1.
yıl 1994
janet jackson'ın 1993 yılında çıkardığı janet. albümü tüm amerika'yı kasıp kavururken bu r&b furyasından nemalanmaya çalışan birçok sanatçı vardı.
"-engiiin!! bana r&b albüm yap..."
(bilmeyenleriniz varsa, bu albüm r&b tarihinin en iyi albümüdür)
like a prayer, immaculate collection (justify my love), blond ambition, trurh or dare (a.k.a in bed with madonna) s.e.x & erotica -ki bu en büyük başkaldırıydı -ve the girlie show ile birlikte kargaşa içeren beş yılın ardından kendisinden beklenen özrün (menajerinin dilinde artık tüy bitmişti) sözde meyvesiydi bu albüm.
sürekli olarak kötü kız imajıyla hatırlanan bayan ciccone, erotica erasından sonra değişim sinyalleri veriyordu. hayatındaki işler yolunda gitmiyor, sadece sansasyonel açıklamalarıyla gündeme geliyor, onca yıl didindiği ve uğruna nice yollar kat ettiği kariyeri, gözlerinin önünde eriyordu. skandallarının yaptığı müziğin önüne geçmesi onu yalnızca iki veya üç sene ayakta tutabilirdi.
öncelikle daha tabuların yıkılmadığı, boomer'ların tahtta oturduğu -günümüz türkiye'si diyim anlayın işte- amerika'ya büyük bir özür borcu vardı. çünkü kimse sex'ten bahsedemezdi. kimsenin aklındakini söylemeye hakkı yoktu. ama bu insanın doğasında vardı. madonna'nın benliği, bütün bu çemkirmeleri anlamıyordu. katır gelmezse çekilen ipe, sende binecen üstüne, vuracan kırbacı mantığıyla gitmenin işe yaramayacağını anladıktan sonra yeni bir imaj arayışına girdi. işte bu albüm, kendisine yapılan bütün disslere karşı verilebilecek en büyük mesajlardan biriydi. albüm, içinde çok fazla gizli imalar barındırıyor; böyle zekice tasarlanmış bir albümün, ayaklı bir vajinadan (evet, bununla ilgili bir yazı okumuştum) çıkabileceğine kimse inanmıyordu. zaten albüm de pek ciddiye alınmadı. keza madonna'da üstünde durmadı (konsersiz bir yetim gibi bıraktığı bu albüm, yaptığı hatalara yeni birini daha eklemiş oldu.)
bu albümde bana göre en iyi işlerden birini çıkardı.
incelemeye başlamadan önce şunu söylemek istiyorum. madonna'nın zihni açıkken kapalıdır.
1-survival (uzunluğu 3:31 dakika ve kimi yerlerde extended versiyonu da bulunmaktadır)
albümü her dinleyişimde bu şarkıyı hep es geçerim. öncelikle altyapı bakımından berbat bir şarkı. sözlerinde yine hiçbir şeyi siklememeye meyilli kişiliğini anlatıyor. her albümünde olduğu gibi bu da bir hayatta kalmaya çalışan madonna. bir daha asla aziz, melek falan olmayacağından bahsediyor. çakma human nature gibi geliyor bana. hemde şarkıdan önce olsa bile.
puanım: 100 üzerinden 68 (sözleri yine de iyi)
2-secret (uzunluğu 5:04 dakika ve extended versiyonu şiddetle tavsiye edilir)
bedtime stories dönemi için albümden önce çıkan ilk single'dır. tamamiyle albümün ruhunu yansıtmakta olup radyo dostu bir şarkıdır.
bu şarkıyı daha dinlediğim ilk anda "-offf. aman allah'ım! bu ne!!!" diye çıldırtmıştır beni. playlistimin her köşesini işgal eden bu şarkı beni hala bile benden almaktadır. şarkı, kendisinden sır saklanılan bir sevgilinin sezgilerini ve bu durumu geç anlamasını anlatıyor. tıpkı arabesk sözler gibi, bir şeyler üstüme üstüme geliyor diyor. özellikle keman (muhtemelen org'tur. hep tongaya düşerim.) ve gitarın muazzam uyumu, sözlerideki ahenk... klibinin siyah beyaz olması ve new york gibi hayaller şehrinin en rezil (bana göre en güzel) bölgesi olan bronx'ta çekilmesi beni büyülemiştir. klipte siyahi bir adama (bence ve en kesin yeminler edebilirim ki 2pac'tır) aşık olan madonna, herkesin önünde onun kendisini sevmeyişini, yalnızca evde sevgilerini paylaşabildiklerini ve onları bir arada tutan aşklarının meyvesini bize anlatmaktadır. klip aşırı noir bir ortam, sokak gangsterleri ve gençlerini de içermektedir. madonna'nın şu ana kadar yaptığı kusursuz işlerden biri olan underrated (eşittir madonna'nın en iyi şarkıları [bakın tanınan demiyorum] ) koleksiyonuna eklediği başka muazzam şarkılardan biridir.
puanım: 100 üzerinden 100 (her şeyine hayran kaldım.)
