1.
biraz ironik mi olmuş acaba dedirten şeydir.
kasımda olacağını biliyordum da, demin baktım 5 kasım imiş.
(bkz: hatırla 5 kasım gününü hatırla), (bkz: v for vendetta)
bana göre abd de bizden farklı değil; yani önlerine sürekli "kötü vs kötü" seçenekleri geliyor. daha az kötüyü seçmeye çalışıyorlar.
şöyle bir the dude gibi biri yönetse aslında dünyayı... (bkz: the big lebowski)
#2771732
guy fawkes gecesidir. tureng'e göre ingiliz tarihinin en büyük komplosunun anıldığı tarihtir. barut komplosunun ortaya çıkarılıp engellenmesinin kutlandığı günmüş.
iki kurgusal yapıtta 5 kasım tarihi önemli.
v for vendetta'daki, "remember, remember the 5th of november" repliği iyi bilinir. bu tahminimce guy fawkes gecesi'nden alınmıştır.
back to the future'da, 5 kasım 1955'te doc brown tuvalette/banyoda saat asarken kayıp kafasını vuruyor ve flux capacitor (akı kapasitörü) vizyonu zihninde beliriyor. yani zaman yolculuğunu mümkün kılan ve sonradan yapmayı başarabileceği icadı. bunun hemen çizimini yapıyor sonrasında. ayrıca zaman makinesinde/aracında da bu tarih girili olduğu için (doktor giriyordu) marty, 1985 senesinden 5 kasım 1955'in hill valley'ine geliyor.
kasımda olacağını biliyordum da, demin baktım 5 kasım imiş.
(bkz: hatırla 5 kasım gününü hatırla), (bkz: v for vendetta)
bana göre abd de bizden farklı değil; yani önlerine sürekli "kötü vs kötü" seçenekleri geliyor. daha az kötüyü seçmeye çalışıyorlar.
şöyle bir the dude gibi biri yönetse aslında dünyayı... (bkz: the big lebowski)
#2771732
guy fawkes gecesidir. tureng'e göre ingiliz tarihinin en büyük komplosunun anıldığı tarihtir. barut komplosunun ortaya çıkarılıp engellenmesinin kutlandığı günmüş.
iki kurgusal yapıtta 5 kasım tarihi önemli.
v for vendetta'daki, "remember, remember the 5th of november" repliği iyi bilinir. bu tahminimce guy fawkes gecesi'nden alınmıştır.
back to the future'da, 5 kasım 1955'te doc brown tuvalette/banyoda saat asarken kayıp kafasını vuruyor ve flux capacitor (akı kapasitörü) vizyonu zihninde beliriyor. yani zaman yolculuğunu mümkün kılan ve sonradan yapmayı başarabileceği icadı. bunun hemen çizimini yapıyor sonrasında. ayrıca zaman makinesinde/aracında da bu tarih girili olduğu için (doktor giriyordu) marty, 1985 senesinden 5 kasım 1955'in hill valley'ine geliyor.
devamını gör...
2.
trump kazanmazsa amerikalı görmek istemiyorum.
devamını gör...
3.
normal 1 denk gelis. her seyi romantiklestirip yobazlasmayin.
devamını gör...
4.
365 günden bir tanesine denk gelecekti. benim de doğum günüm oluyor, seçilen başkanı tanrıdan bir hediye olarak mı görmeliyim yani?
devamını gör...
5.
sonunda gelen gündür.
ben trump'ı, 2016'da mıydı... o başkan seçildiği dönemden öncesinde hiç duymamıştım bile. yani seçilmeden kısa süre öncesinde ilk kez tanıdım kendisini. bunda abd kültürüyle pek ilgilenmemem asıl etken. yoksa adamın istanbul'da trump tower'ları bile varmış. ve... abd'liler kendisini herkes önceden tanıyordur diye düşünüyorlar. hayır, yankee. go home. hepimiz sizin kültürünüze hayran değiliz. ben sadece "entertainment" bazlı ürünlerinizle ilgileniyorum. hatta abd, terör ve açlık gibi ciddi yaşamsal sorunları olan ülkelerden sonra en son yaşamak isteyeceğim ülkedir. bir de zaten abd kültürünü bir şekilde özümsedim zaten. yani ister istemez amerikan kültürü bombardımanına uğradık, çocukluğumuzdan beri.
