kendisini denemek amacıyla yaptığı her at yarışı kuponunu tutturan ama asla kuponlara para yatırmayan niyazi'nin bir mafya tarafından kaçırılması sonrası yaşadıklarını konu alan kemal sunal filmi. filmde şaban isminde bir karakter olmamasına rağmen filmin adında şaban ismi kullanılmıştır.
imdb: 7.6
imdb: 7.6
yönetmen:
natuk baytan
oyuncular:
kemal sunal
nevra serezli
dinçer çekmez
turgut özatay
reha yurdakul
zihni göktay
natuk baytan
oyuncular:
kemal sunal
nevra serezli
dinçer çekmez
turgut özatay
reha yurdakul
zihni göktay
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "ata" tarafından 26.11.2020 01:52 tarihinde açılmıştır.
1.
kokan adam
çenesi kapanmayan teyze
haldır huldur dolmuşa biniş
karamela için yazılması gereken ama geçim sıkıntısı içerikli maniler
şiki şiki nazlı
odunları ıslatan kömürcü
bıkmadan izlenen süper bir türk filmi
çenesi kapanmayan teyze
haldır huldur dolmuşa biniş
karamela için yazılması gereken ama geçim sıkıntısı içerikli maniler
şiki şiki nazlı
odunları ıslatan kömürcü
bıkmadan izlenen süper bir türk filmi
devamını gör...
2.
kemal sunal'ın kült filmlerinden biridir. filmdeki kemal sunal'ın canlandırdığı karakterin adı her ne kadar niyazi olsa da şaban ismi fazlasıyla sükse sağladığı için filmde şaban ismi kullanılmış.
ayrıca; (bkz: şiki şiki baba)
ayrıca; (bkz: şiki şiki baba)
devamını gör...
3.
en sevdiğim kemal sunal filmidir.
şiki baba kasedi aranırken aynı dükkanın farklı tezgahında aranıyor sanki farklı dükkana gidiyormuş havası vermek için
minibüste kameranın sallanması da sanki gidiyormuş gibi görünmek için
rahmetli turgut özatayın bir şiki baba rica etsem sözüyle ünlü olduğu film
devamını gör...
4.
kemal sunal bir röportajında filmi şöyle anlatır. şaban karakteri halk tarafından o kadar sevildi ve kabul gördü ki, bu film atla gel şaban diye çıktı. filmde şaban diye bir karakter yok, filmdeki adım niyazi. ama yıllarca kimse farkında bile olmadı, kimse de çıkıp şaban nerde bu filmde demedi.
devamını gör...
5.
kemal sunal bu filmde adı şaban olmamasına rağmen şaban olarak anıldığı film. bilerek yaptıklarını sanmıyorum kemal sunal görünce şaban'ı yapıştırmışlar belli ki. kötü mü olmuş derseniz bence sorun yok önemli olan içerik sonuçta.
