zeneon yazar profili

galiba hiç konuşmamak.susma ve dinlemek

birileri çıkmış sınırlar çizmiş. buralar bizim şuralar sizin demiş. biz şuyuz siz şusunuz. bizim bizden başka dostumuz yok demiş. öteki de demiş. miş miş.. bir kitap önereyim. guido barbujani'nin ırkların icadı kitabı.. birde link vereyim ergi deniz hocanın.buradan

neyi bilmek istiyorsun ki.. bence felsefe eğitimi ortaokulda başlamalı

seni paramparça etmeden bırakmaz. kendini hep eksik ve yetersiz hissedersin. bir gün değişti sanırsın. değişmezler. sadece ipini nefes alacağın kadar gevşetirler. erkek narsist ise ;ki bizim erkekler default mod olarak zaten narsist yetiştiriliyor. ya bu konu bi dünya

patronun oğlunu dövmüştüm. kasadan para aşırıp çırak çocuğu suçlamıştı. kasadan para aşırdığını biliyordum. babası haftada bir uğrardı. bir gün geldim çırak yok. çıktı dedi. üstünde durmadım. bir kaç hafta sonra çocuğu
ulus meydanda gördüm. laflarken anlattı. çocuğun babasını da aramış. adam sağlam dövmüş çocuğu hırsız diye.
elim ayağım tutmadı. ankara mamaklıyız ya. babasını aradım çocuğun,bi güzel anlattım mevzuyu. dükkana nasıl girdim adamı kaldırıp duvara ... neyse işte böyle...

tek bir türü yok bu aşkın. zamanla da oluyorsun. şıp diye de oluyorsun. tecrübe

aynı kıza iki kanka aşık olmuştuk .cem di arkadaşımın adı. kız ise burçin. kızı ilkokuldan sonra üç beş kez daha gördüm. cem se komşumuzdu. cem o kızı unutamadı.sonra astsubay oldu . geldi onu anlattı gitti onu anlattı .platonik. yıllar sonra duydum evlenmemiş cem. emekli olmuş taksi şoförlüğü yapıyormuş. bak bu başlık sayesine aklıma geldi. yanlış bilgi almadımsa cem in durağı yakın bir yerde . bi uğrayayım yanına. bakalım neden bahsedecek.

gece deyince dileyeceksem blues dinlerim. önerimse eric clapton ama wonderfull tonight değil layla

gençlik yıllarımda izlemiştim. dönemin siyasi atmosferine de uygundu. şu an yayınlansa bence bu günün atmosferini de karşılar

hücre duvarlarının glikoz ve fruktozun yanma sırasında çıkan artıklarla kalınlaşması. hücre duvarından şeker elini kolunu sallayarak tek başına geçmiyor.onu hücre içine insülin sokuyor. örneğin kanda 10 tane şeker var. hücre diyor yakıt azaldı (acıktık) hemen 10 tane insülin salgılanıyor şekeri koluna takıp içeri giriyor. hücre duvarı kalın olunca ne oluyor.10 tane insülin gidip zar zor 5 tane şekeri içeri sokuyor. ama hücre halen eneri eksikliği çekiyor. beyin diyor demek ki insülin az bı 10 daha gönderiyor devamlı.. mevzu bu. burda hücre duvarı kalınlaşmasın diyorsak. fruktoz dan uzak durmak lazım. onun yanma sonucunda oluşan artığı çok çok fazla

çorum yöresinde gövermek derler. yani salı vermek anlamında. zaten corumca sözlük yapılsa ayrı bir yerde olur.

çorbalar içinde en sevdiğim diş tarhana çorbası. normal turuncu tarhana değil. süzme yoğurttan yapılan güneşte kurutulan bir tür. köylerde damlarda kurutulurdu eskiden. olsada içsek şimdi

kime sorsam en sağlamı bu dolgu diyor . lakin aynadan bakınca biraz çirkin görünüyor. yeni dolgular bana bir yıl dayanmıyor.