yazaryazar yazar profili

yazaryazar kapak fotoğrafı
yazaryazar profil fotoğrafı
rozet
karma: 1417 tanım: 546 başlık: 10 takipçi: 21

son tanımları


30 yaş üstü yazarlar uçurulsun kampanyası

spacex sponsor olacaksa neden olmasın.
devamını gör...

bir erkeğin giymemesi gereken şeyler

crop.
devamını gör...

saygı duymak zorunlu mudur sorunsalı

+saygı duymak zorunda mıyım?
-mümkünse
+zorunda mıyım?
-hayır canım değilsiniz
+ahaha parçanın adı cüneyt bey saygı duymak zorunda mıyım.
devamını gör...

chatgpt

işi biten çıksın kasıyor.
devamını gör...

insanla uğraşmak

insanla uğraşmak zorunda olan herkese sabır diliyorum.
devamını gör...

nerelisin diyen tip

secereyi ortaya dökecektir. dini inancını, karakterini her şeyi analiz edecek. kızların burç takıntısı olduğu gibi dayıların da memleket takıntısı var.
devamını gör...

hesabı erkek mi öder kadın mı öder sorunsalı

somut olaya göre değişir.
devamını gör...

çok fena cehaletin döndüğü düşünülen yerler

kahvehane.
devamını gör...

ek

türkçe sondan eklemeli bir dildir. türkçe'deki ekler yapım ekleri ve çekim ekleri olarak iki ayrılır. yapım ekleri kelimenin anlamını değiştirirken çekim eklerinin böyle bir işlevi yoktur. etkili kullanılan ekler sayesinde konuşmacı hem kelime israfından hem de zaman israfından kurtulur. bu nedenle ekleri doğru şekilde kullanmak önem arz eder.
devamını gör...

hayat gibi

acımasızsın, isyankarsın, vefasızsın riyakarsın
hem günahkar hem günahsızsın
hayat gibi.
devamını gör...

toygar ışıklı

büyük sanatkardır.
devamını gör...

kıvanç tatlıtuğ

büyük oyuncu oynadığı karakterlerden anlaşılır. ne kadar farklı karakteri oynayabiliyorsa o kadar ustadır. kıvanç'da da bu var. kesinlikle büyük oyuncudur. tıpkı türk sinemasının en iyi oyuncusu şener şen gibi.
devamını gör...

sigmund freud sözleri

"şimdi kitaplarımı yakıyorlar orta çağda olsa beni yakarlardı"
devamını gör...

defkhan

katliam üçteki feat'i mükemmel ötesi.
devamını gör...

küçümseme

nasıl ki spor yaptıktan sonra kas ağrısı kaçınılmazsa, insanlarla sosyalleşince de küçümsenmeye maruz kalmak bazen kaçınılmaz oluyor. herkes kendini ana karakter sanıyor malum. genellikle bu küçümsemenin arkasında kıskançlık yatıyor. kimisi boyunuzu kıskanır, kimisi maddi durumunuzu; kimisi karakterinizdeki iyiliği, samimiyeti, hatta dürüstlüğü… kıskanacak bir şey bulmakta ustadır bazı insanlar.

çünkü herkesin bir eksik tarafı, bir kusuru mutlaka vardır. ve ne gariptir ki, küçümsedikleri şeyler genellikle çok basit, sudan sebepler olur. artık bu tür tepkilere üzülmek yerine sevinir oldum. çünkü bu, karşımdaki kişiyle arama mesafe koymam için bana erken bir sinyal veriyor. kendi kendime “ne zavallı ruh hali” diyorum. belli ki sevgiyi, saygıyı yeterince tatmamış, görmemiş bir hayat sürmüş. üstelik yaş da fark etmiyor; bu duygular yediden yetmişe herkeste çıkabiliyor.

çoğu zaman işin kökeninde derin bir yetersizlik duygusu yatıyor. belki adını koyamıyorlar, ama içten içe yaşıyorlar bunu. ne güzel söylemiş peyami safa:
"yaşlanarak değil, yaşayarak tecrübe kazanılır; zaman insanları değil, armutları olgunlaştırır."
devamını gör...

