8 mayıs 2025 türkiye'nin ab sürecinin süresiz durdurulması
başlık "siyahbeyaznegatif" tarafından 08.05.2025 20:04 tarihinde açılmıştır.
1.
önce kaynak
avrupa parlementosu demokratik alandaki gerilemeler nedeniyle türkiye'nin avrupa birliği sürecini süresiz dondurdu.
bu adımın en önemli mesajı şudur: batılı devletler türkiye'de yönün muhalefet lehine döndüğünü ve kısa bir süre sonra iktidarın değişip muhalefetle muhatap olacaklarını anladılar. o nedenle akp'yi yalnızlaştırıyorlar.
gemi çoktandır su alıyor, batmaya başladı, daha kaçacak çok fare var.
avrupa parlementosu demokratik alandaki gerilemeler nedeniyle türkiye'nin avrupa birliği sürecini süresiz dondurdu.
bu adımın en önemli mesajı şudur: batılı devletler türkiye'de yönün muhalefet lehine döndüğünü ve kısa bir süre sonra iktidarın değişip muhalefetle muhatap olacaklarını anladılar. o nedenle akp'yi yalnızlaştırıyorlar.
gemi çoktandır su alıyor, batmaya başladı, daha kaçacak çok fare var.
devamını gör...
2.
başlamış mıydı ki?
t: pek de manidar olmayan açıklama.
t: pek de manidar olmayan açıklama.
devamını gör...
3.
avantajlı göründüğün her masada , elindeki kağıtların ne kadar önemsiz olduğunu gösteren bi hamle daha .
devamını gör...
4.
fiili durumun böylesi bir kararla tescili, diplomatik anlamda "artık yeter" hükmünde ve yeni taviz istemleri anlamı taşıyor. (nasılsa mülteci sorunu ve suriye olayını bize taşıtıp fatura ettiler. isteyipe alamadıkları bir şey var mı.)
devamını gör...
5.
6.
daha bir ay öncesine kadar 'ab bize muhtaç' diyenler onlayn mı merak ettiren durum.
devamını gör...
7.
üst edit: biraz uzun oldu, şimdiden sonuna kadar okuyanlar için bir ''teşekkür''ü buraya bırakmış olayım.
bir yanım @siyahbeyaznegatif nickli yazar arkadaşımızın dediği gibi, bunun biz muhalifler açısından bir koz olarak düşünürken;
bu adımın en önemli mesajı şudur: batılı devletler türkiye'de yönün muhalefet lehine döndüğünü ve kısa bir süre sonra iktidarın değişip muhalefetle muhatap olacaklarını anladılar. o nedenle akp'yi yalnızlaştırıyorlar.
nedense diğer yanım;
zaten kapısında köle olmamızın hata olduğunu düşündüğüm bir olaydı. normalde rest çekmek varken, itin bi' tarafına sokulurcasına yollanmakla sonuçlandığı için ''eyy avrupa siz kimsiniz olum?!'' diyesim var.
gençlik*, parlak zeka, verimlilik, askeri güç, nüfus gücü, coğrafya avantajı vs... alayının toplamından fazla bizde *. hepsine koca bir ''haccittir len'' çek, her ama her açıdan ülkeyi doğru yönet, eğitimi radikal şekilde değiştir, üret, sürekli ama sürekli üret, zorluklara ve gelecek ambargolara ''hodri meydan!'' de, bu süreci malum kesime inandır* ve ''tüp kuyruğu'' zırvası gibi ötmesini engelle, ölen ölsün kalan kalsın*, bir süre sonra ab, türkiye'ye katılım başvurusunda bulunmak zorunda kalır. ama tabii ki ütopya...
hani şu kuva-yi milliye ruhu,
istikbal göklerdedir falan,
ne bileyim milli seferberlik,
tüm toplum tek amaç için gözü karartması gibi...
hani vardı bizde bunlar, bu cumhuriyet kuruldu sonra falan...
onun gibi bir şey işte...
bakın mustafa kemal paşam ne demiş mandacılara, 1922'de;
halbuki, hangi istiklal vardır ki ecnebilerin nasihatiyle, ecnebilerin planlarıyla yükseltilebilsin? tarih böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir. tarihte, böyle bir olay yaratmaya kalkışanlar, zehirli sonuçlarla karşılaşmışlardır. işte türkiye de, bu yanlış zihniyetle sakat olan bazı yöneticiler yüzünden, her saat, her gün, her yüzyıl, biraz daha çok gerilemiş, daha çok düşmüştür.
