scaremongering yazar profili

scaremongering kapak fotoğrafı
scaremongering profil fotoğrafı
rozet
karma: 51893 tanım: 5961 başlık: 330 apolet: 5 takipçi: 181
scaremongering ama kekliğim sisikuş da diyebilir :d ve ayrıca: We are what we pretend to be, so we must be careful about what we pretend to be.

son tanımları | başucu eserleri


sezgi mantığın ötesini bilmek

bir osho kitabıdır ve aynı zamanda totemimin 27. kitabıdır.

seneler önce lisans yıllarımda terapistim 2 kitabını okutmuştu bana ve o zamanlar pek de ısınmamıştım kendisine. hem o tecrübeler hem de kitaplarını genelde kişisel gelişim raflarında görmek itiyordu beni. ama bu aralar biraz ilgileniyorum böyle şeylerle. diş hekimi sonrası annemi kandırdım, korkularımın üzerine gittim, bana kitap hediye et dedim :d. 2 kitap seçtim.

osho'nun okuduğum diğer 2 kitabını zaten zerre kadar hatırlamıyorum ama bu kitapta aslında felsefi bir tarafı olduğunu düşündüm. benim zannettiğim gibi "iyi düşün iyi olsun", "37 gün bilmemne meditasyonu yap ve sezgilerine ulaş" gibi saçma sapan bir tavrı yok.

kitap boyunca akıl, zeka, duygu, içgüdü gibi kavramları tanımlamaya ve açıklamaya çalışıyor osho. "sezgi" denen şeyin ne olduğunu değil, ne olmadığını anlatıyor daha çok. burada bir yol haritası çizmemesi bence tutarlı ve çok hoş, muhtemelen sezgilerinize ulaşmak için de sezgisel bir yol izlemeniz gerek çünkü :d.

sezgi'yi ruhun içgüdüsü gibi bir yere koyuyor. içgüdü nasıl bedensel dünyaya ait varoluştan gelen bir şey ise, sezgi de bunun ruhsal olanı gibi bir yere varıyoruz. yani herkesin içinde var olan bir şey sezgi. ancak modern dünyanın, aklı ve zekayı parlatan ve duyguları ve güdüleri bir kenara iten ve "işlerlik" gözeten dünyanın sezgilerimizi duymamızı engelleyen temel neden olduğunu düşünüyor. bu yaşam biçimi, zihni çok fazla konuşturuyor, ruhun sesi bu kakafonide kayboluyor osho'ya göre.

aklınızı dinlemeyin, sadece iç sesinizle ve iç güdünüzle hareket edin demiyor tabii ki. aklınızı iç sesinize hizmet eden bir araca dönüştürün diyor, çünkü zaten aklın bunun için var olduğunu düşünüyor. istediğiniz zaman onun sesini susturup kendi sesinizi duyabilmeniz gerektiğini, çünkü düşüncelerin uçuculuğunu ve aklın etki altında kalmaya meylini vurguluyor.

ben zaten "sezgi diye bi şey var mı ya?" gibi bir yerde durmayı bile lüzumsuz buluyorum.
her türlü yaratıcı eylemin, düşüncenin çok sezgisel bir rota izlediğini, sanattan keyif alabilmenin sezgilerle mümkün olduğunu düşünen taraftayım ezelden beri.

beni kitabı okumaya iten şey tam anlamıyla zaten zihnimin sesini durdurup iç sesimi duymakta zorlanıyor oluşum olmuştu. teşekkür ederim osho nasıl yapacağımı söylemediğin için :d. her neyse, az çok düşündüğüm şeyleri daha kapsamlı ve derli toplu okumak zaten çok sevdiğim ve faydalı bulduğum bir şey.

hiçbir önerisi yok değil.
her şeyden önce doğada zaman geçirmek ve meditasyon ve zen öneriyor osho. burada duyguları akıl ile sezgi arasında bir köprü gibi düşündüğü için, duygularınıza kulak vermeye başladığınızda sezgilerinizi keşfetmeniz daha kolay olacaktır gibi bi trick de veriyor sağ olsun.

ben oldukça beğendim kitabı.
devamını gör...

trans kadınların kadınlar spor kategorisinde yarışması

kafamı inanılmaz karıştıran bir konudur.
ya bunu daha önce biyolojik cinsiyet başlığına mı, o ayarda bir başlığa yazmıştım. doğada 2 cinsiyet var günün sonunda, alınmaca gücenmece yok. cinsiyet rolleri, yönelimler cartlar curtlar modern dünyanın ürettiği şeyler. (ha ben burada "doğada hiç gay yoktur demiyorum bu arada :d. eşcinsel hayvanlar da olabiliyor ama evrimsel olarak desteklenebilir bi şey değil. tür yok olur çünkü o zaman kimse üreyemese... neyse.)

dolayısıyla yine sadece insanda olmamakla beraber pek çok canlı grubunda dişi ve erkeklerin morfolojik ve fizyolojik özellikleri farklılık gösterir. yani erkek kuşun renkli olmasını kabul edip de erkek bedeninde doğmuş ve fakat kadın hisseden bir trans bireyin bedeninin, yağ ve kas kütlesinin, biyolojik sisteminin erkek bedeninde doğup erkek gibi hisseden erkeklerden farklı olduğunu düşünmek için deli olmak lazım. hormonal seviyelerden bahsetmiyorum, anatomik yapıdan bahsediyorum.

