abd'nin avrupa'yı kullandığı gerçeği

yazdığım yazıyı belki kimse okumayacak ancak ben yazmak ve insanlığa bir not bırakmak istiyorum. rus ukrayna savaşı üzerinden anlatacağım. öncelikle böyle şeyleri kimsenin umursamadığını belirteyim. ben yazmak istedim ve yazdım. herkese iyi geceler.
kısa bir dünya değerlendirmesi:

rusya'dan hoşlanmıyorum ancak rusya'nın tamamen çökmesi bence bizim aleyhimize olabilir. böyle bir ihtimal var. sovyet-rus tehlikesi ortadan kalkmışken batı gözünü ortadoğu'ya dikti ve burayı mahvetti. rus tehlikesi ortadan kalkarsa batı rahatlayıp gücünü ortadoğu'ya ve çin'e yığabilir. cephe sayısı rusya ile 3 iken rusyasız 2'ye düşer. bu da aleyhimize. o yüzden ben önceden burada bu savaşı değerlendirirken iki tarafın da güç kaybetmesini istemiştim. bu savaşın uzun süre devam etmesini, avrupa'nın iktisadî olarak dumura uğramasını, rusya'nın ise hem ekonomik hem de sosyal sıkıntılar çekmesini istedim. her iki taraf da güçten düşsün. o sırada belki abd çin ile uğraşırdı. burası rahatlardı. şimdi asıl mevzuya geleceğim. burada başkanları ve görüşlerini kısaca izah edeceğim ki ab'nin bunca fedakarlığına rağmen abd resmen ab'yi sattı. abd başkanları bazında düşünürsek kamala gelirse durum devam edecekti. savaş büyüyecekti ve belki yayılacaktı. ancak bize karşın pozisyonları asla değişmeyecekti. belki abd ile ilişkilerimiz daha da kötüye gidecekti. trump rusya savaşını bitirmek istemesi ve avrupa'dan çekilmesi ise ab'yi korkutuyor. bu avrupa'yı yavaşlatabilir. mesela bir uluslararası ilişkiler kanalından dinlemiştim. "avrupa ve japonya zamanında savunmasını abd'ye bırakıyor. eğer abd onların savunmalarını üstlenmese onlar savunma sanayiine para ayırmak zorunda kalacağı için bugünkü ekonomik gelişmeye asla erişemezlerdi." diyor. az evvel harp gazetecisi ardan zentürk emmiden dinledim. avrupa bir araya gelip önümüzdeki 10 yıllık süreçte savunma için 535 milyar dolar harcamak istiyormuş. yarım trilyon dolar. e günümüzde bu ab ekonomisinin resesyona girdiğini düşünürsek ki en az 3 yıldır bu durum böyle daha da gerileyebilirler. çünkü bir de bu savunma sanayi yükü ortaya çıktı.
ben bu adamların iktisadî büyümeyi yakalayabileceğine şahsen inanmıyorum. bunun birçok nedeni var. rusya birçok avrupa devletine müeyyide uyguladıktan sonra şimdi de avusturya'ya bazı müeyyideler uyguladı. ucuz gazı kesti. petrol satışını durdurdu. ikincisi avrupa çin yüzünden birçok pazarını kaybetti. aynı zamanda çin de eskisi kadar avrupa'dan bir şey almıyor çünkü kendisi üretiyor. e rusya pazarını da kaybetti. rusya'dan hem müeyyide yedi hem de onlara birtakım müeyyideler uyguladı. hem ucuza birtakım enerji kaynakları alamıyorlar. iki üç katına abd'den alıyorlar hem de mal satamadıkları için para kazanamıyorlar. bir de abd kazık attı. birçok ürünü daha pahalıya satıyor ve bir hiç uğruna avrupa'yı bataklığa sürükledi. bu saydığım her şey biden döneminde oldu. trump ise bu olanların hiçbirisini umursamadığını, bunların abd'yi ilgilendirmediğini, bu savaşı tamamen bitireceğini söylüyor. yani bir hiç uğruna ab o kadar destek verdi.
abd resmen parmağında oynattı ab'yi. madem her şey böyle bitecekti, niye bu kadar destek verdiler, bu kadar yaptırıma maruz kaldılar, bu kadar silah verip depolarını boşalttılar. hayır bir de üstüne abd bunları savunmuyor da. çünkü trump ab'yi savunmak dahi istemiyor. trump avrupa'dan asker çekeceğini söyledi. yani avrupa'nın geleceğini ben şahsen çok parlak görmüyorum. ben abd'nin avrupa'yı kendi şahsî istekleri doğrultusunda kullandığını, şimdi de bu kullandığı avrupa'yı ortada bıraktığını düşünüyorum. değil ödüllendirmek, bu kadar zarar verdikten sonra alay eder gibi "biz artık avrupa'yı savunmayacağız." diyorlar.

aslında kullanım karşılıklıdır. ama hep daha güçlü olan lehine işler mekanizma doğallıkla. uluslararası ilişkiler barış koşullarında bu ilke üzerine kurulur diplomaside..