beren saat'in iklim krizi konuşması

kaynak

ankara’da düzenlenen eko iklim ekonomi ve iklim değişikliği zirvesi ve fuarı'nda beren saat ve kenan doğulu’ya ‘iklim elçisi’ plaketi verildi. akp'li isimlerden sanayi ve teknoloji bakanı mustafa varank ve gaziantep büyükşehir belediye başkanı fatma şahin'inde bulunduğu zirvede saat'in yaptığı konuşmanın dikkat çeken kısımları şu şekilde:

iklimi açıklamanın içinde göremediğim konuşma.

ama videoyu izlemedim belki orada bahsetmiştir. umarım.

konuştuğu konuların haklılığından bağımsız olarak belirtmek gerekir ki bence yeri değildi orası.

haber değeri olduğunu bildiği için önceden çalışılmış metin. anlayabiliyorum fırsatını bulmuşken sesimi duyurayım kafasını ama yeri değildi hocam işte.

sadece kadınlar değil de şiddetin cinsiyet gözetmeksizin, bir toplum sorunu olduğunu söylese neyse. sadece kadın ve pozitif ayrımcılık bıdı bıdı. öyle konuşsaydı bile yeri değil.

şu fotoğraf karesinden mesela kenanın vücut dilini okumak yanlış olur ama kenanı da anlayabiliyorum. o konuya hiç girmeyeyim.

konu iklim. iklim hariç her şey gündem olup yarın bu saatlerde yine rafa kalkacak olay işte.

çok sıkılıyorum. böyle şeylere temas etmemi engelleyecek bir filtresi yok hayatın.

lucifer'la aynı fikirde olmanın dayanılmaz hüznüne sahibim arkadaşlar. ama adam haklı. iklim krizi zaten başlı başına çok ciddi ve geleceğimizi katlanılmaz kılacak bir konuyken başka konuları o konuşmaya neden ekliyorsun ki? yeri değil. ha iklim değişikliği konusunda konuşamayacaksan da hiç çıkma o sahneye. zaten videonun son 10 saniyesi iklime gelebilmişsin orada da kesmişler videoyu. attığın taş ürküttüğün kurbağaya değdi mi?

bu arada ilgi çekmez ama ağustosta 1. raporu yayınlanan ipcc ar6'nın 2. raporu da şubat sonunda yayınlandı. kötümser senaryo 6 derece artış diyor. 1.1 derecedeyiz şu an. 6 dereceyi tahayyül edebilir misin?

the sjw is loading %99...

kadınlar, haklarını sistematik şekilde kaybediyormuş...
öyle demiş beren saat, söz konusu konuşmada...

kocaman bir paragraf yazdım biraz önce ama hepsini sildim.
korktum çünkü.
bi 5-10 yıl önce olsa yazardım rahatlıkla...

benim de yazma özgürlüğüm, sistematik şekilde engellenmeye çalışılıyor berenciğim...
bir sonraki konuşmanda benden de bahset lütfen.

klasik bir sjw ağlaması. yok başörtülü arkadaşlarım, yok özgürlük, yok kadına şiddet zart zurt. bunun gibi sol dalkavukları iklim değişikliği zirvesine hangi mal çağırıyor o da ayrı bir merak konusu.

ben konuya alakasız bir giriş yapacağım.
beren saat'in konuşmasındaki rahatlığa ve hitabetin güçlülüğü tarafına odaklananlardanım. öyle kriz yaratacak bir konuşma değil. ayrıca beren saat'i seven bir tek benim galiba.* tatlı ve içten buluyorum kendisini. iklimci arkadaşlar değerlendirmişler, iklim ile alakasızmış ama başta anlattıkları da boş beleş şeyler değil. kişiyi sevmezsiniz o ayrı.

how dare you tadındaki konuşmadır. ezberletmişler gelmiş ötüyor sahipleri için. (bkz: küreselleşme)

sjw davaları ekonomik açmazları gizlemek için egemenlerin şişirdiği dikkat dağıtıcılardır.

mesela iklim konusunda elektrikli arabayı markajlarlar ama dünyada bir toplu taşım devrimi savunamazlar. "neden herkes aynı rotalarda giderken hala bireysel arabaya mecburuz" gibi basit bir soruyu gizlemek için arabanın motoruna takarlar. gezegen üzerindeki asıl yıkıcı olan aşırı tüketimi, nüfusu tartışmaz, bir tüketimin yerine benzer başkasını koymayı savunurlar.

beren bu kadar derine temele inecek biri değil. batıda ne deniyorsa çevirip burada tekararlıyor.

ya beren saat'in iklim krizinde ne işi var?
biri açıklayabilir mi?
konuşmanın içeriğine girmiyorum bile.

normal bir konusmadir. soyledikleri icinde tek bir yalan yok. yanlis yok.

ama akp ulkesinde su konusmaya bile vay be diyecek hale geldik. cok korkunc.

daha korkuncu su aciklamayi yapti diye kadina 2 gundur kudurmus gibi saldiriyor ak cenah.

gidici oldukca cirkinlesiyorlar.

yukarıda bir iki değerli yazar güzel yerlere dikkat çekmişler kendilerini yürekten tebrik ediyorum da pek anlayan olmamış gibi geldi.
hacı şakir senden bahsetmiyorum. sen otur ama dinle.
şimdi halka inerek anlatmaya çabalayalım.
ilk olarak soralım beren saat kimdir? ağırlığı nedir? bu konuşmayı yapma hakkını kendisine veren salak kimdir?
beren saat daha önüne verilen hazır metni okuyamayan bir insanken bu nasıl bir oyunculuktur?
tanıdık geldi mi bu sorular gençler?
arkasından hakaretler vs. vs. gelir. asla şaşmaz.

bakın; birileri tarafindan yapılan bu tarz gaz verme veya gaz alma hareketlerine kapılmayın.
çünkü mesela ana muhalefet de aynı tarz ve taktikle iktidara habire gollük pas veriyor, ofsaytı bozuyor, kaleye gelen pası bile gol yemeyi beceriyor.
yani işini yapıyor.
beren ile kenar da işini yapıyor.
bir kere o konuşma öyle olmaz. o konuşmayı yapabilmek bülbül büzüğü gibi göt ister.
ve bizim köyde göte göt derler.
konuşma nasil olur?
buraya dikkat!
aha bak böyle olur.
rutkay aziz 2011'de yani kimlerin kimlerle yan yana olduğu zaman çıkıp gümbür gümbür konuşmasını yapıp, yumruğu masaya vurup hatta masayı kırıp eyvallahsız yürüyüp gidiyor.
dikkat edin...
hiç birinin gıkı çıkmadı gıkı!
çünkü bizim köyde göte göt derler.
ve maalesef o göt kenar ile berende yok.
yaptıkları sadece bazıları gibi safların sıklaşmasını sağlamaya yarar.
gollük pastır bu başka da bir bok değildir.
birilerinin gitmesine delalet falan değil yani şakir!
bakma öyle moloz gibi hacı şakir senden bahsediyorum.
edit: bağzı düzeltmeler.

28 şubat surecinden bahsediyor eğitim konusunda şerh koysam da kalan herseyin gereklilik olduğunu ispatladilar. bakın ülkenin geldiği yere iyi kötü bir demokrasi ve şeffaf bir devlet iken çomaristan a ekonomi de ise venezuela ya döndük.

sözlerinde haklı olsa bile orası yeri değildir.

beren saat kim ve neden iklim sorunu için konuşuyor?

beren saat denilen, svante arrhenius'un torunu mu?

içeriği okumadım, vaktim yok böyle sikko insanların sözlerine, başlığa istinaden yazdım.