3- ı'd rather be your lover (uzunluğu 4:39 dakika, 2pac'lı ve basçı hanımımızın olduğu iki farklı versiyonu bulunmaktadır. demosu şiddetle tavsiye edilmektedir.)
şarkı analizinden önce bu şarkıyla ilgili bir hikaye anlatayım.
öncelikle bu şarkıyı albümden önce keşfettim. yanlışlıkla hemde. madonna'nın kendi açık arttırmasında, bir hizmetlinin sandığı eşelerken çıkardığı bir mektupla her şey açığa çıktı. bu 2pac'ın hapisteyken madonna'ya neden artık birlikte olamayacaklarını açıklayan bir mektuptu. nedeni, madonna'nın başını vatikanla soktuğu belaya, ganglerde eklenmesin diye. zaten o dönemlerde -bedtime stories öncesi- adı pek iyi anılmıyordu hanımcağızımızın. 2pac'ta daha üsturuplu ve önder biri olduğundan madonna'nın yanında bulunması (nefes alması bile) onun karekterini ve duruşunu (ziyade politik halini) zedeleyecekti. bu durumdan haberdar olan çoğu kişi madonna'nın nasıl büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını ve nasıl böyle bir albümü (siyahi tarzın biraz ağır bastığı) yaratabildiğini anlıyordu. şimdi geçelim şarkıya.
"kız kardeşin olabilirdim, annen olabilirdim, arkadaş da olabilirdik hatta senin biraderin bile olabilirdim ama ben senin sevgilin olmak yeğlerdim."
bu sözlerde madonna'nın justify my love şarkısına yüce bir gönderme vardır. önceleri kızkardeş veya anne bile olmayı reddeden madonna; şimdilerde erkek kardeş bile olmaya razı. çünkü çok sevdiğini söylüyor. ama bu şarkıda karşıdaki sevgiliyi yalancılıkla itham ediyor. yalanların avcunun içinde yazıyor diyor. ne diyelim.
şarkının 2pac'lı versiyonu albüm çıkmadan önce hışırt diye kaldırılmıştı. çünkü o zamanlar 2pac daddymiz neredeymiş? hapiste!!!
o dönemde zaten adı iyi anılmayan madonna, bir de hapiste olan biriyle hem de siyahi bir gangster, bir kriminalle yanyana olması... bu onun sonunu hazırlardı. işte şimdi anladınız mı 2pac abimiz niye sevgisinden feragat etmiş diye.
bu durumu düzeltmek için prodüktörlerle alınan ortak karar vesilesiyle şarkıda basçı me'shell ndegeocello shakur'un chorus'larını farklı sözlerle seslendirmiş. öncelikle enstrüman kullanımı çok sınırlı bir şarkı. çok tekrar ediyor ve madonna'nın sesi biraz sinir bozucu ama çok iyi bir tarzda söylüyor (kendiliğinden çelişki yaratabilen bir şarkı). bas kısımları iyi. demosunda ise 2pac sonlarında "- we've fucked (x5 kez) fuck,fuck,fuck,fuck, fucking madonna. gaadddemn!" diyor. içeriğe rağmen coşturan bir şarkı. bende yeri ayrıdır.
puanım: 100 üzerinden 90 (beyaz bir sanatçının siyahi tarzda müzik yapabilmesi ender rastlanan bir olaydı. hele bir de madonnaysa bu kişi.) eksi yönleri: şarkı çok soluk ve geri planda kalma potansiyeli var. art arda en fazla 3 kez dinlenebililir. yine de enfes bir gangsta, r&b şarkı. elinize sağlık.
4- don't stop (uzunluğu 4:38 dakikadır.)
pek bir spesiyalitesi olmayan başka şarkılardan biri. naçizane görüşüm olaraktan, survival kadar kendisine ilgi duymamaktayım. secret'a gönderi yapıyor gibime geldi.
edit: funk öğesini barındıran güzel bir şarkı. lirikal anlamda biraz zayıf kalsa da uzun süre akılda kaldığı zaman hoş geliyor bir süre sonra. şarkıyı sevebilmeniz için şarap gibi eskimesini beklemelisiniz dimağınızda.
puanım: 100 üzerinden 45 (denk geldiğim anda bir sonraki şarkı butonuna itme kabiliyeti var)
editten sonra puanım: 100 üzerinden 75
5- ınside of me (uzunluğu 4:11 dakikadır ve extended versiyonu bulunmaktadır.)
-edit-
-daha sonraki dinlemelerimi baz alacak bir edit-
bu şarkı zır-erotik. deli bir şey. bu şarkıya kendimce yeteri kıymeti vermediğime inanıyorum. çok sakin bir şarkı. ve insana gerçekten de yatağı anımsatıyor.
and foolish people try to bring me down ...
-edit 2-
arkadaşlar. bu şarkı, madonna'nın kendi annesi için yazdığı bir şarkıymış. bunu yeni öğrendim.
puanım: 100 üzerinden 90 (remiksleri güzel. bir sample olarak kullanılabiliritesi var.)
6- human nature (uzunluğu 4:53 dakikadır. extended ve konser versiyonu bulunmaktadır.)
vermek istediği mesaja son single'ında ulaştık. ne desem bilemiyorum...
öncelikle klibin içeriğine bakalım. başta saçları siyah bir madonna var (savaşacağı zaman aborjinlerin mızraklarını bilemesi, kızılderililerin kırmızı boyalar sürmesi eşittir madonna'nın saçını siyaha boyaması.) bu bize bir şeylere cevap vereceğini söylüyor. öncelikle başta şunları diyor.
maksadını anlat, sakın içine atma. bir kaç kere bunları diyor. seksten bahsettiği ve aklından geçenleri söylediği ve onun hakkında konuşanlara cevap verdiği için pardon diliyor.
genelde siyahi müziklerde bulunan synth tarzı bir aletle müzik dengeleniyor (galiba aynı çalgı american life'ta da kullanılmış.)
lateks (aşırı parlak, sıkı ve süni deriye veya rugana benzeyen bir kumaş. genelde medikal veya temizlik amaçlı eldivenlerde, prezervatiflerde veya seks kıyafetlerinde kullanılır. kuvvetle muhtemel petrol bazlıdır.) bir elbisenin içinde bizi karşılıyor. dansçılar (yine favorisi olan luca çok gözümüze batıyor) onu bir sandalyede, tıpkı bir kukla gibi oynatıyor. ilerleyen bölümlerde, metal bölmelerde dansçılar ve kendisi, ayna ve kendisi, lateks kostüm giymiş bir chihuahua ve onu kırbaçlayan kendisi, ipte sallanan bir kadın ve onu taciz eden kendisi. sonra da deri halatla satanizm sembolleri yapan (illücü madonna) kendisi ve sonra da bir çift soluk mavi gözün asla pişman olmadığını söylemesi. ardından kung-fu hareketleri yapan kendisi.
şarkının kapanışında söylediği son cümle, ironiyi anlamayan kişilerin dimağını zor duruma sokmuştur. pişmanlığını dile getirmeyip, özür dilemeyeceksen neden bir özür şarkısı çıkarıp suçu insanın doğasına attın? diyenler bile oldu magazinlerde. bu da demek oluyordu ki yaptığı hiç bir şeyden pişman değildi (bu durumu confessions on a dance floor adına röpörtaj verdiği zamana kadar saklayabildi. maalesef american life'ın arkasında pek durmadı o yıllarda). o zaman bu albüm neye çıktı? niçin çıktı diyenleri sorgulattı. taa ki sondan bir önceki şarkıya kadar. ve bu çalkantılı durum bir yıla yakın sürecekti.
