser' olarak görürler ve scouse adında anlaşılmaz bir şiveyle konuşurlar. bu alt kimliği sahiplenme olayında; şehrin 19. yüzyıldaki sanayi devriminde iskoçya'dan ve irlanda'dan yoğun göç almasının etkisi büyüktür.

bu şehirde, 75 kilometre doğudaki ezeli rakip şehir manchester'a ait hiçbir kavram sevilmez; oasis dahil. klasik kasvetli, sisli puslu kuzey ingiltere havasını cana yakın insanları dağıtır; çok kültürlü ve farklılıklara açık yerel halkı sağ olsun. albert dock limanıyla, the beatles'ın yeniyetme zamanlarında ilk sahneye çıktığı ve hala faal olan cavern club mekanıyla ve tabii ki 4 liverpoollu gencin anısının sürekli canlı tutulduğu beatles müzesiyle özlenesi, sakin bir şehirdir.
devamını gör...

kartpostal şairi

can yücel'e mal edilen bu şehir efsanesi tabirin yaratıcısı ece ayhan, tanımını şöyle gerekçelendirir:

"kartpostal şiire gelince... bir ressam, bir müzisyen ülkesin­den ayrılabilir. bu onun sanatını, çalışmalarını etkilemez. ama bir şair ülkesinden ayrılırsa dilden kopar. 'kartpostal şiir” sö­zünü bir dönem sonra türkiye dışında yazdığı kimi şiirler için söylemişimdir. yaşayan dilden kopmak şair için çok zordur."

ülkesinden kopmak zorunda bırakılan nazım hikmet'in 1951'den sonra gurbette yazdığı şiirler için, ece ayhan'ın bu görüşü haksız olmasa gerektir.
devamını gör...

islam

hakkındaki en sade ve en net tanımı, zamanında server tanilli hocamız yapmıştır; "islam, arap ideolojisidir." diyerek. kısacası ne evrensellik iddiası, ne de bütün zamanlara hitap etme savı bir anlam taşır.

güzel sanatları (resim, heykel, müzik) yasaklayan, kadının mirastaki ve şahitlikteki payını erkeklerin yarısı olarak belirleyen, bir erkeğe dört kadınla evlenme hakkı tanıyan, kölelik ve cariyelik kurumuna kesinlikle dokunmayan, müslüman olmayan toprakları müslümanlara boyun eğene dek dar-ül harb (savaş alanı) olarak gören bu orta çağ masalı, arkaik bir folklor ögesine dönüşene dek; en hafif tabirle insanlığın huzurunu bozmaya devam edecektir.
devamını gör...

öyle bi

can yücel'in eşi güler yücel için yazdığı, gönül terini titreten şiir.

temiz gömleğimi giydim talimden sonra
ayaklarını yıkıyor çeşme başında erler
işte sen öyle bir serindin
tuzladan kaptılarla inerken şehre
ne güzel şey sivil denmesi çıplağa
ve gün-açık penceresinden meşelerin
yamacın kuytusuna sokulmuş mavi
ufacık bi parça deniz gibiydin

şipka biberleriyle konmuş okulun camlarına
arnavut köyünün o muhacir güneşi
işte sen öyle bi cumartesiydin
sahanlıkta saçlarını tarıyor kızlar
raylar ondan böyle kıvılcımlanıyor
köşeleri dönerken, önlükleri altından
dünyaya başlar gibi aybaşlarının kokusu
kalkan al tıramvaydın ergenlik durağımdan

meyvahoşun orda bir sabahçı kahvesi
gün ağarmıştı ama ben günaydın demedim
işte sen öyle ışıklı bir yerdin.
bilmiyordum hiç burda bir fırın olduğunu
diz çöktüm asfalta, baktım aşağı, üüüü’üh!..
işçiler, ateşler, ay çörekleri
ve kılıç gibi taze ekmek kokusu…
dağıttık evvel-allah yalnızlıkları

yaşamak düğünse, sen orda gelindin
seni soydum, güler, dünyayı giyindim
devamını gör...

buzbağ

1942'den beri elazığ şarap fabrikası'nda üretilen, ideal f/p şarabı olma özelliğini her daim koruyan dar gelirli dostu, kalender şarap. ilk alkol deneyimimin de öznesidir.

2000'lerin hemen başında 1 milyon liraya, hemen hemen her tekelde bulunurdu. yaşı 18'i geçmiş olan mahallenin bitirim abileri aralarında para toplar, pet bardağı bizim gibi bebelere de doldururlardı. tabii bir şartları olurdu; o bardak fondiplenecek. o bacak kadar halimle kafama diktiğim bir bardak, bünyede 70'lik gömmüş etkisi yapardı.

an itibariyle klasik öküzgözü-boğazkere kupajı, bazı tekellerde 350 liraya bulunmakta; eski günleri yad ve dahi mesut ettirmektedir.
devamını gör...

taverna müzikleri

80'lerin başında, tarabya'da konuşlanan piyanist şantörleri ile altın dönemini yaşayan müzik türü. arabeskten çok daha oynak bir altyapısının olmasının yanı sıra, sözlerindeki acı yoğunluğu da arabeske göre oldukça düşüktür. ana enstrüman piyanodur, diğer enstrümanlar piyanonun yanında yancı vazifesi görürler.

taverna ölmez, sadece şekil ve mekan değiştirir. bazen gecenin bi yarısı ıssız bir sokakta, sessizliği yırtarcasına geceyi cengiz kurtoğlu nağmeleriyle bölen bir beyaz tofaştır taverna. en güzel de tombul efes ile gider.

(bkz: ferdi özbeğen)
(bkz: nejat alp)
(bkz: atilla kaya)
devamını gör...

esat oktay yıldıran

benim için insan seçme turnusolüdür bu ex olmuş cani. buna sempati duyan, "şerefli türk subayı" diye bu işkenceciyi güzelleyen her yaşam formunu anında engelliyorum, hayatımdan çıkarıyorum; yaşam kalitem artıyor.

insan denen, evrimsel gelişimini henüz tamamlamamış varlık garip bir yaratık. baksana; hitler'in, pol pot'un, mussolini'nin hala tonlarca müridi var. bizde de son zamanlarda gerizekalı z kuşağı bir milliyetçi nesil türedi, şu kanzi tayfası...eskiden biz lisedeyken en azılı, ocaktan çıkmayan ülkücüler bile bu herifi savunamazlardı; utanırlardı. şimdi tek haneli iq sahibi müritleri ortalıkta kol geziyor.

tanım: diyarbakır cezaevi'nde sistematik olarak yaptırdığı işkencelerle o 80'lerin hemen başında kitle tabanı en dar kürt örgütü olan pkk'yı semirten, pkk'ya neredeyse cemil bayık kadar hizmeti olan insanlık düşmanı.
devamını gör...

francisco franco

2012 yılında madrid'e gittiğimde, plaza del mayor yakınlarında at üstünde tasvir edilmiş heykelini görüp dumur olduğum faşist diktatör. neyse ki, sosyalist parti döneminde son kalan heykelleri de kaldırılmış ve tarihin çöplüğünü boylamıştır.

lakabı el caudillo* ve el generalissimo idi.
devamını gör...

rayo vallecano

madrid'in banliyölerinden vallecas semtinde 1924 yılında kurulmuş kulüp. taraftarları da çoğunlukla semt sakinleridir.

madrid'in gerçek işçi sınıfı takımı olarak bilinir. maçlarında antifaşist pankartlar, che bayrakları sıkça görülürken; taraftarı cumhuriyetçi olduğundan, kraliyet tandanslı mevcut ispanya bayrağına hiç rastlanmaz. haliyle real madrid en büyük nefret objesidir.

bu sezon konferans liginde boy gösterecekler. "biraz da avrupa duysun bu takımın adını." diyerek destekleyeceğim kendilerini.
devamını gör...

mika hakkinen

michael schumacher ile 1998-2001 arasındaki saygılı rekabetiyle hatırladığım uçan finli.

rekabette göz ardı edilen husus ise; kendisinin şampiyon olduğu iki yılda mclaren'in, açık ara en iyi araçlara sahip olmasıdır. 2000 sezonundan itibaren ferrari'nin rekabetçi hale gelen araçlarıyla mücadele etmekte zorlanmaya başlamasıyla, ortalama üstü pilotluğu ortaya çıkmıştır.
2001 sezonunun sonunda, f1 kariyerini erkenden bitirmesinde bu durumun payı oldukça fazladır.
devamını gör...

michael schumacher

1996'da benettan'dan ferrari'ye geçtiğinde kariyerinin en büyük kumarını oynayan pilot. o dönemki ferrari son şampiyonluğunu 1979'da kazanmış, "kağnı gibi" tabiriyle aşağılanan, geçmişiyle avunmaktan öteye gidemeyen bir marka görünümündeydi. ve schumi o takımı; teknik ekibindeki jean todt ve ross brawn gibi büyük isimlerle, 5 yıl içinde yenilmez bir deve dönüştürdü. takımını disiplini ve adanmışlığıyla dipten zirveye çıkardı.

benim için, ayrton senna ile birlikte formula 1 tarihinin en iyisidir.
devamını gör...

renault 9 spring

1991-1996 yılları arasında üretilen, broadway'in boş versiyonu. broadway'de standart olan merkezi kilit ve otomatik ön camlar bunda bulunmamaktaydı. ayrıca; broadway'in ön ve arka tamponlarındaki kırmızı şeritler, bu arkadaşta açık mavi idi.

(bkz: 90'larda çocuk olmak)
devamını gör...

sevilla

yaz döneminde, avrupa sıcaklık rekorlarının genelde sahibi olan endülüs kenti. sıcaklığın 50 dereceyi bulduğuna bizzat şahit olmuşumdur.

bunun haricinde; tekdüze gotik avrupa mimarisinden sıkılanlara arap/yahudi dokunuşuyla ilaç gibi gelecek, belli bölgelerinde insana burada zamanın birkaç yüzyıl öncesinde donduğunu düşündürecek kadar güzel şehir.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim