tonbaliklipatlamismisir yazar profili

tonbaliklipatlamismisir kapak fotoğrafı
tonbaliklipatlamismisir profil fotoğrafı
rozet
karma: 2593 tanım: 406 başlık: 38 takipçi: 86

son tanımları


sokak köpeklerine tapanlar dini

dikkat bu girdi aşırı uzundur. okumadan önce besmele çekip bir iki yudum da su içiniz
ülkemizin kanı bozuk kesimi tarafından köpekleri savunan vicdanlı kimseler için kullanılan lakap.
şimdi çıkıp da "insan güvenliği daha önemli sen ne diyorsun hebele hübele" diyenler olacak, inanın hiç umrumda değilsiniz (bu denilen şeye elbette her insan gibi katılırım, ama bu sözleri bahane edip de şu ülkede ne pislikler yapıldı yazmaya elim kolum varmıyor).
bu tarz insanlara "kanı bozuk" kadar ağır bir ithamda neden bulunduğumu ve şu son günlerde yaşadığım bu ülkedeki iğrençliklere neden bu kadar nefret dolu olduğumu şuraya yazacağım artık. vallahi isteyen "ittapar" desin isteyen başka bir şey, değersiz sözleriniz o hayvanların çektiği eziyetten hiç de önemli değil benim için.
öncelikle sokakta köpek olmasını ben de savunmam. çünkü köpekler ne kadar kedilerin aksine (burada kedilere çamur attığımı sanmayın bazı entry'lerimi okumuş arkadaşlar ne çok sevdiğimi bilir) cüsselerine ve kuvvetlerine göre aslında çok çok uysal hayvanlar olsalar da (o kuvvet o ağırlık kedilerde veyahut başka bir hayvanda olsa inanın sokağa çıkamazdınız köpekler buna rağmen insan müsveddelerine senelerdir iyi dayanıyor) aç ve kışkırtılmış olduklarında son derece tehlikeli olabilmekteler. ayrıca öyle olmasalar bile köpeklerden korkan hiç azımsanmayacak bir kesim var. herneyse, bu yüzdendir ki benim de görüşüm köpeklerin sokakta olmaması, fakat adam gibi barınaklarda adam gibi insanlar tarafından doğru düzgün muamele görmeleri veya başından bu hayvanların kısırlaştırılıp çoğalmalarının önüne geçilmesidir.
fakat gel gelelim bizim aşağılık (aslında babasından girip en büyük dedesinden çıkmak isterdim bunların ama sözlük kuralları işte o yüzden böyle cici bir kelimeyle yetineceksiniz şimdilik) kesim tarafından bu hayvanların "uyutulması" uygun görülmüş.
şimdi "uyutmak ne ya?" diyenler hala varsa kibarca *ldüruyorlar. bu kadar yani. bunun da adını "uyutmak" koymuşlar. e çünkü bu beyefendilerin bu kadar hayvanı kısırlaştırmaya parası yokmuş (kimse de demiyor o vergiler nereye gidiyor diye) ama uyutmak için kullanılan ıvır zıvıra allah ne verdiyse... çünkü onlara göre kısırlaştırmak veterinerde yapılıyor ve zahmetli bir süreç, e bunla da hayvanın canı pahasına olsun kimse uğraşmaz. ama uyutmak sihirli değnek gibi! bir köpeğe iğne vuruyorsun, hop, uyuyor, hiç de uğraşmıyorsun veterinerle falan... hay ben sizin aklınızı s... seveyim.
bunu ilk duyduğumda kanım donmuştu. sonra sonra bu mağara adamlarıyla bir olunmayacağını anladığımda madem böyle olacak yapacak bir şey yok diye pes ettim ve vicdanımın sesini bastıramasam da milletle bu kavgaya girmeyi bıraktım.
sonra efendim insanlık sınırımı zorlayacak ikinci vaka yaşandı. bu köpeklerin bir çoğunu "uyutmak" dedikleri "avrupai" sistem yerine (insanın sorası geliyor senin neyin avrupai ki bu da avrupai olsun diye... ki avrupanın yediği her nane iyi olur diye bir kural mı var? herşeyden önce bunu isteyen insanlar sözde müslümanlar) çamaşır suyuyla zehirleyerek *ldürüyorlarmış. ben şimdi çıldırayım mı, yoksa susup içime mi kapanayım bilemedim. ama demek şu kansızlık sendromu bana da bulaşmış ki artık ben de pek ses çıkarmıyorum. niye? e çünkü "insan canı herşeyden önemli".
neyse efendim, baktık bu hayvanları yetmezmiş gibi bir de türlü eziyet ve işkenceyle barınaklara tıkıyorlar. yine sustuk. e neden? "çünkü herşey biz insanlar için, bu hayvanlar bizim canımızı tehdit ediyor"
neyse bu sözlerle hep susturulduk. ta ki bu gün karşıma sinirden odamdaki eşyaların neredeyse üçte birini oraya buraya fırlatıp şiddetli bir sinir krizi geçirmeme sebep olacak olayı görene kadar. tebrikler nur topu gibi bir sinir hastasıyım ben, "insanlar" sağolsun. gelin beni de barınağa tıkın.
şimdi bu çirkin, "insanca" olayı anlatmak istemiyorum. ama şöyle söyleyeyim "onlar vahşi hayvan, biz insanız" diyen mahlukatlar, en vahşi hayvanın bile anca yapabileceği kusursuz bir katliam, vahşet, canilik, artık ne derseniz deyin... öyle bir şey yapmışlar ki.
ama olur mu? herşey bizim için. bu hayvanlar zararlıymış, yok edilmesi gerekiyormuş, "masum insanlara" zarar veriyorlarmış.
şimdi şu son söylediğim kısım elbette çok kez olmuştur, bunu zaten reddetmiyorum. dediğimiz gibi köpekler vahşi olabilen canlılar. böyle vakalar oluyor, beni de zamanında köpekler kovaladı, hem de 8 tanesi birden evime kadar koşturmama sebep oldular. bunu da "sana saldırırsa görürsün" diyen organizmalar bilsin diye söylüyorum.
şimdi bu köpekler beni kovaladı, seni kovaladı, senin ilerideki çocuğunu çoluğunu soyunu sopunu ananı avradını kovaladılar diyelim. ve tebrikler, akplisi chplisi zengini fakiri otu oku birleşip ne güzel nefret ve kin dolu kışkırtılmalar yaptınız siz öyle! şu baştaki kısmı özellikle söylüyorum çünkü ben hiçbir olayda her kesimden insanın bu kadar birleşip bir şeyin üstüne gittiğini görmedim.
peki "herşey bizim için" ya, neden t*cizcilere, t*cavüzcülere, k*tillere bu kadar ses çıkmadı? senin benim çoluğumu çocuğumu bu köpeklerden daha fazla tehdit eden bu iğrenç insanlara bir kesim tepki gösterse öbürü sessiz, bir aile protesto etse öbürleri susgun. sokak köpeklerine karşı gösterilen nefretin dörtte biri asıl sorunlarımıza; ülkedeki can güvenliğinin ucuzluğuna, boğazımıza kadar çıkan zamlara, adalet ve eğitimin çürümüşlüğüne karşı ne zaman gösterildi? tamam, sokaktaki köpeğe de tepkili olun, bakın insan gibi tepkili olun, aşağılık bir mahlukat gibi değil... bu diğer saydıklarıma karşı da aynı derecede tepkili olun. ama bakıyorum, kuzu koyun gibi insanlar sırf bir tek ona güçleri yetiyor diye tüm nefretini köpeklere kusuyor, kan donduran şeyler yapmaktan, onun bunun sinirini bu hayvanlardan, tek suçu bu leş ülkede yaşamak olan bu köpeklerden çıkartmaktan bir gram çekinmiyorlar. hem de yaptıklarını iradeli bir şekilde yapan insanlar ceza almazken bu ülkede çocuk bilincine bile sahip olmayan hayvanlar cehennemi yaşıyor.
peki siz bizim gibi insanlara "ittapar" derken bizim size bu iğrençliklere ses çıkamadığınız için ne dememiz gerekir? "t*cavüzcütapar, k*tiltapar, zamtapar"??? hangisini beğendiniz, seçin alın!
e tabi ki zorunuza gitti, ne alaka dimi? "biz bu olanları mı savunuyoruz da bize böyle denilecek" diyorsunuz. benim gözümde bir şeyi savunmak ve ses çıkarmamak arasında inanın hiçbir fark yok. evlerinizde "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" zihniyetinde yerli dizi izlerken ve o elinizdeki abdullah gül zamanından kalma telefondan sosyal medya üzerinden "itlere itlaf" yazarken şu ülkede neler oluyor neler... birine sesiniz çıktı mı? çıkmadı. o zaman bize de ittapar dediğiniz zaman bundan alınmayacağımızı, aksine sizin aksinize azıcık vicdanımız kaldığı için gurur duyduğumuzu anlarsınız artık.
gördüğüm dehşet olay için de beddua etmekten asla çekinmeyerek aksine bence bu sevap duasıdır diyerek şunları temenni ediyorum, bu iğrençliği yapanlara diğer dünya diye bir şey varsa eğer, o katledilen hayvanlar da beterini yapsın da bu kansızlar yine dirilsin, yine yapsınlar da bunlar yine dirilsin ve bu döngü asla bitmesin... şimdi karşıma çıksa bu adiler vallahi billahi vururum (şaka yapıyorum ya ne vurması, human centipede filmindeki şeyi yapsam içim soğumaz, çaktırmayın).
devamını gör...

aras kargo

en rezalet firma.
kapıyı bile çalmadan bir telefonla "sizi adresinizde bulamadık, kargo şubemizden teslimatınızı alın" deme özelliğine sahipler.
ulan geldiğin yola yazık, insan şu kargoyu verme konusunda biraz ısrarcı olur be... yemin ediyorum bilinçli bir şekilde kendi kendilerini batırma çabası içinde oldukları sonucuna varacağım artık. ya da aslında kimse gelmiyor evinizin önüne, masraf olmasın diye uyduruktan arayıp "efendim telefonu açmadınız" diye mesaj yollayıp size aldırtıyorlar kargoyu... ikincisi daha mantıklı galiba.
edit: bu arada ptt'nin hakkının yenmesine izin vermem efenim. yemin ediyorum aras kargodan yine on kat iyi... ptt'ye yapılan sitem aras'a yapılmalıdır!
devamını gör...

normal sözlük erkeklerinin günlük makyaj rutinleri

rainbow, patrick bateman mısın kardeşim
devamını gör...

çernobil faciası

tam da bu günün tarihinde meydana gelmiş kaza. başlığı canlandırmak istememin sebebi ise ülkemize olan etkileri konusundaki görüşler. bu gün yine türkiye üzerindeki etkilerine baktığım zaman, çoğu yabancı kaynakta radyasyon dalgasının batı avrupa'ya doğru ilerlediği ve isveç'e kadar gittiği, fakat ukrayna neredeyse dibimizde olmasına rağmen ilginç bir şekilde türkiye'yi neredeyse hiç etkilemediği (hatta yunanistan'ı bile daha fazla etkilediği) yazıyor. bunu görünce şaşırmıştım çünkü karadeniz'de kanser oranlarının diğer bölgelere göre çok daha fazla olduğunu, bunun sebebinin ise bahsi geçen facia olduğunu pek çok kez duymuştum. hatta zamanında okullarda fındık falan dağıtılıp, dönemin sanayi bakanı cahit aral radyasyonlu çay daha lezzetlidir diye kamera önünde çay içmiş... sonrasında kanser olduğu söylenmiş, fakat asıl ölüm nedeni kalp yetmezliği imiş... her kafadan farklı ses çıkıyor açıkçası. ama şimdi yine şöyle kısa bir araştırma yapınca "nasıl yani doğru mu söylemişler bize" diyorum.
bu arada nükleer enerji doğru ellerde olduğu zaman gerekli bir enerji kaynağı olmakla beraber, aman sorumsuz halkların eline geçmemesi dileğiyle... diyeceğim de zaten geçeceği kadar geçmiş.
devamını gör...

korona aşısı olmak istemeyen insan

şu an hak verdiğim insandır. zamanında bu insanları "cahil" diye yargılıyorlardı. şimdi aşı olan kaç tanıdığım varsa teker teker kalp krizinden gidiyorlar, ben de sıramı bekliyorum... keşke zamanında ben de cahil olsaymışım diyorum.
edit: bu dediklerim alman aşısı için geçerli. alman yapar iyi yapar, çin olmayalım dedik, tam tersi çıktı...
devamını gör...

6 dakika boyunca bir kediyi dövüp serbest bırakılmak

bir canın kanı yerde kaldı. tüm dünyaya da rezil olduk, yabancılar yorumlarda "bu nasıl olabilir" diye sorarken, ben sadece "türkiye 'adaleti'" diye yanıt veriyorum. alışık değiller tabi böyle insanlık dışı bir karara. daha neler neler cezasız kaldı bu ülkede, bilseler herhalde üç gün ağızları açık dolaşırlar gariplerim. mahkemeye takım elbiseli gidiyor diye cezası indirilen mi dersin -neymiş adalete saygı gösterdiğinin belirtisiymiş... o adalet nerede biz neden göremiyoruz?- eşini öldürüp üç gün yatıp serbest kalan mı dersin... tecavüze uğramamak için kendini savunan ve kazayla karşıdakini öldüren kaç kadın senelerce hapiste çürüdü. onları tacize kalkışan pisliklerin çoğu ceza almadı. ama malum şahısa hakaret etseniz anında kodeste bulursunuz kendinizi. e çünkü bizim canımız patlıcan!
devamını gör...

ibrahim keloğlan davasının yeniden görülecek olması

hiçbir sonuç çıkmamış... bir de dalga geçilir gibi "bir daha suç işlerse ceza alacak" denilmiş. ne bekleniyor acaba, bu gün bir hayvanı katledenin yarın öbür gün bir insanı öldürüp anca o zaman ceza alması mı? o zaman mı akılları başlarına gelecekmiş? katil olduğu kanıtlanmış bir adamın dışarıda serbestçe dolaştığı bir ülkede yaşıyoruz. canlarımızın kıymeti ne? tüm dünya bu olayı konuşuyorken o canavara "yurt dışına çıkmayı yasaklayan" (biz burada sürünürken bile çıkamıyoruz o zalim bir zahmet çıkmasın) hakim, nasıl bir adalet duygusu ve nasıl bir kana sahiptir? gerçi ben de ne diyorum ki... bu ülkede kızının gözleri önünde annesini öldüren adam cezasız kaldı, bu gün yine şaşırmadık. sadece öfkeliyim. lanet olsun.
devamını gör...

güne bir erkek yalanı bırak

şaka mı yapıyorsun? çok tatlısın.
devamını gör...

normal sözlük yazarlarının ziyaret ettiği ülkeler

türkiye. bırak yabancı ülkeyi doğru düzgün kendi ülkemin şehirlerini gezemedim. ama yapacağım, buraya yazıyorum.
devamını gör...

şeytan olsaydınız yapacağınız şeyler

bazı insanları beni bile şaşırttıkları için tebrik etmek.
devamını gör...

mutlu olduktan sonra sırada ne var sorunsalı

yeniden mutsuz olmak için saçmalamak
devamını gör...

ibrahim keloğlan

görürsem yemin ediyorum hapse düşerim. o kadar öfkeliyim ki bu pisliğe karşı, nasıl bir canavar bunu yapar diyorum. olayın duyulmasının üstünden günler geçti fakat videoyu izlemediğim halde üstümden atamıyorum, olmuyor.
devamını gör...

cool lime

arkadaşlar cool lime tarifi veriyorum. annenizin siz hastayken yaptığı nane - limonun içine bir miktar buz katın. işte size cool lime. o kadar para vermeye fazla gerek yok ^_^
devamını gör...

zoretanin

doktor seboreik dermatit (saç egzaması) için yazdı... dudakları çok kuruyabilir demiş, bunu duyunca hemen sivilce problemi için ağır ilaçlar kullanan bir arkadaşıma fotoğrafını attım ve tahmin ettiğim gibi onun kullandığı ilaçmış. çok meşakkatli olduğunu ve ciltte, psikolojide ve iç organlarda pek çok yan etkisinin bulunduğunu söyledi. güneşli günlerde dikkat edilmezse deride kalıcı izler bırakabiliyormuş, cildi hassaslaştırıp kurutuyormuş ben de söyleyenlerin yalancısıyım. en çok da karaciğerin lafı geçti. teyzem de aynı şekilde felaket bir ilaç olduğunu söyledi... hadi iyi geleceğini bilsem yine güneş kremini ihmal etmeyip mecbur bol su içip (normalde günde 5 bardaktan fazla su içmem niyeyse midem bulanır) kullanırdım. fakat internette baya bir entry ve yorum okudum, neredeyse kimse egzamaya çare olduğunu yazmamış, herkes sivilce probleminden bahsetmiş. hatta bazıları ilacı kullanırken olmayan egzamalarının ortaya çıktığını söylemiş . ne yapsam cidden bilemedim, biri bana ışık tutsa çok iyi olacak.
bir de depresifliği artırıyormuş... benim gibi bir yürüyen melankoliye ne yapar bilmiyorum.
devamını gör...

gece motivasyonu

(bkz: there is no tomorrow)
devamını gör...

sözlükçülerin bu bayram biriktirdiği bayram harçlığı miktarı

en fazla 50 tl verilirdi bana, e zaten şimdi eşşek kadar oldun deyip hiç vermiyorlar.
devamını gör...

akrabasız bayram

her zaman yaşadığım şey. en fazla dedemler ve amcalarım olur, onun dışında fazla akraba gören kişiler değiliz. hepsi başka şehirlerde zaten.
devamını gör...

regular show

izlemekten asla bıkmayacağım belki de tek çizgi film. her bölümde insanın aklının ucundan bile geçmeyecek olaylar olur. "yahu bu adamlar bu tarz şeyleri nereden buluyor" derdim hep, hala da diyorum. o yıllar gerçekten güzeldi, sürekli dizi de o yıllardan kalan güzel şeylerden.
(bkz: party tonight)
devamını gör...

apollo creed

(bkz: ben 70 kilo rus boksörden dayak yemem)
devamını gör...

güzel hemcinsleri seyretmek

güzelden ziyade güzel giyinmiş olanları çok süzerim. kombini kafama kaydedip para bulursam yaparım diye. korkuyorum bir gün bir kıza bön bön bakarken azar işiteceğim diye, ya niye yanlış anlıyorsunuz ki altı üstü kombin çalıyoruz şurada :((((
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim