21.
antalya manavgat 70 kilometre, manavgat alanya 70 kilometre. alanya ilinde yer alan üç büyük yerleşim merkezinden nüfus bakımından ikinci, yüzölçümü bakımından üçüncü büyük yerleşim merkezidir. (antalya'nın tüm merkez ilçeleri bütün olarak kabul edilirse. manavgat yüzölçüm açısından ikinci, nüfus bakımından üçüncüdür) tüm antalya sahili şehirleri gibi temiz ve tertipli bir şehirdir. en son belediye seçimlerinde tc vatandaşı olmuş bir rus kadın belediye başkanlığına adaylığını koymuş, ancak bin küsur oy alarak seçilememişti. tüm türkiye şehirleri gibi, özellikle son bir yıldır ciddi bir sokak köpeği problemiyle karşı karşıyadır. halkın gelirinin büyük bölümü turizmden olduğu ilçede belediyenin bu sorunu nasıl çözeceği, çözüp çözmeyeceği, ya da manavgat'ta olduğu gibi halka mı bırakacağı merak konusudur.
devamını gör...
22.
ala iye adiyla anılmış gönlümün başkenti.
devamını gör...
23.
alanya kalesiyle, kızıl kulesiyle, tersanesiyle, limanıyla bir ortaçağ şehri, camileri, kiliseleri ile tarihi bir şehir. eski adı alaiyye şimdiki adı alanya. çok daha eskiden kolonoros, korakesium,diye bilinir. sayın hocamız faruk nafiz koçak'ın tarihte alanya adlı eseri size alanya tarihi hakkında bilgi sunmaktadır. ibrahim hakkı konyalı'nın alanya (alaiye) tarihi adlı eseri bulunmaktadır. ayrıca alanya tarih ve kültür seminerleri basılmış makaleleri içermektedir.
devamını gör...
24.
2 gün sonra gidilecek olan yerdir.
devamını gör...
25.
eski göz ağrım.beş sene yaşadığım ama benim için her zaman ilk tatil destinasyonu olan ilçe. yavaş yavaş yabancıların kendi gettolarini oluşturduklarını görebiliyorsunuz.iranlılar kestel tarafında yeni yapılan ultra lüks yerleşimlerde, rusların geneli ise mahmutlar tarafında ikamet ediyorlar.bununla beraber trafiği özellikle akşam saatlerinde tam keşmekeş haline geliyor.
devamını gör...
26.
dün bir günlük kaçamak için gittiğim şehir. burnumuzdan geldi.
gece çok yağmur yağdı diyorlardı ama sabah iyiydi. oturup kahvaltımızı yaptık. sonra kleopatra plajına gittik. denize girdik. orta karar dalgalıydı. öğleden sonra dalga arttı. zaten belliydi güney ufku kararmaya başlamıştı. ama buraya kadar geldik, boğulmamak olmaz diye devam ettim yüzmeye. lakin açılmadım. kıyıdan elli metre kadar en fazla... sonra atmaya başladı. bu çık demekti. tam kıyıya doğru giderken dalgalar arttı. ve ileride, belki bir kilometre ötede denize bir yıldırım düştü.
kitaplar yıldırımın çarpma noktasının etrafındaki 20 metrelik çemberin ölümcül olduğunu söylüyor. ben çok daha uzaktayım. ama tüm vücudumda bir karıncalanma oldu. sonuçta üç ila dört milyon voltluk bir deşarj oluyor. kıyıya vardım. mayomun cepleri, sırtım, göğsüm hep yosun. duşta temizlendim ama eh işte. herkes duşa, soyunma kabinlerine koşunca üstümü değiştirmedim. bu sırada kafeterya sahibi "abi yağmur denizden geliyor, fena çarpar acele gidin" dedi. tabi hesabı almayı ihmal etmedi.
sonra yağmur geldi. ankara'nın melih görtlek'e inat yağdırdığı, alt geçitleri yarım saatte dolduran yağmuru şiddetinde bir yağmur. nasıl kaçtık arabaya anlatılmaz. araba da yakında değil. 300 metre uzakta. antalya'ya doğru yola revan olduk. yağmur ikinci tünele kadar aynı şiddetiyle devam ediyordu. tüneli geçtik.
sanki tufandan çıkmamışız gibi. pırıl pırıl güneş. zemin kupkuru.
alanya'ya yerleşme planımı bir daha gözden geçireyim.
gece çok yağmur yağdı diyorlardı ama sabah iyiydi. oturup kahvaltımızı yaptık. sonra kleopatra plajına gittik. denize girdik. orta karar dalgalıydı. öğleden sonra dalga arttı. zaten belliydi güney ufku kararmaya başlamıştı. ama buraya kadar geldik, boğulmamak olmaz diye devam ettim yüzmeye. lakin açılmadım. kıyıdan elli metre kadar en fazla... sonra atmaya başladı. bu çık demekti. tam kıyıya doğru giderken dalgalar arttı. ve ileride, belki bir kilometre ötede denize bir yıldırım düştü.
kitaplar yıldırımın çarpma noktasının etrafındaki 20 metrelik çemberin ölümcül olduğunu söylüyor. ben çok daha uzaktayım. ama tüm vücudumda bir karıncalanma oldu. sonuçta üç ila dört milyon voltluk bir deşarj oluyor. kıyıya vardım. mayomun cepleri, sırtım, göğsüm hep yosun. duşta temizlendim ama eh işte. herkes duşa, soyunma kabinlerine koşunca üstümü değiştirmedim. bu sırada kafeterya sahibi "abi yağmur denizden geliyor, fena çarpar acele gidin" dedi. tabi hesabı almayı ihmal etmedi.
sonra yağmur geldi. ankara'nın melih görtlek'e inat yağdırdığı, alt geçitleri yarım saatte dolduran yağmuru şiddetinde bir yağmur. nasıl kaçtık arabaya anlatılmaz. araba da yakında değil. 300 metre uzakta. antalya'ya doğru yola revan olduk. yağmur ikinci tünele kadar aynı şiddetiyle devam ediyordu. tüneli geçtik.
sanki tufandan çıkmamışız gibi. pırıl pırıl güneş. zemin kupkuru.
alanya'ya yerleşme planımı bir daha gözden geçireyim.
devamını gör...
27.
ahahah yine bir viral tanıtım buldum:
netflix'in guatemala belgeseliyle kapışır dfgdfgg
netflix'in guatemala belgeseliyle kapışır dfgdfgg
devamını gör...
28.
90'lardan beri her yaz aynı manzaraları görmekten bıkmıyorum bu kasabamsı yerde. yazın kakafoni yaratıyor bu tarz şeyler ama yine de insan bazen yazı özlüyor. demek istediğim bu video:
cringe ama yaz geri gelsin.
cringe ama yaz geri gelsin.
devamını gör...