arabeskin lümpen müziği olduğu gerçeği

yadsınamaz acı bir gerçektir. arabesk, hüzünlü nağmeleriyle insana fatalizmi aşılar ve asla bozuk sistemin değişmesini istemez. arabeskçiler de duygu tacirleridir. oysaki dadaloğlu türkülerinde ve devrimci şarkılarında ise durum tam tersidir.

çoğunluğu sizden daha okumuş ve kendini geliştirmiş olan, daha elit bir ailede ve çevrede büyüyen, üstelik en az 10 yıldır müzikle uğraşan rock ve pop müzik sanatçıları o asagiladiginiz arabeskçilerin yüzde 5i kadar yetenekli ve üretken olamayıp eşek gibi arabeskçilerin şarkılarını coverlayip kendi şarkılarından yiyemedikleri ekmeği o şarkılardan yiyorlar. üstelik onlar da lise ve üniversite dönemlerinde vs. sizler gibi arabeski asagilamis oluyorlar. ilkokul mezunu adamların yüzde 5i kadar yetenekli olamıyorlarsa kendilerini sorgulasinlar.

arabesk hayat sunan rejimlerde, arabesk müzik diğnenir.

"ne sışdığ avcuma, ne çalam yüzüğe" gibi.

yoksul ailenin tükettiği gıda; ekmek, makarna, plavdır. yani karbonhidrattır. karbonhidrat da beyni ahmaklaştırır, insanı şişmanlatır, şekeri ve tansiyonu yükseltir. daha çok yedirerek obezleştirir.

kalkıp da bu adama; et ye, süt iç, balık ye, tavuk ye, meyva- zebze ye! denilir mi?

yok.

atanamayan, emeğinin karşılığını alamayan, yeterli beslenemeyen, sevdiğine kavuşamayan, iyi eğitilemeyen toplumlara; türk müziği dinle, kürdi makam dinle, klasik müzik dinle denilemez.

daha bunun üstüne bir şey denilemez. kolej çocuklarına serviste hakan taşıyan ya da erol budan dinleten abi sana da selam olsun.

(bkz: turgut özal)

nescafe+biberiye ayıklama+ferdi tayfur-hatıran yeter. yeterince lümpen miyim?

bir araştırma yaparsanız eğitimli, okumuş, medeni çevrelerin de bu tür müzikleri dinlediğine şahit olursunuz. bir ara merhum müslüm gürses dinleyenler ve jiletçi tayfası da lümpen diye anılırdı. aradan yıllar geçti ve merhum pop ve caz temalı, teoman ve bülent ortaçgil şarkılarını seslendirmeye başlayınca, aşağılanan lümpen arabeskçiden elitlerin sanatçısına dönüştü. baktılar adamın yorumu kuvvetli, repertuarı geniş, öyle benimsediler ki salaş meyhanelerden entel barlara geçiş yaptı. ben bu arabesk ve arap müziği ilişkilendirmesine katılmıyorum. arap müziğinde bağlama göremezsiniz, bağlama türk müziği enstrümanı. orhan gencebay ve ferdi tayfur zaten kendi müziklerini arabesk diye tanımlamıyorlar, bu isme karşılar. ikisinin de müziklerinde, orkestrasında batı ve doğu enstrümanları bütünlük oluşturmuş. merhum ferdi tayfur bağlama ve elektro bağlama dışında klasik gitar, akustik gitar, bas gitar, elektro gitar, kanun, tambur, ud da çalıyordu. orhan gencebay da bağlama dışında divane tambur, ud, cümbüş, gitar, sitar, buzuki, ney, keman, piyano, saksofon ile de ilgileniyor ve çalıyor. klasik türk müziği ekolünden gelmiş ( kendisinin sanatını övüyorum bu arada, siyasi görüşüne katılmıyorum). bu bağlamda değerlendirirsek bu müziğe arabesk değil, serbest türk müziği dememiz gerekiyor ama ismi yanlış koyulmuş.

başlığına ayrı, tanımına ayrı tüküreyim.
senin fikrinin ne önemi var ki, sen kimsin?
daha da yazıp, ağzımı bozmayayım.

ya of sıktınız he. bu minvalde açılmış kaçıncı başlık bu. canları sıkıldıkça arabeske gömüyo bu zevat. lümpen müziğiymiş.