şimdi bir de bu birbiri ile yarıştırılan herkes sporcu olduğu için hepsi aynı dalda bedenini geliştirmek adına çalışıyor ya hani... çünkü buna en yaygın itiraz "ema erkek dövebilen kadın var" gibi bir şey oluyor. yav manyak mısın çelimsiz bi erkeği ben de döverim. ama ikimizi de 2 sene aynı programa sok, çalıştır, o zaman bakalım dövebiliyor muyum akjxksl.

böyle hayvani güçte hanımlar da çıkacaktır. ancak yine burada gözetilen şey "yaygınlık" olmalı. yani kaç sporcunun kaçı için bir erkekle eşit kas kütlesi, yağ kütlesi ve bedensel güç söz konusu oluyor? çoğunlukla bu durum eşit oluyorsa o zaman sokun müsabakalara herhesle herkesi. ama çoğunlukla öyle oluyorsa zaten en başta neden kadınlar - erkekler diye ayırasınız değil mi? :d.

şimdi biri çıkar der ki "ema eskiden avcı kadın da vardı ve amazonlar gerçektir!" vardı evet canım kardeşim. henüz evrimsel sürecin konuşmayı beceremediğimiz bir evresinde bu güç farkı muhtemelen çok daha azdı. ama işte değişen bir şey bu. ondan evrim deniyor adına... zaman içinde başka başka koşullara adapte oluyorsun...

ha varsa bilimli kaynak bu dediğimin aksi yönde, seve seve okurum. ben bilmiyom denk gelmedim. özellikle de araştırmadım.

bu arada insan cinselliğinin evrimi isimli kitaba tanım girmiştim, o da kandırmış beni. ona da kırgınım. bu yaz hocama "erkekler süt verebiliyomuş kitapta böyle yazıyordu" dedim, "saçmalama sisi erkeklerde süt bezi yok ki" dedi.* oturdum baktım abi, bi çok kaynağa göre yok cidden. araştırdım insan erkeğinin süt vermesi diye, yapmışlar hakikaten çalışma bunun hakkında. vaktim dardı çok araştıramadım ama 2 tane biyolojik yayın buldum. erkeklere yapay yollarla süt ürettirmek için çabalayan :d. biraz da sosyolojik / psikolojik yayın var işte, erkeklere sormuşlar emzirmek ister misiniz imkanınız olsa diye. onları şeyapmışlar.

kadın erkek eşitliği öyle bir şey değil aminyum ya. çok kalbim kırıldı kitaba da. böyle alakasızca paylaşmak istedim bu yaramı da.

teşekkür ediyorum vakit ayıran herkese...
devamını gör...

ikinci schindler olcam

#3759181
ben de söylüyorum hocam. yeri geliyor sesli, yeri geliyor fısıldayarak...
tanıdıklarıma daha kibar, kankalarıma sinkaflı laflarla süsleyerek, tanımadıklarıma duruma göre değişmekle beraber :d.
ben de sosyal yaşantımda kendimi ifade ediş şeklimi paylaşmak istedim. :d
devamını gör...

doğru insanı bulacağım diye penis gurmesi olmak

yani bu rezil başlığa da elbette ki fikirlerimle dahil olmak isterim. ciddi fikirlerimle ama...

bence inanılmaz tatsız bir durumdur. bazı hanım arkadaşlarım var, ki ben onlara kısaca "kezo" diyorum, aslında istediği şey seks. ama kendisine aşık olduğu yönünde palavralar sıkmayan bi adamla dümdüz sevişip işine bakarsa o....pu olacağını sandığı için "doğru adamı arıyorum" diye kendini kandırıyor. adamlar da doğru kadın sensin diye bunu kandırıyor. leş bir ikiyüzlülük içinde eyliyorlar birbirlerini.

ama burada kastettiğim şey demiseksüellik asla değil. ben demiyorum ki "hanımlar, tuttuğunuz ilk herifi yatağa sürükleyin!". benim böyle bir mottom yok. insanlar duygusal bağ kurmadan ilişki yaşamak istemeyebilir.

aynı şekilde bir kadın kültürel veya dini nedenlerle bekâret kavramına önem veriyor ve ilk seksini kocasıyla yapmak istiyor da olabilir. ben bu 2 senaryoya da saygı duyuyorum. bir ikiyüzlülük içinde bulunmayan insanlara karşı bir eleştirim yok.

