azdan az çoktan çok gider

süleyman çakır'dan duyduğum ve çok doğru bir anekdottur.

bu minvalde olan bir cümleyi söyleyen kişilerden biri de cengiz han'dır. moğolların gizli tarihçesi'nde cengiz'in naymanlar ile savaşmadan evvel bu sözü söylediği rivayet edilir.
"çingis kağan'ın kolcusu düşmanı görüp, 'naimanlar yakında' diye haber ulaştırdığında, bunu işiten çingis kağan 'çoktan çok kayıp olacak. azdan az kayıp olacak.' diyerek karşılarına at sürdü."

devlet olmayı başarmış ülkelerdeki vergilendirme sisteminin özeti.

''ben vasıfsızım, benim kaybedecek çok şeyim yok. makam, para, şöhret yok bende. zaten yok zaten yok yani. sende ise durum farklı. sende bunların hepsi fazlasıyla var. çok olan sensin. senden gidecek az gibi görünen şey aslında senin için çok.'' demek.

saçma sözdür. tam tersi bence azdan giden daha çok can yakar. çoktan her zaman çok gitmez giderse de aza tamah eder bir süre azdan az gitse bile yok olur. az kuyruğu dik tutmaya calışmış burada ama olmamış çoktan çok götürsen bile senin halin daha kötü olur. sen kendini oyle gorebilirsin ama dışarıdan ezildiğin gozükür.

ıstanbul'un sefiri süleyman çakır abimiz tarafından söylenmiş ama günümüzde ağırlıkla keko, barzo, hırbo, dızo, conolar tarafından ele ayağa düşürülen söz.

kurtlar vadisinde ilk duyduğumda çok mantıklı gelmişti ve uzun bir süre felsefi olarak düşündükten sonra hayat felsefelerim arasına ekledim. belki ergence bir şey gibi gelebilir ama aslında temelinde çok mantıklıdır ve korkarak büyük bir fırsatı tepeceğiniz sırada sizi cesaretlendirebilir.

şöyle ki elinizde hiçbir şeyiniz yoksa kaybedeceğiniz de pek bir şeyiniz yoktur, belki canınız belki canınızın da kıymeti yoktur. en riskli şeyleri denemek sizin için sorun olmaz ama bir de zengin birisi olduğunuzu düşünün. yapacağınız en küçük hata size milyon dolarlara, itibar ve gurur kaybına sürükleyecek. bir dahaki gün manşetlerde olacaksınız. oysa hiçbir şeyi olmayan adam öylemi? sokakta yatsa evsiz der geçerler umursanmaz. buradan aslında kaybettikçe özgürleşirsin formülü çıkıyor ama bu başka konu benim demek istediğim, eğer elime hiç bir şeyim yoksa o işe girişmekten korksam dahi girişirim. evet belki zordur veya stres doludur ama zaten kaybedeceğim bir şeyim yok daha niye şansımı denemeyeyim ki? örnek olarak kitap yazarlığıyla uğraşıyorum, bu işten para da kazandım. ben bu işe girişirken herkes ya pes etti ya da hiç girmedi çünkü "bir b*k olamayız, yazarlık öyle kolay mı?" dediler. bazılarıysa çabalamaktan yoruldu, bıktı, pes etti. hayatıma odaklanmalıyım deyip market tarzı yerlerde müdür olma çabasına girdiler. hani şöyle iyi bir üniversitedeki bölümleri için çabalasalar anlayacağım, burada çoktan çok gider mantığı girerdi. sonuçta elinde bir şey var ve o gidecek ama adamın elinde hiçbir şey yok, üni zaten bitmiş ve işsizsin, zorlasa denesen ne olacak sanki ama onlar pes etmeyi tercih etti ben "azdan az çoktan çok gider!" dedim zorladım ve hem bu işten belli bir sürede olsa para kazandım hem de şu an kitabımı basım için düzenlemedeyim. kısacası elinizde hiçbir şeyiniz yoksa denemekten korkmamalısınız çünkü sizin zaten kaybedecek bir şeyiniz yok, kaybedecek şeyi olanlar korksun.

o efsanevi sahneyi de şuraya bırakayım:



pardon bu değildi.




edit: yazmayı unutmuşum. cengiz han'ın bir savaşta bu sözü söylediği de söylenmekte ama net bir bilgi bulamadım açıkçası o yüzden kaynak bırakamayacağım.

(bkz: kaybedecek hiçbir şeyi olmayan insan)

çakır'dan bildiğim söz.

satranç kökenli, agresif bir hamle yapmadan önce iyi düşünmek gerektiğini vurgulayan özlü söz.

mahallemizin keko abilerinden özlü sözler.

kurtlar vadisi'nin efsanevi repliklerinden olan 1 suleyman cakir repligi.

(bkz: züğürt ağa)