şarkı, bir protest marşı oldu ilerleyen yıllarda. britney ile sticky and sweet'te interlude eşliğinde birlikte düet yapacak sonra da beyaz saray'ın önünde milyonları toplayıp, sözleri trump is a bitch olarak değiştirecekti.
puanım: 100 üzerinden 100 (mükemmel)
7- forbidden love (uzunluğu 4:09 dakika)
üstünde tartışılan bir şarkı. sebebi içeriği değil ismi. nedenini anlamadığım bir şekilde madonna aynı ismi confessions on a dance floor'da kullanmış (ki o şarkı da muhteşem) tüm drama dünyası üstüne çökmüştü. neden mi? aynı ismi neden kullanmış diye. bununla ilgili bir röpörtaj bile vermişti (link vermek istemiyorum. azıcık araştırın. güzek şeyler bulacaksınız.) aynı şeyi (daha önce yazdığım jennifer lopez -ain't it funny bilgilendirmesinin birkaç konuda hatalı olduğunu turuncan53 nickli yazar sayesinde öğrendim. bu yüzden onun verdiği örnek ile gideceğim.) kylie minogue'un love at first sight şarkısının 1988 ve 2001 yılında çıkan versiyonlarında şarkı ismi aynı olmasına rağmen sözleri değişikti. sırf madonna olduğu için madonna'ya çöreklenen sülük -sözde- eleştirmenler bu kadar ses çıkarmamıştı. şarkı yine secret, sanctuary ve i'd rather be your lover'a gönderme yapıyor (ki bu çünkü aynı albümdeler.) serzenişlerde bulunup itiraflar etmek istiyor. bilmem confessiıns'a gönderme mi ;)
güzel bir şarkı. tadımlık.
ha bi de bu şarkıda şöyle bir büyü var. bunu seven confessions'takini sevemiyor (bazılarına böyle rastladım. onlar böyle düşünüyorlarmış), confessions'takini sevenler de bunu sevemiyorlarmış. bilmem sizde öyle düşünürmüsünüz.
puanım: 100 üzerinden 75 (aşkın körlüğüyle ilgili yorumları güzel.)
8- love tried to welcome me (uzunluğu 5:21 dakika)
forbidden love'ın devamı işte. hep karanlık, hep yozlaşma, hep günah ve hep itiraf.
ama şarkıda bir sempatiklik var. o hüznü yine de hissediyorsunuz.
-edit-
gerçekten de bu sözleri yazdığıma inanamıyorum :d albümü baştan dinledim ve bir anda dünyam döndü. neden bu kadar iyi bir şarkıyı aşağıladığıma inanamıyorum. o kadar hüzünlü ve içten bir şarkı ki. daha henüz albüme alışkın olmadığımdan kaynaklanıyor diye düşünmem saçmalıktı. çünkü tam beni yansıtan bir albüm ve dinledikçe kendini kabullendiren çok farklı bir özelliğe sahip açıkçası.
aşk beni hoşgörmeye çalıştı.
puanım 100 üzerinden 100 (lirik babında iyi iş)
9- sanctuary (uzunluğu 5:03 dakika)
elbet kim doğru konuşursa kız olsun erkek olsun onu takip edeceğim diyor. bu da ünlü şair walt whitman'ın çimenin yaprakları adlı şiirinden bir alıntıydı arkadaşlar. tüm şarkı bu şiirin temasında ve neredeyse sözlerinin bir kısmı şiire ait. bu şarkıyı çok severim ve şerefine kendime has bir biçimde türkçeye çevireceğim
elbet kim doğru konuşursa
kız olsun erkek olsun
onu takip edeceğim .
kim güneşe muhtaç ki, yağmur hayat dolu yağarken?
kim gökyüzüne muhtaç ki, yeryüzü apaçıkken?
kollarındır gömülmek istediğim yer,
sen benim mabedimsin.
kim bir gülümsemeye ihtiyaç duyar ki,
gözyaşı sevgi dolu olduğunda
kimin eve ihtiyacı var ki?
yıldızlar yukardayken
bu senin kalbinde, taşınmak istiyorum
sen benim kutsal alanımsın
ışığa kimin ihtiyacı var ki?
gözlerindeki karanlık varken
kimin uyumaya ihtiyacı olsun?
gökyüzündeki yıldızlar varken
burada senin ruhunda
evlenmek istiyorum
sen benim mabedimsin.
ve dünya tenha ve boştu
karanlık dünyanın yüzündeydi
bütün bu acı çok gerekli mi?
sen benim mabedimsin
elbet kim doğru konuşursa
kız olsun erkek olsun
onu takip edeceğim
tıpkı su, ay'ı takip ederken sessizce...
kim güneşe muhtaç ki? (sıvı basamaklarla)
gökyüzüne muhtaç ki? (dünyanın her yerinde)
kim uyumaya muhtaç? (sesini duyuyorum)
sen benim mabedimsin
sen (sen, sen)
sen benim mabedimsin.
ve sonunda o muhteşem tınıyı duyarak, tıpkı confessions on a dance floor'un non-stop edition'u gibi bir diğer şahesere şarkı kesilmeden bağlanıyoruz.
puanım: tam bir efso. 100 üzerinden 100!
