7 haziran 2025 mhp dem bayramlaşması
başlık "gaunter o dimm" tarafından 07.06.2025 09:39 tarihinde açılmıştır.
1.
yine “sayın öcalan” söylemlerinin havada uçuştuğu, iki yüzlü şeref yoksunlarının halktan utanmadan allahtan korkmadan görüntüler verdiği yüzyılın rezaleti. terör örgütü tarafından şehit olanların, gazi olanların, evlatlarını kaybeden annelerin babaların, kardeşlerin, karıların ve kundaktaki çocukların ahı üzerinizde olsun. buna çanak tutan, destekleyen, terör örgütüyle masaya oturup bu ülkenin geleceğinden tavizler veren tüm vatan hainlerinin iki yakası bir araya gelmesin. bizim çocuklarımıza yaptıkları kötülükler kendi çocuklarından çıksın. emellerinize ulaşamadan mümkünse geberip giderek, geberip gitmezseniz de o koltuklardan indirilerek gitmeniz nasip olur inşallah.
devamını gör...
2.
dem parti eşeğin dübürüne su kaçırdı. mhp gibi bir terörist partiyle el sıkışmak da ne. yediğiniz pohları midem kaldırmıyor. bir de üstüne, eleştirenleri "bedel ödeme" pornografinizle susturmaya çalışıyorsunuz. pes.
devamını gör...
3.
siyonist yamağıı terörist apo piçi çatısı altında olan ritüel.
yazıklar olsun " beni apo ile tanı" diyen kürd'e. yazıklar olsun kürt kardeşini apo ile tanıyan, türk'e.
yazıklar olsun " beni apo ile tanı" diyen kürd'e. yazıklar olsun kürt kardeşini apo ile tanıyan, türk'e.
devamını gör...
4.
kimlik siyaseti yapan partiden kimseye hayır gelmez. ikisi de birbirinden aşağılık iki düzen partisi gözümde başka da bir şey değil.
devamını gör...
5.
iki tane birbirinden aşağılık düzen partilerinin, daha doğrusu terörist partilerin birbirini bulmasıdır. bok, boku kenefte bulurmuş.
devamını gör...
6.
50 yıldır silahla çözülemeyen sorun çözüldü diye milletin nefret duymasını anlayamıyorum.
elinden geldikce askerlikten kaç, vergiye gelince mızmızlan sonra terör sorunu çözülmeye yaklaşınca isyan et.
elinden geldikce askerlikten kaç, vergiye gelince mızmızlan sonra terör sorunu çözülmeye yaklaşınca isyan et.
devamını gör...
7.
yaaa kadere bak. kimleer kimlerle beraber.
devamını gör...
8.
iki ucu boklu değnek.
devamını gör...
9.
düşman kardeşler dost olmuşlar. şaşırdık mı hayır. yıllardır mhp'lilerle dem hdp dehap bdp çizgisinin özünde birbirini beslediğini bilmiyorsanız zaten bu sizin ayıbınız. bu iki hareketin mafyaları bile birbirlerini besliyorlardı. gerçeklerin su yüzüne çıkmak gibi bir özelliği var. birkaç önce entryde de çok güzel açıklanmış, iki parti de bu sistemin, bu çarkın bir parçası. insanların önüne 5-6 dışkı konuyor ve insanlar bunları reddedip ben dışkı yemiyorum diyemiyor.
devamını gör...
10.
lan madem bu sorun böyle şıp diye çözülebiliyordu, neden 50 sene bu işi sürdürdünüz de memleketin ekonomisi çöktü, sanki bu kadar uzatan başka birileriymişde bunlar da gelmiş şıp diye çözmüşler, bir de şişiniyorlar. o gün işinize öyle geliyordu, memleketi kan gölüne çevirdiniz, şimdi mama kesildi, aslınıza döndünüz.
terör sorununu çözmüşlermiş...........yersen taaaabi.
terör sorununu çözmüşlermiş...........yersen taaaabi.
devamını gör...
11.
oe ler bayramlaşıyor,
asıl komik olanı ne biliyor musunuz? solcu iddia eden embesillerin bir kısmının bunu savunacak olması.
asıl komik olanı ne biliyor musunuz? solcu iddia eden embesillerin bir kısmının bunu savunacak olması.
devamını gör...
12.
iki hain kolkola şaşırdım mı asla....
devamını gör...
13.
seçime de birlikte girsinler.. çünkü her ikisi de tabanlarını yarı yarıya kaybetmiş durumda.. ya da akp'den kontenjan istesinler.. tabii akp kendine kontenjanı garantileyebiliyorsa..
devamını gör...
