brokoli yiyen insanın amacı

yahu bir insan niye brokoli yer. hadi yedi suyunu niye içer. hadi onu da geç çorbasını niye yaparsın. anlam veremediğim bir amaç bu. brokoli yiyen az ötede sağlığına kavuşsun.

nerde ne kadar yararlı yiyecek varsa tadı iğrenç,
zararlı ise tadı müthiş.

garezin bize mi dünya?

tadını beğenmesi (özellikle sarımsak, zeytinyağı, limon ile yapılan sosla muhteşem oluyor)
sağlıklı olması
şeklini beğenmesi

brokoli ile aşk yaşamak.

bir insan eşittir ben... özellikle haşlayıp sıcak sıcak tuz döküp kemirmeye bayılıyorum. çorbası konusunda da en ala italyan aşçıyla rekabete girerim, net. ne kadar yararlı, ne kadar zararlı bilemem ama benim ara ara yeme nöbetlerim geliyor. kendimden geçiyorum.

c vitamini almak istiyordur.

bir şeyi yedikten sonra suyunu içemesem de brokoliyi çok seviyorum. ıspanak da yerim.

tadını gerçekten seviyordur ya da diyettedir.

brokoli haksız ve negatif önyargılara maruz kalmış ve ötekileştirilmiş bir bitkidir. evet, brokoli düşmüş melektir sebzeler dünyasında.
salatada çiğ yerim, haşlanmış halini ekşili mekşili soslarla yerim ama favorim çorbasıdır. harika bi' şey brokoli çorbası. amacım ezilen sebzelerin kardeşliğini savunmak ve bu düşmüş sebzeleri yüceltmektir. evet. #direnbrokoli.

özellikle sarımsaklı yoğurtla çok iyi giden bir sebze olduğu için tarafımca tercih edilir.

saglikli kalmak?!

kalorisi en düşük sebzelerden biri, ayrıca lif oranı da yüksek. diyet yaparken bol bol brokoli yiyorum, bazen sarımsaklı yoğurtlu, bazen zeytinyağlı limonlu..artık o anki ruh halime göre değişiyor. bir de havuçlu brokoli çorbası yapıyorum, o kadar lezzetli oluyor ki brokoli yemeyen çocuklarım, mercimek çorbası zannederek yiyorlar. * *

bir şey yalnızca tadı olduğu için yenmez faydalı olduğu içinde yenebilir, ayrıca diyet yapıyor olabilir ya da sağlıklı besleniyor olabilir

evdekilerin bayılarak yediği sebze. haşlıyorum, sarımsaklı yoğurt ekliyorum üstüne ve en son yağda kızarılmış pul biber sosu mis! bence çok güzel bir sebze. limonlu ve zeytinyağlı da seviyorum.

brokoliye aşıktır. seviyoruz ulleeennn.

herkesin amacına kimse karışamaz ama bu brokoli yiyen insanlar yedirmeye de çalıştıklarında büyük baskıcı olabiliyorlar. çok fazla sağlıkla ilgili argümanları var ve tüm bunları kullanarak üzerimizde sosyal baskı oluşturuyorlar. biz damak tadına göre yiyip içenler derneği olarak "sağlıklı" kisvesi adı altında bize ve tüm dünya çocuklarına dayatılan bu besini protesto etmeye devam edeceğiz. eğer bir taraf tutulacaksa bu kesinlikle çocukların tarafıdır. kahrolsun anne faşizmi, yaşasın hamburger ve kola.

genç ve sağlıklı kalmaktır. brokoli, karnıbahar, lahana, turp, şalgam, havuç ... bunlar besin ve mineral değeri en yüksek sebzelerdir. haşlayarak veya çiğ olarak istediğiniz kadar tüketebilirsiniz. sadece guatr sorunu olanlar dikkatli olmalı.
ben örneğin, zamanın geldiğinde kerevizi iyice yıkar, yeşil yapraklarını blenderden geçirip cacık yapar, gövdesini de suyunu çektirerek haşlayıp yemek yaparım. dünyanın en lezzetli yemeklerindendir. öneririm.

aga tutturmuşsunuz amaç amaç diye, hayatta her şeyi yaparken bir amaç için mi yapıyorsunuz? her şeyi yapmadan önce amaç mi arıyorsunuz? (biraz daha brokoli duyarı kasardım da kokusu buraya kadar geldi)

gelelim brokoliye.
minyatür japon ağacıma laf ettirtmem. bu öyle bir sevgidir ki yalan dünya dizisinde azgın orçun böreğin içinde brokiliyi görünce "bunun barokolisini kavurup mu koyuyorsun çiğden mi koyuyorsun tatlım? diye sorunca nurhayat'ın "azıcık kavurup koyuyorum tatlım", cevabının üstüne "azıcık da kıvırtsaydın kıızz" deyip yengesine kapı zilli anneanne servet, anası gülistan ve dedesi (adını unuttum amcanın) yanında bariz bariz yürüyor. amaç mi al sana amaç. brokoli birine yürümek için yenir. aksini iddia eden gitsin melih gökçek'in jelibon rezervini kemirsin.

valla çorbasına da, buharda haşlanmış olanı zeytinyağı ve sarımsakla buluşmuş haline de bayılıyorum.

az ötede bayılayım tmm

lezzetli çünkü