1.
mert fırat,nergis öztürk, zeynep oralın başrolü paylaştığı ilksen başarır'ın yönettiği güzel film.
benim kefenim mor
tabutum ucuz bir günah teknesi
gönderinde sevgimin çeyiz kanları
utanç taziyemi tören edenlerin
alnına sürülür nazarımda
ölü şerbetiyim
zehirli bir merasim suyu
ağıtlarda dağıtılan
yutulup ekşiyen
dağılan kadının yüzü
sevgi utancının dibinde
leşimin helalliğini tükürüyor
ter kokan mezarımda
sapsarı bir yük kadının yüzü
kızılca kıyamet sevginin
nefret rengi, gözleri ölgün
ağlamıyor yüksünmüyor dahası
öpüyorum alnını yaralarından
iniltim sıvazlıyor bedenini
sevgi paramparça, paramparça.
filmde mert fıratın sevgiyi paramparça edip okuduğu şiir. ensest ilişkiyi pornografik görüntüler olmadan açık banyo kapıları,sallanan teknelerle ne güzel aktarmış. kalabalık,sosyo ekonomik düzeyi düşük ailelerde olur böyle durumlar algısınada güzel bir gol atıyor.kardeşlerin birbirlerinin yanında uyuyarak hiç konuşmadan diğerine destek olmaları,ananenin çaresizligi. ağlamamak,küfür etmemek elde değil.
benim kefenim mor
tabutum ucuz bir günah teknesi
gönderinde sevgimin çeyiz kanları
utanç taziyemi tören edenlerin
alnına sürülür nazarımda
ölü şerbetiyim
zehirli bir merasim suyu
ağıtlarda dağıtılan
yutulup ekşiyen
dağılan kadının yüzü
sevgi utancının dibinde
leşimin helalliğini tükürüyor
ter kokan mezarımda
sapsarı bir yük kadının yüzü
kızılca kıyamet sevginin
nefret rengi, gözleri ölgün
ağlamıyor yüksünmüyor dahası
öpüyorum alnını yaralarından
iniltim sıvazlıyor bedenini
sevgi paramparça, paramparça.
filmde mert fıratın sevgiyi paramparça edip okuduğu şiir. ensest ilişkiyi pornografik görüntüler olmadan açık banyo kapıları,sallanan teknelerle ne güzel aktarmış. kalabalık,sosyo ekonomik düzeyi düşük ailelerde olur böyle durumlar algısınada güzel bir gol atıyor.kardeşlerin birbirlerinin yanında uyuyarak hiç konuşmadan diğerine destek olmaları,ananenin çaresizligi. ağlamamak,küfür etmemek elde değil.
devamını gör...
2.
ilksen başarır'ın yönetmen koltuğunda oturduğu, mert fırat ve nergis öztürk'ün başrollerini paylaştığı 2010 yapımı türk filmi. 2010 yılında altın portakal ödüllerinde en iyi senaryo ödülünü almış aynı zamanda.
film izlerken beni acayip gerdi. türk sinemasında çok da alışık olmadığımız bir konu. çocuk istismarı, ensest gibi çok rahatsız edici, tüyler ürpertici ve bir o kadar gerçek, efsane oyunculuklarla olayı sanki gerçekmiş gibi hissetmenizi sağlayan bir film. mert fırat o kadar iyi oynamış ki filmin sonunda kendisinden nefret etmenizi sağlıyor.
anadolu'da bir şehirde yaşayan iki çocuklu sıradan bir aile çıkıyor karşımıza. büyük çocuk erkek küçük çocuk kız. baba aynı zamanda şairlik de yapan bir memur anne de özel bir şirkette çalışan bir yönetici. baba sürekli istanbul'da yaşamak ister anne ise asla istemez. ama gün olur kadının annesinin felç geçirmesi yüzünden istanbul'a taşınırlar. erkek çocuk yatılı okulda okuyan biridir ve evden uzaktadır. istanbul'da anne baba kız çocuk ve felçli anneanne ile yaşarlar. anne bir süre sonra iş yerinde yükselir ve müdür yardımcılığına kadar çıkar bu yüzden bazı günler eve çok geç gelir. işte bunlardan birinde babanın kız çocuğunu istismar ettiğine şahit oluyoruz. sonrasında ise yaşanan psikolojik sorunlar, annenin durumu fark etmesi ve bir kazada adamın ölmesi ile yaşanan çözülmeleri görüyoruz.
hiç böyle bir film olduğunu bilmeden açtım ve sonunda beni çok gerdi. film olarak iyi mi iyi. ama bu konu beni rahatsız etti açıkçası. izlemeden önce yorumları okuyun derim.
film izlerken beni acayip gerdi. türk sinemasında çok da alışık olmadığımız bir konu. çocuk istismarı, ensest gibi çok rahatsız edici, tüyler ürpertici ve bir o kadar gerçek, efsane oyunculuklarla olayı sanki gerçekmiş gibi hissetmenizi sağlayan bir film. mert fırat o kadar iyi oynamış ki filmin sonunda kendisinden nefret etmenizi sağlıyor.
anadolu'da bir şehirde yaşayan iki çocuklu sıradan bir aile çıkıyor karşımıza. büyük çocuk erkek küçük çocuk kız. baba aynı zamanda şairlik de yapan bir memur anne de özel bir şirkette çalışan bir yönetici. baba sürekli istanbul'da yaşamak ister anne ise asla istemez. ama gün olur kadının annesinin felç geçirmesi yüzünden istanbul'a taşınırlar. erkek çocuk yatılı okulda okuyan biridir ve evden uzaktadır. istanbul'da anne baba kız çocuk ve felçli anneanne ile yaşarlar. anne bir süre sonra iş yerinde yükselir ve müdür yardımcılığına kadar çıkar bu yüzden bazı günler eve çok geç gelir. işte bunlardan birinde babanın kız çocuğunu istismar ettiğine şahit oluyoruz. sonrasında ise yaşanan psikolojik sorunlar, annenin durumu fark etmesi ve bir kazada adamın ölmesi ile yaşanan çözülmeleri görüyoruz.
hiç böyle bir film olduğunu bilmeden açtım ve sonunda beni çok gerdi. film olarak iyi mi iyi. ama bu konu beni rahatsız etti açıkçası. izlemeden önce yorumları okuyun derim.
devamını gör...
3.
ülkenin kanayan yaralarından biri olan ensest çocuk istismarına değinen bir film. ''kardeşini doğurmak''ı okurken kitap içerisinde bahsi geçti ve kitap bittikten sonra filmi de izlemek istedim. bu konular her ne kadar yaralayıcı, üzücü, travmatik olsa da konuşulmalı bana göre. konuşulmalı ki bunu yapan insanlar ortaya çıktığını bilip utançlarından yaşayamasınlar zira biliyoruz ki 100 yıl hapis cezası da alsalar iflah olmuyorlar ancak ifşa olmaları gerekiyor. unutmayalım biz konuşurken, okurken, izlerken dayanamıyoruz ama bunu yaşayan yüzbinlerce çocuk var ve belki bazıları senin, benim çevremde. konuşmalı ve tabu olmaktan çıkarmalıyız.
filmden de bahsetmek gerekirse oldukça başarılı bir senaryo bana kalırsa, ülkemizde bu konuyu ana tema olarak seçmiş tek film. * istismara uğrayan çocuklar ve farkında olsa da bir süre göz yuman bir annenin hikayesi. üzücü evet ama farkındalık yaratması açısından da olması gereken bir iş. emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
filmden de bahsetmek gerekirse oldukça başarılı bir senaryo bana kalırsa, ülkemizde bu konuyu ana tema olarak seçmiş tek film. * istismara uğrayan çocuklar ve farkında olsa da bir süre göz yuman bir annenin hikayesi. üzücü evet ama farkındalık yaratması açısından da olması gereken bir iş. emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
devamını gör...
4.
bir ilker başarır filmidir.
filmin senaryosunu da yönetmen ilker başarır filmin başrol oyuncularından biri olan mert fırat ile birlikte yazmıştır. filmde her rolüyle, yaptığı her işle çok beğendiğim mert fırat ile birlikte nergis öztürk, zeynep oral, sercan badur, şeyma çeyrekbaşı ve oğulcan güler rol almıştır.
film antalya film festivalinde en iyi senaryo dalında altın portakal kazanmıştır.
bazı filmleri izlemek zordur. filmin anlattığı hikaye insana haddinden fazla dokunur. bu filmde hissettiğim duyguların benzerini çok beğendiğim filmler mustang (film) ve itirazım var (film)lerinde de yaşamıştım. ensest ve çocuk istismarı içeren her film, her kitap beni çok etkiliyor. içimde biriken öfke uzun süre geçmiyor. bu suçlara karışan insanların acı çekmesini istiyorum. pişman olmalarına, rehabilite olmalarına razı değilim, ölmelerine razı olmadığım gibi.
filmde küçük bir şehirden istanbul'a gelen iki çocuklu bir ailenin hikayesi anlatılıyor. çocuklardan büyük olan bir erkek ve yatılı okulda olduğu için evden uzak. küçük olan ise bir kız çocuğu ve maalesef abisi kadar şanslı değil.
bence mutlaka izlenmesi gereken bir film.
filmin senaryosunu da yönetmen ilker başarır filmin başrol oyuncularından biri olan mert fırat ile birlikte yazmıştır. filmde her rolüyle, yaptığı her işle çok beğendiğim mert fırat ile birlikte nergis öztürk, zeynep oral, sercan badur, şeyma çeyrekbaşı ve oğulcan güler rol almıştır.
film antalya film festivalinde en iyi senaryo dalında altın portakal kazanmıştır.
bazı filmleri izlemek zordur. filmin anlattığı hikaye insana haddinden fazla dokunur. bu filmde hissettiğim duyguların benzerini çok beğendiğim filmler mustang (film) ve itirazım var (film)lerinde de yaşamıştım. ensest ve çocuk istismarı içeren her film, her kitap beni çok etkiliyor. içimde biriken öfke uzun süre geçmiyor. bu suçlara karışan insanların acı çekmesini istiyorum. pişman olmalarına, rehabilite olmalarına razı değilim, ölmelerine razı olmadığım gibi.
filmde küçük bir şehirden istanbul'a gelen iki çocuklu bir ailenin hikayesi anlatılıyor. çocuklardan büyük olan bir erkek ve yatılı okulda olduğu için evden uzak. küçük olan ise bir kız çocuğu ve maalesef abisi kadar şanslı değil.
bence mutlaka izlenmesi gereken bir film.
devamını gör...