gelelim geri tatsız duruma. ya bu hanım ablalar çıkıp kendilerini o şekilde yaftalayan dallamalara delikanlı gibi "arkadaşım ben kimi dikiceğimi sana mı sorucam" diyebilse veyahut "abicim sen benim damımın bekçisi misin?" diyebilse, kendisine o...pu diyene "hocam senin bütçe bana yetmez" diyip konuyu kapatabilse* bunlar olmayacak işte.

zaten başlığın da bu arada "sevişen kadın o...pudur"dan çok bu ikiyüzlülüğe parmak bastığına inanıyorum kendi küçük pembe dünyamda... kezolar, kezolarımız... her türlü ataerki ve kadın düşmanlığını biraz da siz besliyosunuz maalesef...
devamını gör...

erken boşalma

ama ne kadar erken?
erken göreceli bir kavram.
katılımcıların standartlarına göre değişebilir bir durumdur.
devamını gör...

ilişkide cinsellik ne zaman olmalı sorunsalı

yani sizin ilişkinizse benim önerdiğim herhangi bi zaman olmamalı bence.
devamını gör...

kendi yaptığım stand up

ya bu arkadaşı niye örseleyip durmuşlar asla anlamadım :d.
bu gece aura (yazar) bacımın radyo yayınında dinledik 1 tanesini :d şimdi de ilk ikisini dinledim. ben çok sevdim. bu arkadaşın tanımları da cevher niteliğinde zaten. * şu an uranyumdan akasya durağı'na atladı.

bence bir insanın kendi başına oturup böyle kayıtlar alıyor olması bile başlı başına komik :d.
neden herkes konular arasında bi geçiş istemiş onu da anlamadım. bence bu konusal, zamansal ve uzamsal sıçramalar da süper. bi insanın böyle bi beyni olması da süper bence :d.

ben erdim artık zaten. bu akşam acayip insan yok diye mızmızlanırken 2 insan keşfetmiş oldum. gayet mutluyum. keşke aşk konusunda mızmızlansaydım.

yer fıstıklı craxı ben de çok severdim canım kardeşim. ben de unutamadım.
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

#3754406
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

#3759040
hocam mantıklı konuşuyor gibi geldi bana her şeye rağmen.
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

gece uyumadan önce aklımdan geçen her şeyi dile getirmiş gibi, ben çok sevdim :d
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

ben bu insanı nası kaçırdım ya gerçek bi zırdeli :d.
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

ne kadar beyefendi konuşuyor.
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

ben burdan yazcam fikirlerimi :d
çünkü radyoyu daa açtım coup
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

#3759021
eminim vardır bi yerlerde ama benim uzmanlık alanım kadın düşmanları, şeriat yanlıları falan olduğu için onları keşfediyorum...
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

#3759014
maksimum 3- 4 kişiyi içeren ve etkileyen dramalara ben mikro drama adını verdim diko bey...
kelime repertuarınıza ekleyebilirsiniz :d
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

#3758997
ben her içtiğimde paylaşmaya gayret ediyorum.
devamını gör...

ayı (yazar)

#3758989
ben o yüzden kekliğimin nickaltına yazmadım ayı bey, fikirlerimi plant based kardeşimin nicklatında belirttim :d
devamını gör...

koca sözlüğün 20 yazarla dönmesi

butik sözlük zaten, az ve özüz falan diye güzelleyemeyeceğim durumdur.
her şeyden önce hiç az ve öz, az ama kaliteli falan hissetmiyorum burayı. az ve zottiriğiz gibi geliyor bana.
bi de ben seviyorum sanırım acayip acayip insanlarla tesadüf etmeyi. onu da ne bileyim, titizlikle ararsan kalabalık bi yerlerde bulma ihtimalin var gibi geliyor. burda bulduk işte, kekliğim, sabata, deli inceller falan, hepsini tükettik. bunu sadece "kawga edecek insan lazım" gibi bi yerden söylemedim bu arada. gerçekten seviyorum kendime benzemeyen başka başka şeyler görmeyi.
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

#3758846
hocam olmaz, sen bilmiyorsun bu işi :d
söyle insanolun itiraf et. benden önce okuduğun kitapları kıskandım de :d
devamını gör...

coup de grace ile merhamet vuruşu

#3758836
ya ama herkesin az çok bir şey bildiği bi diziydi yani. bi de orda yazarın edebiyat atmosferini falan konuşmadık, dümdüz dizi dedikodusuydu... o yüzden evet: bile...
niçe konuşsak (ben zaten konuşmam o kadar felsefeyle içli dışlı değilim de :d) buraların enteli siz misiniz ulan diye kafamıza bok atarlar...
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim