the left hand of darkness yazar profili

the left hand of darkness kapak fotoğrafı
the left hand of darkness profil fotoğrafı
rozet
kalbimiz seninle
karma: 29679 tanım: 4077 başlık: 359 takipçi: 123
Görmezden gelin, ses etmeyin, cevap vermeyin. Sessizlik, herkesi mahveder … Charles Darwin

son tanımları | başucu eserleri


ogün sanlısoy

1971 doğumlu olan türk rock müziğin vazgeçilmez sesleri arasında yer alan sanatçıdır. sağlam sesi vardır, şarkılarının her biri birbirinden güzeldir. türk rock denildiği zaman milletin aklına cem karaca erkin koray falan gelir ama ogün sanlısoy’da türk rock müziğine emek vermiş insanlardan biridir. çocukluğunda babasının mesleği nedeniyle birçok şehir değişikliği yapmıştır, fenerbahçe lisesinde okumuş ardından üniversite eğitimini de mimar sinan üniversitesinde almıştır.

kariyerinde birçok işler yapmıştır. ilk olarak yakın arkadaşıyla bir akustik dinleti hazırlamışlar işte her şey ondan sonra başlıyor. ardından birçok grupta amatör olarak şarkı söylemiş ve 1992 yılında pentagram’a katılmıştır. pentagram ile sesini daha büyük kitleye duyurmuştur. ardından başarılı sanatçı olup en iyi erkek rock müzik sanatçısı ödülünü almıştır.

pentagram’dan tam ayrılmış olmasa bile yoluna bağımsız şekilde gitme karar almıştır ve bir sürü de albüm yapmıştır. bunlardan bazıları; korkma, ben, üç, sen uyurken. evlendikten sonra da dünya tatlısı bir oğlu olmuş, oğlu otizm hastası olduğu için kendini ona adamış adeta, hatta sahnede beraber şarkı da söylemişler. çok iyi bir baba ogün sanlısoy, çok da ciddi biri öyle gündemde durmak için türlü şaklabanlık yapan sanatçılardan değil.

yalnız eskisi gibi albüm yapmıyor. keşke çok albüm yapsa da dinlesek. sevgiler saygılar kendisine…
devamını gör...

metallica

thrash metal yaptığı iddia edilen fakat dibine kadar heavy metal yapan ve 1981 yılında amerika’da kurulan heavy metal grubudur. heavy metal diyorum bak thrash metal demiyorum çünkü metallica’yı metallica yapan heavy metaldir. gelelim bu şahane grubun geçmişine; 1983 yılında kill 'em all albümüyle seslerini duyurmuşlardır. grubun kurucuları davulcu lars ulrich ve vokalist/gitarist olan james hetfield bu albüme bayağı bi emek vermişlerdir. bu albümden sonra da master of puppets albümünü çıkarmışlardır, bu albümle de çok büyük bir hayran kitlesine sahip olmuşlardır.

metallica hakkında yazılacak çok şey var. zaman zaman gruptan ayrılanlar olmuş, yeni gelenler olmuş ama metallica hiçbir zaman müzik yapmaktan vazgeçmemiş aksine daha güçlü şekilde hayranlarının karşısına çıkmıştır. metal müzik kariyerleri boyunca eleştirenler de olmuş, onları arşa çıkaranlar da olmuş ama metallica metal müzik akımını başlatan gruplardan bir tanesi olduğu için kendilerini cidden çok seviyorum. pek sıkı metallica hayranı değilim lakin kült olmuş şarkılarını da severek dinlerim.

kendilerinin favori olan albümüm şüphesiz ki ride the lightning. bu albümü metal dünyasında en çok satan albümler arasına da girmiştir. içindeki şarkıların hepsi birer altın gibi adeta, çok değerli eserler. örneğin; fade to black şarkısına eriyip bitiyorum. gitar soloları olsun riffler olsun insanı çıldırtan cinsten. öyle güzel şarkı ki metalci olmayan adam bile çok rahat metalci olur zaten metalci olmayan insanlar da zaman zaman metallica dinleyebiliyorlar.

iron maiden ile kıyaslandığında bazen arada kalabiliyorum lakin şu da bir gerçek ki bazı metallica hayranları bile bu kıyaslamada iron maiden’i tercih ediyor. zevkler ve renkler tartışılmaz tabi. her neyse, yine de kendilerini sever sayar dinleriz. daha çok albüm yapmaları dileğiyle. *
devamını gör...

nazım hikmet ran

15 ocak 1902 yılında selanik’te doğan kaliteli şair ve yazarımızdır. yaptığı birçok eserle de ödüller almıştır. komünist olması sebebiyle de çok kez tutuklanmış, sürgün yemiştir. zaten bu ülkede komünizmi benimsersen ya hapiste olursun ya da başka ülkede. hayatında çok zorluklar yaşayan ve vatan sevgisiyle yanıp tutuşan lakin başka ülkede can veren çok değerli insandır.

küçük yaşta babasının memuriyetten ayrılması nedeniyle selanik’ten ayrılıp dedesinin yanına yani halep’e yerleşmişler. sonra dedesi diyarbakır’a atanmış ailecek oraya gitmişler. bu sırada nazım hikmet’in yanılmıyorsam iki tane kardeşi olmuş ve kardeşinin biri dizanteri’den hayatını kaybetmiştir. ardından babası diyarbakır’da sıkılmış ve ailesini de alıp istanbul’a gitmiştir orada da bıraktığı memuriyet hayatına geri dönüş yapmıştır.

ilk öğretimini bir mektepte tamamladıktan sonra başka mektebe geçiş yapmıştır sonra orası pahalı olunca da herhangi bir yere geçiş yapmıştır. denizciler için yazdığı şiir çok beğenilince de bahriye mektebine eğitim alınmasına karar verilmiş. yahya kemal’de öğretmenlik yapıyormuş o mektepte ve yahya kemal ile annesinin ilişkisi olduğu iddia edilmiş ve annesiyle babasının arası bozulmuştur, ayrılmışlardır. ardından nazım hikmet mezun olduğu okulda subay olarak görev yapmaya başlamış, bir hastalığa yakalanmış kendisine çürük raporu verilip görevden ayrılmıştır.

