allah varsa neden hayvanlar acı çekiyor sorunsalı

hayvanların bir ahiret hayatı olmamasına rağmen imtihan dünyasından nasiplerini almaları anlaşılır değildir.

şu örnekte olduğu gibi:

insan müdahalesi olmayan tamamen organik bir ortamda, sonsuz merhametli olduğuna inanılan bir varlık buna neden izin veriyor?

hayvanların allah'ı mı var kardeşim bu nasıl başlık dedirten başlık.

dünyada düzen böyle kurulmuştur. başka bir alemde bambaşka şekildedir.

acı çeken bir benliklerinin olup olmadığı belirsizdir. bitkiler de dışarıdan bakınca acı çekiyo, feryat ediyorlar ama gerçekte bunu algılayan varlıklar değiller, daha çok biyolojik programlar gibiler. aynı şekilde hayvanlar da gerçekte acı çekmiyor olabilirler.

bireysel değerlendirilmiyoruz arkadaşlar, tür olarak ileri ya da geri gitmek var. acı çekerek evriliyoruz, acı itici güç burada. kendimizi ya da diğer canlıları bakterilerden farklı görmemeliyiz. bireysel olarak hiç bir önemimiz yok doğa açısından. bütün canlılar aynı bilince ekleniyorlar sonunda.

öncelikle insanların sinir sistemleriyle omurgalı hayvanların sinir sistemlerinin işleyiş şekli aynı. yani sizin canınızı acıtan şey, hayvanın da canını acıtıyor.
bunun ötesinde hayvanlarda, özellikle memelilerde aşk, bağlanma ve benzeri duyguları var. bunun nedeni aşık olunca salınımı artan oksitosin hormonunun köpeklerde, kedilerde, koyunlarda vs. görülmüş olması. (cinsel ilişki sonrası arkayı dönüp biraz uyuma isteği de bu hormonun marifeti ve erkeği korumaya yönelik)
kabaca özetlediğim bu biyolojik gerçeklerden yola çıkarak hayvanların da acı çektiğini, hatta hem fiziksel hem de manevi (aşk ya da evlat acısı gibi) acı çektiğini bilmek zor değil.
peki hadi insan acı çekiyor, bu bir "imtahan", hayvanlar da mı "imtahan" ediliyor?
bu sorunun yanıtı basit. ne insanlar ne de hayvanlar "imtahan" edilmiyor. bu kallavi bir yalan.
diğer canlıların ne şerefsizliğini görmüşlerse, "insan yaratılmışların en şereflisidir" diyenlerin yalanı.

bir soru.

öncelikle:
"yeryüzünde yürüyen hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki, sizin gibi birer ümmet olmasınlar. biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmamışızdır, sonra hepsi rablerinin huzurunda toplanırlar."*

ikinci olarak;
allah'ın hiçbir canlıya bu dünya üzerinde acısız ve mutlu bir hayat vaadi yok.

ayrıca eğer bir yaratıcının varlığını kabul etmişseniz, onun işlerine akıl erdiremeyeceğiniz veya herhangi bir şey yaparken size hesap vermeyeceği kabulünü de peşinen yapmış olursunuz. dolayısıyla herhangi bir dünyevi olay karşısındaki değerlendirmelerinizin ahiret hayatı bakımından hiçbir önemi olmayabilir. bu durumda "allah varsa şu neden şöyle, bu neden böyle" türü sorular bilmediğimiz/bilemeyeceğimiz işlere boş yere burnumuzu sokmaya çalışmaktan başka bir şey ifade etmez. bize göre tamamen dünyevi açılardan haksızlık ya da acımasızlık gibi görünen olayların "vay be! demek bu yüzdenmiş" diyeceğimiz birtakım mantıklı açıklamaları olabilir.

tabii bu durum allah'ın varlığını kabul etmeniz durumunda unutmamanız gereken bir durum. bunu kabul etmiyorsanız zaten dert edinmenize de gerek yok. "dünya acımasız bir yer." deyip geçebilirsiniz üzerinde düşünmeden.

insanlar neden çekiyorsa ondan. üzgünüm ama allah yok gençler.

keyif alıyor bence öyle eşi benzeri olmayan bi tanrı.

psikolojisi bozuk olum

yok da ondan.

çocuksu bir başlık.