6 kasım 2007 liverpool beşiktaş maçı

liverpool'un 8-0 kazanarak tarihe geçmesine vesile olduğu maç. sözlüklerin olmazsa olmazı. kimseye kalmadan bir beşiktaşlı olarak tanımını yapmak istedim. *

maç istatistikleri

markete gidip gelene kadar skor +4 olmuştu. liverpool'un hızına hayran kalmıştım. keyifliydi.

sadece bizim takımın başına gelebilecek bir felaketti zaten. ne kadar hayal kırıklığı hüzün burukluk varsa bize versinler problem değil alışığız.

ertesi sabah okulu asmama vesile olan maç.

adamlar atak yapmaya utanıyordu artık. topukla bile gol atmışlardı.
sırtıyla gol atmak nedir lan. adamlar arkasını dönüp sırtıyla bile gol atmış.

maç 4-0 iken, bu maç 8-0 biter dediğim maç olmuştur.

bu maç o sene şampiyonlar liginde liverpool'la beşiktaş'ın oynadığı 2. maçtı. ilk maçı 2-1 beşiktaş kazanmıştı. eğer beşiktaş o gün tribünlerdeki şovuyla dünyanın gözü önünde liverpool'u ve liverpool tribününü bu kadar aciz bir duruma düşürmeseydi, kanaatimce 2. maç tarihe geçmeyecekti.

o maç oynandığı gün ben lisede yatılı okuyordum. maçları dinlenme salonu denen ufak bir odada seyrediyorduk. o günlerin fanatik beşiktaşlısı olarak ben de salondaki yerimi almıştım. salon o kadar kalabalıktı ki, iri cüsseme rağmen tvye cepheden bakan 2 tekli koltuğun arasına sığıştım ve maçı seyretmeye başladım. goller gelmeye başladı. inanın bana, o sığıştığım dar yer her golde o kadar derinleşti ki, koltukların arasından tırmanıp çıkamayacağımı düşündüğüm bir yerde boğuluyordum. maç bitti. kayıtsız bir şekilde ekrana bakarak belki 2 3 saat orada kalmışımdır. oda boşalıyor, arkadaşlarım beni çağırıyor, tv kapanıyor, ışıklar sönüyor, ben hala o iki koltuğun arasında oturuyorum.o güne dair hatırladığım tek şey bu. bir de rafa benitez'in durum 6-0 iken oyuna ekstra hücumcu alıp, kıpkırmızı bir suratla agresif bir şekide takıma ileri çıkın minvalinde vücut hareketleri yaptığı sahne. o gün bir beşiktaşlı için böyle bir travmaydı.

yıllar yıllar sonra maçın kadrosuna baktığımda "ki o maçtan dolayı o seneye dair hiçbir şey hatırlamıyorum" şampiyonlar ligine giden bir takımın öylesine zayıf bir kadroyla oraya gidebilmesine çok şaşırmıştım. o kadroyla 8-0lık maça rağmen gruptan çıkmayı son anda kaçırdığımızı görünce daha da şaşırmıştım. ama maçı izlediğimde ve bütün şutları 6 pasa tokatlayan hakan arıkan'ı görünce nasıl 10-0 olmamış demiştim.

ama size bir şey söyleyeyim mi; yeni statın olanca yozlaştırıcı etkisine rağmen beşiktaş taraftarının kaybetmediği ilginç bir özelliği var. eğreti durduğu ana kadar kahramanca olan bir özellik bu; "sevinmek için sevmedik" kültünün arabesk sahiplenme özelliği. iyi günde herkes sever, kötü günde biz daha fazla severiz düsturu. feyyaz uçar bir röportajında bunu "5-6 maç seri yakalayıp maçlarımızı kazanırken inönü stadı'nda tribünün yarısı boş kalırdı. ama kaybettiğimiz bir maçın ardından tribünler tıklım tıklım dolu olurdu" diye anlatmış... işte o maç da beşiktaşlı için öyle bir maçtı. şahsen ben maçtan sonraki gün okuldan önce yapılan sıra töreni rutinine formamı giyip gitmiştim, "insan az utanır" diyenlere, biz sizin gibi miyiz" diyerek gezmiştim bütün gün. sokağa çıktığımda da "bakın bunu hatırlıyorum" hiç görmediğim kadar beşiktaş formalı insan görmüştüm. işte o 8-0lık maçın böyle de bir tarafı daha vardı.

şampiyonlar ligi tarihinde alınmış en farklı skor olarak kayıtlardaki yerini alan maçtır.

futbol maçı değil bildiğin imza gecmedir.

o zaman ben koyu bir beşiktaşlıyım, evimizde de haliyle 2-1 yenmişiz onun heyecanı ile bu maçtan da iyi bir sonuç bekliyoruz beşiktaşlılar olarak.

neyse işte 6 kasım 2007'de ben daha 10 yaşındayım. ilkokul 3 ya da 4'teyimdir işte. ama beşiktaş fanatikliğim efsane. formalar, spor gazetelerinden aldığım takımlara özel fikstürler falan. hatta zamanında holosko'nun beşiktaşa transfer olduğu anın gazete sayfasını saklıyordum, şimdi muhtemelen kayboldu gitti evde, neyse. fanatikliğimi ve sevgimi anlayın diye anlatıyorum.

ama o maç ne bileyim, hani youtube'da maç özetini izlerken diğer golü görmek için hemen ilerletirsiniz ya. bunda o kadar çok gol var ki malum, ilerletince arada bir gol kaçırmış oluyorsunuz. o derece çok ve sürekli gol yenilen bir maçtı. yanılmıyorsam son gollerin biri hatta orta sahanın biraz ilerisinden mi neydi. yani tamam yine yenil de 8 de yeme ya. gerçekten bu durumu bazen diğer takım taraftarı komik buluyor ama, bu bir avrupa maçı yani. fenerbahçe de gidip o kadar yese üzücü, galatasaray da yese üzücü. tamam gülünür eğlenir biraz ama her sene de geyiği yapılması bence hoş değil. olmuş, bitmiş bir maç, evet olmasa iyiydi ama ne yazık ki oldu. bitmeyen bir gece, bitmeyen bir maç gibi bir şeydi.

beşiktaş evinde 2-1 yenmese de berabere kalsa skor böyle fazla olur muydu bilmiyorum ama, liverpool o maç iyi bilenmişti işte. ya da beşiktaş çok kötüydü. ama netice olarak 8-0'lık bir mağlubiyet oldu işte.