milli mücadele dönemini olsun, moskova dönemini olsun anlatmaya kalksak sayfalar yetmez yalnız ben daha çok çocukluk yıllarına değindim. milli mücadele döneminde köylülerin sıkıntı çektiğini kendi gözleriyle gören nazım hikmet ardından bir sosyalist ile tanışmış ve kendisinden fikirler almıştır. öğretmenlik yaptığı dönemde milli mücadeleye karşı padişahı desteleyen kişilerinde düşmanlığını kazanmış. kendisi vladimir lenin hayranıdır, hatta lenin ölünce de mezarının başında beklemiştir. kendisini sevmemin sebebi aynı etnik kökenden olmamız be. o da çerkesmiş ben de çerkesim işte. *

birçok eseri vardır, bazıları şunlardır; kurtuluş savaşı destanı, sevdalı bulut, it ürür kervan yürür, yaşamak güzel şey be kardeşim, memleketimden insan manzaraları * gibi gibi.

sevgi ve saygıyla, ışıklar içinde uyusun.
devamını gör...

pink floyd

1965'te londra'da kurulan ingiliz progresif-psikedelik rock müzik grubudur. her ne kadar zamanında sert şarkılar yapmasalar da benim için rock/metal dünyasının vazgeçilmez gruplarından biridir. sahne performansları, yaratıcı albüm kapakları, yaptıkları muazzam şarkılar vazgeçilmez olduklarını kanıtlar niteliktedir. grubun bütün üyeleri harikulade yetenekli insanlar fakat benim için david gilmour farklıdır çünkü grubun konser videolarını izlediğimde şahane gitar solosu atıp o gitarı elinde oynatması beni bitiriyor azizim.

zamanında ödüller alacak kadar şahane albümler yapmışlardır, rock müziğe damga vuran albümleri aynen şöyledir; the dark side of the moon, the wall, animals, the division bell, the endless river, this is pink floyd, a momentary lapse of reason, the piper at the gates of dawn… bu albümlerin kapak fotoğraflarına baktığınız zaman bile dinlemek istersiniz. amcalarımız on numara beş yıldız albümler yapmışlardır.

gruptan zaman zaman ayrılanlar katılanlar olmuş tabi zira pink floyd tarihi eski olan bir gruptur. yalnız yükselmeleri konusunda kendilerine yardımcı olan isim bence david gilmour’dur. şarkıları gitarıyla şahlandıran, ahengine ahenk katan, sesiyle coşturan odur. bu başarılı grubun ödülleri de vardır tabi, o ödüller şunlardır:


pink floyd pek çok ödüle aday gösterildi ve pek çok ödül kazandı. grup 1980 yılındaki grammy ödül töreninde "best engineered non-classical album" dalında, yine aynı yıl düzenlenen bafta ödül töreninde "en orijinal şarkı" (waters'a) ve "en iyi sound" (james guthrie, eddy joseph, clive winter, graham hartstone ve nicholas le messurier'a) dallarında ödüle lâyık görülmüştür. floyd 1995 yılındaki grammy ödül töreninde "marooned" ile "en iyi entrümantal rock şarkısı" dalında ödül kazanmıştır. pink floyd, 2008 yılında çağdaş müziğe katkılarından dolayı polar müzik ödülü'ne lâyık görülmüş, ödülü waters ve mason isveç kralı xvı. carl gustaf'ın elinden almışlardır. grup 17 ocak 1996'da rock and roll şöhretler kulübü'ne, 16 kasım 2005'te birleşik krallık şöhretler kulübü'ne kabul edilmiştir. gilmour ve mason orada bulundu. wright ameliyat olduğu için katılamazken, roger waters roma'da olduğu için videosuyla törene katıldı.


yalnız david gilmour’u överken roger waters amcamı da pas geçmek istemiyorum, o da pink floyd’u pink floyd yapan insanlardan birisidir çünkü bazı şarkıların sözleri bizzat bu amcamızdan geçmiştir. kendisi söz yazarı ve besteci o bakımından söyledim.
sevgi ve saygıyla…
devamını gör...

özlem tekin

18 kasım 1971’de kaliforniya’da doğan türk rock müziğinin asi ve de hırçın bir o kadar da on parmağında on marifet olan güçlü sesidir. zamanında birçok güzel iş yapmıştır. sadece şarkı söylememiş tabii, oyunculuk da yapmıştır. yalnız ben metalci olduğum için daha çok müzik kariyeriyle ilgilendim, elbette başarılı projelerde yer alıp sinema sektörüne katkıda bulunmuştur lakin dediğim gibi; ilgi alanım müzik şu aşamada.

kaliteli bir aileye sahip olan özlem tekin aslında babasının dilbilimci olması nedeniyle amerika’da doğmuş ve bir süre orada kalmıştır. sonra türkiye’ye gelip lise eğitimini burada tamamlamış ardından hacettepe üniversitesi konservatuar bölümünde eğitim görmüş, rock camiasına atılmış. karakteri keskin bir hatun vesselam. aynı zamanda klavye, bass gitar, piyano çalabilen yetenekli hatundur.

şebnem ferah’la kurdukları volvox grubunda hem vokallik yapmış hem de klavye çalmıştır. kime ne albümüyle müzik kariyerine ilk adımı atmıştır, sonrasında da tek başıma albümüyle adını duyurmuştur. sesi güzel bir insan, şarkıyı söylerken adeta o isyanı, o hırçınlığı hissedebilirsiniz. müzik dünyasında olsun, sinema ve tiyatro dünyasında olsun başarılı bir isimdir.

yalnız müziği belli nedenlerden dolayı da bırakmıştır. hatta ekşi sözlük’e ogün sanlısoy gelmişti, ekşi sözlük yazarının özlem tekin müziğe dönecek mi dönmeyecek mi sorusuna ogün sanlısoy onunla pek görüşmediğini yalnız müzik kariyerine son verip inzivaya çekildiği belirtmiş.

sevgiler saygılar olsun, keşke rock müzik camiasına dönse de eskisi gibi albümler yapsa, konserler verse. bakalım ne olacak.
devamını gör...

kreator

1982 yılında essen'de kurulan alman thrash metal grubudur. ulan bu harikulade grubun başlığı niye açılmadı bu zamana kadar? vallahi yine sizi şiddetle kınıyorum ya. her neyse gelelim bu amcalarımıza. kendileri thrash metal dendi mi akla gelen ilk gruplardan olurlar çünkü bana göre tarzları dışına çıkmayan, işlerini hakkıyla yapan ve başarıdan başarıya koşan insanlar bunlar… tarihleri de eskidir, bu zamana kadar da yamulmuyorsam 33 tane albüm yapmışlardır.

tarihi eski olan gruplara genellikle üyeler katılır, ayrılır bunlar çok bilindik şeyler. kreator’dan da zaman zaman ayrılanlar katılanlar olmuştur. misal grubun eski üyesi olan roberto "rob" fioretti grubun kurucularındandır ama anlaşmazlık nedeniyle kurucusu olduğu gruptan 10 sene sonra ayrılmıştır. halbuki kreator’u kreator yapanlardan birisiydi, bayağı bi emek vermişti lakin ayrılmış işte. yalnız azizim adamın bir gitar çalışı var elinde oynatıyor adeta, şarkıyı şahlandırıyor, ahengine ahenk katıyor. bu adam nasıl unutulur be? unutulmaz tabi.

neyse grubun bir sürü güzel albümü var seçin beğenin alın ama ben şuraya favorim olanları koymak istiyorum; violent revolution, coma of souls, endless pain, endorama, enemy of god, hordes of chaos, violence unleashed, phantom antichrist gibi gibi. vallahi bu albümler on numara beş yıldızdır şiddetle tavsiye ederim thrash metal tutkunlarına, pişman olmazsınız yani.

grubun vokalinin ayrı güzel ses rengi var, bunu kreator hayranı olmayan azılı nu metalciler bile söyler çünkü adamın sesi ilginç derecede marilyn manson’a benziyor ya. bilmem bana öyle geliyor belki de.

dipnot: kendilerine groove metal, endüstriyel metal yapıyor diyenlere halt etmişsiniz diyorum. bal gibi de adamlar thrash metal yapıyorlar anasını satıyım. şarkılarını iyi dinleyin yeter. sevgiler saygılar olsun, keşke hep albüm yapsanız da dinlesek be… seviyorum sizi almanlar. *
devamını gör...

motörhead

1975 yılında bas gitarist, solist ve besteci lemmy kilmister tarafından kurulan ingiliz heavy metal grubudur. yine tarihi eski olan fakat zamanında fırtınalar estiren bir gruptur aynı zamanda. motörhead’ı sevenler var sevmeyenler var çünkü ilk başta metal müzik yolculuğuna çıkarken heavy metal tadında şarkılar yapıyorlardı sonradan hard rock tarzında şarkılar yapmaya başlayınca da ister istemez eleştirildi tabi. yine de amcalarımızın metal müziğe çok katkısı olmuştur ve her halükarda kendilerini severiz. tarzları dışına çıksalar bile…

bu grubun birbirinden güzel albümleri vardır, bu albümler motörhead’ı motörhead yapmıştır. onlardan bazılarını şuraya bırakayım madem; ace of spades, overkill, orgasmatron, bastards, no sleep 'til hammersmith, bad magic, the wörld ıs yours, kiss of death gibi gibi… albümler on numara beş yıldızdır şiddetle tavsiye ederim.

grubun kurucusun hareketli hayatı varmış tabi, lemmy amcamız zamanında kokain ticareti bile yapmış bu yüzden tutuklanmış ve bu olay yüzünden sonra da motörhead’ı kurmaya karar vermiş. grubu kurmadan önce de başka gruptan kovulmuş tabi, yani başarıya ulaşmadan önce çok sıkıntılar çekmişler haliyle. emek olmadan yemek olmaz sözünü doğrular bu amcalarımız.

lemmy amca kansere yakalanmış tabi, 2015’de tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmiş. o öldükten sonra da grubun bateristi grubun devam etmeyeceğini duyurmuş, motörhead ise bitmiştir. ışıklar içinde uyusun lemmy amcam…

dipnot: motörhead, amfetamin kullanan kişi anlamına gelirmiş. ingilizce argoda tabi.
devamını gör...

judas priest

1969'da birmingham'da kurulan ingiliz heavy metal grubudur. azizim judas priest metal müzik camiasının vazgeçilmez gruplarındandır aynı zamanda. bu grubun manyak derecede kendilerini seven hayranları vardır ve bu hayranları grubun albümü çıksa kapış kapış alırlar. o kadar seviyorlar çünkü, o kadar bağlılar. şahsen ben pek aramam lakin zamanında birçok albüm yapmışlardır ve bu albümlerinden bazıları da judas priest’in şöhretine şöhret katmıştır. tarihi eski gruplardan işte, doğal olarak bi ağırlıkları var.

bu grubun kapış kapış giden albümleri var demiştik ya işte o albümlerden bazıları şunlardır; painkiller, british stell, firepower, turbo, killing machine, nostradamus, stained class, point of entry, jugulator, redeemer of souls, epitaph gibi gibi. bir sürü albümü var hepsini yazacak olsam bayağı bi uğraşmam gerekir de fazla da kasmayayım çünkü albümlerinin hepsine bakacak olanlar google amcaya judas priest albümleri yazsın o gösterir. benim aklıma gelen ve popüler olan albümler bunlar.

bayılıyorum ben bu adamların müzik tarzına. bazen hard rock tadında, bazen heavy metal tadında şarkılar yapıyorlar. yani yenilikten yanalar, öyle bir türe bağlı değiller. yıllardır bu yüzden kendileri seviliyor be. albümleri 50 milyondan fazla satıldığı için de en iyi metal gruplarından biri olarak gösterilir. grubun vokali olan rob halford amcam en iyi metal performansı grammy ödülüne de layık görülmüştür zamanında. grubun bel kemiği o çünkü…

grup on numara beş yıldızdır, dinlemek isteyenlere ya da dinlememiş olanlara duyurulur.
devamını gör...