14.
kasaba politikacısı bir liderin peşine takılan, partilerinin kuruluş felsefesini bile bilmeyen bir güruhun üyesi olduğu ve hala bu ülkede bu devirde %7 oy oranı ile iktidardaki haramilere “destek” veren bir tuhaf partinin eylemidir.
bu arada köy kahvesindeki cahil dayı kıvamında beyanlarla göya binlerce yıllık bir devlet aklını kullandığı balonunu da, değerli hukuk profesörü, emekli yargıtay başkanı sami selçuk hoca bir güzel patlatmıştır:
e. yargıtay başkanı prof.sami selçuk'tan kendisine hakaret eden bahçeli'ye yanıt;
ben, fakülte dönemini de katarsanız, altmış altı yıldır hukukun içinde yaşıyorum. şimdi de on yedi yıldan bu yana bilkent üniversitesi hukuk fakültesi’nde yargılama hukuku dersleri vermekteyim. hukuktan anlamayan, hukuksal yaklaşımla politik yaklaşım ayrımını yapamayan, ayırt etme gücü ve zekâsı olmayan birinin değerlendirmesi, benim açımdan sıfıra eşittir. hukukçunun tek bir efendisi vardır, buyruklarını ondan alır, şundan bundan değil.
o efendinin adı da “hukuk”tur.
kimi bakarkör’ler görsün diye bunu lütfen büyük harflerle yazın. devlet beyin gücü yetiyorsa bilimsel temelde kendisi ya da kendisini bilinçsizce alkışlayanlar arasında hukukçu varsa onları da yanına alarak benim söylediklerimi çürütsün.
“namert”, yani “alçak, korkak, erdemsiz
“beyni sulanmış”, yani “bunamış” diyerek insanları aşağılamasın. hakaret, milletvekili yapay bağışıklık kalkanının ardına sığınarak mertliğini kanıtlamaya kalkışan zavallıların, yetersizlerin başvurdukları brutus’vari bir eylem olmamalıdır
mertlikten, namertlikten söz edenlerin önce kendileri mert olmalıdır.konuşmanın sahibini tartışmaya açık ve hukuk açısından yeterli biri olarak göremiyorum.
doğru dürüst türkçesi bile yok.
seçtiği dalı bile telaffuz edemiyor.
yazdıklarımı bile anlayamamış birine ne söyleyebilirim ki?!bana söven kişi, benim gözümde her sokakta her gün gördüğünüz kişilerden biridir,bana söven kişi, yeterince donanımı olmadığından olacak, sövgülerden medet uman, ucuz kahramanlıklarla sürekli gündemde olan biridir.
bu yüzden o kişi, benimle ilgili olarak da bu kez hekimliğe özenmiş;“beyni sulanmış” diyerek sınırlarını çok aşmıştır.dün sövdüklerine bugün sarılarak ilkesizliğiyle şaşırtıcı yaşamsal çelişkilere düşen ve hiç güvenilemeyen birini ciddiye almam.
böylelerine verilecek en iyi yanıt, onları hükmen yok saymaktır.
buradan
bu arada köy kahvesindeki cahil dayı kıvamında beyanlarla göya binlerce yıllık bir devlet aklını kullandığı balonunu da, değerli hukuk profesörü, emekli yargıtay başkanı sami selçuk hoca bir güzel patlatmıştır:
e. yargıtay başkanı prof.sami selçuk'tan kendisine hakaret eden bahçeli'ye yanıt;
ben, fakülte dönemini de katarsanız, altmış altı yıldır hukukun içinde yaşıyorum. şimdi de on yedi yıldan bu yana bilkent üniversitesi hukuk fakültesi’nde yargılama hukuku dersleri vermekteyim. hukuktan anlamayan, hukuksal yaklaşımla politik yaklaşım ayrımını yapamayan, ayırt etme gücü ve zekâsı olmayan birinin değerlendirmesi, benim açımdan sıfıra eşittir. hukukçunun tek bir efendisi vardır, buyruklarını ondan alır, şundan bundan değil.
o efendinin adı da “hukuk”tur.
kimi bakarkör’ler görsün diye bunu lütfen büyük harflerle yazın. devlet beyin gücü yetiyorsa bilimsel temelde kendisi ya da kendisini bilinçsizce alkışlayanlar arasında hukukçu varsa onları da yanına alarak benim söylediklerimi çürütsün.
“namert”, yani “alçak, korkak, erdemsiz
“beyni sulanmış”, yani “bunamış” diyerek insanları aşağılamasın. hakaret, milletvekili yapay bağışıklık kalkanının ardına sığınarak mertliğini kanıtlamaya kalkışan zavallıların, yetersizlerin başvurdukları brutus’vari bir eylem olmamalıdır
mertlikten, namertlikten söz edenlerin önce kendileri mert olmalıdır.konuşmanın sahibini tartışmaya açık ve hukuk açısından yeterli biri olarak göremiyorum.
doğru dürüst türkçesi bile yok.
seçtiği dalı bile telaffuz edemiyor.
yazdıklarımı bile anlayamamış birine ne söyleyebilirim ki?!bana söven kişi, benim gözümde her sokakta her gün gördüğünüz kişilerden biridir,bana söven kişi, yeterince donanımı olmadığından olacak, sövgülerden medet uman, ucuz kahramanlıklarla sürekli gündemde olan biridir.
bu yüzden o kişi, benimle ilgili olarak da bu kez hekimliğe özenmiş;“beyni sulanmış” diyerek sınırlarını çok aşmıştır.dün sövdüklerine bugün sarılarak ilkesizliğiyle şaşırtıcı yaşamsal çelişkilere düşen ve hiç güvenilemeyen birini ciddiye almam.
böylelerine verilecek en iyi yanıt, onları hükmen yok saymaktır.
buradan
devamını gör...