1.
ingiliz dj simon green'in mahlası. ayrıca bir primat türü. primat olanı boşverin de, dj olan candır, canandır.
dj olmasının yanı sıra bass çalar. türk müziğine ayrı bir ilgi duyar (bence). bunu ontario ve diğer bir kaç şarkısında tercih ettiği enstrümanlardan dolayı böyle varsaymayı seviyorum.
(bkz: black sands) albümü en başarılı, en mütüş albümü gibi dursa da; animal magic ve days to come albümleri de on numaradır. minimal tekno seven yazarların bakması gereken albümlerdendir.
bonobo'nun müziğinde; elektronik ögelerin yanı sıra yaylıların ve bass gitarın büyük bir yeri vardır. (bkz: şahsım)ı da buradan yakalamıştır zaten.
dj olmasının yanı sıra bass çalar. türk müziğine ayrı bir ilgi duyar (bence). bunu ontario ve diğer bir kaç şarkısında tercih ettiği enstrümanlardan dolayı böyle varsaymayı seviyorum.
(bkz: black sands) albümü en başarılı, en mütüş albümü gibi dursa da; animal magic ve days to come albümleri de on numaradır. minimal tekno seven yazarların bakması gereken albümlerdendir.
bonobo'nun müziğinde; elektronik ögelerin yanı sıra yaylıların ve bass gitarın büyük bir yeri vardır. (bkz: şahsım)ı da buradan yakalamıştır zaten.
devamını gör...
2.
cüce şempanze olarak da bilinen bir şempanzedir.
devamını gör...
3.
doğruluğundan şu anda tam olarak emin olmadığım bir bilgiye göre, insanlar gibi yüz yüze sevişen nadir hayvanlardandir
devamını gör...
4.
kendileri en yakın kuzenlerimizden olur. şempanzelerin kavgada birbirlerini parçalamasının aksine, bonobolar kavga çıkacağı anda sevişip barışırlar. cinsiyet ayrımı olmaksızın günleri sevişmekle geçer ve zevk için sevişen primatlar sırasında birincidirler.
devamını gör...
5.
pan paniscus. ancak 1929 yılında neredeyse eş zamanlı olarak alman ve amerikalı iki anatomistin ayrı ayrı keşfedip dünyaya ilan ettikleri, bugün yaşayan canlılar arasında anatomik -ve yakın zamandaki araştırmalara göre genetik- olarak insana en çok benzeyen tür. şempanzelerle birlikte ortak kuzenimiz ve hatta yine bu üç türün ortak atası olan ardipithecus'a -ilk bipedal hominin- da anatomik olarak en yakın tür.
etolog ve psikolog robert yerkes; henüz bu türe bir ad verilmemişken yazdığı almost human adlı eserinde bonobolardan şempanze diye söz ederek onları uzun uzun anlatmıştır.
aslında bonoboları insanlar açısından özellikle önemli kılan bir nokta var. frans de waal'in de bir kitap (bkz. bonobo ve ateist) boyunca anlattığı üzere bonobolar şempanzelerle kıyaslandığında muazzam bir zıtlık ortaya çıkıyor. teşbihte hata olmaz notunu düşerek bonobolar melek ise şempanzeler şeytandır diyerek bu zıtlığı özetleyelim.
felsefi antropolojide de epey karşılık bulmuş olan insanın vahşi ve kötücül bir tür olduğu fikrine destek olurcasına yakın zamana dek haberdar olduğumuz en yakın akrabalarımız olan şempanzeler akıl almaz derecede şiddete eğilimli bir tür. de waal'in kitaplarında anlattığı sayısız örneklerden birine bakalım: biri alfa olma mücadelesi veren diğeri ise eskiden alfa olan iki şempanze, bir geceyarısı güçten düşmekte olan mevcut alfayı çıplak elleriyle cinsel organını parçalayarak öldürürler. işte insanın doğuştan savaşçı, vahşi ve hatta patriarkal düzende yaşamaya daha uyun bir tür olduğunu iddia edenler için böylesi örnekler her zaman destekleyici olmuştur.
bonobolara bakıldığındaysa çatışmaların çoğunlukla barışçıl bir biçimde çözümlendiği görülmekte. fiziksel temas ve seksin bonoboların yaşamının en önemli parçalarından olduğu bilinmekte. hatta bonobolar en yakın akrabalarının aksine matriarkal bir düzende yaşamaktalar.
en yakın akrabalarımızdan birinin şiddete meyilli diğerininse böyle barışçıl olmasından çıkaracağımız çok önemli bir ders var kanımca. bir türün örgütlenme/yaşama biçimi için biyolojik deterministik kurallar belirlemeye çalışmak ve buradan da meşruiyet devşirmeye çalışmak yersiz. biz insanlar için şempanzeler gibi yaşayabilmek kadar bonobolar gibi yaşayabilmek de mümkün. uzun lafın kısası, bizi bonobolar kurtaracak!
dipnot: belki belirtmeye gerek bile yok ama ne yazık ki nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir tür.