bu filmde at yarışlarına yönelik eleştirilerini ve insanların umutlarını bir şaka malzemesi yapıyor adamımız. at yarışlarını oynayıp köşeyi dönmeye çalışan mahalleliye bütün mahalleye borcu olan niyazi'de katılır. tabii o tahminlerini yapıp yatırmamayı tercih ediyor. bir gün at yarışlarını izlemeye gider ve orada iki arkadaşa tavsiye verir falan onlar onu dinlemez tabii ki. her seferinde de dediği çıkınca arkasında duran adam bunu at yarışları ile kafayı bozmuş patronuna söyler. adamlar niyazi'yi yakalamak için gittiklerinde o da karısından kaçmaktadır. karısına yakalanmaz ama adamlara yakalanır ve buna neredeyse sevinecektir. işkence ile ondan işin sırrını sorarlar ama niyazi dayak yerken gülüyordur, adamlar döverken sinirden bayılacak hale gelince patron getirin güzellikle konuşalım der. gelip konuştuktan sonra niyazi tamam anlaşırız deyip onlardan kalem kağıt ister ama söylediği hiç bir tahmin tutmaz ve adam sinirlenir. niyazi düşünür düşünür ve tahminlerini nerede yaptığını hatırlar. dolmuş ister ve bir de müzik ama belli bir şarkıyı ister. zaten filmden sonra o şarkı bu film ile özdeşleşir. başta basit yapmak isterler sandalyelerden dolmuş falan filan derken en sonunda dolmuşu da kaseti de bulup getirirler. niyazi tahminleri yapıp tutturmaya da başlayınca adamların gözü parlamaya başlar. en sonunda patron niyazi'ye tahminlerini yapmasını söyler ve bu sefer ciddi oynayacağız sana da pay vereceğim der ama arkadaşlarına ise onu öldüreceğini söyler. neyse niyazi tahminleri yapıp adama verir ve kendi de oynar. kötü adam bütün servetini yatırıp servetini katlamak ister fakat niyazi son ayakta yanlış bilgi vermiştir ve kendi kazanırken kötü adam her şeyini kaybetmiştir. zaten adamın yanında çalışanlarda niyazi'ye güvenip oynamaya gittiler bir tek niyazi kazandı yani. eve döndüğünde ise çocuklarına bisiklet alıp döner ve film biter.
çaresizliklerimizin sonunun ne kadar kötü yerlere gidebileceğini gösteren film. insanlar son çare olarak bu tür yollara başvuruyor ama bu yollar ile yok olan insanlar görüyoruz ki filmin başında bu konuya da biraz değiniyor. güzel filmdir iyi seyirler.
bu filmde at yarışlarına yönelik eleştirilerini ve insanların umutlarını bir şaka malzemesi yapıyor adamımız. at yarışlarını oynayıp köşeyi dönmeye çalışan mahalleliye bütün mahalleye borcu olan niyazi'de katılır. tabii o tahminlerini yapıp yatırmamayı tercih ediyor. bir gün at yarışlarını izlemeye gider ve orada iki arkadaşa tavsiye verir falan onlar onu dinlemez tabii ki. her seferinde de dediği çıkınca arkasında duran adam bunu at yarışları ile kafayı bozmuş patronuna söyler. adamlar niyazi'yi yakalamak için gittiklerinde o da karısından kaçmaktadır. karısına yakalanmaz ama adamlara yakalanır ve buna neredeyse sevinecektir. işkence ile ondan işin sırrını sorarlar ama niyazi dayak yerken gülüyordur, adamlar döverken sinirden bayılacak hale gelince patron getirin güzellikle konuşalım der. gelip konuştuktan sonra niyazi tamam anlaşırız deyip onlardan kalem kağıt ister ama söylediği hiç bir tahmin tutmaz ve adam sinirlenir. niyazi düşünür düşünür ve tahminlerini nerede yaptığını hatırlar. dolmuş ister ve bir de müzik ama belli bir şarkıyı ister. zaten filmden sonra o şarkı bu film ile özdeşleşir. başta basit yapmak isterler sandalyelerden dolmuş falan filan derken en sonunda dolmuşu da kaseti de bulup getirirler. niyazi tahminleri yapıp tutturmaya da başlayınca adamların gözü parlamaya başlar. en sonunda patron niyazi'ye tahminlerini yapmasını söyler ve bu sefer ciddi oynayacağız sana da pay vereceğim der ama arkadaşlarına ise onu öldüreceğini söyler. neyse niyazi tahminleri yapıp adama verir ve kendi de oynar. kötü adam bütün servetini yatırıp servetini katlamak ister fakat niyazi son ayakta yanlış bilgi vermiştir ve kendi kazanırken kötü adam her şeyini kaybetmiştir. zaten adamın yanında çalışanlarda niyazi'ye güvenip oynamaya gittiler bir tek niyazi kazandı yani. eve döndüğünde ise çocuklarına bisiklet alıp döner ve film biter.
devamını gör...
6.
kemal sunal filmi.
devamını gör...
7.
natuk baytan imzası taşıyan bir kemal sunal filmidir.
natuk baytan filmi ögeleri gözümüze hemen çarpar;absürt komedi tarzı,figüran kadrosu,karakterlerin özgünlüğü ve müzikleri.
filmde geçim sıkıntısı çeken niyazi ve ailesiyle olan sorunları ile umudunu şans oyunlarına bağlamış bir toplumun tezahürü ve filmin çekildiği dönem daha bir popüler olan at yarışı'nın konu edildiğini görürüz. *
ilk başta tüm mahallenin canla başla takip edip ilgilendiği ganyan'a niyazi pek ilgi göstermez hatta alay konusu bile olur.daha sonrasında nasıl oynandığını öğrenir,gitgide deneyim kazanır ve tüm yarışları doğru tahmin edebilme gibi gizli bir yeteneğini keşfeder.ama bu yeteneğini sadece eğlence olsun diye kullanır.
altılıyı tutturduğu halde kuponu yatırmamıştır.
sonrasında bu yeteneğini şans eseri keşfeden,tüm mahallenin borçlu olduğu,at yarışlarına aşırı meraklı mafya kâzım niyazi'yi alıkoyar ve onun için yarışları tahmin etmesini ister ama niyazi bir türlü başarılı olamaz.çünkü o kuponlarını hep gidip geldiği minibüste doldurmaktadır.işte asıl film burada başlar,kazım onun için minibüs tertibi kurar. * *
bundan sonra işler yolunda gitmeye başlar niyazi'nin kazım'a verdiği tahminler tutmaya başlar ve kazım en sonunda tüm servetini ortaya koyup oynar. * ancak niyazi burada kazım'a fena bir oyun oynayarak son ayaktaki atın bilerek yanlış yazar ve kaybetmesine sebep olur. *
niyazi son ayakta doğru ata oynar ve ikramiyeyi kazanır.sonrasında haydan gelen huya gider mantığıyla ikramiyenin büyük çoğunluğunu mahalleliye dağıtır,bir kısmını hasta çocuğu olan arkadaşına verir,tahmin yaptığı minibüsü satın alıp içindekileri maaşa bağlar. *
film bilinirlik ve komedi unsuru bakımından top10 listesine kesinlikle girer ve günümüzle de birçok benzerlik barındırıyor ondan dolayı da hoşuma gidiyor.ayrıca dinçer çekmez'in oyunculuğu filmi daha efsane hale getiriyor.
filmin en epik sahnelerini koyarak tanımımıza son veriyorum:
minibüs tertibi:
"bir şiki şiki baba rica etsem?"
yaktın beni oymapınar *
natuk baytan filmi ögeleri gözümüze hemen çarpar;absürt komedi tarzı,figüran kadrosu,karakterlerin özgünlüğü ve müzikleri.
filmde geçim sıkıntısı çeken niyazi ve ailesiyle olan sorunları ile umudunu şans oyunlarına bağlamış bir toplumun tezahürü ve filmin çekildiği dönem daha bir popüler olan at yarışı'nın konu edildiğini görürüz. *
ilk başta tüm mahallenin canla başla takip edip ilgilendiği ganyan'a niyazi pek ilgi göstermez hatta alay konusu bile olur.daha sonrasında nasıl oynandığını öğrenir,gitgide deneyim kazanır ve tüm yarışları doğru tahmin edebilme gibi gizli bir yeteneğini keşfeder.ama bu yeteneğini sadece eğlence olsun diye kullanır.
altılıyı tutturduğu halde kuponu yatırmamıştır.
