7 ekim 2023 israil ve filistin'in savaşa girmesi

ve dünyanın geri kalanı; batı ve müslüman ülkeler dahil.



bu daha çok bir soykırım gibi ama soran olursa savaş dersiniz.

savaş derken?

savaş eşit güçler arasında eşit teçhizat ile olur bu savaş falan değil dümdüz gazzenin işgal edilip "ıslah" edilmesi.

hamas a bunun için teşekkür borçlu israil zira o aptalca saldırıyı yapmasaydi şu an böyle meşru bir sebebi yoktu.

eeee herkes yaptığı seçimin bedelini öder yalnız güçlü olanlar bedel ödemez çünkü güçlü olan sucsuzdur.

ben insanlıktan falan geçtim benim ülkeme kimin daha fazla hayri var ona bakarım.

ben olsam bunu bir savaş olarak tanımlamazdım

bu başlık altına yazılan yazıların bazılarını okurken yüzümü ekşitmekle kalmayıp nasıl bir dünyada değil de nasıl insanlarla aynı havayı solduğuma baktım. israilin arkasında duran insanların nasıl vicdanlarını kaybettiklerini düşündüm. insanız, evet arkadaşlar insanız sözde insanız, insansınız. evet ben bedenleri sağlam ama kafaları bozuk insanlar görüyorum. kalpleri taştan yapılmış kirli düşünceli insanlar görüyorum. görmekle kalmayıp onlarla aynı atmosferi paylaşıyorum. eğer bu durum karşısında yüreğiniz o çocukların feryadına karşı sızlamamışsa demek ki insan değilsiniz. insan duyguları olan bir varlık. duygusuz insanlara karşı bu durum karşısında o çocukları görünce sarsıldıysam bu benim insanlığımdır. #savaşa ve israile hayır#

olmayan savaştır.
(bkz: hamas - israil çatışması)

siz israil'i kınayıp durun, hocam ne yapmanız gerektiğini söylemiş:

israilli haaretz gazetesi polis kaynaklarına dayandırdığı haberde 7 ekim günü festival alanına gerçekleşen hamas'ın paramotorlu saldırısında sivillere ateş açanın hamas militanları değil israil helikopterleri olduğunu yazmış.

bu iddiayı 2 hafta önce falan bölgeden kurtulan bir kadın da dile getirmişti ama pek kaale alınmamıştı.

şimdi anlıyoruz ki tüm bunlar gazze şeridinin ilhaki için netanyahu tarafından oluşturulmuş komplodan ibaret.

hamas sucsuzdur demiyorum. yazdıklarımdan bunu anlayacak yüksek iq'lu yazarlar çıkacak onu da belirteyim.

7 ekim 2023'teki hamas'ın soykırım girişimi ile başlayan süreç sadece on binlerce insanın ölümüne yol açan bir savaşı başlatmadı. bu savaşın bir de psikolojik boyutu var. doğrudan taraf olmayanların da dolaylı olarak dahil olduğu bir savaş bu. hamas ve hizbullah'ı vekil olarak kullanan iran, rusya, katar ve çin bu yola her zaman başvuruyor zaten medya ve sosyal medya yoluyla.

bir taraf sürekli bebek ve çocuk ölümlerinden bahsediyor; öldürülen, yaralanan, aç bırakıldığını iddia ettiği çocuk ve bebeklerin görsel materyallerini paylaşarak kendisine destek arıyor ama bu şekilde davasına kötülük yaptığının farkında değil. bebek ve çocuk ölümleri, hayatta kalan bebek ve çocukların ise kötü durumlarından bahsetmek diğerlerini de kötü duruma sokar, umutsuzluğu yayar. belki de böyle davranmaları isteniyordur ve bu şekile gelmeleri için manipüle ediliyorlardır. (müslümanları manipüle etmek her zaman kolaydır, yeter ki isteyin)

diğer taraftan bakarsak mesela... aynı tarihte saldırıya uğrayan nir am kibbutz'unda, o tarihte hamile olan kadınların doğurdukları bebekleriyle verdikleri poz var. görsel mayıs ayından:


o tarihte nir am'da bulunan, saldırıdan kurtulduğu esnada hamile olan her kadının sonrasında dünyaya getirdiği bebekleriyle verdikleri bu güzel poz, sadece israel toplumuna umut vermek için paylaşılmıyor. düşmanın savunma mekanizmalarını da kırmayı veya tahrip etmeyi amaçlıyor.

ayrıca bebek isa ile annesini hatırlatıyor yahudi-hristiyan kültürüne sahip olan insanlara. mesela:

bu tarihte öldürülen shani louk'un cansız bedenini kamyonet kasasında dolaştıran ve aynı zamanda o da dahil çok sayıda insanı katleden şu gazzeli hayvanların tamamı öldürüldü.

gazze'de soykırım olduğu iftirasını atanların esas derdi çocuklar ve kadınlar değil, destekledikleri teröristlerin imha edilmesi. onlarla aynı zihniyete sahipler ve sıranın bir gün kendilerine gelme ihtimalinden korkuyorlar.