1950'lerin taktiğiyle kız tavlamak

içinde yüksek müzikle bi yerden arak araba, spor kıyafetler, klark bakışlar, jöleli fönlü saçlar, hayatı umursamaz salvolar,
kot pantolon, peder bank dan çarpılan yahut haftalıktan biriktirme harçlıkla hafif kızları düşürme taktiğidir.
bu model güncellenerek insta ya şekil profil foto koyup kızlara arkadaşlık isteği atma eklenmiştir.
ne diyim bu devirde hala bu yeme gelen kız da buna layık demektir.

"ya canım savaşta bölüğümün mvp'si hep bendim niye inanmıyorsun? bak normandiya'da 200 kişiyi tek başıma nasıl yendiğimi anlatmış mıydım..."

pastaneye götürüp dondurma yemek.
şişli'den sarıyer'e yürüyüp bir parkta oturduğun 2 saat sonra beni merak ederler diye geri dönen bir flört.

spor fayton un önünde çizilmiş tablosunu ınstagram a koymak ?

içinde yüksek müzikle... aslında burada bıraktım.

50'ler?

şu başlığı silin ya. ayıp yani. bu kadar cahil ve salak olunmaz.

kiza telgraf yollamaktir. evet.

her gece gazinoya, hayran olunan kadın/ erkek sanatçıyı, dinlemeye gitmek , sahne önündeki masayı rezerve ettirmek ve kulislere çiçekler- hediyeler göndermek.

ben hep aynı taktiği kullanıyorum. kızı içine alacak kadar büyük bir tava, biraz zeytinyağı (1950'lerde ayçiçek yağı nadir bulunurdu), tavaya uygun bir maltız, tahta bir spatula ve tabi tavlanacak kız.
ama kıza yazık.

şimdi zaman kavramınız biraz karışmış.
sanırım 70lerle 50leri karıştırmışsınız.
1950'lerde türkiye'de sadece 35.000 araç vardı.
onların da çoğu resmi araç, taksi ve üst düzey zenginlerdeymiş.
gazino olayı da benzer.
örneğin maksim gazinosu bile 1961'de tekrar açılmış.

onun dışında güzel başlık.
zaten klark çekmek-kesmek zamansız bir kavram.
yapmıyorum diyen yalan söylüyordur*

yaz aylarında caddede (bağdat) çatalçeşme erenköy arası sorti yapmak.

james bond taktikleridir.