pantera

1981 yılında teksas'ta kurulan bir heavy metal grubudur. yine 80’ler yılında çıkmış olan şahane grup işte. pantera’nın yıllardır tarzını tam anlayamadım ben açıkçası. bakıyorsun albümlerine bazıları heavy metal tadında, bazıları groove metal tadında, bazıları da hard rock tadında. yani amcalarımız ortaya karışık çalışmışlar resmen. lakin yine de hatrı sayılır gruplardan biridir. metal müziğin öncülerindendir, akımı hızla ilerletenlerdir. buna rağmen bile saygı duyarım kendilerine. her ne kadar kendileri heavy metal tarihinin en başarılı ve ilham verici gruplarından olsa da bir dönem thrash metalin parçası olmuşlardır.

dünya çapında 40 milyonu aşkın albümleri satmıştır ve çok kez ödül almışlardır. işte bunlar hep pantera’nın azmi ve hayranlarının onlara olan düşkünlüğüdür. black sabbath başlığında tanım girmiştim, orada şey dedim; metal müzik furyası 60’larda başlayıp 90’lara kadar coşkulu şekilde sürdü diye. bu da o furyayı sürdüren gruplardan birisidir. grubun mimarları vincent paul abbott, darrell lance abbott bunlardır. bunlar zaten kardeşler, pantera’yı pantera yapanlar. ne güzel…

hani demiştim ya grubun 40 milyonu aşkın satılan albümleri var diye, o albümlerden bazıları şunlardır; cowboys from hell, vulgar display of power, far beyond driven, the great southern trendkill, the great southern outtakes, cowboys from hell demos, the pantera collection gibi gibi. daha bir sürü var yalnız yazacak mecalim kalmadı ya. adamların tarihi eski olunca işte bir sürü albümleri de oluyor. her birini yazsam bayağı kaplar burayı. aklıma gelenler bunlar ve favorim olanlar aynı zamanda.

metal müzik kariyerlerine bu kadar albüm sığdırdıkları için ve güzel işler yaptıkları için kendilerine sevgiler saygılar olsun. son olarak; forever metal!
devamını gör...

venom

newcastle'da kurulmuş bir ingiliz heavy metal grubudur. efsanedir, bir tanedir. azizim bu grup metal müzik camiasında yeri başkadır adeta bir markadır bu adamlar. efendim gelelim grubumuzun tarzına; bu grup heavy metal grubu olarak bilinse de bir dönem black metalin öncüsü olmuştur, babası haline gelmiştir. hatta black metal denildiği zaman akla gelen grupların arasında yer alır. sonra judas priest, motörhead, black sabbath’dan esinlenen grup heavy metal yapmaya karar vermiş. her türlü metal yaparak adından söz ettirmeyi başarmıştır. bayılıyorum bunlara, metal müziği sevdirirler insana yemin ediyorum ya.

grubun enfes mi enfes, süper mi süper albümleri var ve bana göre bunlar ödüllük, her biri benim gözümde altın gibi değerlidir çünkü bu albümlerle venom olmuşlardır. onlardan bazıları şunlardır; possessed, storm the gates, metal black, calm before the storm, walcome to hell, at war with satan, from the very depths, prime evil, hell, live from the hammersmith odeon theatre, the second coming, eine kleine nachtmusik,black metal, bitten ve son olarak kissing the beast… bir sürü albüm var ulan valla var ya daha yazacaktım da yoruldum inanın ki.

o kadar harikulade bir gruptur ki bu grubu bazı thrash metal grupları, ekstrem metal grupları kendilerine ilham kaynağı olarak görmüşler resmen. zaten senelerce kendilerinden söz ettirmeyi başarmışlar başkalarına da ışık olmuşlar. boşuna sevmedik ulan sizi, hiçbir zaman unutulmayacaksınız. benim için immortal, opeth gibi gruplar nasıl değerli venom’da o şekilde değerlidir.
tony dolan amcamın o sesi, şarkıya hükmedişi ve şahlandırışı falan on numara beş yıldız. lakin onun yerine gelen conrad lant amcam da fena sayılmaz o da gruba emek veren insanlardan en nihayetinde.

kariyerlerinin başında satanik şarkı sözleri ve imaja sahiplerdi lakin o tarzın daha ötesine geçtiler. yıllar geçtikçe kendilerinde de değişiklik oldu işte. eskiden hızlı ve sertlerdi, karanlıklardı lakin o eski venom yok artık. yine de her şeye rağmen seviyorum. geçmişlerini asla unutmam. sevgi ve saygıyla…
devamını gör...

dream theater

1990'ların başında amerika'da başlayan progresif metal hareketinin başı çeken gruplarındandır. progresif metalin öncülerindendir kendileri adeta. bu kadar kaliteli gruplara az tanım girilmesi ziyadesiyle üzüyor şahsımı efendim. misal şu grubun ismini ekşide arat en az 80 tanım girmişlerdir adamlar. her neyse, yaptıkları şarkılarla bir dönem adından söz ettiren grubun bir sürü albümü vardır ve gitmedikleri ülke de kalmamıştır. hatta yamulmuyorsam türkiye’ye de gelmişlerdir.

bir sürü albümle başarılara imza atan grubun o güzel albümlerinden bazıları şunlardır; octavarium, awake, the astonishing, black clouds & silver linings, systematic chaos, six degrees of ınner turbulence, a dramatic turn of events, breaking the fourth wall ve son olarak dark side of the moon… amanın albümlere bak her biri altın değerinde benim gözümde vallahi ya. çalma listemin vazgeçilmezleri adeta. fıstık gibiler fıstık…

efendim bu amcalarımız tarzları dışına hiç çıkmadı, hep progresif albüm yaptılar öyle thrash metale de kayalım, biraz da heavy metal yapalım o da olmadı death metalin az ucundan alalım diye düşünceye hiç girmemişlerdir. bayılıyorum ulan omurgalı hallerine ya. maşallah.

ilk konserlerini iron maiden’in desteğiyle gerçekleştirmişler sonra azimli ve hırslı olup bütün ülkelerde konser vermişler, konser verdiği ülkelerde de kendilerinin bayağı bir hayranları olmuştur. yani amcalarımız epeyce başarıya gitmek için uğraşmışlardır.

sevgiler saygılar olsun. *
devamını gör...

opeth

1989 yılında kurulan isveçli progresif metal grubudur. progresif metal diyorum çünkü progresif metalin hakkını en iyi veren gruplardandır. opeth’i anlatmaya kalksak kelimeler yetmez, kifayetsiz kalır adeta. şimdilerde kendilerinden için ekstrem metal yapıyor diyorlar ama kesinlikle yanlıştır. opeth şarkılarında duygu vardır, ahenk vardır, atılan her brutalin içinde isyanla karışık masumluk vardır. bana göre dünyanın en iyi metal gruplarından biridir.

gelelim bu şahane insanların zamanında yapmış olduğu benim favorim olan albümlere; morningrise, still life, blackwater park, damnation, heritage gibi gibi. opeth benim için hep başka bir grup olmuştur. adamların kendilerine has tarzları var, özenti değiller, kendileri gibiler çakma değiller yani. misal nikim olan black rose immortal opeth’in şarkısıdır. şarkıya aşık oldum adeta, neyse.

opeth’i opeth yapan kuşkusuz mikael åkerfeldt isimli vokalist, gitaristtir. adamın öyle güzel sesi var ki şarkının içinde brutal atarken bile şarkıya ayrıca bi renk katıyor. metal dünyasında en çok albüm satışı yapmış gruptur aynı zamanda. özellikle blackwater park albümü, adeta yok satmış.

keşke her sene albüm yapsalar da alıp dinlesek, headbang yapmanın tadını çıkarsak. eski şarkılarını dinliyoruz lakin yenilerini de bekliyoruz kendilerinden. sevgiler saygılar olsun progresif metalin babalarına..
devamını gör...

cannibal corpse

1988'de new york'ta kurulan ve death metal tarzında müzik yapan amerikalı gruptur. cannibal corpse ilk başlarda nu metal tarzında şarkılar yapsa da zaman zaman death metale kaymışlardır sonradan bunu sürdürüp kendilerini death metal yapıyor olarak göstermişlerdir. abartacaksak bu grubu abartalım bence zira şarkılarında isyan, öfke, nefret, haykırış her şey var. dibine kadar metal müziği iliklerinde hissetmek isteyenler için ilaç gibi adeta. duygu yok bu elemanların eserlerinde, bol bol brutal var, brutal de ister istemez şarkıdaki ahengi bir nebzede olsa alıp götürüyor.

böylesine şahane grubun elbette şahane albümleri de vardır. zaten metal camiası içerisinde manyak derecede cannibal corpse hayranları var, albümleri çıkar çıkmaz hemen alma gereksiniminde bulunurlar. onlardan biri de benim fakat konumuz bu değil elbette. bu manyak amcaların bazı albümleri şunlardır; kill, centuries of torment: the first 20 years, a skeletal domain, monolith of death tour '96–'97, hammer smashed face, violence unimagined gibi gibi. yalnız bu albümlere ait şarkılar oldukça kulak yorar neredeyse hepsi full brutal barındıran şarkılardır.

grubun iki tane lead vokali vardır, ikisi de hayvan gibi brutal atarlar. o amcaların ismi şudur; george fisher ve chris barnes. bu amcalar biraz kilolu ama şarkı şahlandırma konusunda oldukça da ustalardır. hele ki bir gitarist var efsane şekilde gitar solosu atar, şarkıyı allahu ekber dağına kadar ulaştırır. grubun her elemanı iyi de vokalleri daha bi iyi be. bunlardaki gırtlak nasıl gırtlak anlamadım, brutal atarken hiç mi ses tellerine zarar gelmiyor aklım almıyor açıkçası. yalnız çok severim kendilerini o ayrı. metal müziği iliklerime kadar hissediyorum bunların şarkılarıyla adeta.

seviyorum sizi amcalar, metal müziğin hakkını ziyadesiyle veriyorsunuz. saygılar sunuyorum hepinize. *
devamını gör...

ferhan şensoy

26 şubat 1951 yılında samsun’un çarşamba ilçesinde doğan tiyatrocu, kitap yazarı, sinema sanatçısıdır. on parmağında on marifet olanlardan biridir azizim ferhan şensoy. harikulade bir insandır. annesi ilkokul öğretmeniymiş, babası da tüccarmış. sonra bir dönem çarşamba’nın belediye başkanlığını yapmış. standart bir hayatı varmış öyle çok alengiri değil.
aynı zamanda galatasaray lisesinde bir dönem okuduktan sonra çarşamba lisesinden mezun olmuş.

birçok tiyatro oyununda yer alan ferhan abi sonra fransa ve kanada’ya gidip orada tiyatro eğitimi almış ve çalışmalara katılmış. sonrasında ise kariyerinde tırmanış yaşamış elbette. yalnız hayatının ve başarısının belli bir kısmı bu, bundan ötesi de var fakat benim aklımda kalan bunlardır. ha bir de harika işleri var tabi onlardan da söz edeyim.
pardon, şans kapıyı kırınca, muhalif başkan, varsayalım ismail, son ders: aşk ve üniversite bunlar favorim olan ferhan şensoy’un yer aldığı projeleridir.

ferhan şensoy sadece tiyatrocu değildi bilindiği gibi, kitap da yazdı. hatta en sevdiğim kitabı hacı komünist. kitabın kapak fotoğrafı bile şahane arkadaş, içeriği de güzel. pek yorum yapmak istemiyorum lakin ferhan şensoy’u bilen bilir, kendisi solcuydu, ateistti, yani tam benlik bi adamdı. kendisine hayran değiliz boşuna. her neyse. derinlere dalmayayım en iyisi.

yani demem o ki; ferhan şensoy’un eleştirilecek hiçbir yanı yoktu, adam adeta ömrünü sanata adamış biriydi, öyle de işine aşıktı lan. ışıklar içinde uyusun, sevgi ve saygıyla. kalbimdesin abim, hiçbir zaman unutmayacağım seni…
devamını gör...