-----
avrupa’nın bütün ilerlemesine yükselmesine ve medenileşmesine karşılık türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanadurmuştur. artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka avrupa’dan nasihat almak, bütün işleri avrupa’nın emellerine göre uygun yapmak, yürümek, bütün dersleri avrupa’dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi.
-----
diyorlardı ki: biz adam değiliz ve olamayız. kendi kendimize adam olmamıza ihtimal yoktur. bizim canımızı, tarihimizi, varlığımızı bize düşman olan, düşman olduğundan hiç şüphe edilmeyen avrupalılara, kayıtsız şartsız bırakmak istiyorlardı. 'onlar bizi idare etsin’ diyorlardı.
yazının tamamı için ki bence herkesin bilmesi ve okuması gerekiyor şöyle buyurun; link
bir yanım @siyahbeyaznegatif nickli yazar arkadaşımızın dediği gibi, bunun biz muhalifler açısından bir koz olarak düşünürken;
bu adımın en önemli mesajı şudur: batılı devletler türkiye'de yönün muhalefet lehine döndüğünü ve kısa bir süre sonra iktidarın değişip muhalefetle muhatap olacaklarını anladılar. o nedenle akp'yi yalnızlaştırıyorlar.
nedense diğer yanım;
zaten kapısında köle olmamızın hata olduğunu düşündüğüm bir olaydı. normalde rest çekmek varken, itin bi' tarafına sokulurcasına yollanmakla sonuçlandığı için ''eyy avrupa siz kimsiniz olum?!'' diyesim var.
gençlik*, parlak zeka, verimlilik, askeri güç, nüfus gücü, coğrafya avantajı vs... alayının toplamından fazla bizde *. hepsine koca bir ''haccittir len'' çek, her ama her açıdan ülkeyi doğru yönet, eğitimi radikal şekilde değiştir, üret, sürekli ama sürekli üret, zorluklara ve gelecek ambargolara ''hodri meydan!'' de, bu süreci malum kesime inandır* ve ''tüp kuyruğu'' zırvası gibi ötmesini engelle, ölen ölsün kalan kalsın*, bir süre sonra ab, türkiye'ye katılım başvurusunda bulunmak zorunda kalır. ama tabii ki ütopya...
hani şu kuva-yi milliye ruhu,
istikbal göklerdedir falan,
ne bileyim milli seferberlik,
tüm toplum tek amaç için gözü karartması gibi...
hani vardı bizde bunlar, bu cumhuriyet kuruldu sonra falan...
onun gibi bir şey işte...
bakın mustafa kemal paşam ne demiş mandacılara, 1922'de;
halbuki, hangi istiklal vardır ki ecnebilerin nasihatiyle, ecnebilerin planlarıyla yükseltilebilsin? tarih böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir. tarihte, böyle bir olay yaratmaya kalkışanlar, zehirli sonuçlarla karşılaşmışlardır. işte türkiye de, bu yanlış zihniyetle sakat olan bazı yöneticiler yüzünden, her saat, her gün, her yüzyıl, biraz daha çok gerilemiş, daha çok düşmüştür.
-----
avrupa’nın bütün ilerlemesine yükselmesine ve medenileşmesine karşılık türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanadurmuştur. artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka avrupa’dan nasihat almak, bütün işleri avrupa’nın emellerine göre uygun yapmak, yürümek, bütün dersleri avrupa’dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi.
-----
diyorlardı ki: biz adam değiliz ve olamayız. kendi kendimize adam olmamıza ihtimal yoktur. bizim canımızı, tarihimizi, varlığımızı bize düşman olan, düşman olduğundan hiç şüphe edilmeyen avrupalılara, kayıtsız şartsız bırakmak istiyorlardı. 'onlar bizi idare etsin’ diyorlardı.
yazının tamamı için ki bence herkesin bilmesi ve okuması gerekiyor şöyle buyurun; link
devamını gör...