acı dağılımındaki eşitsizlik
başlık "insan olun biraz" tarafından 12.12.2022 22:17 tarihinde açılmıştır.
1.
bir sefa kaplan ifadesidir.
adına dünya demeyi sevdiğimiz bu gezegende her konuda yaşadığımız eşitliği acının dağılımında da yaşıyoruz. gelir ve adalet eşitsizliğini bir yana bırakalım, onlar zaten vaka-i adiye. alıştık gitti. dünya demeye bin şahit gereken bu gezegende bu tür eşitsizlikler konu etmeye bile değmez. bazı insanlar aksırıncaya tıksırıncaya kadar yemek yerken, bazı insanlar çöplerde çöplenmekten başka çıkar yol bulamıyor hayatta kalmak için. adalet ise bambaşka bir mevzu. üzerinde durmaya değmez. güçlünün yanında olmayan için adalet sadece bir söylenceden ibaret.
ama acı dağılımdaki eşitsizlik iyice can sıkmaya başladı. bir güzel adam cahit zarifoğlu'na başvurmadan yola devam etmeyeyim. "biliyor musunuz? ben bu çağdan nefret ettim. etimle, kemiğimle, hücrelerimle nefret ettim."
en çok kadınlar ve çocuklar bu acı dağılımında aslan payını alıyor. taciz, tecavüz, cinayet, işkence... her şeyin ortasında. sanki onlar yangında ilk kurtarılacak değilmiş gibi. önce kadınlar ve çocuklar sürülüyor acının ortasına. koruyup kollamamız gerekmiyor onları. bu kibri bir kenara bırakalım. onlara dokunmasak yeter. dokunduğu her yeri kirleten varlıklar olmaktan imtina etsek yeter.
kendini bize dünya diye yutturmaya çalışan bu atıl gezegende doğru dürüst yaşamak mümkün değil. biliyorum kime sorsa evinde bir oda eksik. herkes bir yerden kanıyor ve parça parça dağılıyor ama acıyı bile eşit şekilde paylaşmayı beceremiyoruz. bir orman gibi kardeşçesine yaşayamadık, en azından bir ağaç gibi tek ve hür yaşayıp cehennemlerimizi birbirine ulamayalım.
adına dünya demeyi sevdiğimiz bu gezegende her konuda yaşadığımız eşitliği acının dağılımında da yaşıyoruz. gelir ve adalet eşitsizliğini bir yana bırakalım, onlar zaten vaka-i adiye. alıştık gitti. dünya demeye bin şahit gereken bu gezegende bu tür eşitsizlikler konu etmeye bile değmez. bazı insanlar aksırıncaya tıksırıncaya kadar yemek yerken, bazı insanlar çöplerde çöplenmekten başka çıkar yol bulamıyor hayatta kalmak için. adalet ise bambaşka bir mevzu. üzerinde durmaya değmez. güçlünün yanında olmayan için adalet sadece bir söylenceden ibaret.
ama acı dağılımdaki eşitsizlik iyice can sıkmaya başladı. bir güzel adam cahit zarifoğlu'na başvurmadan yola devam etmeyeyim. "biliyor musunuz? ben bu çağdan nefret ettim. etimle, kemiğimle, hücrelerimle nefret ettim."
en çok kadınlar ve çocuklar bu acı dağılımında aslan payını alıyor. taciz, tecavüz, cinayet, işkence... her şeyin ortasında. sanki onlar yangında ilk kurtarılacak değilmiş gibi. önce kadınlar ve çocuklar sürülüyor acının ortasına. koruyup kollamamız gerekmiyor onları. bu kibri bir kenara bırakalım. onlara dokunmasak yeter. dokunduğu her yeri kirleten varlıklar olmaktan imtina etsek yeter.
kendini bize dünya diye yutturmaya çalışan bu atıl gezegende doğru dürüst yaşamak mümkün değil. biliyorum kime sorsa evinde bir oda eksik. herkes bir yerden kanıyor ve parça parça dağılıyor ama acıyı bile eşit şekilde paylaşmayı beceremiyoruz. bir orman gibi kardeşçesine yaşayamadık, en azından bir ağaç gibi tek ve hür yaşayıp cehennemlerimizi birbirine ulamayalım.
devamını gör...
2.
acilar arasi esitsizlikten ote acilarin da mertebesi olduguna inanirim ben. nazim hikmet'in deyimiyle; "herkesin bir derdi var. kiminin ekmegi bayat, kiminin pirlantasi ufak". hal boyle olunca esitsizlikler birer aci basamagina donusebiliyor.
acinin esigi/esitligi sebep olanin kaybiyla ve hatta kaybinin ne sekilde olduguyla da baglantili gibi. hele bazilari var ki ayni yara tadilsa dahi anlasilamaz. her yuregin kendine yuk ettigi de farklidir cunku. ve her yuregin aci esigi de degiskendir. ama yasanilan acilar ne kadar farkli olursa olsun, insanlarin hissettikleri hep aynidir. esitsizliklerde bile eslesecek benzer bir his mutlaka bulunur.
acinin esigi/esitligi sebep olanin kaybiyla ve hatta kaybinin ne sekilde olduguyla da baglantili gibi. hele bazilari var ki ayni yara tadilsa dahi anlasilamaz. her yuregin kendine yuk ettigi de farklidir cunku. ve her yuregin aci esigi de degiskendir. ama yasanilan acilar ne kadar farkli olursa olsun, insanlarin hissettikleri hep aynidir. esitsizliklerde bile eslesecek benzer bir his mutlaka bulunur.
devamını gör...