etolog ve psikolog robert yerkes; henüz bu türe bir ad verilmemişken yazdığı almost human adlı eserinde bonobolardan şempanze diye söz ederek onları uzun uzun anlatmıştır.
aslında bonoboları insanlar açısından özellikle önemli kılan bir nokta var. frans de waal'in de bir kitap (bkz. bonobo ve ateist) boyunca anlattığı üzere bonobolar şempanzelerle kıyaslandığında muazzam bir zıtlık ortaya çıkıyor. teşbihte hata olmaz notunu düşerek bonobolar melek ise şempanzeler şeytandır diyerek bu zıtlığı özetleyelim.
felsefi antropolojide de epey karşılık bulmuş olan insanın vahşi ve kötücül bir tür olduğu fikrine destek olurcasına yakın zamana dek haberdar olduğumuz en yakın akrabalarımız olan şempanzeler akıl almaz derecede şiddete eğilimli bir tür. de waal'in kitaplarında anlattığı sayısız örneklerden birine bakalım: biri alfa olma mücadelesi veren diğeri ise eskiden alfa olan iki şempanze, bir geceyarısı güçten düşmekte olan mevcut alfayı çıplak elleriyle cinsel organını parçalayarak öldürürler. işte insanın doğuştan savaşçı, vahşi ve hatta patriarkal düzende yaşamaya daha uyun bir tür olduğunu iddia edenler için böylesi örnekler her zaman destekleyici olmuştur.
bonobolara bakıldığındaysa çatışmaların çoğunlukla barışçıl bir biçimde çözümlendiği görülmekte. fiziksel temas ve seksin bonoboların yaşamının en önemli parçalarından olduğu bilinmekte. hatta bonobolar en yakın akrabalarının aksine matriarkal bir düzende yaşamaktalar.
en yakın akrabalarımızdan birinin şiddete meyilli diğerininse böyle barışçıl olmasından çıkaracağımız çok önemli bir ders var kanımca. bir türün örgütlenme/yaşama biçimi için biyolojik deterministik kurallar belirlemeye çalışmak ve buradan da meşruiyet devşirmeye çalışmak yersiz. biz insanlar için şempanzeler gibi yaşayabilmek kadar bonobolar gibi yaşayabilmek de mümkün. uzun lafın kısası, bizi bonobolar kurtaracak!
dipnot: belki belirtmeye gerek bile yok ama ne yazık ki nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir tür.
devamını gör...
6.
ingiliz dj. downtempo'nun allahı. migration ve black sands albümleri felaket iyidir. kafa dinlemeye birebir.
devamını gör...
7.
apple music’te yeni çıkanlara bakarken tesadüfen kendisini ve yeni albümü fragments’i keşfettiğim ingiliz yapımcı, dj ve müzisyendir.
bi’ açayım dedim anlamadan 5. şarkıya gelmişim bile. akıyor gidiyor;
keyifli dinlemeler
bi’ açayım dedim anlamadan 5. şarkıya gelmişim bile. akıyor gidiyor;
keyifli dinlemeler
devamını gör...
8.
insanlar ile çok benzeyen ama toplum yaşamı olarak diğer benzeri türlerinden ayrılan primat. diğer türler gibi bu türün de kabile içi anlaşmazlıkları oluyor ama farkları sorunları çözme biçiminde. savaşma seviş olayı bu türün yaşamı için söylenebilecek en iyi söz. çünkü kavga etmek yerine sevişiyorlar efendim evet.
devamını gör...
9.
9 mart 2023 tarihinde wolkswagen arena'da sahne alacak ingiliz dj. bi 6-7 sene önce sitanbol'a geldiğinde; memleketinde at gibi çalıştırılan yeni yetme, minimal bir dimağ olan bendeniz izin alıp da gidememiştim o konsere.
-cerrahpaşalı halit mode on-
bu konsere gidemezsem eğer kafam yeni yetme rapçilerin, djlerin ayağına top olsun. o konserde kendimi kaybetmeden eve dönersem bana yazıklar olsun!!!!1!!!!11!!!
-cerrahpaşalı halit mode off-
biletler uygun. (bkz: 27 mayıs 2023 camel istanbul konseri)'ne gidemicem ancak bonobo abim geliyormuş, bu da olumlu. camel biletlerine bakayım derken gördüm bu konseri, bir nebze teselli etti diyebilirim.
edit: ayrıca başlık heyvan olan bonoboş ve müzisyen bonobo reyiz olarak ayrılmalı kanımca. moderasyon göreve!
-cerrahpaşalı halit mode on-
bu konsere gidemezsem eğer kafam yeni yetme rapçilerin, djlerin ayağına top olsun. o konserde kendimi kaybetmeden eve dönersem bana yazıklar olsun!!!!1!!!!11!!!
-cerrahpaşalı halit mode off-
biletler uygun. (bkz: 27 mayıs 2023 camel istanbul konseri)'ne gidemicem ancak bonobo abim geliyormuş, bu da olumlu. camel biletlerine bakayım derken gördüm bu konseri, bir nebze teselli etti diyebilirim.
edit: ayrıca başlık heyvan olan bonoboş ve müzisyen bonobo reyiz olarak ayrılmalı kanımca. moderasyon göreve!
devamını gör...
10.
3 eylül’de istanbulda yeniden konser verecek dj. daha önceki konserleri için şunu yazmışım.
#2385850
o konserleri kaçırdığım gibi bu konseri de kaçırıyorum ne yazık ki. adam 3.ye geliyor geldi, 3ünde de gidebilecekken gidemiyorum. elbet bir gün buluşaceyiz simon abim.
#2385850
o konserleri kaçırdığım gibi bu konseri de kaçırıyorum ne yazık ki. adam 3.ye geliyor geldi, 3ünde de gidebilecekken gidemiyorum. elbet bir gün buluşaceyiz simon abim.
devamını gör...
11.
(bkz: cem bonobo)
devamını gör...
12.
kendi yayınladığı albüm ve şarkılarla hayranlığımı kazanmanın ötesinde, onun sayesinde tanıdığım, o zamanlarda genç şimdi orta yaşlı bir çok kadın müzisyenin olduğu dj.
(bkz: andreya triana)
the keeper
stay the same
ben bonobo ile tanıdım andreya bebişi. sonra giants albümünü dinledim aha dedim bu karı mük. yerim ben bu kadını. the keeper mı, stay the same mi yoksa live at alexandra palace'de kendisini duyduğumuz herhangi bir an mı daha güzel. ara ara bunu kendi kafamın içinde sık sık tartışıyorum.
gelelim diğer kadın sanatçıya. (bkz: bajka) çok bajka bir insan.
ben bajka'yı walk ın the sky ile tanımış ve sevmiştim ilk olarak. sonrasında bonobo ile yaptığı nightlite ve days to come ile daha çok sevdim. dedim kimmiş lan bu bajka. alman/hint karışımı bir kökene sahipmiş. albümlerini dinledim. (bkz: bajka in wonderland)' kalbimi bıraktım. the bellman's speech ne güzel şarkıdır.
the beaver's lesson ne güzel balladdır.
caz sevenler bajka'ya bir şans vermeli. bajka bir ses, bajka bir karakter çünkü.
gelelim (bkz: erykah badu) ablamıza. bonobo ile heaven for the sinner isimli mütüş bi iş yaptı. ben sonra dinlemeye başladım bu ablayı. baduizm ve mamma's gun ne güzel albümlermiş arkadaş. ben bunları keşfedene kadar ot emmiş, sunta kemirmişim resmen. aşşırı lezzetli, çok güzel albümler.
bonobo mahlaslo dj kişi bana sadece bu kadın vokalleri tanıtmakla kalmadı, (bkz: rhhye), (bkz: fink), (bkz: nicole miglis), (bkz: jamila woods) gibi insanları da sayesinde tanıdım. dinledim. her birini ayrı sevdim. bonobo namzet simon green gerçekten çok çok çok ama çok büyük adam. ölmeden kıymetini bilin. dinleyin, dinletin bu adamı.
(bkz: andreya triana)
the keeper
stay the same
ben bonobo ile tanıdım andreya bebişi. sonra giants albümünü dinledim aha dedim bu karı mük. yerim ben bu kadını. the keeper mı, stay the same mi yoksa live at alexandra palace'de kendisini duyduğumuz herhangi bir an mı daha güzel. ara ara bunu kendi kafamın içinde sık sık tartışıyorum.
gelelim diğer kadın sanatçıya. (bkz: bajka) çok bajka bir insan.
ben bajka'yı walk ın the sky ile tanımış ve sevmiştim ilk olarak. sonrasında bonobo ile yaptığı nightlite ve days to come ile daha çok sevdim. dedim kimmiş lan bu bajka. alman/hint karışımı bir kökene sahipmiş. albümlerini dinledim. (bkz: bajka in wonderland)' kalbimi bıraktım. the bellman's speech ne güzel şarkıdır.
the beaver's lesson ne güzel balladdır.
caz sevenler bajka'ya bir şans vermeli. bajka bir ses, bajka bir karakter çünkü.
gelelim (bkz: erykah badu) ablamıza. bonobo ile heaven for the sinner isimli mütüş bi iş yaptı. ben sonra dinlemeye başladım bu ablayı. baduizm ve mamma's gun ne güzel albümlermiş arkadaş. ben bunları keşfedene kadar ot emmiş, sunta kemirmişim resmen. aşşırı lezzetli, çok güzel albümler.
bonobo mahlaslo dj kişi bana sadece bu kadın vokalleri tanıtmakla kalmadı, (bkz: rhhye), (bkz: fink), (bkz: nicole miglis), (bkz: jamila woods) gibi insanları da sayesinde tanıdım. dinledim. her birini ayrı sevdim. bonobo namzet simon green gerçekten çok çok çok ama çok büyük adam. ölmeden kıymetini bilin. dinleyin, dinletin bu adamı.
devamını gör...