10- bedtime story (uzunluğu 4:52 ve her türlü versiyonu vardır.)
üçüncü single...
aaaaaahhhh.... ahhhhhh...
diye başlar. klipte bilinçsiz bir şekilde yatan madonna'ya dmt enjekte edilirken biz de onun makineye bağlanan sürreal zihninde yolculuk ediyoruz. başlarda iki tane asa görüyoruz. bu mısırda ilahlığı amonu temsil etmekte. sonra ayçiçeği (onlarda güneş çiçeği ki amon ra güneşle özdeşleştiriliyor ki bu da madonna'nın kendi zihninde kendi tanrısı olduğunu simgeliyor. sonra çocuklar var, uçan madonna, hamile gibi görünüp karnında güvercin taşıyan madonn ayna kafalı madonna, sonra da ağzı gözü farklı madonna sonra da uyanış.
öncelikle şarkı bizi bilinçsizleşmeye değil, gerçekleri görmeye davet ediyor. sözlerin bir anlamı olmadığı, özellikle de hiç bir mantığı ve fonsiyonu olmadığını söylüyor. ki budizmin tanrısı buda, kelimelerin içi boş şeyler olduğunu, hiç bir yararının olmadığını anlatır. bu yüzden budistler çok sessizdirler ve bakışlarıyla konuşurlar. (çoğu budist. jackie chan biraz geveze :d)
şarkı bize madonna'nın aydınlanmaya doğru gittiğini anlatıyor. bir nevi ray of light dönemine göz kırpıyor geçmişte. bir aydınlanma, nirvana yaşacağını umut ediyor. bu klip zamanında ömer çelakılın hayatın şifreleri programının günlerce malzemesi oldu. madonna, mdna tour için türkiyeye geldiği zaman yine gündeme getirildi. sebebi arapça yazıya bastığı, bunun kuran ayetleri olduğu safsatası. yine kara cahiller üstünden prim ve reytingnyapan zihniyetimiz iş başında. o levhada yazılı olan şey bir budist felsefesi. "bildiğin her şeyi unut" zaten sonunda onu diyor "and all that you've ever learned try to forget" yani levha da o yazıyordu. bizim harflere tapan milletimiz başta yıldız tilbe olmak üzere saçma sapan yorumlar yaptılar. klibin bütün mesajına siktiri çektiler ve dediler ki "madonna'nın gözümde pul kadar değeri yok." ki madonna kendisinden bi haberdi.
şarkı björk tarafında yazılmış. madonna ile pek bir tanışıklıkları yokmuş. madonna bir arkadaşından björk'e şarkı yazmasını rica etmiş. björk'te okey demiş. yani klibin ve şarkının neden bu kadar oversurreal olduğu anlaşılıyor.
"klip, 5,000,000 $ bütçeyle, tarihin çekilen en pahalı videosu olmuştur. ancak bu rekor, aynı sene 7,000,000 $ ile michael jackson tarafından "scream" ile kırılmıştır." diyor wikipedia.
ve ek olarak madonna'nın en pahalı video klibi. sonrasında express yourself geliyor. gerçki klibi izlerseniz green screen ile halledilebilecek çok şey var. ama o zamanın teknolojisiyle kıyaslanınca ultra muazzam bşr klip
puanım: 100 üzerinden 150 (çağın ötesinde bir klip ve şarkı) yıllar geçse de kesinlikle eskimez.
11- take a bow (uzunluğu 5:21)
tam bir babyface şarkısı. vokallerle desteklemiş bir de. muhteşem bir parça. zamanında klibi müstehcen olduğu için (madonna yatakta televizyonla sevişiyordu) yasaklanmıştı. ilginç. neyse. matador'a aşık olan madonna'nın çektiği acıları, düş ve kalp kırıklıklarını anlatıyor.
(devamı madonna'nın balladlarının toplama albümü olan something to remember'da ki you'll see'de)
en güzel sözü bana göre budur.
wish you well, ı cannot stay
you deserve an award for the role that you played.
vefasız sevgili en fazla böyle özetlenebilirdi.
şarkı enfesss
puanım: 100 üzerinden 100
yine madonna'nın arkasında durmadığı güzel bir eseri daha geride bıraktık.
albüme tam puanım 100 üzerinden 86.
keşke türevi olabilseydi...
devamını gör...
2.
cem özer - yastıkaltı hikayeleri
devamını gör...