neyse... bu seçim sonuçlarının tüm dünya için çok önemli olduğunu düşünüyorum. kimisi diyor, bir şey fark etmez. etmeyebilir. ama edebilir de... trump, inanılmaz bir ego. ki yeniden başkan seçilirse bu sefer müthiş bir hırsla çok daha anormal şeylere de girişebilir. kendisi geçenki seçimde biden'a kaybetmeseydi, bence şu anda rusya ve ukrayna savaşmıyor olabilirdi. ama 3. dünya savaşı da çıkabilirdi. öyle bir kişi kendisi. kamala harris seçilirse... yani sürpriz bir şeyler olmaz, en azından. kendisinin mizacı belli. abd tabii ki gene tüm dünyayı dehşete düşüren şeyler yapabilir harris ile de. ancak, harris burada sadece bir "frontwoman" olur. yani bir "mastermind" olmaz.
trump gibi egoya sahip insanları her zaman tehlikeli bulurum. tüm dünyaya barışı da getirebilirler, dellenirlerse dünyayı ateşe de verebilirler. her durumda da haklıdırlar. yanmaz yapışmaz teflon tava gibidirler. zaten trump'ın bir lakabı da "teflon don" idi. insanlar genelde bu teflon benzetmesini olumlu bir mahiyette yapıyorlar. ben ise olumsuz değerlendiririm bunu. hep haklıdırlar bunlar. üzerlerine hiçbir şey yapışmaz.
hayırlısı olsun. anlatmaya çalıştığım gibi, trump yeniden başa geçerse korktuklarımın hiçbiri olmayabilir de. hatta belki de adam dünyayı güzelleştirir. ama ben bu riski almazdım. kamala harris ile, alıştığınız öğünlerden yersiniz. trump ile ise, dünyanın en güzel yemeklerini yerken, bir gün zehirlenebilirsiniz de.
ben trump'ı, 2016'da mıydı... o başkan seçildiği dönemden öncesinde hiç duymamıştım bile. yani seçilmeden kısa süre öncesinde ilk kez tanıdım kendisini. bunda abd kültürüyle pek ilgilenmemem asıl etken. yoksa adamın istanbul'da trump tower'ları bile varmış. ve... abd'liler kendisini herkes önceden tanıyordur diye düşünüyorlar. hayır, yankee. go home. hepimiz sizin kültürünüze hayran değiliz. ben sadece "entertainment" bazlı ürünlerinizle ilgileniyorum. hatta abd, terör ve açlık gibi ciddi yaşamsal sorunları olan ülkelerden sonra en son yaşamak isteyeceğim ülkedir. bir de zaten abd kültürünü bir şekilde özümsedim zaten. yani ister istemez amerikan kültürü bombardımanına uğradık, çocukluğumuzdan beri.
neyse... bu seçim sonuçlarının tüm dünya için çok önemli olduğunu düşünüyorum. kimisi diyor, bir şey fark etmez. etmeyebilir. ama edebilir de... trump, inanılmaz bir ego. ki yeniden başkan seçilirse bu sefer müthiş bir hırsla çok daha anormal şeylere de girişebilir. kendisi geçenki seçimde biden'a kaybetmeseydi, bence şu anda rusya ve ukrayna savaşmıyor olabilirdi. ama 3. dünya savaşı da çıkabilirdi. öyle bir kişi kendisi. kamala harris seçilirse... yani sürpriz bir şeyler olmaz, en azından. kendisinin mizacı belli. abd tabii ki gene tüm dünyayı dehşete düşüren şeyler yapabilir harris ile de. ancak, harris burada sadece bir "frontwoman" olur. yani bir "mastermind" olmaz.
trump gibi egoya sahip insanları her zaman tehlikeli bulurum. tüm dünyaya barışı da getirebilirler, dellenirlerse dünyayı ateşe de verebilirler. her durumda da haklıdırlar. yanmaz yapışmaz teflon tava gibidirler. zaten trump'ın bir lakabı da "teflon don" idi. insanlar genelde bu teflon benzetmesini olumlu bir mahiyette yapıyorlar. ben ise olumsuz değerlendiririm bunu. hep haklıdırlar bunlar. üzerlerine hiçbir şey yapışmaz.
hayırlısı olsun. anlatmaya çalıştığım gibi, trump yeniden başa geçerse korktuklarımın hiçbiri olmayabilir de. hatta belki de adam dünyayı güzelleştirir. ama ben bu riski almazdım. kamala harris ile, alıştığınız öğünlerden yersiniz. trump ile ise, dünyanın en güzel yemeklerini yerken, bir gün zehirlenebilirsiniz de.
devamını gör...