twisted sister

new york'ta kurulmuş bir amerikalı heavy metal grubudur. anti-kiss rock grubu denmiş lakin alakası yok be, bildiğin heavy metal yapıyor adamlar. hatta alice cooper’ın shock rock tarzını benimsemişler, new wave of british heavy metal’in isyankar ruhunu şahlandırmak adına birçok albümler yapmışlardır. grubun esin kaynağı birden fazla hangi birini sayalım??? yalnız grubu grup yapan isyankar oluşlarıdır ve şarkılarına bu durumu oldukça çok yansıtmaktadırlar.

amcalarımız on numara beş yıldız, on numara beş yıldız da albümler yapmışlardır. onlardan bazıları da şunlardır; a twisted christmas, big hits and nasty cuts, ruff cutts, ı wanna rock: the ultimate twisted sister collection, love ıs for suckers, under the blade… şöyle albümler yapıp yükselmemenin mümkünü var mı? bence yok. bu amcaların her albümü böyle isyankar işte, metal müziği dibine kadar yaşatırlar o derece…

ha farklı tarzları olması sebebiyle diğer heavy metal grupları gibi pek rağbet görmezler çünkü bir dönem glam grubu olarak anılmışlar, tarzları heavy metale uygun olmadığı görülmüş. bence saçma, her grubun kendine has tarzı olmalıdır çünkü gruplar özentilik yapıp başka gruplara benzemeye çalışırsa o zaman çöküş gerçekleşir, yaptıkları albümlerin bi anlamı olmaz kanımca. hatta grubun vokali dee snider bir röportajında glam metal yaptıklarını çürütmüş, kendilerinden için çekici değil de itici olduklarını söylemiş.

yalnız grubun dediğim vokalinin sesi hakikaten muhteşem, itici olduklarını belirtmesi hiç hoş olmamış çünkü bana göre öyle değiller. yerim. *

sevgi ve saygıyla…
devamını gör...

in flames

1990 yılında kurulan isveçli melodik death metal grubudur efendim. melodik death metal denilince ilk akla gelen gruplar arasında yer alır. benim gözümde dark tranquillity nasılsa in flames’te öyledir. şarkıları sardıkça sarar, dinledikçe dinleyesiniz gelir o derece mükemmel albümler yapmışlar zamanında. gruptan ayrılan olmuş sonra katılan olmuş lakin hiçbir şekilde metal müzik yapmaktan vazgeçmemişler.

her metal grubunun favorim olan albümü olduğu kadar in flames’in de var tabi nasıl es geçeyim? valla olmaz. *
her neyse favorim olan albümleri şunlardır; clayman, trigger, the jester race, sounds of a playground ve son olarak come clarity. bu albümleri dinleyip de beğenmeyen hiçbir metalciye rastlamadım ömrü hayatımda. son derece kaliteli, enstrüman kalitesi yüksek olan albümlerdir.

grubun eski vokali olan mikael stanne şu an dark tranquillity’nin vokalliğini yapıyor yine de in flames’e de zamanında çok katkısı olmuştur. hakkını yemek olmaz. grubun şu anki vokali olan anders friden’in attığı brutaller çok şahane azizim ya. öyle güzel söylüyor ki şarkıyı adeta içten ve de samimi. adam adeta king anasını satıyım. kendisi dark tranquillity’nin eski üyesidir. galiba iki grup arasında al gülüm ver gülüm olmuş. değiş tokuş misali. olsun, her halükarda şahaneler.

peter ıwers adında da bass gitaristleri var. hayvan gibi gitar çalıyor adam, adeta oynatıyor elinde. işinin üstadı kanımca. grubun bateristi olan jesper strömblad hem şarkı sözü yazarıdır hem solo gitaristidir ve de grubun kurucularındandır. on parmağında on marifet olanlardan. ayrıca saygı duyarım elbette. yoruldum ya daha da yazardım da iflahım kesildi. in flames unutulmaz, unutturulmaz. yaptırmayız yani ulan. * şaka şaka, dinleyin dinletin adamlar şahane şarkı yapmış zamanında.
devamını gör...

liv kristine espenaes

müthiş sesi olan besteci, söz yazarı ve de heavy metal tadında vokallik yapan güzel kadındır. kadın çok yetenekli azizim yani bu kadın bir de norveçli. norveç’in havasından mıdır suyundan mıdır bilmem ama norveç’ten çıkan kişilerin sesi güzel oluyor. zaten norveç benim gözümde metal müzik ülkesidir. güzelliğinin yanı sıra harika black metal grupları da barındırandır.

efendim bu ablamıza gelelim şimdi; kendisi müzik kariyerine gotik metal grubu theatre of tragedy'de vokalist olarak başlamış ardından senfonik metal grubu olan leaves' eyes'ın baş vokalliğini yapmıştır. yani on parmağında on marifet olanlardan. şu anda kız kardeşiyle bir alman grubunda şarkıcılık yapıyormuş yanılmıyorsam tabi. ablamız çokça da albüm çıkarmış zamanında, solo albümler bunlar bir de.

ben kendisini bunlardan ziyade cradle of filth’in nymphetamine şarkısından tanırım. orada dani filth ile düet yapmışlardı. sesine oradan hayranım işte. birçok grupta çalışmış olan bu ablamız çok kişiyle de düet yapmıştır yalnız benim aklıma gelen ilk etapta nymphetamine şarkısıdır tabii ki. misal bazı grupların öncülüğünü de yapmış. bunlardan bazıları epica ve within temptation gibi gibi. tarzı heavy metale daha çok yatkın tabi, gotik metale göre sesi biraz daha şeffaf. gotik metale yakıştıramıyorum sesini ben şahsen.

neyse bilgi bu kadar. şuraya kendisinin bi görselini bırakayım, güzel de bir kadın kanımca;
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

birkaç albüm de bırakayım madem; vervain, skintight, velvet darkness they fear, enter my religion
devamını gör...

