üç erkek kardeş ablası olarak; el becerisine dayanan her şeyi bilmektir. günü gelir montaj yapar,* günü gelir musluk tamiri, günü gelir bilgisayar kasası toplar, günü gelir duvara tv, raf bilumum şeyin montajını yapar.( tuhaf olan ben 15-16 yaşındayken de bunlar benden soruluyordu, 10 yıl geçti hala benden soruluyor.)
perde bile asmayan bu boyumu aşan kardeşler niye var? elbette boyuna bakmak için seyirlik olarak doğmuşlar.
devamını gör...
her şeydir. iki buçuk yaşındaki yeğenim altı yaşındaki ablasının bir şeyi bilmediğine/bilemeyeceğine inanmıyor.

-abya bu neee
+bilmiyorum ebubekir sıddık
-ayıs biyiyoşun
+sana bilmiyorum dedim muhammed talha
-biyiyoşuuuun
devamını gör...
kendi yediği çikolatasından sonra gözlerini ablasınınkine dikmiş kardeşe "al ye bunu da ben zaten sevmiyorum bu çikolatayı" demek.
anne babası çalışan bir ablaysanız ablalığın bir rol/görev olduğunu erken yaşta öğrenmek, belki de erkenden büyümek.
devamını gör...
eğer anne-baba çalışıyorsa* kardeşinizin abladan çok annesi olursunuz. erken yaşta olgunlaşırsınız böylece.
devamını gör...
annelik duygusunun fragmanını tatmış olmak. her abla birazcık annedir.
devamını gör...
her şey.
8 yaşındayken öyle derdim kardeşlerime
onlar da inanırdı.
devamını gör...
annelik. hele de siz ilkokuldayken kardeşiniz doğmuşsa ve anneniz kardeşinize bakmanız için sizin okuldan gelmenizi bekliyorsa tebrikler "küçük anne" oldunuz demektir..
devamını gör...
bence çok bir şey bildiği yok. ben küçükken hep azarlardı dışlardı sağolsun, şimdi de umursamıyor. kendisi böyle bir abla işte ailesi ile mutlu mesut yaşıyordur herhalde, belki biraz da kaynana dırdırı çekiyordur. bu da onun hiçbir şey bilmemesinden kaynaklanıyor zaten.
devamını gör...
kardeşiyle yaptığı kavgada suçlu olsa da olmasa da kendisinin suçlanacağı
devamını gör...
eziyet etmek.

ablamla aramızda 4 yaş var. ben bebekken o da henüz 4-5 yaşlarındaydı. yaramaz bir çocuk değilmiş annemin ve ailedeki herkesin anlattığına göre. ancak ben doğunca artık kıskandı mı ne oldu bilinmez, birtakım garip davranışlar sergilemiş kısa süreliğine.

mesela bir gün annem çamaşır yıkarken bir şey fark etmiş. o zamanlar öyle makine falan yok tabii, leğende yıkıyor garibim binbir zahmetle. bir ara bakıyor ki ablam sinsi sinsi geliyor, leğendeki deterjan köpüklerinden alıp gidiyor. 1-2 kez dikkatini çekiyor annemin. sonra merak ediyor "ne yapıyor bu kız?" diye. sessizce takip ediyor. gördüğü manzara şu: ablam gelip yatmakta olan benim gözlerime deterjan köpüklerini damlatıyor. ben de salağım, gözleri ovuşturuyorum sonra açıyorum yeniden. kapat işte, ne diye açıyorsun! açınca ablam yine damlatıyor. tabii annem almış beni onun elinden. uzun yıllar boyunca sabahları kalktığımda, birbirine ölümüne yapışmış göz kapaklarımı açamadım. damlalar, ilaçlar kullandım. belki de pis sular yüzünden mikrop kapmıştım, kim bilir...

bir başka marifeti de burnuma zeytin çekirdeği sokmak olmuş. benim debelenip kurtulmaya çalışmamdan keyif almış olmalı *

tabii büyüyünce gayet güzel anlaşmaya başladık. bu mevzular da gülüp geçtiğimiz anılar olarak kaldı.

ablalarınızı sevin. candır ablalar.

edit: bir parça büyüyünce intikamımı almakla kalmadım, ben ona daha çok eziyet ettim. cadalozun tekiydim çünkü. o dönemleri kafasında büyütüp bana kinlenmediği için şanslıyım. *
devamını gör...
kardeşi korkutmak. yedi yaşlarındaki uyuyan kardeşin yanına evdeki en çirkin bebeği koyup, gürültü yapıp, uyandırıp, chucky geldi diye bağırmasını sağlamak. çok pismişim be!
ama en güzeli kardeşi can bilmek.
devamını gör...
kısır yapmak.
devamını gör...
pilavlı muhabbet
devamını gör...
iki erkek kardeş ablası olarak benden hiç bir şey kaçmaz. hayatlarındaki hiç bir şeyi benden gizleyemezler. eskiden karıştırıp bulurdum artık benim için açık kitap gibiler. akıllarından geçeni anlarım ve kollarım. sırlarını, duygularını, düşüncelerini bilirim*.
devamını gör...
sabır, fedakârlık, yardımseverlik, paylaşımcılık, gizlilik.
kardeşlerin en büyüğü olduğum için sürekli bana alttan almam gerektiği öğretildi.
bir yere gideceksem kardeşim de gelmeliymiş, onu arkadaşlarıma karşı dışlamamam gerekiyormuş.
ergenlik dönemlerinde onları hep alttan aldım.
her zaman olgun davranmak zorunda kaldım olgun olmayı öğrendim.
gerektiği zaman ödevlerine yardım edip onlara birer öğretmen oldum.
geçmişimle ilgili yaptığım hataları onlara anlatıp tecrübe oldum.
son olarak sır saklamayı ve kendimle ilgili bilgileri gizli tutmayı öğrendim. küçük yaşta ispiyon ve tehdit huyları vardı çünkü.
böyle işte a dostlar. ablalık zor iş. keşke kıymetim bilinse.
devamını gör...
hayata bir iki üç adım daha önde başlamaktır.
devamını gör...
saygıdeğer kardeşimle tartışmalarda benim haklı olduğumu aile üyelerine anlatma çabası
devamını gör...
görsel ve el becerisi isteyen hemen her şey olabilir.
devamını gör...
haksız dahi olsanız zayıf olanı korumayı, paylaşmayı, gerektiğinde elindekinden fedakarlık yapmayı, sabırlı olmayı, sırdaş olmayı, kriz durumlarında soğukkanlı olmayı öğretir ablalık.
devamını gör...
her şey gibi geliyor bana. ne sorsam cevap ondaymış gibi sanki.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ablaların bildiği şeyler" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim