bursa tabip odası'nın hasta ve ölüm sayıları açıklananın çok üzerinde iddiası

herkesin bildiği gerçeklerin daha yetkili bir kurum tarafından dile getirilmesidir.

buradan

doğru mudur doğrudur. 18 gün boyunca evdeyiz, 13 küsür milyon 1. doz aşı yapılmış, 9 milyona yakın kişi de ikinci dozu olmuş. bu yasak esnasında yapılması gereken aşı olması gerekenlerin hızlıca aşılanması, 2 doz aşı olan kişi sayısını 13 küsür milyona tamamlamak ve aynı zamanda yine birçok sırası gelen insanı aşılamaktır. ama nerde, ortada aşı yok anasını satayım.

yahu neyi saklıyorsunuz arkadaş! sakladıkça bitmeyecek bu kabus bir tane iq seviyesi bunu anlayacak yetkili birey yok mu? kaybedip kaybedin bananee bananee saymam işte diye tepinen çocuk tavırlarını bir seneyi aşkın süredir devam ettirmenin manası nedir?

gelde ziya selçuğa sınav yapmanın yanlış olduğunu açıkla, adam anlamıyor.

(bkz: tamam)
olamaz demiyorum ama bir seyi açıklıyorsun madem ki boyle hassas bir konuda ortaya bir bekge sun, bir kaynak goster.

hala sayılara; az ya da çok inanan var mı? gerçekten. kafalarına göre sayılar. bunların gerçek anlamda kontrol edilebilmesi mümkün değil ki. pcr testi şaibeli bir test, işlerine geldiği gibi oynuyorlar. tek istatistik genel ölüm istatistikleri sanırım. eğer normal yıllık ölüm oranları abartılı bir şekilde artmış ise gerçekten salgın vardır.

bu konu üzerine uluslararası makaleler bile yazıldı. sağlık bakanlığı'nın açıkladığı sayılara inanan varsa hayatta mutluluklar dilerim.

kaynak olarak oturma organları mı acaba?
madem ortaya bir şey atıyorsun o zaman belge koy ortaya böyle muhalif sazanlara olta atıp onları heyecanlandırma.
ekrem imamoğlu salgının ilk günlerinde gasilhane gasilhane gezip ölüleri sayıyordu belki bir şey bulurum diye.

hadi bir kanıt sunmadılar tamam da bakanlığa inanacak kadar da saf değildir kimse ya umarım değildir. yoksa cin girdi diye de dolandırılır hakim savcıyı diye arıyana da dolandırılır.

ben de sayıların gerçeği yansıtmadığını düşünüyorum ama tam tersi şekilde. süreç başında sayılar azaltılırken şu an yükseltiliyor. neden diye soracak olursanız devlet hiçbir taşın altına elini koymadan daha az harcama yapıyor özellikle eğitim sektöründe. herkesi kendi halina bıraktılar kim ne yaparsa yapıyor. memurlar evden çalışıyor, okullar kapalı, elektrik şirketlerine para hibe ediliyor daha fazlası milletten alınıyor, hesap numarası verip para topluyorlar para ortada yok. küçük esnaf kapalı devlete para akışı sağlayan büyük patronlar çalışıyor. süreç her türlü işlerine geliyor ne kadar uzarsa o kadar iyi. grip, soğuk algınlığı, alerji belirtilerininde korona belirtisi sayılma sebebi de sayıyı yükseltmek bana göre. artık sayıları gerçek sayılara düşürme vakti geldiği içinde tam kapanma diye bir şey uydurdular ki kimse sorgulamasın nasıl bir anda bu kadar düşebildi bu sayılar diye. bir kaynağım var mı yok olanları böyle yorumluyorum sadece.

halkı kandırmaya devam ediyorlar.

covid19' un ilk aylarında günlük 7 ölüm açıklandığını hatırlıyorum. annemlerdeydik ve hastaneye komşu sayılırız. o gün sadece 5 kişi covidden ölmüştü o hastanede. tek bir hastane de 5 kişi ve ülke geneli 7 kişi açıklanıyor ne kadar garipti.

güya kısıtlama var ancak herkes sokakta dün mezarlıkta yer olmadığı için define gelenler mezar yeri kazıyordu o yüzden bende aynı dusuncedeyim

gerçek ölü sayısı en az yüz bin. sağlık bakanlığı tarafından bildirilen vaka sayımıza karşılık gelen dünya ortalaması bu. türkiye dünya adlı gezegenden ayrılıp başka gezegene taşındıysa bilemem tabii. demek ki o gezegende vakaların yüzde iki buçuğu değil yüzde biri ölüyor.

muhtemelen doğru olan iddiadır.

gerçekten, salgının başından beri, açıklanan rakamlara inanan var mı?

20 yıldır söylenen yalanlar uç uca dizilse, mars’a duble yol olurdu!