(bkz: arabesk kültürünün türk gençliğini mahvetmesi) - alpin açmış 1 entry
(bkz: arabesk müziğin zirvede olduğu karanlık dönem)
(bkz: arabesk müzik sağlığa zararlıdır)
(bkz: türkiye'nin ayarlarını arabesk müzik bozdu)
(bkz: arabesk yavşaklığı)
(bkz: arabesk dinleyen insanların suça meyilli oldukları gerçeği)
(bkz: arabesk dinleyen varoş)
(bkz: arabesk dinleyen erkek vs türk sanat müziği dinleyen erkek)
(bkz: arabesk kitlelerin afyonudur)
(bkz: kalite gurusu takılan insanların arabesk dinleme sorunsalı)
(bkz: arabesk dinleyen erkeklerin testosteron seviyesi düşüktür)
(bkz: arabesk müziğin 12 eylül 1980'den sonra yaygınlaşması) - alpin açmış 1 entry
(bkz: arabesk dinleyenleri ciddiye alamamak) - dosto açmış 1 eentry
(bkz: bilinçli olarak arabesk müzik açıp dinlememiş yazarlar)
(bkz: fazıl say'ın arabesk'i yavşaklık olarak görmesi)
(bkz: ferdi tayfur ve müslüm gürses'in topluma verdiği hasar)

gibi çeşitli başlıklarda, babaların başlıkları altında ve babalarla ilgili açılmış bilimum başlıkta arabeski, arabesk müzik yapanları, arabesk dinleyenleri kendinizce aşağıladınız. gömdünüz ve über üst düzey müzik zevklerinizle hepimizden üstün oldunuz. aferin çocuklar, hadi gidin kumda oynamaya devam edin şimdi. fonda da bach, dede efendi, ac/dc falan çalsın artık siz ne tarzdan hoşlanıyosanız.

ben ve dahi bir çok başka yazar binlerce kez argüman sunarak anlattılar size ama anlamıyonuz, zippo zippo başlıklar ve enrtyler sıçarak ego mastürbasyonuna devam ediyonuz. bravo. devam. ego mastürbasyonu yapıp boşalırken etrafa minörler, majörler, kreşendolar, dekreşendolar, aryalar attıran değerli arabesk düşmanı, über müzik zevkine sahip yazarlar bizi de bi salın artık da.

#2478041
#3331901
#3331255
#2543215

bunlar sadece benim kendi yazdığım argüman sunduğum entryler.



üç cümle ve bir yadsınamaz gerçektir ibaresi ile gömmek ne kadar kolay. lan bir tane örnek göster fatalizmi aşılayan, bozuk sistemin değişmesini istemediğine dair desen yok.

hüzünlü nağmeler ile yapıyormuş bir de bunu asşldkas şey gibi bişi bu; gta şifreleri ile darbe yapmak gibi. nasıl bi toplum lan bu iki hüzünlü nağme ile biatçı oluyor. hasta herif.

madem arabesk "hüzünlü nağmeleri" ile biatçılığa sevk ediyor, sistemi koruyor.

"elbet bir gün buluşacağız" buna ne diceksin? hüzünlü nağme check. kadercilik check. ağlamak, hüzün, derbederlik check. işi geleceğe ve tesadüflere bırakmak check. bozuk türkçe check(z. müren'in söyleyiş ve usul tarzı nedeniyle, vurgular bozuk.)

"bir bahar akşamı rastladım size" buna ne demeli? hüzünlü nağme check. boyun bükmek, daha önce neredeydiniz diyip kadercilik check.

veda busesi. hüzün, gözyaşı pornosu, terkediliş, yıkıklık check.
gamzedeyim deva bulmam. hüzün, yıkıklık, bıkkınlık, çözülmez zaten dertlerim kafası, kaderimdir hep çekerim şeklinde kadercilik check.

daha örnek vereyim mi? tsm'den daha sistemci, daha kaderci müzik var mı lan o zaman? beste ve güfte ile bir sanatı biatçı, sistemci ilan etmek ne kadar kolay değil mi?

dadaloğlu türküleri demiş. o türküler sözlü gelenekten gelme. ne kadarı doğru derlendi, ne kadarı gerçek ne kadarı efsanevi kesin olarak biliyor musun? hadi diyelim dediğin doğru bana göre de dadaloğlu halkı kin, isyan ve düşmanlığa tahrik ediyor. ben de böyle algılıyor böyle yaftalıyorum o türküleri ve dinleyenleri. dadalıoğlu dinleyenler şakidir, eşkiyadır, ittir kopuktur. bak argümansız götümden sallayınca seni de ne güzel bir kalıba oturttum kendi meşrebimce.

bsg lütfen. sürekli aynı provokatif başlıkları açıp ego mastürbasyonu yapmanız, insanları ve sevdikleri şeyleri aşağılamanız aşşıırı komik ve beyhude. komik duruma düşüyorsunuz.

bir müzik türünün lümpenlere hitap etmesi tabii bir durum.
herkes elit olamaz ki. avama hitap edecek müzik de lazım.
ayrıca, fatalist dediğiniz müzik türünde yapılmış şarkılardan birinde "yakarsa dünyayı garipler yakar" deniyor.
bu yazgıcılık mı sizce?

alpin bozuk saat misali günde iki kere doğruyu gösteriyor. ben haklı bulmakla beraber kendin de dinlediğim için lümpen oldum sanırım..