1.
luc besson tarafından yönetilen baş rollerinde bruce willis ve mila jovovich'in oynadığı film.
ayrıca gora'da kullanılan ateş-su-toprak-tahta söyleminin çıkış noktasıdır.
ayrıca gora'da kullanılan ateş-su-toprak-tahta söyleminin çıkış noktasıdır.
devamını gör...
2.
orijinal adı ile the fifth element, ve türkçe adı ile de beşinci element.
1997 yapımı aksiyon/bilim kurgu türündeki filmin yönetmenliğini ise luc besson yapmıştır.
film dünyayı yok etmek isteyen bir gücün dünyanın savunma için gerekli olan taşları alıp onlara sahip olduktan sonra, dünyanın patlayışını izleme zevki yaşamak isteyen bir kötüye karşı onu yenebilecek birinin ortaya çıkması ile başlıyor. gerçi bu biraz seçim biraz şans biraz da beceri ile oluyor ama olsun. işin temelinde gidip taşları alıp dünyayı savunmak için kullanmak vardır fakat taşları getiren varlık vurulur ve kahramanımız onun başında beklerken taşların içinde olduğunu söyler yaralı varlık. kahraman yarılı öldükten sonra taşları çıkarıp düşmanı da bir güzel öldürdükten sonra herkesi kurtarma işine döner. tabii öncesinde taşların işe yaraması için gerekli bir kız vardır işin başından beri gördüğümüz ve aslında bu taşlar o olmadan gereksizdir çünkü o asıl her şeyin başıdır. taşları yerine koyduktan sonra kızı ortada öperek dünyayı kurtarıyor kahramanımız ve bu biraz garip olsa da kabul ediyoruz.
yerli filmimizin birinde bu filmle biraz kafa bulunmuş sanırım ki ne kadar haklı olduğunu filmi izleyince görüyoruz. tamam bilim kurgu detayları çok güzel hatta dünyalar arası yolculuk falanda çok güzel ama o kurtarma çok saçmaymış. film komedi unsurlu film ama sonu en komik olan kısımda, her ne kadar ciddi yapmaya çalışmış olsalar da olmamış.
filmi bilim kurgu olması sebebi ile sevdim belli yerlerde güldüm de ama yine film o kadar iyi değil. komedi yapılmaya çalışmışlar ama filmin komik olmaması gereken yerleri de komik olduğu için film biraz sorunlu. izleme tavsiyesi vermek isterdim ama iyi değil, tabii eski ve zamanını değerlendirerek ve yerli filmde olan göndermeleri anlamak için izlenebilir o ayrı konu tabii. iyi seyirler.
1997 yapımı aksiyon/bilim kurgu türündeki filmin yönetmenliğini ise luc besson yapmıştır.
film dünyayı yok etmek isteyen bir gücün dünyanın savunma için gerekli olan taşları alıp onlara sahip olduktan sonra, dünyanın patlayışını izleme zevki yaşamak isteyen bir kötüye karşı onu yenebilecek birinin ortaya çıkması ile başlıyor. gerçi bu biraz seçim biraz şans biraz da beceri ile oluyor ama olsun. işin temelinde gidip taşları alıp dünyayı savunmak için kullanmak vardır fakat taşları getiren varlık vurulur ve kahramanımız onun başında beklerken taşların içinde olduğunu söyler yaralı varlık. kahraman yarılı öldükten sonra taşları çıkarıp düşmanı da bir güzel öldürdükten sonra herkesi kurtarma işine döner. tabii öncesinde taşların işe yaraması için gerekli bir kız vardır işin başından beri gördüğümüz ve aslında bu taşlar o olmadan gereksizdir çünkü o asıl her şeyin başıdır. taşları yerine koyduktan sonra kızı ortada öperek dünyayı kurtarıyor kahramanımız ve bu biraz garip olsa da kabul ediyoruz.
yerli filmimizin birinde bu filmle biraz kafa bulunmuş sanırım ki ne kadar haklı olduğunu filmi izleyince görüyoruz. tamam bilim kurgu detayları çok güzel hatta dünyalar arası yolculuk falanda çok güzel ama o kurtarma çok saçmaymış. film komedi unsurlu film ama sonu en komik olan kısımda, her ne kadar ciddi yapmaya çalışmış olsalar da olmamış.
devamını gör...