çay seven adamdan zarar gelmemesi

bu mantıkla ülkede zararlı bir avuç kimse kalır.
devamını gör...

barış sinaner

kuzey güney hayali karakteri. ya bu arkadaş var ya tam sosyal zararsız görünüp her türlü pisliği yapacak bir tip. asıl bunlardan korkulmalı. önce rol yapar sonra gerçeği çıkar. her şey çok geç olur.
devamını gör...

uzun yazıların okunmaması

kitap okumayan kişi paragrafı hiç okumaz. ikinci cümleden sonrasına bile bakmaz.
devamını gör...

duygu

insan, doğası gereği duygusal bir varlıktır. hayatta kalmak için akla ihtiyaç duyar ama yönünü duygularla bulur. sevgi, korku, güven, utanç, arzu, öfke… tüm bu hisler yalnızca iç dünyamızı değil, davranışlarımızı, seçimlerimizi ve ilişkilerimizi de şekillendirir.

duygular, insan zihninde bilgiden çok daha hızlı işler. bunun sebebi, duyguların evrimsel olarak çok daha eski olmasıdır. beynin en ilkel katmanları—örneğin limbik sistem—duyguları yönetir. bu yapılar, mantıklı düşünme becerisinden çok önce oluşmuştur. atalarımızın ormanda bir çıtırtıyı tehdit mi yoksa zararsız bir ses mi olduğunu düşünmek için vakti yoktu; bedenin anında tepki vermesi gerekirdi. bu yüzden duygular, saniyeler içinde yargıya varır ve harekete geçirir.

bu hızlı yargılama sistemi bugün hâlâ çalışır. biriyle ilk tanıştığımızda "güvenilir" ya da "tehlikeli" gibi etiketleri birkaç saniyede yaparız. bu yargı her zaman doğru değildir ama etkilidir—çünkü beyin, önce hissetmek üzere programlanmıştır.

görüntü ve ses de bu duygusal sistemi doğrudan etkiler. renkler, yüz ifadeleri, tonlamalar… beynimiz bu uyaranları işlemek için evrimleşmiştir. yazı ise çok daha yenidir ve daha yavaş işler. bu yüzden bir videodaki ses titremesi ya da gözlerdeki yaş, okuyucunun satırlar arasında arayacağı duyguyu doğrudan verir.

üstelik duygular yalnızca zihinsel süreçler değildir; fizyolojik etkileri de güçlüdür. korku anında kalp atışı hızlanır, nefes değişir, adrenalin salgılanır. öfke kan basıncını yükseltir, beden savaşmaya hazırlanır. güven ve sevgi ise oksitosin salgısını artırır, kalbi yatıştırır. mutluluk, serotonin ve dopamin gibi “iyi hissettiren” kimyasalları devreye sokar ve bedene pozitif bir enerji verir.

kısacası, insanlar bilgiyle ikna olur ama duyguyla harekete geçer. çünkü duygu, zihni aydınlatan bir ışık değil; bedeni uyandıran bir alarm gibidir. hissetmek, düşünmekten daha hızlıdır. bu yüzden bazen üç kelimelik bir espri, sayfalarca yazıdan daha çok iz bırakır.
devamını gör...

eğitim

eğitim, bireyin bilgi, beceri, tutum ve değerlerini geliştirmek amacıyla planlı ve sistemli olarak gerçekleştirilen öğrenme sürecidir. her ne kadar hatırı sayılır bölümlerden mezun olanlar veya lüks arabaları sürenler başarılı ve eğitimli gibi görünse de gerçek eğitim bambaşkadır. çünkü eğitim sadece okulda alınan bir şey değildir; okulda geçirilen süre ve olaylar kişinin ailesinden, çevresinden öğrendiklerine göre çok daha sınırlıdır.

eğitim, sadece bilgi edinmek değil; onu uygulamaktır. empati kurabilmek, duygularını yönetebilmek ve kendini ifade etmek ve karşındakini dinleyebilmektir. sokrates'in dediği gibi 'eğitimin pahalı olduğunu düşünüyorsanız, cehaletin bedelini hesaplayın.' - ayrıca, celal şengör'ün de dediği gibi "bir kişiyi gerçekten eğitmek istiyorsanız, işe önce büyükanne ve büyükbabalarından başlamalısınız." neticede eğitim, köklerden beslenen bir süreçtir.

günümüz insanı, ne yazık ki çıkarcı, menfaat peşinde koşan, kendini ana karakter sanan, korktuğuna saygı duyan, düşünemeyen varlıklardır.

sonuç olarak gerçek eğitim, zannedildiği gibi sadece okuma yazma veya okulda edinilen bilgilerden ibaret değildir; hayat boyu süren bilinçli bir süreçtir.
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim