bütün peygamberlerin yahudi olması

yahudi olması ayrı olduğu gibi tüm peygamberlerin, arap ve yahudilerden gelmesi de bir geleneğinin olduğunu gösterir. yani peygamberlik bu halklarda bir gelenektir.

muhammed dahil bütün peygamberlerin yahudi olması durumudur. iddiaların kaynağı:
muhammed'in ishak'ın kardeşi ismail'in soyundan geldiğini kabul ederler, ismail'in de yahudi olduğunu kabul ederler.

not olarak: isa her ne kadar hristiyanlığın kurucusu olsa da hristiyanlık öncesi yahudiydi. yani isa ibrani ırkından olup israiloğullarındandır.
tüm peygamberlerin yahudi olmasına şaşırmamak gerekiyor, sonuç olarak ibraniler, araplar, aramiler, asuriler, keldaniler yani orta doğu'da ve arap yarım adasında yaşam sürmüş tüm halkların kökeni birdir, hepsi samidir.

isa, musa, ibrahim, yakup, yusuf, eyüp, harun, süleyman, davud, üzeyir, zekeriya gibi isimlerde yahudi ismidir.

konudan bağımsız putçuluk ve putperestlik: bir yapının (kabe, ağlama duvarı, mabed, cami, tapınak gibi) etrafında dönmenin, içinde el açıp dua etmenin, içinde veya dışından ağlaması inanç adı altında putperestlikten başka bir şey değildir.

aslında yeryüzündeki insanların büyük bir çoğunluğu sümer ve arap mitolojisiyle harmanlanmış bir mitolojik inanca din diye inanıyor, islam inancı mitolojisi, musevilik inancı mitolojisi, hristiyanlık inancı mitolojisi vb. kendilerinin inancın dışındaki herkesin inancına gerçek bir inanç gözüyle bakmayan bu kitleler, kabe'yi kutsal yer olarak görürler ama aklı mantığı olan bir insanın bu kübik yapının etrafından adeta 360 derece kendilerinden geçerek dönmelerinin yanı sıra cami veya evlerinden kabe'yi hizalayıp namaz adı altında tapınma ritüelleri yaptığının farkındadır. bu yapılan dini ritüellere putçuluk ve putperestlik deseler yanlış olmaz. bir yapıya ne olursa olsun tapmak putperestliktir. bu kitleler, başkalarının inançlarındaki değerler put deyip alaya alıp gülüp geçerler ama kendi yaptıklarının aşırı şekilde putçuluk ve putperestlik olduğunun farkında bile değiller.

edit: anamıza bacımıza karımıza zinayı yaşam tarzı iması yaparak ve hakaret ederek ne kadar karakter yoksunu olduğunu herkes gördü. karakter yoksunu insanların ağzından şerefli sözler çıkmaz, pis sözler zihnine ve diline yuva yapmıştır. bir anneye, bir eşe, bir bacıya yaptığın bu benzetmeleri annen, bacın, karın görse olmayan yüzüne tükürür ama sen milletin anasına bacısına karısına bu lafları yakıştırıyorsan anana bacına karına da yakıştırıyorsundur. onlar adına üzüldüm, böyle karakter yoksunu biriyle aynı kanı taşıyorlar.

sabah akşam bir putun önünde selam duranların ve atası sabetaist bir yahudi olanların karın ağrısı olmuş mevzu. sav. evet.

ey muhammed! andolsun, senden önceki topluluklara da peygamber gönderdik” (el-hicr, 15/10)
“andolsun biz, her ümmete, ‘allah’a kulluk edin, tağuttan kaçının’ diye peygamber gönderdik…” (en-nahl, 16/36)

“biz, bir peygamber göndermedikçe (kimseye) azap edici değiliz” (el-isrâ, 17/15)

“andolsun, senden önce de peygamberler gönderdik. onlardan sana kıssalarını anlattığımız kimseler de var, durumlarını sana bildirmediğimiz kimseler de var” (el-mü’min, 40/78)

yani, kur'an iktisat ve hukuk yapısına " siyasal islam" diyen kitle ritüellere de karşı çıkıyor.

ali imran 97'de " orada ibrahiym'in makamı vardır, oraya giren güven bulur, kendinde güç bulanın kabeyi ziyaret etmesi " allah'ın hakkıdır" der.

ibrahim'in makamı: nemrut'un siyasal düzenine kafa tutmuş , şirksiz, eşitlik ve adalete dayalı siyasal düzen. bu düzende güvenlik vardır: mallar, canlar ve namus yasa ile korunur.

kim kendinde güç bulursa oraya gelmesi allah'ın üzerindeki hakkıdır.

güç: makam, mevki, rektör, bilim insanı, siyasetçi, tüccar, sanayi , asker, diplomat ve sağlıklı birey vs.

bu insanlar kabe'de, ibrahiym'in makamında islam dünyasının sorunlarını tartışıp çözecekler.. olay bu. ritüellerin bir kısmı sonradan fıkıhçılar tarafından eklenmiştir.

ayrıca namaz; allah'tan başka hiçbir ilahın ( yasa koyucunun) önünde eğilmem, aracı, yardımcı hüküm koyan tanımam demenin sözleşmesinden ve antlaşmasından başka bir şey değildir.

sen kimsin ki; tefeci, tekelci ve köleci düzenin kurucularına taptığın halde; fayize, tekelleşmeye ve emek hakkı sömürmeye savaş açmış bir din ile alay ediyorsun? önce kendi taptığınız, heykelini dikip altını ıslatan çocukları karşısına diktiğiniz , dokunulmaz.kıldığınız kendi ilahlarınıza bakın. şu yönettiğiniz coğrafyanın haline bakın. açlık, sömürü, asaişsizlik, liyakatsızlık, cinayet, suç, fuhuş kolgeziyor.

ek: iki özgür insan kendi iradesiyle çiftleşebilirci zihniyetinden peydah çocukların saçmaladığı mevzu.

olm sizde zina bir ihtiyaç. ananızın, karınızın, bacınızın yaşam tarzı ile başkalarını vurmaya çalışmayın. saydığın şeylerin hepsi kemalist düzenin içinde, yasalarına uygun olarak yapılıyor.

dindoşların zoruna giden yadsınamaz acı bir gerçektir.

100 binden fazla peygamber olduğu söylenirken başlık sahibi hangi verilere dayanarak böyle bir tespit yapmış, anlayamadım.

genelleme genelleme olalı böyle göz kanatanını görmedi.

konuyla alakalı 2 kuvvetli rivayet vardır. hz. ademden hz. muhammed e kadar ılki 124 000 ikincisi 224 000 peygamber bu topraklardan geldi geçti ve hepsi yahudi. bence gerisini konuşmanın lüzumu yok.