black sabbath

1968 yılında aston’da tony ıommi, ozzy osbourne, geezer butler ve bill ward tarafından kurulan ingiliz heavy metal grubudur. heavy metal diyorum çünkü kendileri heavy metalin babasıdır. rock grubu olarak geçse de heavy metal üzerine kurulmuş olan gruptur. sanki moderatör bu başlığa tanım gireyim diye akışa getirmiş mübarek hayret ya. * efendim grubumuz tarihi eski ve oldukça da kaliteli bir gruptur çünkü grubun kurucularından olan ozzy osbourne cidden şahane bir adam. müzisyen, söz yazarı ve bestecidir ve black sabbath’a oldukça emek vermiş birisidir.

zamanında fırtınalar koparan bu grubun yok satan albümleri de olmuştur, hatta öyle ki bazı albümleri çıkar çıkmaz hemen tükenmiştir. işte metal müzik furyası 60’larda başlayıp 90’lara kadar büyük bir coşkuyla rağbet görmüştür, o dönemdeki insanlar da metal müziğe değer verip böylesine kaliteli grupların albümlerini alıp dinlemişlerdir. bu amcalarımızın bazı albümleri hakikaten şahane, onlardan bazıları şunlardır; paranoid, heaven and hell, black sabbath, master of reality, born again, headless cross, sabotage gibi gibi işte. bir sürü güzel albümleri var adamların hangi birini sayayım ya? bunlar aklıma gelen black sabbath albümleridir. sabahlar olmasın ayol tarzında be. *

bu amcalarımız ödüllüler bir de. misal en iyi metal performansı dalında iki grammy ödülü kazanmışlardır. aynı zamanda, mtv'nin en iyi metal grubu listesinde 1. sırada yer almış. yani black sabbath metal/rock dünyasının vazgeçilmez olan gruplarıdır. ben black metal yoğunlukla dinlerim yalan yok ama bu amcaları şarkı listemden de hiç eksik etmem. özellikle paranoid albümüne ait olan şarkılar hep listemdedir. yalnız dediğim gibi de, ozzy osbourne benim için çok farklı biri, black sabbath’ı black sabbath yapan bu adamdır gözümde.

sevgiler saygılar olsun kendilerine be…
devamını gör...

sabahattin ali

atsız fanlarının kötülediği ve 25 şubat 1907 yılında eğridere’de doğan yazar, şair, öğretmendir. bir zamanlar tercümanlık da yapmıştır. ilk şiir denemelerine balıkesir’de başlamış ve edebiyat öğretmeninin desteğiyle de bazı dergilerde şiirlerini yayımlamış. sabahattin ali gerçekten yetenekli yazarlarımızdan birisidir. türkiye’de kısa bir süre öğretmenlik yapsa da türk devleti tarafından almanya’ya dil eğitimi için gönderilmiş. türkiye’ye geldikten sonra da almanca öğretmenliği görevine başlasa da komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle tutuklanmış.

zaten türkiye’de böylesine kaliteli insanlar geçmişte mutlaka ya tutuklanır ya da öcü gösterilmek amacıyla da kötülenip dururlar. sonrasında atatürk hakkında yazdığı şiir nedeniyle de tekrar devlet kurumlarında görevlendirilmiş. sabahattin ali kendisine sosyalist gibi gösterilmesinden ötürü sıkılmıştır, bunun için esirler adlı oyununu kaleme almış.

hayatının son zamanlarını da sözde faşist milliyetçilerle tartışarak sürdürmüş. zaten nihal atsız ile çok kez kavga etmiş, ırkçılık turancılık davasının da bir parçası olmuş. keşke onlarla uğraşmasaydı, hayatını faşizme karşı çıkarak karartmasaydı zira şu anda bu durum halen devam ediyor pek bir değişiklik yok yani. sonrasında aziz nesin’le birlikte bir dergi çıkarmış, o dergide de siyasileri eleştirmesi yüzünden birçok dava ile uğraşmış ardından türkiye’yi terk etme kararı almış. terk etme sırasında da faşist biri tarafından öldürülmüş.

bu şahane insanın bir sürü kaliteli eserleri vardır. bunlardan bazıları şunlardır; kürk mantolu madonna, içimizdeki şeytan, melankoli, değirmen gibi gibi. bunlar favorim olan sabahattin ali eserleridir.

ister sevin kendisini ister sevmeyin ama türk edebiyatına iz bırakmış bir isimdir sabahattin ali. ışıklar içinde uyusun. sevgi ve saygıyla…
devamını gör...

pentagram

türkiye’nin gururu olan türk heavy metal grubudur be. zaman zaman thrash metalde yapmışlardır lakin şarkılarında buram buram heavy metal kokuyor resmen. öyle şahane albümleri, öyle şahane şarkıları var ki pentagram hayranlarını adeta coşturan cinsten. bu grup hakkında çok şey yazılır çizilir azizim, metal/rock kariyerleri boyunca birçok başarılı iş yapmışlardır. hangisinden bahsedelim ki? ben bazı albümlerinden bahsetmek istiyorum.

ilk pentagram albümü dinleyiciler tarafından speed metal olarak adlandırılmış çünkü albümün içindeki şarkılarda sertlik ve agresiflik mevcuttur. ardından trail blazer albümünü çıkarmışlar ve bu albümde thrash metal olarak adlandırılmış, bu albüme ait şarkılarda bir o kadar sert, fazlasıyla agresif ve de bol miktarda da isyan mevcuttur. pentagram sonra yumuşamaya karar vermiş ki anatolia albümüyle bunu dinleyiciye kanıtlamışlar adeta. kendi tarzlarını ortaya koymak istemişler açıkçası.

ardından, unspoken ve bir albümleriyle pentagram artık kendi tarzını oluşturmuş, daha geniş kitleye ismini duyurmuştur. aslında pentagram türkiye’de değil de avrupa’da ya da herhangi bir iskandinav ülkesinde kurulmuş olsaydı şu an iron maiden gibi, disturbed gibi ünlü bir grup olmuştu lakin türkiye’de rock ve metal müziğe değer verilmediği için de adamlar ancak bu kadar ellerinden geleni yapmışlar. yine de sağlam hayran kitlesi vardır ve pentagram’ın hiçbir konserini kaçırmazlar. bu başarılı abilerimiz yurt dışında da konser vermişler, orada da seslerini duyurmuşlar ve çok da sevilmişler. yalnız yurt dışında pentagram değil de mezarkabul ismini kullanmışlar.

