1.
yaşı kemale ermişlerin bazılarının hala sevdiği bisküvi.
buna da başlık açılır mı deme önce bi dinle.
nurlar içinde yatsın, altı evlat yetiştirmiş ve birinde bile falso vermemiş, tek bir fiske vurmamış, gençliğinde görece varlıklı iken malı mülkü satan babası yüzünden sonrasında bekçi olmuş, vergi dairesinde tahsildar olmuş sonra da emekli olmuş sevgili dedemin emekli maaşı ile kıt kanaat geçindirdiği evinde yılın belli dönemleri yanında kalan ve çok sevdiği biz torunlarına, mahallenin bakkalı yarı çakal ahmet abiden kese kağıdında alıp getirdiği; kuzenleri bilmem amma beni çok sevindiren bisküvidir bayat olanlar.
çünkü her evladın, her torunun görmesi gereken sonsuz hoşgörü, sonsuz sevgi ve sonsuz güven duygusunu hatırlatır bana.
her dede öyle midir bilmem. çünkü komşunun deposunun camlarını güzelce kırıp kaçtığımı duyunca, akşam normal ses tonuyla "be keraneci yapılır mı komşuya böyle" demişti de üç gün yemeden içmeden kesilmiştim.
şimdi ne zaman kendisini anacak olsam bizim ufaklığın da çok sevdiği kremalılardan birkaçını ayırıp akşamdan bırakırım bir köşeye sabah çayla beraber yemek için.
rahat uyu koca yürek. yanındakilere de ki "yeri geldikçe anlatırmış bizi orada".
hepsi senden bir aferim be pedimu duymak için dede.
buna da başlık açılır mı deme önce bi dinle.
nurlar içinde yatsın, altı evlat yetiştirmiş ve birinde bile falso vermemiş, tek bir fiske vurmamış, gençliğinde görece varlıklı iken malı mülkü satan babası yüzünden sonrasında bekçi olmuş, vergi dairesinde tahsildar olmuş sonra da emekli olmuş sevgili dedemin emekli maaşı ile kıt kanaat geçindirdiği evinde yılın belli dönemleri yanında kalan ve çok sevdiği biz torunlarına, mahallenin bakkalı yarı çakal ahmet abiden kese kağıdında alıp getirdiği; kuzenleri bilmem amma beni çok sevindiren bisküvidir bayat olanlar.
çünkü her evladın, her torunun görmesi gereken sonsuz hoşgörü, sonsuz sevgi ve sonsuz güven duygusunu hatırlatır bana.
her dede öyle midir bilmem. çünkü komşunun deposunun camlarını güzelce kırıp kaçtığımı duyunca, akşam normal ses tonuyla "be keraneci yapılır mı komşuya böyle" demişti de üç gün yemeden içmeden kesilmiştim.
şimdi ne zaman kendisini anacak olsam bizim ufaklığın da çok sevdiği kremalılardan birkaçını ayırıp akşamdan bırakırım bir köşeye sabah çayla beraber yemek için.
rahat uyu koca yürek. yanındakilere de ki "yeri geldikçe anlatırmış bizi orada".
hepsi senden bir aferim be pedimu duymak için dede.
devamını gör...