sonrasında bu yeteneğini şans eseri keşfeden,tüm mahallenin borçlu olduğu,at yarışlarına aşırı meraklı mafya kâzım niyazi'yi alıkoyar ve onun için yarışları tahmin etmesini ister ama niyazi bir türlü başarılı olamaz.çünkü o kuponlarını hep gidip geldiği minibüste doldurmaktadır.işte asıl film burada başlar,kazım onun için minibüs tertibi kurar. * *
bundan sonra işler yolunda gitmeye başlar niyazi'nin kazım'a verdiği tahminler tutmaya başlar ve kazım en sonunda tüm servetini ortaya koyup oynar. * ancak niyazi burada kazım'a fena bir oyun oynayarak son ayaktaki atın bilerek yanlış yazar ve kaybetmesine sebep olur. *
niyazi son ayakta doğru ata oynar ve ikramiyeyi kazanır.sonrasında haydan gelen huya gider mantığıyla ikramiyenin büyük çoğunluğunu mahalleliye dağıtır,bir kısmını hasta çocuğu olan arkadaşına verir,tahmin yaptığı minibüsü satın alıp içindekileri maaşa bağlar. *
film bilinirlik ve komedi unsuru bakımından top10 listesine kesinlikle girer ve günümüzle de birçok benzerlik barındırıyor ondan dolayı da hoşuma gidiyor.ayrıca dinçer çekmez'in oyunculuğu filmi daha efsane hale getiriyor.
filmin en epik sahnelerini koyarak tanımımıza son veriyorum:
minibüs tertibi:
"bir şiki şiki baba rica etsem?"
yaktın beni oymapınar *
devamını gör...
8.
bir natuk baytan filmidir.

ve ilginçtir ki filmin senaryosunu aydemir akbaş yazmıştır. filmde, filmin ismi atla gel şaban olmasına rağmen niyazi isimli bir karakteri canlandıran kemal sunal, nevra serezli, dinçer çekmez, reha yurdakul, zihni göktay, turgut özatay, renan fosforoğlu, nezahat tanyeri, hayri caner, zafer önen ve ünal gürel rol almıştır.
film en çok şiki şiki baba şarkısının kullanımıyla akıllarda kalmıştır. bence bu film genelinde en etkileyici olan sahneler şiki şiki baba şarkısının çaldığı sahnelerdir.
niyazi isimli bir ortadirek hayattan epey yılmış bir halde dolmuşla eve ve işe giderken muhteşem bir yeteneği keşfedilir. at yarışı sonuçlarını eksiksiz olarak tahmin etme yeteneği ile donanmıştır niyazi.
bu yetenekten haberdar olan karanlık bir adam niyazi'yi alıkoyar ve kendisi ile çalışmasını ister ancak niyazi'nin sonuçları bilebilmesi için günlük hayatındaki şartların birebir sağlanması gerekir. bu da oldukça zor bir iş olacaktır.
bazen izlemekten keyif aldığım bazen ise çok saçma bulduğum bir filmdir. ama bu filmi kemal sunal için değil dinçer çekmez için izliyorum.

ve ilginçtir ki filmin senaryosunu aydemir akbaş yazmıştır. filmde, filmin ismi atla gel şaban olmasına rağmen niyazi isimli bir karakteri canlandıran kemal sunal, nevra serezli, dinçer çekmez, reha yurdakul, zihni göktay, turgut özatay, renan fosforoğlu, nezahat tanyeri, hayri caner, zafer önen ve ünal gürel rol almıştır.
film en çok şiki şiki baba şarkısının kullanımıyla akıllarda kalmıştır. bence bu film genelinde en etkileyici olan sahneler şiki şiki baba şarkısının çaldığı sahnelerdir.
niyazi isimli bir ortadirek hayattan epey yılmış bir halde dolmuşla eve ve işe giderken muhteşem bir yeteneği keşfedilir. at yarışı sonuçlarını eksiksiz olarak tahmin etme yeteneği ile donanmıştır niyazi.
bu yetenekten haberdar olan karanlık bir adam niyazi'yi alıkoyar ve kendisi ile çalışmasını ister ancak niyazi'nin sonuçları bilebilmesi için günlük hayatındaki şartların birebir sağlanması gerekir. bu da oldukça zor bir iş olacaktır.
bazen izlemekten keyif aldığım bazen ise çok saçma bulduğum bir filmdir. ama bu filmi kemal sunal için değil dinçer çekmez için izliyorum.
devamını gör...