gruptan zaman zaman ayrılanlar, katılanlar da olmuştur. misal ogün sanlısoy aslında bir pentagram üyesidir. halen grubun bazı etkinliklerine katılır lakin bağımsız şekilde albüm çıkarır. grubun mimarları olan hakan utangaç ve cenk ünnü hakikaten şahane adamlar, ortaya böyle harikulade bir grup çıkartmak cidden her yiğidin harcı değildir. sevgi ve saygıyla.

severek dinliyoruz efendim kendilerini, umarım rock ve metal dünyasından hiçbir zaman eksik olmazlar. *
devamını gör...
devamı...

megadeth

1984 yılında los angeles’ta kurulan amerikalı heavy metal grubudur. grubun kurucusu metallica’dan kovulan bir elemanmış, metallica’dan kovulunca bu grubu kurmaya karar vermiş. iyi de yapmış. efendim yine tarihi eski olan ve yaptıkları işten ziyadesiyle kendilerinden söz ettiren amcalarımız bunlar. metal müzik camiasına da çok katkıları olmuştur bu zamana kadar. bir sürü albüm yapıp, sayısız yerde konserler vermişlerdir.

amcalarımız kaliteli dedik dimi? evet. bu kaliteli amcalarımız bir dönem fırtınalar estiren albümler yapmışlardır. onlardan ben birkaç tanesini bırakayım madem; rust in peace, dystopia, super collider, risk, the system has failed, endgame, cryptic writings gibi gibi. her albümün kendine has tarzı ve güzelliği vardır. bir sürü megadeth albümü var ben sadece hoşuma gidenleri bıraktım buraya.

bu amcalarımızın yaptığı her şarkının konusu ölüm, savaş siyaset ve kişisel ilişkiler akabinde din gibi şeylerdir. yani şarkılarının türkçe çevirisini yapsanız dediğimi çok net anlayabilirsiniz. dave mustaine isimli vokalimizin sesi aşırı güzel ve sanki heavy metal yapmak için gelmiş dünyaya adeta. yeri ben de çok farklı ya, megadeth’i megadeth yapan bu adam işte. sesiyle de yıllardır metal müzik camiasında tuttu grubu. ayrı saygı hak ediyor bence.

neyse efendim uzun lafın kısası grup şahane, thrash metal tadında albüm yapsalar bile bence heavy metal onların vazgeçilmezidir. dinleyin, dinlettirin.
devamını gör...

morbid angel

1984 yılında tampa, florida'da kurulan death metal grubudur. death metal denildiği zaman akla gelen gruplardan birisidir aynı zamanda. şu anda pek kimse bilmiyor olabilir ama zamanında sağlam işler yapmışlardır, bir ara metal camiasının vazgeçilmez grupları arasında yer almıştır. bu zamana kadar başlığının açılmamasını da şiddetle kınıyorum efendim. böylesine güzel albümler yapan grubun başlığı açılmaz mı? çok ayıp hiç yakıştıramadım. *

grubun efsane albümleri vardır ve albümleri burada tanıtmaktan da onur duyarım. o albümlerden bazıları da şunlardır; covenant, domination, heretic, abominations of desolation, formulas fatal to the flesh, gateways to annihilation, ıllud divinum ınsanus, entangled in chaos… ulan şu albümlere bak be, yemin ediyorum çok kaliteli albümler dinlemek isteyene itina ile öneririm. o derece.

grubun bi gitaristi var, ismi trey azagthoth. bu gitarist tüm zamanların en iyi death metal gitaristi seçilmiş herifte aşırı derecede güzel bi yetenek var gitarı adeta eline alıp oynatabiliyor o derece ulan. altars of madness bu albümde tüm zamanların en iyi death metal albümü seçilmiş, varın bu adamların kalitesini siz düşünün. vallahi ben bayılarak dinliyorum kendilerini, siz de dinleyin, dinletin. metalcilere duyurulur efendim.

sevgi ve saygıyla…
devamını gör...

rotting christ

1987 yılında yunanistan’ın atina şehrinde kurulmuş olan black metal grubudur. black metal diyorum çünkü bazıları death metal diyor yaptıkları müziğe sinirim bozuluyor adeta. metal camiası içinde sevilen gruplardan aynı zamanda. şarkılarını yunan mitolojisinden baz alarak yaparlar. ayrıca kendileri türkiye aşığı. her sene muhakkak türkiye’ye gelip konser verip giderler öyle de kral insanlardır. geçmişte çok albüm yapmışlardır, metal müziğe oldukça emek vermişlerdir.

o şahane albümlerden bazıları şunlardır; the heretics, khronos, a dead poem, kata ton daimona eaytoy, rituals, theogonia gibi gibi. gruptan ayrılanlar oldu katılanlar oldu ama rotting christ hiçbir zaman grup olarak tam anlamıyla dağılmadı, müzik yapmaya devam ettiler halen de ediyorlar şu an. şarkılarında sertlik ön planda olur, ekstremden hiçbir zaman kopmadılar. black metalciler bazen yeri geldi eleştirdi yeri geldi gömdü. başlangıçta amaçları black metaldi sonra death metale kayınca hayranları da doğal olarak tepki verdi. şimdi de ağır ağır özüne dönmek üzere.

grubun vokali sakis tolis’in konser videolarında gördüğüm kadarıyla aşırı güzel sesi var. brutal atarken kendinden geçiyor, gitar solosu atma konusunda da oldukça usta biri. grubun gitaristi olan yorgos bokos’a ayrı hayranlığım vardır, gitarı tutuşu, çalışı her zaman beni kendimden geçirmiştir. canım sıkılınca bu yunan’ların konser videolarını açıp izlerim, eskileri yad ederim. eskiden cidden çok kaliteli işler yapmış adamlar nasıl izlemem, dinlemem? çok seviyorum bu amcaları, türkiye’ye gelirlerse ilk işim konserlerine gitmek olacak şüphesiz ki.

sevgiler saygılar olsun size güzel insanlar, canlı canlı dinlemek dileğiyle sizleri…
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim