orijinal adı: the woman in white
yazar: wilkie collins
yayım yılı: 1859
victoria dönemi yapıtları arasında, psikolojik gerçekçilik ile gotik edebiyat unsurlarını kaynaştıran bir roman olması bakımından türünün ilk örneğidir. kitapta iki hanımefendiye resim dersi veren walter hartright'ın yolda beyazlara bürünmüş bir kadınla karşılaşması ve bu karşılaşma sonrasında sürekli yollarının kesişmesi anlatılır. bu süreç boyunca walter hartright kendini türlü entrikalar içerisinde bulacaktır.
kitap birçok kez tiyatro oyunu ve sinema filmi şeklinde uyarlanmıştır.
yazar: wilkie collins
yayım yılı: 1859
victoria dönemi yapıtları arasında, psikolojik gerçekçilik ile gotik edebiyat unsurlarını kaynaştıran bir roman olması bakımından türünün ilk örneğidir. kitapta iki hanımefendiye resim dersi veren walter hartright'ın yolda beyazlara bürünmüş bir kadınla karşılaşması ve bu karşılaşma sonrasında sürekli yollarının kesişmesi anlatılır. bu süreç boyunca walter hartright kendini türlü entrikalar içerisinde bulacaktır.
kitap birçok kez tiyatro oyunu ve sinema filmi şeklinde uyarlanmıştır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "unnecessary" tarafından 08.10.2023 17:16 tarihinde açılmıştır.
1.
gotik eserler arasında yer alan bir ingiliz klasiği.
kurgusu, karakterleri ve üslubuyla oldukça iyi bir kitap diyebilirim. yalnız eser klasikler arasında olmasına rağmen nedense pek bilinir değil.
'beyazlı kadın' isimli yapıt; bir ressamın bir malikanede iki kız kardeşe resim dersi vermeye başlamasıyla kendini ilginç olayların içinde bulmasını konu ediyor.
romanda olaylar önce bir karakterin bakış açısı ve anlatımıyla bize sunulurken daha sonra bir nedenden dolayı tüm karakterin bilgisine başvurulur, bir de meseleyi onların kendi anlatımlarıyla öğreniyoruz. her bir karakterin kendine özgü özelliklerini yazar çok güzel bir şekilde bize sunuyor; kendilerine has bakış açılarını, iç dünyalarını, hal ve tavırlarını komik yönleriyle aktarıyor. yazar karakterlerin iç dünyasını ve davranışlarını o kadar güzel ve komik şekilde yansıtmış ki karakterlerle ister istemez bütünleşiyorsunuz
yalnız kitabın gidişatı belli bir çizgide ilerlerken sonu birden bambaşka bir hal alıyor. yazar sanki sona doğru yaklaşınca birden bir u dönüşü yaparak ve her şeyi oldu bittiye getirerek kitabı bitirmiş gibi bir hisse kapılıyorsunuz. sonu umduğum gibi olmasa da en sevdiğim yapıtlardan biridir. kitapları ikinci kez okuma gibi bir huyum olsaydı bu eseri pek çok kez okumuştum.
kurgusu, karakterleri ve üslubuyla oldukça iyi bir kitap diyebilirim. yalnız eser klasikler arasında olmasına rağmen nedense pek bilinir değil.
'beyazlı kadın' isimli yapıt; bir ressamın bir malikanede iki kız kardeşe resim dersi vermeye başlamasıyla kendini ilginç olayların içinde bulmasını konu ediyor.
romanda olaylar önce bir karakterin bakış açısı ve anlatımıyla bize sunulurken daha sonra bir nedenden dolayı tüm karakterin bilgisine başvurulur, bir de meseleyi onların kendi anlatımlarıyla öğreniyoruz. her bir karakterin kendine özgü özelliklerini yazar çok güzel bir şekilde bize sunuyor; kendilerine has bakış açılarını, iç dünyalarını, hal ve tavırlarını komik yönleriyle aktarıyor. yazar karakterlerin iç dünyasını ve davranışlarını o kadar güzel ve komik şekilde yansıtmış ki karakterlerle ister istemez bütünleşiyorsunuz
yalnız kitabın gidişatı belli bir çizgide ilerlerken sonu birden bambaşka bir hal alıyor. yazar sanki sona doğru yaklaşınca birden bir u dönüşü yaparak ve her şeyi oldu bittiye getirerek kitabı bitirmiş gibi bir hisse kapılıyorsunuz. sonu umduğum gibi olmasa da en sevdiğim yapıtlardan biridir. kitapları ikinci kez okuma gibi bir huyum olsaydı bu eseri pek çok kez okumuştum.
devamını gör...